Görüş Bildir

zikir Haberleri

zikir ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. zikir ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

Zikir Eşliğinde Moonwalk Yapan Adam
Zikir esnasında popüler dans figürlerinden bir demet sunan mübarek insan. Zikri trollüyor mu yoksa gerçekten kafası mı güzel orası ne yapmak istediği anlaşılmayan adamı izliyoruz.
Deniz Seki: 'Sesim Tutuklu Ruhum Mahpus'
Uyuşturucu ticareti suçundan cezaevinde yatan Deniz Seki, “Koğuşta şarkı söyleyemiyorum. İlham gelmiyor ama yeni albümüm 100 bin sattı. Bu, toplumun bana inandığını gösterir” dedi.CHP Genel Başkan Yardımcısı Veli Ağbaba, Avukat Ayça Akpek ile birlikte Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi’ne giderek uyuşturucu ticareti suçu kapsamında tutuklanan Deniz Seki ile görüştü. Görüşmeye ilişkin hazırlanan raporda, cezaevinde 47 ülkeden 218’i yabancı 783 mahkûm bulunduğu, personelin yetersiz ve yemeklerin çok yağlı olduğu, Seki’nin memur koğuşunda kaldığı belirtildi.‘Çocuk istiyorum’Rapora göre Deniz Seki şunları söyledi: “Beni günah keçisi ilan edip, ticaret ve temin suçundan suçlu gösterdiler. Kocaman bir haksızlık var ortada. Bir hata ettim, cahillik ettim sadece bir kez kullandım. Ama asla ticaretini yapmadım. Bir sanatçı asla böyle bir şey yapmaz. Zerre kadar adalet varsa suçsuzluğum mutlaka ortaya çıkacak. Sattığımı iddia ettikleri kişi şimdi dışarıda. Ben içerideyim. Suçsuz olduğumu bildiğim için kaçtım.Elimden gelse dava dosyamı albümümle dağıtacağım. Okusunlar dosyamı. Yeni albümüm öksüz çıktı. 100 bine yakın sattı. Bu bile toplumun bana inandığının göstergesi.Herkes masum olduğumu biliyor. Rahmimde 10 santimetre kist var. Çocuk sahibi olmak istiyorum. Sağlığım için çok endişeleniyorum. Burada doğup büyüyen onlarca çocuk var. Uçağı kuş zannediyor. Cezaevinde canlı hiçbir şey yok, burası buzhane gibi. İnsan insanlığını unutuyor. Bol bol dua edip, zikir çekiyorum.‘Koğuşta ilham gelmiyor’İlahi adalete inanıyorum. Suçsuzluğuma inanıyorum. Sesim tutuklu ruhum mahpus. Koğuşta şarkı söyleyemiyorum. İlham gelmiyor. Koğuştaki arkadaşlar TV kanalında şarkım çıktığı zaman sesini açıp dinliyorlar. Perşembe günleri annemi arıyorum. 5 dakikasında karşılıklı ağlıyor, sonraki 5 dakikada konuşabiliyoruz. Kapalı görüşlerde çok acı çekiyorum.Kadın her yerde kadın. Burada parfüm kullanmak yasak. Ama biz Vernel’den oda kokusu yapıyoruz. İnsanlar, kamu hizmeti yaparak da cezalarını çekebilir. İnsana insan olduğu unutturulmamalı.”‘Hukuka aykırı’Seki’nin avukatı ziyarete gelen CHP heyetine, “Deniz Seki hukuka aykırı telefon dinlemesi ve arama sonucu oluşturulan delillerle yargılanmış ve hakkında hüküm verilmiştir. Arama yapılan evde ve otel odasında hiçbir uyuşturucu maddeye rastlanmamıştır” dedi.Milliyet
Kemal Kılıçdaroğlu: 'Mevlana Sadece Konya'da Anılmalı'
