memur Haberleri

Yılbaşında maaş zamlarından, seçimler nedeniyle beklentiler yüksek olurken, özellikle emekliler düşük kalan maaşlarına yönelik zam beklentisini sürdürüyor. Ancak son yapılan açıklamalar enflasyon farkı dışında bir zammın mümkün görünmediğini gösterirken, bu fark milletvekilleri maaşına nasıl yansıyacak?

Yükselen enflasyonla vergilerin artırılmadan zamlanmasının bir yolu da vergi dilimlerinin yükseltilmemesidir. Maaşlara gelen zamlar, değişmeyen vergi dilimlerinde giderek yükselen basamaklardan çıkınca kesintiler de artar. Yılın daha başında olmamıza karşın maaşlarının vergiyle eridiğini görenler de sosyal medyada isyan etti.

Ekonomi yazarı, stratejist Güzem Yılmaz Ertem, Halk TV'de İsmail Küçükkaya'nın programına konuk oldu. Ertem, yönettikleri fonlarda son dönemde getiri avantajı kalmamasıyla döviz tercih etmediklerini söylerken, yayına duayen iktisatçı Mahfi Eğilmez de telefonla katılarak emekli maaşları ve asgari ücrete ara zam gündeminde 'Kaynak yok diye bu insanlara sırtımızı dönemeyiz' dedi.

Geçtiğimiz haftalarda Instagram'da gezinirken karşıma bir story çıktı. Benim gibi birçok insanın keşfetine düşmüş olmalı ki izlenme rekoru kırdı. Milyonlarca kişi 42 yaşındaki bir kadın ile 22 yaşındaki sevgilisinin el ele yürüyüşünü izledi. Hemen başladım 'stalk'lamaya. Kimdi bu kadın? Bu aşk nasıl başlamıştı ve zamanında kendinden küçük biri ile (13 yaş) evlenmiş bir kadın olarak yazılan kötü mesajlarla nasıl baş ediyorlardı merak ettim.Aklımda bu sorularla Eliz Cengiz'e röportaj teklif ettim. Sağ olsun kabul etti. Enteresan bir aşk hikayesi okuyacaksınız. Ayrıca bana kalırsa bu cevaplarda en az aşk kadar önemli bir başka hikaye daha var: Artık 'el âlem ne der?' diye yaşamaktan sıkılmış, kendi hayatının sorumluluğunu üstlenmiş ve 'paşa gönlü' ne isterse onu yapan bir kadın.Eliz başkalarına cesaret verir mi bilmem ama şu kadarını söyleyebilirim ki yaş farkına rağmen yaşanan çok güzel aşklar hatta evlilikler var. Sadece insanlar paylaşmıyor, özellikle kadınlar çekiniyor. Çünkü NEDENSE toplumda ERKEK büyük ise SORUN YOK. Kadın büyük ise ONDAN KÖTÜSÜ YOK.Son söz: Çifte standart ne fena bir şey.

İstanbul'da ailesiyle birlikte şebeke kurarak, vatandaşları 80 milyon dolandırmakla suçlanan zabıt katibi Süleyman D.'nin daha önce de işlediği bir dolandırıcılık suçundan yargılandığı, bu yüzden açığa alındığı ortaya çıktı. Sanık savunmasında yaşadığı lüks hayatı Tokat'tan yaprak salça getirip satarak kazandığını söyledi. Süleyman D., kendisini şikayet eden müştekileri başka dosyalara taraf olarak eklediğini de açıkladı. 

Hafızalarımızda yer edinecek fotoğrafları ve o tarihi fotoğrafların çekildiği anlarda yaşananları, tarihin tozlu sayfalarında kaybolmasına izin vermeyerek sizler için derledik. Zamanda yolculuk yapacağınız birbirinden ilginç kareler için sizleri içeriğimize alalım! 👇

Türkiye'nin ve aynı zamanda dünyanın en önemli hava yolu şirketlerinden biri olan Türk Hava Yolları yeni personel alımı kapsamında memur adayı alımı yapacak. Başvuru yapmak isteyen adayların taşıması gereken şartlar şöyle:T.C. vatandaşı olmakAdli sicil kaydı veya adli sicil arşiv kaydı bulunmamakErkek adaylar için askerlik görevini yapmış, en az 1 yıl tecilli veya muaf olmak01.01.1990 ve sonrasında doğmuş olmak2 yıllık Meslek Yüksekokulu/Ön lisans (maliye, işletme yönetimi, muhasebe ve vergi uygulamaları, pazarlama, muhasebe) mezunu olmakİyi derecede İngilizce bilmek (THY A.O. tarafından yapılacak olan İngilizce sınav ve/veya mülakatında başarılı olmak) İkinci yabancı dil tercih nedenidir...

