Görüş Bildir

Vajina Haberleri

Vajina ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Vajina ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

İdrar Kaçırma Nedenleri Nelerdir?
Günlük işleriniz esnasında, istemsiz ve ani şekilde idrarın, idrar yolundan dışarı akmasına ”idrar kaçırma” denmektedir. İdrar kaçması genellikle idrar yolundan olur. Ancak bazı özel ve istisnai durumlarda kalın bağırsak ya da kadınlarda genital organ yoluyla da olabilir. Bu sorun bazı hastalarda günlük yaşamı ve normal aktiviteleri engelleyecek oranda yüksek olabilir. Gülme, öksürme, hapşırma, egzersiz yapma, yürüme hatta oturma, veya ağır bir eşya kaldırırken idrar kaçırılıyorsa, idrara çıkmaya yetişmeden kaçırma sorunu yaşanıyorsa, bu histen kurtulmak için sık sık idrara çıkma ihtiyacı hissediliyorsa, idrarın tamamen boşaltılamadığı hissediliyorsa bu bir sorundur. Ve uzmana başvurulması gerekir. Bir uzman yardımıyla idrar kaçırma nedeni ve idrar kaçırma tipi belirlenerek uygun bir tedavi biçimi bulunması gerekir. Yaşam kalitesini düşüren ve iş hayatı, sosyal yaşam ve kişisel alanı etkileyebilen bu sorundan kurtulmak için farklı iyileşme yolları ve çözümler mümkündür. Her iki cinsiyette de görülebilen bu sorun için, idrar kaçırmanın değişik tipleri, nedenleri ve nedene göre değişik tedavileri vardır. İdrar kaçırma çok sık görülen ve tedavisi mümkün bir problemdir. Her cinsiyet ve yaşta görülebildiği gibi bir hastalık da değildir. Birçok farklı tipi ve tedavi şekilleri mevcuttur. Bu sebeple, tedavi yöntemi de idrar kaçırmanın formuna göre değişmektedir. İdrar kaçırma başlıca 3 ana grupta incelenir Stress inkontinans (İdrar kaçırma): Kas,sinir güçsüzlüğüne bağlı olarak idrar kaçırma Acil İdrar Yapma Gereksinimi: İdrar kesesinin kontrol edilemeyen otomatik kasılmasına bağlı olarak idrar kaçırma Karışık tip: Her iki durumun da varlığıyla idrar kaçırma İlerleyen yaş Fazla kilolu olmaz, obezite Kalıtımsal sebepler Kabızlık İdrar enfeksiyonları (kadınlarda sistit, mesane iltihabı) Vajinal enfeksiyonlar İdrar taşları ve tümörleri Zor doğumlar, Menopozla ilişkili hormonal değişiklikler Şua tedavisi Sinirsel hastalıklar ve erkeklerde görülen prostat büyümesi Kadınlarda devamlı idrar kaçırmaya sebep: mesane-vajina arasında ya da böbrekle mesane arasındaki idrar borusu (üreter) vajina arasında oluşacak birleşmeler Kontrolsüz şeker hastalığı Alkolizim Prostat kanseri için yapılan ameliyatlar Adele gevşeten, tansiyon düşürücü, idrar söktürücü, sakinleştirici, depresyona karşı alınan ilaçlar, alerji ilaçları da idrar kaçırmaya sebep olabilir. Beyin fonksiyonlarında yavaşlamaya neden olan hastalıklar (demans, alzheimer, damarsal hastalıklar vb) Yukarıda sayılanları genelde idrar kaçırma sorunu için neden olarak sayabiliriz. Bunun için muayene, günlük idrar takip çizelgesi, kişinin kaçırdığı idrar miktarının tespit edildiği ped testi ve gerekirse ürodinami adı verilen mesanenin nasıl çalıştığını gösteren testlerle bu teşhis konulabilir. Tedavisinde ise egzersiz, ilaç tedavisi ve çeşitli ameliyat yöntemleri uygulanabilir. Erkekler kadınlara göre bu sorunu daha az yaşamaktadır. Çünkü idrar tutmayı sağlayan kas yapıları fizyolojik olarak daha sağlamdır. Ve bunu bozabilecek doğumlara maruz kalmadıklarından bu sorunu daha az yaşarlar. Bu nedenle idrar kaçırma genel olarak erkeklerde kadınlara oranla daha az görülür. Fakat