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, 'Mevlana sadece Konya'da anılmalı, burada anılmalı. Şeb-i Arus'u başka yerlerde anmayı da özellikle parayla anmayı da doğru bulmadığımı ifade etmek isterim' dedi.KONYACHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 'Mevlana sadece Konya'da anılmalı, burada anılmalı. Şeb-i Arus'u başka yerlerde anmayı da özellikle parayla anmayı da doğru bulmadığımı ifade etmek isterim' dedi.Mevlana'nın 741. Vuslat Yıldönümü Uluslararası Anma Törenleri'ne katılmak üzere karayoluyla Konya'ya gelen Kılıçdaroğlu, kent girişindeki Birlik Parkı'nda çok sayıda partili tarafından karşılandı.Kılıçdaroğlu'na burada, partililer tarafından doğum günü dolayısıyla pasta ikram edildi. Ardından Mevlana Müzesi'ni ziyaret eden Kılıçdaroğlu, Müze Müdürü Yusuf Benli'den müze hakkında bilgi aldı.Kemal Kılıçdaroğlu, müze ziyaretinin ardından Anemon Otel'e geçti. Kılıçdaroğlu, otel girişinde, bir grup partili karşıladı.Mevlana'nın torunları Çelebi ailesi ile görüştüOtelde Mevlana'nın torunları olan Çelebi ailesiyle bir araya gelen Kılıçdaroğlu, Mevlevi Postnişini Mehmet Çipan ve aileden Faruk Yarkın Çelebi ile görüştü. Çipan, burada yaptığı açıklamada, sadece Alevi Bektaşi meşrepli kimselerin değil, Mevlevilerin, Kadirilerin de ibadet, zikir ve inançlarının, değerlerinin savunulması gerektiğini belirtti.Çipan, 'Okullarda İngilizce, Almanca öğretilmesini gerekli ve doğal bulurken Osmanlıcanın da Farsçanın da Arapçanın da öğretilmesini doğal bulmalısınız. En azından savunduğunuz özgürlükler adına bunu yapmalısınız' dedi.Görüşme sonunda dua edildikten sonra helva ikram edildi.Burada, günün anlam ve öneminin sorulması üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, 'Mevlana'nın Hak'ka yürüdüğü gün, onun düğün gecesi... Asırlardır onu anıyoruz. O sadece Türkiye'nin değil insanlığın ortak mirası. Onun yaşadığı kentte olmak bize onur veriyor' diye konuştu.Bir üzüntüsünü dile getirmek istediğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:' Mevlana sadece Konya'da anılmalı, burada anılmalı. Şeb-i Arus'u başka yerlerde anmayı da özellikle parayla anmayı da doğru bulmadığımı ifade etmek isterim.Mevlana farklıdır, Mevlana insanlık demektir, yücelik demektir, ululuk demektir. Tevazu demektir Mevlana. Mevlana hepimizin gönlünde taht kurmuş yüce bir kişidir. Mevlana ailesiyle birlikte olmak da benim için onurdur, şereftir. Bu şerefi bana bahşettikleri için onlara gerçekten yürekten teşekkürlerimi ve saygılarımı sunuyorum.'Bir gazetecinin, 'İstanbul merkezli 'paralel yapı' operasyonuyla' ilgili sorusu üzerine Kılıçdaroğlu, 'Burada siyaset yok arkadaşlar, kusura bakmayın burada siyaset yok. Burada tevazu var. Burada dostluk var. Burada hoşgörü var. Burada güzellik var, insanlık var. Burada siyaset yok' dedi.Muhabir: Anıl KuruAA
İstiklal Marşı'nda Zikir Çektiler
İstanbul Bağcılar'da asker uğurlamasında çekilen görüntüler izleyenleri şaşırttı. Görüntülerde bir grubun İstiklal Marşı eşliğinde zikir çektiği görülüyor. Görüntülerin ne zaman kaydedildiği ise henüz bilinmiyor.