Yunanistan’da, 2005’te aralarında dönemin Başbakanı Kostas Karamanlis’in de bulunduğu üst düzey yetkililerin telefonlarının dinlendiği telekulak skandalının failinin ABD’nin Atina Büyükelçiliği’nde görevli bir memur olduğunun tespit edildiği bildirildi.Yunan medyasına yansıyan haberlerde, yaklaşık 10 yıl süren araştırmalar sonucunda, telefon görüşmelerinin, ABD’nin Atina Büyükelçiliği’nde “William B.” adıyla bilinen bir Amerikalı tarafından izlendiğine dair görüntü ve fotograflardan oluşan “önemli deliller” bulunduğu belirtildi.İddianame için ABD'den talepte bulunulacakAtina’da yayımlanan haftalık To Vima gazetesi, delillerin elde edilmesiyle harekete geçen sorgu hakimi Dimitris Fukas’ın, halen ABD’de Ulusal Güvenlik Kurumu (NSA) yakınında bir evde yaşadığı belirlenen 65 yaşındaki “William B.” aleyhinde “casusluk” ve “kişisel verileri ihlal etmek” suçlamasıyla iddianame hazırlanması için ABD’den yardım talebinde bulunacağını yazdı.Haberde, Fukas’ın, delillere göre telekulak skandalında kilit rol oynadığı belirlenen “William B”nin Atina’daki faaliyetleriyle ilgili bilgilere “gizli servislerle ilişkisi bulunan bir kişinin ihbarı üzerine” ulaştığı ifade edildi.Yunanistan’da, 2005’te patlak veren telekulak skandalında, 2004 Olimpiyatları öncesinden, Mart 2005'e kadar Başbakan Karamanlis, beş bakan, Yunanistan Genelkurmay Başkanı ve kuvvet komutanları dahil 100 kişinin telefonlarının bir yıl dinlendiği ortaya çıkmıştı.(AA)

