Görüş Bildir

leman Haberleri

leman ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. leman ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

"Hacca ve Umreye Kesinlikle Gitmem"
Bir AVM'de hayranlarıyla bir araya gelen ünlü sanatçı Leman Sam, hacla ilgili bir soruya ilginç cevap verdi.Sam, 'de bir AVM'de hayranlarıyla imza gününde bir araya geldi. Bazı ünlü isimlerin ye ve ca gitmeleri konusunda bir şey konuşmak istemeyen Sam, gerçekten isteyerek inandıkları için gidenlere saygısının sonsuz olduğunu ifade etti. ŞOV İÇİN GİDENLERE GÜLÜYORUM Bir takım insanların dikkatini çekmek için şovlara ilgilenecek vaktinin olmadığını kaydeden Sam, umre ve hacca şov için gidenlere güldüğünü belirtti. HACCA VE UMREYE KESİNLİKLE GİTMEM Sam, 'Kim ne isterse onu yapsın ben hacca ve umreye kesinlikle gitmem, Araplara para vermek istemiyorum' dedi. haber7.com
'Oğlum Dağda Üşür, Bırakın'
Bitlis Hizan'da bir ay önce PKK tarafından kaçırılan Vedat Aydın'ın annesi Leman Aydın, Anneler Günü'nde oğlu için çağrıda bulundu.Bitlis Hizan’da bir ay önce PKK tarafından kaçırılan lise öğrencisi Vedat Aydın ’ın (16) annesi Leman Aydın , Anneler Günü hediyesi olarak kaçırılan oğlunu istedi. Bugün'de yer alan habere göre acılı anne “Benim oğlum hasta dağda dayanamaz üşür. Analar artık ağlamasın Evlat acısı kadar büyük bir acı yok” dedi. Hatay'daki Gezi eylemleri sırasında hayatını kaybeden Abdullah Cömert'in annesi Hatice Cömert, oğlunun mezarını ziyaret etti. Cömert “Abdullah bana çiçek, hediye getirecekti. Beni dışarıya çıkaracak, yemeğe götürecekti. Elimi öpecekti, Acım çok büyük” dedi. T24
"6 Bin Üzerinde Gencin Dağa Gönderildiği Söyleniyor"
DİYARBAKIR'da terör örgütü PKK'nın kaçırdığı çocuklarının serbest bırakılması için 15 gün önce oturma eylemi başlattıkları Büyükşehir Belediyesi önünden dün zabıtaların müdahalesi ile çıkarılan aileler, bugün belediyenin önünden geçen Elazığ Caddesi'nde 5 dakikalık oturma eylemi yaptı.Aileler ile zabıta ve belediye işçileri arasındaki gerginlik, polisin araya girmesiyle büyümeden önlendi. Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi önünde geçen 19 Mayıs günü, PKK'nın kaçırdığı çocuklarının geri getirilmesi için oturma eylemi başlatan ailelerin protestoları sürüyor. Dün belediye önünde temizlik nedeniyle zabıtalar tarafından uzaklaştırıldıklarını belirten aileler, eylemlerini belediye önünden geçen Elazığ Caddesi'nin orta refüjünde sürdürdü. Yaklaşık 20 aile, bugün de belediyenin karşısında caddede 5 dakika süreyle oturma eylemi yaptı. Aileler ile yolda çevre düzenlemesi yapan belediye işçileri ve zabıtalar arasında gerginlik yaşadı. Belediye çalışanları ile ailelerin arasında giren polis ekipleri, gerginliğin büyümesini önledi. Oturma eyleminin ardından aileler orta refüjde eylemlerine devam ettiler. DÜNÜN MAZLUMU BUGÜNÜN ZALİMİ OLDU Aileler adına konuşan ve kardeşinin dağda olduğunu ifade eden Erhan Eren, Türkiye'nin çeşitli kentlerindeki 76 ailenin eylem için Diyarbakır'da