''Bizimle Baş Edemedikleri İçin Bunlar Oluyor''
Başbakan Yardımcısı Arınç, AK Parti'nin kimseyle kavga edecek, husumet duyacak bir siyasi parti olmadığını belirterek, 'Seçimlerle ve siyasi güçle biz bunlarla baş edemiyoruz.'' dedi Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç açıklamasının devamında 'Bunlara iftira atalım, tuzaklar kuralım, bunları lekeleyelim, itibarsızlaştıralım' deniliyor. Son yapılan işler böyle işlerdir. Biz bunu biliyoruz. Gereğini yapıyoruz ve mücadele ediyoruz. Bu kötü niyetlilere, içeride ve dışarıdaki işbirlikçilerine biz hükümet olarak gerekli cevabı veriyoruz. Onlarla da hesaplaşırız. Ama milyonlarca insan bizim dostumuzdur. Bu hizmetleri yürüten gayretli insanlarla husumetimiz yoktur. Biz varsak, onlar da var olacaktır. Allah bizi sizden, sizi bizden ayırmasın diyoruz. Kimse yanlış anlamasın' dedi. Bursa'nın Karacabey ilçesinde AK Parti teşkilatının düzenlediği programa katılan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, mahalli idare seçimlerinde adayların ölçülü insanlar olması gerektiğini belirterek, kötü insanlarla kazanmaktansa iyi insanlarla kaybetmeyi tercih ettiklerini dile getirdi. AK Parti'nin 11 yıldan beri halkın destek ve güveniyle iktidarına devam ettiğini dile getiren Arınç, AK Parti'nin 2001 yılında kurulduğunu ifade ederek, 15 ay sonra tek başına iktidara geldiklerini belirtti. Güçlü iktidarın Türkiye'ye çok şeyler kazandırdığını dile getiren Arınç, AK Parti'nin 3 genel, 2 belediye ve 2 referandum seçiminden başarıyla çıktığını, bunun temelinde AK Parti'ye olan güvenin olduğunu dile getirdi. 'YOLSUZLUK YAPANIN HESABINI SORARIZ' 'Son zamanlarda dedikodular konuşuluyor, şunlar konuşuluyor. Bütün bu konuşulanlar 30 Mart akşamı bitecek. 31 Mart'ta bunların hiçbirisini duymayacaksınız' diyen Arınç, yolsuzluk iddialarına ilişkin, 'Bunların hepsi seçime yönelik çıkartılan dedikodulardır. Bu iktidarın ayağını nasıl tökezleteceğiz, diye bir yerlerde bir şeyler düşünenler, bir tezgâh yapıp karşımıza geldiler. Tutmaz biz 11 yıldır ne imtihanların içerisinden geçtik geldik. Ne cuntalar, ne darbe hazırlıkları ne şunlar bunlar. Hiç endişe etmeyin. Bu kadar yolsuzluk lafı ediliyor, buna karşı da dedikodu mu diyeceksiniz? Hayır, bir yerde yolsuzluk varsa, onun hesabını soracak olan da biziz Allah'ın izniyle. 11 yıldan beri Türkiye'de mafya ve çete gibi oluşumların 55 tanesini yok ettik. Türkiye, mafyanın cirit attığı bir yerken geçmişte, bizim dönemimizde hiçbirisi nefes alamaz hale geldi. Birisinin hırsızlık ve yolsuzluk yaptığını bilsek, duysak, onu en güzel şekilde adaletin önüne koyar, hesabını sorarız. Çünkü bizim varlık sebebimiz yolsuzlukla mücadele etmektir' dedi. 'Türkiye'de insanların inancına karışılıyordu. İnsanların kıyafetlerine karışılıyordu. Türk-Kürt mü olduklarına bakılıyordu' diyen Arınç, 'Üniversitelerdeki genç kızlarımızın kıyafetlerine karışılıyordu. İnsanların hangi kitabı okuduklarını, nasıl ibadet ve zikir yaptıklarını yasaklamak istiyorlardı. 