Atatürk’ün Eğitim Üzerine Söylediği SözlerBir millet irfan ordusuna sahip olmadıkça, muharebe meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferlerin kalıcı sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuna bağlıdır.Öğretmenler her fırsattan yararlanarak halka koşmalı, halk ile beraber olmalı ve halk, öğretmenin çocuğa yalnız alfabe okutan bir varlıktan ibaret olmayacağını anlamalıdır.Öğretmenler! Yeni nesli, cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğitimcileri, sizler yetiştireceksiniz. Ve yeni nesil, sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin maharetiniz ve fedakârlığınız derecesiyle orantılı bulunacaktır. Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister! Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir… Sizin başarınız, Cumhuriyetin başarısı olacaktır.Geleceğin güvencesi sağlam temellere dayalı bir eğitime, eğitim ise öğretmene dayalıdır.Milli Eğitim programımızın, Milli Eğitim siyasetimizin temel taşı, cahilliğin yok edilmesidir. Cahillik yok edilmedikçe, yerimizdeyiz…Milli Eğitim’in gayesi yalnız hükümete memur yetiştirmek değil, daha çok memlekete ahlâklı, karakterli, cumhuriyetçi, inkılâpçı, olumlu, atılgan, başladığı işleri başarabilecek kabiliyette, dürüst, düşünceli, iradeli, hayatta rastlayacağı engelleri aşmaya kudretli, karakter sahibi genç yetiştirmektir. Bunun için de öğretim programları ve sistemleri ona göre düzenlenmelidir.En önemli ve verimli vazifelerimiz milli eğitim işleridir. Milli eğitim işlerinde kesinlikle zafere ulaşmak lazımdır. Bir milletin gerçek kurtuluşu ancak bu şekilde olur.Hayatta en hakiki mürşit ilimdir.Milli eğitimde süratle yüksek bir seviyeye çıkacak olan bir milletin, hayat mücadelesinde maddi ve manevi bütün kudretlerinin artacağı muhakkaktır.Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır; ya da esaret ve sefalete terk eder.Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet henüz millet adını almak kabiliyetini kazanmamıştır. Ona basit bir kitle denir, millet denemez. Bir kitle millet olabilmek için mutlaka eğiticilere, öğretmenlere muhtaçtır.Milli eğitim ışığının memleketin en derin köşelerine kadar ulaşmasına, yayılmasına özellikle dikkat ediyoruz.Okul genç beyinlere; insanlığa hürmeti, millet ve memleket sevgisini, şerefi, bağımsızlığı öğretir. Bağımsızlık tehlikeye düştüğü zaman onu kurtarmak için takip edilecek en uygun, en güvenli yolu öğretir. Memleket ve milleti kurtarmaya çalışanların aynı zamanda mesleklerinde birer namuslu uzman ve birer bilgin olmaları lazımdır. Bunu sağlayan okuldur.En büyük savaş, cahilliğe karşı yapılan savaştır.Milletleri kurtaranlar yalnız ve ancak öğretmenlerdir. Öğretmenden, eğiticiden yoksun bir millet henüz millet adını almak kabiliyetini kazanmamıştır. Ona basit bir kitle denir, millet denemez. Bir kitle millet olabilmek için mutlaka eğiticilere, öğretmenlere muhtaçtır.Yeni nesil, en büyük Cumhuriyetçilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır.Şimdiye kadar uygulanan eğitim ve öğretim yöntemlerinin milletimizin geri kalmasında en önemli etken olduğu kanısındayım. Onun için bir milli eğitim programından söz ederken, eski devrin boş inançlarından ve yaratılışımızla hiç ilgisi olmayan yabancı fikirlerden, doğudan ve batıdan gelebilen bütün etkilerden tamamen uzak, milli karakterimiz ve milli tarihimizle uyumlu bir kültür kastediyorum. Çünkü milli dehamızın gelişmesi ancak böyle bir kültür ile sağlanabilir.Eğer Cumhurbaşkanı olmasam, Eğitim Bakanlığı’nı almak isterdim.