olduğunu ancak şu an 47 aile ile eylemlerine devam ettiklerini söyledi. Eyleme, BDP'den destek alacakları ümidiyle başladıklarını belirten Eren, şöyle konuştu: 'Bu eylemi BDP'den destek alacağız diye başlattık. Fakat bize, 'vatan sağolsun' dedirtmek istediler. Ama biz, 'vatan sağolsun' demiyoruz. Biz kimse dağa çıksın istemiyoruz diye belediye önünden kovulduk. Çocuklarımız dağa gitmesini istemediğimiz için mi bu zulum bu baskı? Biz barış istiyoruz, barış çadırı kurmak istiyoruz. Dünün mazlumu, ne oldu da bugünün zalimi oldu. Barış çadırını kurduk, burda izin vermediler, dünün devlet mantığıyla hareket ediyorlar. Bu anaların başkaldırışyla barışın geleceğini biliyoruz. Ama savaştan rant sağlayan, işine gelmediği için biz bu eyleme devam etme kararı aldık. Biz gördük ki evlatlarımızı istemek başkasının işine gelmedi. Biz evlatlarımızı alana kadar, dağlar özgürleşmeden, zindanlar özgürleşene kadar bu eylemimiz devam edecek. Devlet, BDP ve PKK'ya de sesleniyoruz, biz bu savaşın bir tarafı değiliz. Arkadaşlardan biri 'satılmışlar' filan gibi alçakça bir ifade kullandı. Bunların bir çoğunu, bu koltuğa bu insanlar getirdi. Bundan sonra daha sert bir tavır görecekler karşılarında. Çünkü anneler isyan etti, baş kaldırdı, mücadele başladı. Bunu hiç kimse durduramayacak. Ancak adam olup barışacaklar. Ondan sonra bu insanlar eylemden vazgeçer. Şu an 47 aile var. Normalde 76'nın üzerinde aile vardı. Belediyenin başka bir mezalimiyle karşılaşınca buraya gelmediler. Fakat eylem devam ediyor. Yarın devlet operasyon yaparsa AKP'nin de önüne gideriz.' 6 BİNİN ÜZERİNDE ÜNİVERSİTE VE LİSE ÖĞRENCİSİ İDDİASI Ailelerin özellikle neden belediye önünde eylem yaptıkları yönündeki bir soruyu yanıtlayan Eren, 'Ailelerin acıları çok büyük. Aileler muhatabın direk belediye olduğunu düşünüyor. Birileri götürmüştür demiyorum. Gerekli görüşmelerin Kandil ile Öcalan ile görüşebileceklerini tahmin ettikleri için burada eylem yapıyorlar. 6 binin üzerinde üniversite ve lise öğrencisi dağa gönderildiği söyleniyor. Çünkü PKK ile görüşmede olan BDP olduğu için. Devlete de sesleniyoruz kalekol yapılmasına da karşıyız' diye yanıtladı. 'KIZIM GELMEDEN EYLEMDEN VAZGEÇMEM' Belediye önünde ilk eylem yapan Muhsine Uçakan ise eyleme 7 kişi olarak başladıklarını belirterek, 'Biz önce 7 kişiydik. Arkadaşlarımız BDP'lilerle konuştu, ne konuştular bilmiyorum. Onlar eylemlerine son verdiler, ben kızımı istiyorum. Belediye bizi burada istemedi, burdan kalkmamızı istedi. Biz de geldik yol kenarında devam ediyoruz. Burada perişan olduk. 2-3 çocuğum var evde. Biri dağa gitmiş, evdekiler de ona kurban olacak. Ben kızımı istiyorum. O gelmeden eylemden vazgeçmem' dedi. OĞLU İÇİN TARSUS'TAN GELDİ Mersin'in Tarsus İlçesi'nden 5 gün önce geldiğini belirten Zarife Aslan, '6 ay önce oğlum gitmiş. 5 günden beri burada eylem yapıyorum. Oğlum Mersin Tarsus'tan katılmış. Oğlumu istiyorum barış istiyorum. Analar ağlamasın. Herkes yardım etsin, Abdullah Öcalan, Selahattin Demirtaş, Başbakan Erdoğan bize yardım etsin. Bizim ve herkesin çocuğu gelsin. Barış istiyoruz' diye konuştu. 