11 sene öncesine kadar bütün ayrımcılıkları ortadan kaldırdık. Herkesin inancını rahatlıkla ifade etmesinin önünü açtık. Herkesin kılık kıyafette serbest olabileceğini söyledik. Hamdolsun ki okullarımızda da, üniversitelerde de artık kamuda kadınların kıyafetlerine karışılmaz noktaya geldik. TBMM'de dâhil olmak üzere. Bunlar az şeyler değil. Vazifemizi iyi yaptık' diye konuştu. 'DAĞLARA ÖZGÜRLÜK GELDİ' Toplumsal barışı kurmak, terörle mücadele etmek için güzel projeler uyguladıklarının altını çizen Arınç, 'Her şehit cenazesinde, her gazinin feryadında gözyaşı döküyorduk. Çok şükür 12-13 aydır şehit cenazeleri gelmez, askerimizin ayakları mayın patlaması ile kopmaz hale geldi. Çok şükür bunlar az şeyler midir? Bir karakol basıldı, 15 askerimiz şehit oldu. Her sabah bunun korkusuyla uyanan, hatta endişe duyan bir hükümet üyesi olarak, bu endişeleri bilen insanlar 13-14 aydır hamdolsun dağlara bile özgürlük geldiğini, insanların sokaklara çıktığını, silah seslerinin sustuğunu görüyor. Biz seviniyoruz. Belki az da olsa birileri üzülüyordur. Ama ben 76 milyonun da çok şükür bu acı haberleri duymadığı için büyük bir sevinç duyduğunu görüyorum' dedi. 'Türkiye'de herkes inancını ifade edebilir. İbadetini istediği gibi yapabilir. Öyle olması lazım. Herkesi zorlamıyoruz ki sen şu inanca mensup olacaksın diye' ifadelerini kullanan Arınç, Türkiye'de ateist olan, inancı olmayan insanların da olduğunu söyledi. Artık yeni özgür bir Türkiye olduğunu dile getiren Arınç, geçtiğimiz günlerde cemaatlerle ilgili sarf ettiği söylemlerin bazı kesimler tarafından yanlış anlaşıldığını belirtti. Arınç, 'Geçen bir yerde konuşma yaparken Türkiye'de cemaatler var dedim. Sadece bir cemaat değil, onlarca cemaatler var demiştim. Bunların hepsini tanırız, hepsiyle dost olmaya çalışırız. Çünkü onlar güzel ve dindar insanlardır. Memleketin ve milletin hayrını isteyen insanlardır. Sadece bir cemaat söz konusu olduğu için onlara dönerek sözler söylemiyorum' diye konuştu. 'HEPSİNE TEŞEKKÜR ETMEK LAZIM' Süleyman Efendi'nin talebelerinin yıllarca kurs hizmetleri yaptığını, ama hep tehlikeli olarak görüldüğünü hatırlatan Arınç, 'Kur'an kursları basılmıştır, davalar açılmıştır. Biz bunları biliyoruz. Her zaman onları savunmaya başladık. Bir başkası başka türlü suçlanmıştır. Türkiye'de onlarca iman hizmeti yapan topluluklar var. Dolayısıyla 11 yıldan beri sahip olduğumuz özgürlüğün neye bağlı olduğunu bilmemiz lazım. Geçmiş siyasi iktidarların tehlike gördüğü, kapatmaya gayret ettiği hizmetleri, bizim dönemimizde açmış, büyütmüş, genişletmişlerse demek ki bu siyasi iktidarın inanç özgürlüğüne tanıdığı haklar bu gelişmeleri sağlamıştır. Bütün bu hizmetleri kimse kendine mal etmesin. Onlarca topluluk var. Hepsine teşekkür etmemiz lazım' şeklinde konuştu. 