görülmesi durumunda kadınlardan daha şiddetli yaşanır denilebilir. Prostat büyümesine bağlı mesane çıkım tıkanıklığının zamanında tedavi edilmemesine bağlı ortaya çıkan idrar kaçırma durumu ve prostat ameliyatları sonrası görülen idrar kaçırma en sık görülen nedenler arasındadır. İdrar kaçırma özellikle menopoz sonrası dönemde ve doğum yapma sayısı fazla kadınlarda görülebilen 30 yaşını geçkin her dört kadından birinde görülebilen ciddi ve yaygın bir sorundur. Doğum yapmamış genç kadınlarda bile zaman zaman görülebilir. Kadınların ömürlerinin uzaması ile sorun daha da büyümektedir.Kadınlarda idrar kaçırma şikayetlerinin en önemli nedeni genetik yapıdır. Bağ dokusu, kalıtımsal olarak zayıf ve sarkmaya eğilimli olan bireylerde, bu problem sıklıkla oluşur.Genital organların sarkması ise çoğunlukla zor ve sık doğumlar, kronik öksürük ve astım hastalığı, ağır yük kaldırma, kronik kabızlık, aşırı şişmanlık gibi etkenlerin varlığında oluşur ve sonuç olarak “İdrar kaçırma” problemi oluşur. Cerrahi olmayan tedavi: Amaç, elde olmayan idrar kaçırmaya katılan faktörlerin iyileştirilmesini sağlamaktır. Bu tedavi yöntemi problemi kötüleştiren faktörlerin mesela, kabızlık, şişmanlık, sigara kullanımı, aşırı sıvı alımının önlenmesi gibi ve çoğalmış karın içi basıncını dengelemek için hastanın pelvis tabanı yeteneğini arttırmaya yönelik kaslar ile kadınlık hormonu durumunun düzeltilmesini amaçlar. Kegel egzersizleri: Pelvis, tıpta leğen kemikleri arasında kalan bölgedir. Doğum sırasında, bebeğin takip edeceği yol burasıdır. Pelvis bölgesinde çok sayıda kaslar vardır. Bu kasların eğitimi idrar yaparken, bu bölge kaslarının sıkılması ile idrar akımının durdurulması ve bir süre tutulması ile sonra tekrar gevşetilmesi ile olur. Bu işlemi yaparken hangi kasların kasılmasının bu etkiyi sağladığı anlaşılmaya çalışılmalıdır. Bu kas grupları öğrenildikten sonra, gün boyu 200 kere kasılması ve gevşetilmelidir. 5 yavaş, 5 hızlı hareket günde en az 5 kere yapılmalıdır. Hamilelik süresincede en az 3 kez yapılmalıdır ve doğum sonrası da minimum 10 kez yapılmalıdır. Kegel egzersizleri Özellikle doğum sonrası sık olarak görülen öksürmek, aksırmak, gülmek ile idrar kaçırmayı engellemektedir. İlaçla tedavi :Konunun uzmanı hekimler tarafından karar verilen, mesane gevşetici ilaçların kullanımı buna uygun olan kişilerde fayda sağlamaktadır. Cerrahi tedavi : Gerçek stress inkontinansın tedavisi, cerrahi yöntemlerle yapılan tedavi biçimidir.. Bu sorunu düzeltmek için günümüzde uygulanan çeşitli ameliyat tipleri mevcuttur.
Cinsel Terimler Sözlüğü
Acil Kontrasepsiyon : Doğum kontrol yöntemi uygulamadan ilişkiye girilmesi sonucu ya da uygulanan doğum kontrol yöntemlerine rağmen dikkatsizlik sebebiyle hamile kalınma tehlikesine karşı uygulanan acil müdahale. Aseksüel : Cinsel ilişkiye girmeye ihtiyaç duymayan ve zevk almayan kişi. Bakir : Cinsel anlamda hiçbir deneyimi olmayan erkek. Bakire : Cinsel anlamda hiçbir deneyimi olmayan kadın.  