'BURAK, SENİ ALMADAN GİTMEYECEĞİM' Ardahan'dan bugün gelerek eyleme katılan Gülsüm Ölmez, örgüte 2 ay önce katılan oğlunu almadan gitmeyeceğini belirterek, 'Oğlum Burak Ölmez 20 yaşında. Erzurum Atatürk Üniversitesi Matametik Bölümü öğrencisi, 2 ay önce gitti. Bugün Diyarbakır'a geldim. Çocuğumu getirsinler, o gelmeden gitmeyeceğim. Onu getirsinler, Kalacağımız yer yok, burada yatacağız. Bir hafta burada kaldık geri gittik, tekrar geldik. İlkokula ve liseye giden çocuğum var. Komşuya bıraktım geldim. Burak; seni almaya geldim. Seni almadan gitmeyeceğim lütfen sesimi duy ve gel' diye konuştu. Bitlis'in Hizan İlçesi'nden gelen Leman Aydın da, 'Bitlis Hizan'dan geldim. Vedat Aydın'ın annesiyim. Oğlum, yeni 17 yaşına girdi. Lise 3'ncü sınıf öğrencisiydi. Oğlum sara ve bronşit hastasıydı. Barış istiyoruz. Oğlumu istiyorum' ifadelerini kullandı. 'KIZIMI KANDIRIP ÖRGÜTE TESLİM ETMİŞLER' Kızının kandırılarak örgüte teslim edildiğini ileri süren Raşit Koç, Hakkari'nin Şemdinli İlçesi'nden geldiğini anlatarak, 'Hakkari Şemdinli İlçesi'nde 10.5 aydan beri kızım Zübeyde Koç'u götürmüşler. Zorla götürmüşler örgüte teslim etmişler. Doktor raporu var elimde. Hastadır kulağından ve psikolojik hastasıdır. Ayağından ameliyatlıdır. Geçen yıl Ramazan Bayramı'na 2 gün kala örgüte teslim etmişler. O günden sonra uğraşıyorum, kızımdan bir haber alamıyorum' dedi. Mehmet TÜRK/ DİYARBAKIR, (DHA)
Eski Bakanın Oğlu Pazarda İşportacı: 'Paramı Onurumla Kazanıyorum'
Eski Bakan Hamdi Üçpınarlar'ın oğlu Mehmet Üçpınarlar, sosyete pazarlarında işportada tezgahtarlık yapıyor. Mehmet Üçpınarlar, Ankara'nın sosyete pazarlarında işportacı. Doğru Yol iktidarında bir dönem Çevre Bakanlığı, TBMM KİT Komisyonu Başkanlığı ve Çanakkale Milletvekilliği yapan Hamdi Üçpınarlar'ın 29 yaşındaki oğlu. 'Paramı onurumla kazanıyorum' diyor. Arkadaşları da onunla gurur duyuyor. 'GURUR DUYUYORUZ' Hürriyetten Umut Erdem'in haberine göre, arkadaşlarının, 'Gurur duyuyoruz' dediği Üçpınarlar, 'Alın terimle, onurumla paramı kazanıyorum. Gerisi benim için önemli değil' diye konuşuyor. Doğru Yol Partisi iktidarında 5 Ekim 1995-7 Şubat 1996 yılları arasında Çevre Bakanlığı, TBMM KİT Komisyonu Başkanlığı ve Çanakkale Milletvekilliği yapan Hamdi Üçpınarlar'ın 29 yaşındaki oğlu Mehmet Üçpınarlar geçimini işporta tezgâhında çalışarak sağlıyor. 2012'de Bulgaristan'da bulunan Paisi Hilendarski Üniversitesi Uluslararası Ekonomi ve Halkla İlişkiler bölümünden mezun oldu. İlk iş deneyimini ise yazarkasa fişlerine reklam alan bir reklam ajansının satış bölümünde çalışarak edindi. Kısa bir süre de Demokrat Parti'de Gençlik Kolları Genel Başkanvekilliği de yaptı. SABAH 5'TE YER KAPIYOR Yaklaşık 2 aydır işportada çalışıyor. Salı, cuma ve pazar günleri Çankaya'da Nişantaşı Sosyete Pazarı'nda, perşembe günleri ise Sıhhiye'deki Yenişehir Sosyete Pazarı'nda tezgâh açıyor. Tezgâhı