İlim ve fen çalışmalarının merkezi okuldur. Bundan dolayı okul lazımdır. Okul adını hep beraber hürmetle, saygıyla analım.Türkiye’nin birkaç yıla sığdırdığı askeri, siyasi, idari inkılâplar sizin, sayın öğretmenler, sizin sosyal ve fikri inkılâptaki başarılarınızla pekiştirilecektir. Hiçbir zaman hatırlarınızdan çıkmasın ki, Cumhuriyet sizden “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” nesiller ister.Türkiye’nin birkaç seneye sığdırdığı askerî, siyasî, idarî inkılâplar çok büyük, çok mühimdir. Bu inkılâplar, sayın öğretmenler, sizin; toplumsal ve fikrî inkılâptaki muvaffakiyetlerinizle desteklenecektir. Hiçbir zaman hatırınızdan çıkmasın ki, Cumhuriyet,sizden “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür” nesiller ister!Okul sayesinde, okulun vereceği ilim ve fen sayesindedir ki, Türk milleti, Türk sanatı, Türk ekonomisi, Türk şiir ve edebiyatı bütün güzellikleriyle gelişir.Memleketi ilim, irfan, ekonomi ve bayındırlık alanlarında da yükseltmek, milletimizin her hususta çok verimli olan kabiliyetlerini geliştirmek, gelecek nesillere sağlam, değişmez ve olumlu bir karakter vermek lazımdır. Bu kutsal amaçlar elde etmek için mücadeleye atılanların arasında öğretmenler en önemli ve en hassas yeri almaktadır.Öğretmenlik ömür boyu sürecek bir öğrenciliktir.Cahillik yok edilmedikçe, yerimizdeyiz… Yerinde duran bir şey ise geriye gidiyor, demektir. Bir taraftan genel olan cahilliği yok etmeye çalışmakla beraber, diğer taraftan toplumsal yaşamda bizzat faal ve faydalı, verimli elemanlar yetiştirmek lazımdır. Bu da ilk ve orta öğretimin uygulamalı bir şekilde olmasıyla mümkündür. Ancak bu sayede toplumlar iş adamlarına, sanatkarlarına sahip olur. Elbette milli dehamızı geliştirmek, hislerimizi layık olduğu dereceye çıkarmak için yüksek meslek sahiplerini de yetiştireceğiz. Çocuklarımızı da ayni öğretim derecelerinden geçirerek yetiştireceğiz.Öğretmenler; yeni nesli Cumhuriyetin fedakâr öğretmen ve eğitimcileri, sizler yetiştireceksiniz, yeni nesil sizin eseriniz olacaktır. Eserin kıymeti, sizin beceriniz ve fedakarlığınızın derecesiyle orantılı olacaktır.Cumhuriyet; fikren, ilmen, fennen, bedenen kuvvetli ve yüksek karakterli koruyucular ister. Yeni nesli, bu özellik ve kabiliyette yetiştirmek sizin elinizdedir…Sizin başarınız, Cumhuriyetin başarısı olacaktır.Toplumun düşmanı cehalet, cehaletin düşmanı öğretmendir.Okullarda öğretim vazifesinin güvenilir ellere teslimini, memleket evladının, o vazifeyi kendine hem bir meslek, hem bir ideal sayacak üstün saygıdeğer öğretmenler tarafından yetiştirilmesini sağlamak için öğretmenlik, diğer serbest ve yüksek meslekler gibi, derece derece ilerlemeye ve her halde refah sağlamaya uygun bir meslek haline getirilmelidir. Dünyanın her tarafında öğretmenler, toplumun en fedakâr ve saygıdeğer unsurlarıdır.İlk ve orta öğretim mutlaka insanlığın ve medeniyetin gerektirdiği ilmi ve fenni versin, fakat o kadar pratik bir şekilde versin ki, çocuk okuldan çıktığı zaman aç kalmaya mahkûm olmadığına emin olsun.Bir yandan bilgisizliği ortadan kaldırmaya uğraşırken, bir yandan da memleket evladını toplumsal ve ekonomik hayatta aktif şekilde etkili ve verimli kılabilmek için zorunlu olan ilk bilgileri, uygulamalı bir biçimde vermek metodu eğitimimizin temelini oluşturmalıdır.Öğretmenler her fırsattan yararlanarak halka koşmalı, halk ile beraber olmalı ve halk, öğretmenin çocuğa yalnız alfabe okutan bir varlıktan ibaret olmayacağını anlamalıdır.Milli Eğitim programımızın, Milli Eğitim siyasetimizin temel taşı, cahilliğin yok edilmesidir.Milletimizin siyasî, toplumsal hayatında, milletimizin fikrî terbiyesinde rehberimiz ilim ve teknik olacaktır. Mektep sayesinde, mektebin vereceği ilim ve teknik sayesindedir ki Türk Milleti, Türk sanatı, ekonomisi, Türk şiir ve edebiyatı, bütün güzelliğiyle gelişir.Yeni nesil, en büyük Cumhuriyetçilik dersini bugünkü öğretmenler topluluğundan ve onların yetiştirecekleri öğretmenlerden alacaktır.Gözlerimizi kapayıp tek başımıza yaşadığımızı düşünemeyiz. Memleketimizi bir çember içine alıp dünya ile olan bağlarımızı kopartamayız. Aksine yükselmiş, ilerlemiş, çağdaş bir millet olarak medeniyet düzeyinin de üzerinde yaşayacağız. Bu hayat ancak ilim ve fen ile olur. İlim ve fen nerede ise oradan alacağız ve her ulus ferdinin kafasına koyacağız. İlim ve fen için kayıt ve şart yoktur.