Bekâret : Cinsel deneyimi olmama durumu. Biseksüel : Her iki cinsle de ilişkiye giren ve her iki cinse de ilgi duyan. Cinsel taciz : İstek dışı cinsel ilişkide bulunmak ya da ilişkide bulunmaya zorlamak. Dildo : Suni penis. Diyafram : Kase şeklinde olup vajina içine yerleştirilen ve spermlerin burada birikerek etkisiz hale gelmesini sağlayan yöntem. Doğum kontrol hapı : Yüksek dozda östrojen ve progesteron hormonu içerek, kadındaki yumurtlama (ovulasyon) sürecini geçici bir süre durdurmaya yarayan haplar. Ensest : Kanuni ya da kan yoluyla yakın olan kişilerin cinsel ilişkide bulunması. Ereksiyon : Penis ya da klitorisin cinsel ilişki sırasında kan ile dolarak sertleşip şişmesi. Erken boşalma : Psikolojik ya da fizyolojik kökenli sebeple cinsel ilişki sırasında normalden daha erken boşalmak. Gebelikten koruyucu iğneler : Gebelikten koruyucu iğneler, kadınlık hormonu olan östrojen ve progesteron içeren ilaçlar. Geç boşalma : Psikolojik ya da fizyolojik kökenli sebeple cinsel ilişki sırasında normalden daha geç boşalmak.  Gerantofili : Kendisinden yaşça büyük kişilerle cinsel ilişkiye girme eylemi. Geri Çekme : Cinsel temas sırasında, erkeğin boşalma anında penisini dışarı çekmesi ve spermini dışarı boşaltarak gebeliğin önlenmesi. Heteroseksüel : Karşı cinse ilgi duyan ve karşı cinsle ilişkiye giren kişi. Homoseksüel : Kendi cinsine ilgi duyan kişi. İktidarsızlık : Daha çok ereksiyona geçememesinden dolayı erkeğin cinsel ilişkide bulunamaması. Kısırlık : Kadının hamile kalamaması, erkeğin ise hamile bırakamaması. Klitoris : Kadının cinsel organındaki en duyarlı nokta. Klitoris üzerine baskı uygulamak ya da klitorisi elle, penisle, dille veya herhangi bir objeyle uyarmak kadının cinsel ilişki sırasında çok büyük haz almasını sağlar. Lezbiyen : Kendi cinsine ilgi duyan ve kendi cinsiyle ilişkiye giren kadın. Mastürbasyon : Kişinin kendi kendini elle uyararak cinsel yönden tatmin etmesi. Mazoşizm : Cinsel ilişki sırasında acı çekerek zevk almak. Nekrofili : Cesetlerle cinsel ilişkiye girme eylemi (Ölüsevicilik). Oral Seks : Ağız yoluyla gerçekleştirilen cinsel ilişki. İlişki sırasında partnerlerden biri diğerinin cinsel organına ağzıyla öpme, emme, yalama gibi temaslarda bulunur. Orgazm : Cinsel ilişki anında en yüksek doyuma ve hazza ulaşılması. Östrojen : Kadınlık hormonu. Pedofili : Küçük çocuklarla cinsel ilişkiye girme eylemi (Sübyancılık). Penetrasyon : Erkeğin cinsel organın partnerinin cinsel organına ya da anüsüne girmesi. Penis : Erkeğin cinsel organı. Prezervatif : Cinsel ilişki öncesinde erkeğin cinsel organına takılarak, boşalma sırasında spermin kadının genital sistemine ulaşmasını engelleyen koruma aracı. Sadizm : Cinsel ilişki sırasında acı vererek zevk almak. Sperm : Erkeğin cinsel organından çıkıp üremeyi başlatan hücre. Spiral : Rahim içine yerleştirilen, kıvrıntılı, ince ufak plastikten yapılmış ve rahim içini tahriş etmeden gebeliği önleyen araç. Takvim tutma : Kadının adet kanamaları ve yumurtlama günleri esas alınarak, riskli günlerde cinsel ilişkiye girmeyerek uyguladığı doğum kontrol yöntemi. Testosteron : Erkeklik hormonu. Transeksüel : Karşı cinse ilgi gösteren, tıbbi müdahale ile cinsiyetini değiştiren kişi. Travesti : Karşı cinsin giysilerini kullanarak ve cinsel rolünü üstlenerek cinsel hazza ulaşan kişi. Tüplerin bağlanması : Yumurtlama döneminde, yumurta hücresine sperm taşıyan 'fallop' adı verilen kanalcıkların tahrip edilerek, sperm iletemez duruma getirilmesi. Vajina : Kadının cinsel organı. Vazektomi : Erkekte spermatik yolunun cerrahi müdahale ile bağlanıp, cinsel temasta spermin kadına geçmemesinin sağlandığı bir operasyon. Vibratör : Titreşimli suni penis. Zoofili : Hayvanlarla cinsel ilişkiye girme eylemi (Hayvansevicilik).