koyacak yer kapmak için Sabah saat 5.00'te pazarın yolunu tutuyor. Tezgâhı toplaması ise gece 22.00'yi buluyor. Bursa'dan ve Denizli'den ucuz fiyata bulabildiği havlu çeşitlerini ve nevresim takımlarını satıyor. Havluları 2.5 lira ile 15 lira arasında değişen fiyatlara satıyor. Nevresim takımlarının ücretleri ise 35 ile 150 lira arasında değişiyor. Kâr oranı ise yüzde 40. TEZGAHTA DURURUM OĞLUM Babası, emekli ve çalışmıyor. Üçpınarlar, yaptığı işin aile ortamında ve arkadaş çevresinde yankılarını şöyle anlattı: 'Pazarı kuracağım zaman babama danışmadım. Hiç olumsuz bir değerlendirmesini de duymadım. Kendi ekmek paramı kazanmaya çalışıyorum. Ama eminim ki 'Oğlum kendi ayakları üzerinde duruyor' diye mutlu olmuştur. Annem Leman Üçpınarlar ise 'Hayırlı olsun, hatta oğlum işin olursa ben bile gelir tezgâhta dururum' diyor. Pek siyasete girmek istemiyorum. Helal para kazanmaya çalışıyorum. Babamın bakanlık döneminde de öyle lüks bir yaşantımız yoktu. Diğer bakan oğullarıyla da çok konuşmam olmuyordu. ŞEREFİMLE KAZANIYORUM Lojmanlarda oturmadık. Aileden hiç kimse koruma almadı. Bir evimiz tadilat oldu, 1-2 ay lojmanda zorla kaldık. Tezgâh işi yapmak beni rahatsız etmiyor. Şerefimle ekmek parası kazanıyorum. Arkadaşlarım tezgâhtarlık yaptığımı öğrendiklerinde çok sayıda telefon geldi. Bazıları benimle gurur duyduğunu ve memnuniyetlerini dile getirdi. Bazı arkadaşlarım ise 'Bakan oğlusun sana yakışıyor mu?' diye sitemde bulundu. Ben de 'Alınterimle çalışıyorum' diyorum. İşin açıkçası gelen tepkileri çok da umursamıyorum. Herkes çok şaşırıyor. Yanımda çalışan işportacı arkadaşların hiçbiri bakan oğlu olduğumu bilmiyor. Daha ancak kiramı çıkarabiliyorum.' AYDA 2 BİN LİRA KAZANIYOR MEHMET Üçpınarlar, mallarını göstermek ve müşteri çekebilmek için her pazara çıkışında yapması gereken ne varsa yapıyor. Son zamanlarda işler biraz 'kesat'mış. '2 gündür satışlar çok kötü gidiyor zarar ediyorum. Tezgâhın kirasını ancak çıkartıyorum' diyor. Yenişehir'de tezgâhı için günlük 300, Nişantaşı'nda ise 160 lira kira veriyor. Aylık Kazancı ise 2 bin lira civarı.haberler.com
Çocukları PKK'da Olan Aileler Ankara'da
Diyarbakır'da, PKK'nın dağa götürdüğü çocuklarını geri almak için ailelerin başlattığı eylem sürüyor. Aileler, seslerini duyurmak için Ankara'ya gitti.Terör örgütü PKK tarafından kandırılarak dağa götürüldüğünü belirttikleri çocuklarına yeniden kavuşabilmek umuduyla Diyarbakır'da bir süredir oturma eylemi yapan aileler, Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Meclis'te bazı siyasilerle görüşerek destek istemek için eylemlerini bir süre Ankara'da sürdürme kararı aldı. Ellerinde, 'Yaşı kaç olursa olsun evlatlarımızı istiyoruz' yazılı pankartla eylem yaptıkları Dağkapı Meydanı'nda toplanan aileler, otobüse bindi. Evlatlarını yeniden bağrına basacakları umuduyla otobüse binen bazı annelerin gözyaşlarına hakim olamadığı görüldü. Annelerden bazıları çocuklarından geriye kalan giysileri koklayıp gözyaşı dökerken, bazıları ise Yasin-i Şerif okuyarak dua etti. 