CHP’den İçişleri’ne Berkin soruları:“Soruşturma neden ilerlemiyor, faili meçhul kalması için talimat mı verdiniz?”“Avukatın bulabildiği tanık İstanbul Emniyet neden bulamıyor?”“Savcılığa yanlış memur listesi gönderen görevliler kim, kendilerine herhangi bir ceza verildi mi?”ANKARABerkin Elvan’ın ölümünün ardından konuyu bir kez daha TBMM’ye taşıyan CHP, İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya yeni sorular yöneltti. CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, İçişleri Bakanı’na, “Failinin polis olduğu apaçık belli olan bu yaralama/öldürme olayı niçin 9 aydır faili meçhul olarak kalmaktadır? Olayın failin meçhul kalması için bakanlık makamı olarak talimat mı verdiniz? Berkin’in vurulmasına dair soruşturmada niçin ilerleme sağlanamamaktadır? Berkin’in vurulmasıyla ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce savcılığa neden herhangi bir şekilde yardımcı olunmuyor? “Avukatın bulabildiği tanık İstanbul Emniyeti neden bulamıyor? Savcılığa yanlış memur listesi gönderen görevliler kim, kendilerine herhangi bir ceza verildi mi?” diye sordu.CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, Berkin’in ölümünün ardından İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın yanıtlaması istemiyle TBMM’ye yeni bir soru önergesi sunarak, soruşturmanın neden ilerlemediğini ve yapılan usulsüzlükler nedeniyle personele ceza verilip verilmediğinin açıklanmasını istedi.Umut Oran, Bakan Ala’ya yönelttiği soru önergesinde, “Berkin Elvan 16 Haziran 2013 tarihinde sabah 07.00 sıralarında evinin bulunduğu İstanbul Okmeydanı Eren Sokak’ta polisin attığı gaz fişeği kapsülünün başına çarpmasıyla ağır yaralanmış, 269 gün komada kaldıktan sonra dün yaşamını yitirmiştir” dedi.Faili meçhul kalsın talimatı mı var?Oran’ın Bakan Ala’ya yönelttiği sorular şöyle:Failinin polis olduğu apaçık belli olan bu yaralama/öldürme olayı niçin 9 aydır faili meçhul olarak kalmaktadır? Olayın failin meçhul kalması için bakanlık makamı olarak talimat mı verdiniz?Emniyet savcılığa neden yardımcı olmuyor?Berkin’in vurulmasına dair soruşturmada niçin ilerleme sağlanamamaktadır?Berkin’in vurulmasıyla ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nce savcılığa neden herhangi bir şekilde yardımcı olunmuyor?Emniyet tek tanık dahi bulamadıBerkin’in vurulmasıyla ilgili olarak İstanbul Emniyet Müdürlüğü neden bir tek tanık dahi bulamadı, kolluk kuvveti herhangi bir şekilde tanık bulmaya  çalıştı mı, olayla ilgili polis kimlerle birebir görüşme yaparak bilgi ve görgüsüne başvurdu?İstanbul’da 15 ve 16 Haziran 2013 tarihlerinde iki tam gün boyunca Okmeydanı ve Berkin’in evinin bulunduğu Eren Sokak ile Mahmutşevketpaşa Mahallesi Mithatpaşa Caddesi ve civar sokaklarda İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne bağlı hangi şube personeli görev yapmıştır, bunların tam listesi nedir?O sokakta 5 şubeden kaç personel görev yaptı?Okmeydanı, Eren Sokak ile Mahmutşevketpaşa Mahallesi Mithatpaşa Caddesi ve civar sokaklarda bu iki gün boyunca Terörle Mücadele, İstihbarat, Asayiş, KOM ve Çevik Kuvvet şube müdürlüklerinden hangi rütbeli rütbesiz sivil/resmi personel görev yapmıştır, bu kişilerin tam listesi nedir?İstanbul Emniyet Müdürlüğü görev, nöbet, zimmet çizelgelerine göre 15-16 Haziran’da Okmeydanı, Eren Sokak ile Mahmutşevketpaşa Mahallesi Mithatpaşa Caddesi ve civar sokaklarda görev yapan emniyet müdürü, emniyet amiri, başkomiser, komiser, komiser yardımcısı, polis memurlarının isimleri ve sicil numaraları nedir?Resmi görevliler dışında bu sokak ve civarında Berkin’in vurulduğu saatte  görev yapan haber, istihbarat elemanı var mıydı?Avukatın bulduğu tanığı emniyet neden bulamıyor?Berkin Elvan ve ailesinin avukatı Evrim Deniz Karatana’nın bulduğu ve Berkin’i de tanıyan arkadaşlarından tanıklar Muhammet Akkaya ve Sunay Yıldız’ı niçin daha önce emniyet müdürlüğü personeli bulup tanıklıklarına başvurmadı? Berkin’in vurulması ile ilgili soruşturmada tanıkları dahi bulup dinlemeyen ilgili polis memuru ve amirleri kimlerdir, olayla ilgili soruşturmayı hangi şube ve birim yürütmektedir? Bu görevliler hakkında görevini ihmal nedeniyle inceleme yaptırdınız mı, kendilerine herhangi bir adli/idari ceza verildi mi?Yanlış listeyi gönderen kim?Savcılığa Berkin’in vurulma anından sonraki zaman dilimini kapsayacak şekilde 16 Haziran 2013 saat 08.00 ile 17 Haziran 2013 saat 08.00 arasında Mahmutşevketpaşa Mahallesi Mithatpaşa Caddesinde görev yapan çevik kuvvet personelinin listesini kim göndermiştir? Bu listenin 16 Haziran saban saat 08.00’den öncesini kapsamamasının gerekçesi nedir?Neden MOBESE görüntüsü yokOkmeydanı, Eren Sokak ve civarında hangi sokaklarda kaç adet MOBESE kamerası vardır? Berkin’in vurulma anına dair niçin MOBESE görüntüsü yok?