Yeryüzünün İlk 'Penisli' Dişisi
Brezilya'da 'penisli' bir dişi böcek türü keşfedildi. Uzmanlar yeryüzünde karşı cinsin üreme organına sahip ilk hayvan örneğinin bu olduğunu söylüyorlar. Neotrogla denilen türün dişisi sertleşme özelliğine sahip üreme organına, türün erkeği ise vajina benzeri bir üreme organına sahip. Dişi, ginosom adı verilen penis benzeri organıyla erkeğin vajinaya benzeyen organına girerek sperm emiyor. Current Biology adlı dergide yayımlanan araştırma raporuna göre Neotroglalarda dişinin daima üstte olduğu çiftleşme dikkate değer bir süre -40 ila 70 saat- devam ediyor. Raporun yazarı Japonya'nın Hokaido Üniversitesi'nden Kazunori Yoshizawa, 'Cinsiyet rolü değişikliği bir çok başka hayvanda daha önce bulunmuştu ama üreme organlarının ters olduğu ilk örnek Neotrogla' diyor. Böcekler Brezilya'nın doğusundaki bir mağarada bulundu ve bu özellikler Neotrogla familyası içinde dört ayrı türü kapsıyor. Dişinin ginosom adı verilen penis benzeri organı erkeğin içine girdiğinde şişiyor. Organın içindeki dikenler sayesinde iki böcek birbirine yapışıyor. Bu olağanüstü rol değişikliğinin, böceklerin yaşadığı mağara ortamındaki besin yetersizliği sonucu gelişmiş olabileceği düşünülüyor. Çiftleşme dişiye erkeğin vajinasından sadece sperm değil, besleyici değeri yüksek diğer sıvıları da emme imkanı veriyor. O nedenle çiftleşme ne kadar sık olursa dişi o kadar beslenmiş de oluyor. Bu tuhaf türün incelenmesi türlerde cinsel organların evrimi, bilim insanlarına cinsler arası çelişki ve çatışmalar konusundaki tezlerin test edilebileceği yeni alanlar açıyor. Japonya'daki Keio Üniversitesi'nden Yoshiitaka Kamimura 'O kadar seks rolleri değişimi görülen hayvan arasında neden sadece Neotrogla'da dişi penis geliştiğini açıklayabilmek önem taşıyor' diyor. Bunu yapabilmek için önce laboratuarda yeterli sayıda böcek üretmeleri sonra deneylere girişmeleri gerekecek.BBC Türkçe
Vajina Selfie'si Tutuklattı
Sanat camiasında “Rokudenaşiko” ismiyle tanınan Igaraşi’nin, dosyaları gönderdiği kişilerden gelen parayı, son sanat eserini yapmak için kullandığı iddia edildi. 42 yaşındaki sanatçı, son olarak kendi vajinasından esinlenerek bir kano yapmıştı. Haberin devamı için tıklayın!
Kolay Orgazmın İlacı Bulundu
İngiliz bilim adamları geçtiğimiz yıllarda orgazmı kolaylaştıran bir aşı geliştirdi, kadınlar artık daha çabuk, daha kolay, daha uzun orgazm yaşayacak…Londra’daki Cinsel Sağlık Merkezi’nde geliştirilen kolajen bazlı aşıya “G Shot” adıyla patent alındı.Aşı, G noktasının bulunduğu vajina duvarına yapılıyor ve o noktayı dolgunlaştırıp büyüterek kadınların daha kolay, daha çabuk ve daha uzun orgazm olmasını sağladığı ileri sürülüyor.Aşı bu yılın başında ABD’de hızla yayıldı.Tabii Türkiye’ye de geldi. İstanbul’da da G noktasını genişletmek isteyenler doktorların kapılarını çalıyor.İnsan vücudunun tüm dokularında bulunan maddelerden üretilen ve aşıda kullanılan dolgu maddesi, 4-6 ay arasında vücut tarafından eritiyor.6 ay sonra yeniden aşı yaptırmak gerekiyor.İyi ve kaliteli bir orgazmın arkasında anlayış, sabır ve uyum kadar G noktasının uyarılması da yatıyor.Birkaç santim büyüklüğündeki G noktası alanının genişlemesi ile cinsel ilişki daha da zevkli hale geliyor
Kadın Erkek Birleşme Anı: Kadın İçin İlk Gece