'Eylemi kitleselleştirmek için eylemi Diyarbakır'dan Ankara'ya taşıyoruz' Aileler adına açıklama yapan terör örgütü PKK tarafından kandırılarak dağa götürüldüğünü belirttiği kardeşi Fatih Eren (19) için oturma eylemine katılan Erhan Eren, oturma eylemlerine bir süre Ankara'da devam edeceklerini ifade ederek, amaçlarının destek istemek olduğunu söyledi. Ailelerin yaklaşık 40 gündür Diyarbakır'da oturma eylemi yaptığını hatırlatan Eren, 'Aileler artık siyasetin ve çözümün merkezi Ankara'ya gitme kararı aldı. 15-16 yaşındaki çocuklar bırakılmaya başlandı. Fakat 16 yaşın üzerindeki çocuklar ne olacak? Aileler Ankara'da yaşı ne olursa olsun tüm çocuk ve gençlerin bırakılması konusunda yasal zemin oluşturulmasını talep edecek. Çünkü annelerin gözünde onlar her zaman çocuktur. Eylemi kitleselleştirmek için eylemi Diyarbakır'dan Ankara'ya taşıyoruz' diye konuştu. Bitlis'in Hizan ilçesinden dağa götürüldüğünü belirttiği lise 3'üncü sınıf öğrencisi 17 yaşındaki oğlu Vedat Aydın için Diyarbakır'a gelerek oturma eylemine destek veren Leman Aydın, AA muhabirine, gözyaşları içinde 4 Nisan'da dağa götürülen oğlundan bir daha haber alamadığını söyledi. 'Ankara'ya büyük ümitlerle Başbakanımızla görüşmeye gidiyoruz' '30 gündür Diyarbakır'dayım. Daha önce oğluma kavuşmak için Hizan'da eylem yapıyordum. Orada bir sonuç alamadım, Diyarbakır'da da. İnşallah oğluma kavuşmak için hayırlı bir gelişme Ankara'da olur' diyen Aydın, sevinç ve hüznü bir arada yaşadığını söyledi. 'Sayın Başbakanımızın yanına gidiyoruz. Cumhurbaşkanımız, bakanlar ve milletvekillerimizle görüşüp çocuklarımızı herkesten isteyeceğiz' diyen Aydın, çocuklarına kavuşabilmek için herkesten destek beklediklerini kaydetti. CNNTürk
'Arap Turist Görmek İstemiyorum' Diyen Leman Sam'a Suç Duyurusu
Leman Sam , “İstanbul’da artık saç ektirmiş Arap turist görmek istemiyorum” diyen oyuncu Cem Davran ’ı destekleyerek, “Saç ektirmeyenini de görmek istemiyorum Cem” dedi. Sam’ın bu sözlerinin -ardından Anadolu Arap Birliği başta olmak üzere birçok dernek ve STK Sam hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Daha önce “Hacca gitmem Araplar kazanamasın” çıkışıyla da Arapların tepkisini çeken Leman Sam, tartışılacak bir açıklamaya daha imza attı. Twitter’da “İstanbul’da artık saç ektirmiş Arap turist görmek istemiyorum” diyen oyuncu Cem Davran’a destek çıkan Sam, “Saç ektirmeyenini de görmek istemiyorum Cem” dedi. Öte yandan, Mardinin Midyat ilçesinde bulunan Anadolu Arap Birliği, Mıhallemi Derneği , Anadolu Arap Hareketi Derneği ve Şemikan Halkları Birliği Leman Sam’ın “Arapları görmek istemiyorum” sözü üzerine merkezi Midyatın Hebsınes köyünde buluna Mıhallemi Derneği önünde bir basın açıklaması yaparak Leman Sam hakkında suç duyurusunda bulunacaklarını söylediler. Anadolu Arap Birliği Derneği Başkanı Mehmet Ali Aslanın okuduğu basın açıklamasında şunlara yer verildi: “Leman Sam’ın Araplarla ilgili ısrarla yaptığı