'ALLAH BİZİ SİZDEN, SİZİ BİZDEN AYIRMASIN' 'Biz kimseyle kavga edecek, husumet duyacak bir siyasi parti değiliz' diyen Arınç, şu ya da bu sebeple içeriden ve dışarıdan 'Bu hükümette çok oldu. Artık gitmesi lazım. Seçimlerde bununla boy ölçüşemiyoruz. Her seçimde bizi alt ediyorlar. Biz ne zaman iktidara geleceğiz?' diye hesap yapanların olduğunu kaydetti. Arınç, 'Seçimlerle ve siyasi güçle biz bunlarla baş edemiyoruz. Bunlara iftira atalım, tuzaklar kuralım, bunları lekeleyelim, itibarsızlaştıralım' deniliyor. Son yapılan işler böyle işlerdir. Biz bunu biliyoruz. Gereğini yapıyoruz ve mücadele ediyoruz. Bu kötü niyetlilere, içeride ve dışarıdaki iş birlikçilerine biz hükümet olarak gerekli cevabı veriyoruz. Onlarla da hesaplaşırız. Ama milyonlarca insan bizim dostumuzdur. Bu hizmetleri yürüten gayretli insanlarla husumetimiz yoktur. Biz varsak, onlar da var olacaktır. Allah bizi sizden, sizi bizden ayırmasın diyoruz. Kimse yanlış anlamasın' dedi. 'GEMİ BATMAZ İNŞALLAH' Ekonomiyi her zaman güçlü tuttuklarını dile getiren Arınç, 'Hamdolsun, öyle rüzgârlar geldi ki başka hükümetler döneminde olsa küt diye devrilirdi. Unutmayın, 2000-2001'de yaşanan ekonomik krizde Ahmet Necdet Sezer'in şöyle bir kitapçığı Ecevit'e biraz hızlı fırlatmasından dolayı çıkmış dediler. Daha sonra 'bu cumhurbaşkanı bana edepsizlik yaptı' dedi. Dolar 600 bin liraydı, bir günde 1 milyon 600 bin liraya fırladı. Enflasyon fırladı. Gecelik repo faizleri yüzde 10 binleri buldu. O felaketli günleri hepinizin yaşadığını, bizzat bundan zarar gördüğünüzü biliyorum. Çok şükür öyle bir ekonomik denge kurduk ki ne Avrupa'daki ve ABD'deki global kriz vurdu. İhracatımızı artırdık. Üretimimizi de artırdık. Şimdi iç ve dış itibarımızı bozmaya kalkanlar avuçlarını yaladılar. Evet, 100 milyardan fazla para kaybı, borsada hisse senetleriyle yaşandı ama her şey toparlanıyor. Denizdeki dalgaların boyu ne kadar yüksek olursa olsun kaptan ehliyetliyse hiç korkmayın. Gemi batmaz inşallah. Türkiye'nin ekonomisi böyle' diye konuştu. 'HER GÜN İSTESEK 5 MİLYAR DOLAR ÇIKARIR BOZDURURUZ' 'O eskidendi. Asker kaşını çattı, eyvah borsa düştü. Cumhurbaşkanı kızdı, eyvah enflasyon yükseldi' devrinin bittiğini kaydeden Arınç, 'O geçti o günler. Çok şükür iyi ki geçti. Yoksa Türkiye kırılgan ekonomi ile kalsaydı, biz ne olurduk arkadaşlar. 5 Nisan kararları, ocak kararları. Türkiye, iç kavgalar sebebiyle ekonomik kriz gördü. Üretim ve sanayileşme yok. Ondan sonra içeride bir kavga kopuyor. Biz 2009 yılında dış kaynaklı bir ekonomik kriz gördük. Hamdolsun Türkiye teğet geçti. Niçin hazinemiz doluydu çünkü. Biz hazineyi 20 milyar dolardan aldık, 85 milyar dolara çıkardık. Her gün istesek 5 milyar dolar çıkarır bozdururuz. Paramız var. Bu kadar güçlüyüz biz. 200 milyar dolar gayri safi milli hâsılayı 1 trilyon dolara gidiyoruz' açıklamalarında bulundu.Milliyet
İlkokul Öğrencilerine Zikirmatik
Esenyurt Erdoğanlar İlköğretim Okulu'nda öğrencilere zikirmatik dağıtıldı. En çok zikir çekene ödül vereceklerini ileri süren öğretmenler, zikirmatiğe boşa basmanın da günah olduğunu söyledi.