ötekileştirici , hakaret edici ve hedef gösterici sözlü beyanatları ile ilgili halkımıza ve kamuoyuna önemle duyrulur: Çevre , insan hakları savunuculuğu ve hayvan sever maskeleri ile Türkiye Kamuoyunu sempatisini kazanıp kandırmaya çalışan Leman Sam Araplara karşı ırkçılık zehrini kusmaya devam ediyor. IŞİD gibi örgütler de bu gibi düşüncesizce konuşanlar yüzünden eleman toplayıp güçleniyor. “Her şey Arap saçına döndü” “Anladıysam Arap olayım” gibi Araplarla ilgili hakaret edici söz ve deyim kullanan, köpeklerine Arap ismini takan bir toplumda büyüyen Leman Sam ile Cem Davran’ın sistemin kendine biçtiği kalıpların dışına çıkmasını beklerdik. Çünkü bizim bildiğimiz sanatçılar evrensel olup kendisini aşan bir iç aksiyon niteliğine sahiptir . Ama anlaşılan o ki hala sistemin büyük katliamlar ve zulümlerle ördüğü esaret zincirleri ve prangaları hala vicdanı , fikri ,ruhu hür olmayanların boynunda asılı duruyor. Nefret ,hakaret ve ihanet iftiraları ile dolu okutulan resmi ideoloji tarih kitapları belli ki Leman Samın kafasını ve psikolojisini epeyce bozmuş durumda. Leman Sam Arapları hedef göstererek ayırımcılık yapıyor ve nefret suçu işliyor. Ayrıca gündemde kalabilmek için Arapları kendine maşa olarak kullanmaya çalışması ile çok gülünç bir duruma düştüğünü hatırlatmak isteriz. Leman Sam ünlü olmanın verdiği yanıltıcı güvenle bu mübarek ramazan ayında bile Araplara çirkince saldırıyorsa kesinlikle psikologlar, Ruh sağlığı doktorları ve nörologlar tarafından iyi bir şekilde rehabilite edilip tedavi edilmesi gerektiğine inanıyoruz, çünkü ırkçılık bir ruh ve zihin hastalığıdır. Serbest denetimlilik birimlerinden de ricamız lütfen rehabilite edildiği süre içerisinde Araplardan en az 500 metre uzak tutulmasıdır. Çünkü hiçbir Arap , hatta vicdanlı hiçbir insan ırkçı bir insana yakın durmak istemez. Biz Araplar ve Mıhallemiler olarak Leman Sam ve gibilerine sadece acıyoruz. Gönüllü Arap doktorlarımız Leman Sam’ı ve ücretsiz bir şekilde rehabilite ve tedavi etmeye hazırdır. Türkiyede yaşayan Alevi , Sünni , Nusayri , Hristiyan , Müslüman farklı inançtaki tüm Arapları bu tür ,ötekileştirici nefret söylemlerini kınamaya davet ediyor ve bulundukları yerlerde Cumhuriyet Savcılıklarına suç duyurusunda bulunmaya davet ediyoruz. Leman Sam’ın da medya yolu ile sarfettiği etik olmayan sözlerden dolayı tüm Araplardan ve insanlıktan özür dilemesinin bir borç olduğunu buradan hatırlatıyoruz.T 24
Usta Şair Can Yücel Gideli 17 Yıl Oldu...
'Yine Ağustos geldi, yine incir sıcağı, toprak güneş kokuyor, yine bademler çatladı, yine çırçır böcekleri caz yapıyor, yediveren limon salkım salkım, Taşçı Mehmet yerli tohumdan on dönüm karpuz ekmiş yine... Hani vasiyet etmiştin ya ona 'yerli tohum bankası kurun' diye... Sözünü unutmamış... Muhtar yine seni anlatıp duruyor; yaşadığımız yeri görmek için insanlar akın akın evimize geliyor. Hasan geldi, Güzel ve Su geldiler, bir sen yoksun...'Eşi Güler Yücel, Can Yücel için böyle yazıyordu...