Konunun anlaşılabilirliği açısından gerdek gecesini çağrıştıran “İlk Gece” deyimi yerine “İlk Cinsel İlişki” deyimini kullanmak daha doğru olacaktır. Zira, bu konuda elimizde gerçekçi istatistikler bulunmamasına karşın, kadınlarımızın belli bir yüzdesi, evlenmeden önceki bir dönemde ilk cinsel deneyimlerini yaşamaktadırlar. İlk Deneyimin Önemi Bir kadın için ilk cinsel ilişki deneyimi oldukça önemlidir. Cinsel ilişkiyle ilgili problemler yaşayan çiftlerin tıbbi değerlendirilmelerinde, özellikle kadının uyarılamama, çok geç uyarılma, orgazm olamama, veya çok geç orgazm olma gibi sorunlar yaşadığı durumlarda özgeçmişte sıklıkla travmatik (sorunlu) bir ilk cinsel ilişki deneyimi bulunmaktadır. Bu beklenen bir sonuçtur, zira kadın tarafından bakıldığında ilk deneyim, anatomik bir bariyer olan kızlık zarının aşılma zorunluluğu nedeniyle kanama ve beraberinde çoğu durumda az da olsa ağrının yaşandığı bir durumdur. Netice itibarıyla hazırlıksız, uygun olmayan koşullarda ve özellikle de bu konudaki sorumluluğunu ihmal eden bir erkek ile beraber yaşanan ilk deneyimin kalıcı psikolojik etkiler yaratması imkan dahilindedir. İlk İlişki Mutlaka Ağrılı Mıdır? Kızlık zarı kadınların %90′ından fazlasında nispeten ince ve esnek bir mukoza parçası yapısındadır. Kadının kendini tümüyle hazır hissettiği durumlarda, “ön sevişmeyle” bölgede yeterli kayganlık sağlandığında, erkeğin de yumuşak davranması ve zorlayıcı hareketlerden kaçınması durumunda, kadın kızlık zarının yırtılması esnasında ağrı hissetmez, veya az bir ağrı hisseder. Cinsel ilişkiden alınan hazzın ön planda olduğu bir durumda bu kadar düşük şiddette bir ağrı uyaranının beynin üst merkezlerinde bilinçli olarak algılanma ve sonradan “hoş olmayan bir anı” olarak hatırlanma olasılığı düşüktür. İlk İlişkide Mutlaka Kanama Olur Mu? İlk cinsel ilişkide kanamanın olmaması, kültürümüzde ve diğer bazı kültürlerde kadının bakire olmadığının bir kanıtı olarak kabul edilmektedir. Bu çok büyük bir yanılgıdır. Her kadının anatomik yapısı birbirinden farklıdır ve kızlık zarı bazı kadınlarda o kadar esnektir ki, penis içeriye girdiğinde, ve özellikle de vajina giriş bölgesi yeterince kayganlaşmışsa kızlık zarı yırtılmadan kalır. Bu duruma her 100 genç kızdan birinde ve belki daha fazlasında rastlanabilir. Bazı kadınlarda da kızlık zarının üzerinde yer alan damar yapıları çok az olduğundan, zar yırtılmasına rağmen gözle görülebilen bir kanama gerçekleşmeyebilir. Kızlık Zarının Çok Kalın Olması Nedeniyle İlişkinin Gerçekleşememesi Mümkün Olabilir Mi? Bazı durumlarda ilk cinsel birleşme birinci denemede ve sonraki birkaç denemede gerçekleştirilemeyebilir. Bunun en sık görülen nedeni sanıldığı gibi kızlık zarının kalın olması değildir. En sık görülen neden, genç kadının kendini cinsel ilişkiye hazır hissetmemesidir. Bu durumda kadın kendini gevşetemeyecek, vajinanın girişinde yer alan güçlü kaslar kasılı kalacak ve vajina giriş bölgesinde yeterince kayganlık sağlanamayacağından penisin vajinanın girişinde yer alan kas ve kızlık zarı engelini aşması zor olacaktır. Erkek böyle bir durumda genç kadının canının yandığını hissettiğinde belli bir süre sonra girişimden vazgeçecektir. Ender görülen bir neden de kızlık zarının gerçekten kalın olmasıdır. Jinekoloji kliniğine “ilk ilişkiyi başaramama” nedeniyle başvuran kadınların bir kısmının özgeçmişinde arka arkaya yapılan ilişki girişimleri sonuçsuz kalmıştır ve muayenesinde de gerçekten kızlık zarı kalındır. Bu durumlarda bazen ufak bir cerrahi müdahale ile kızlık zarının doktor tarafından açılması gerekebilir. Kızlık Zarı Yırtılmasına Bağlı Oluşan Kanama Ne Kadar Sürer? Kızlık zarının yırtılması esnasında bazen yırtık kızlık zarından vajinaya doğru genişleyebilir. “Deflorasyon kanaması” (deflorasyon kızlık zarının yırtılması anlamına gelen bir kelimedir) olarak adlandırılan bu durum hemen her zaman ön sevişmenin yetersiz olduğu, kadının kendini yeterince hazır hissetmediği bir zamanda, erkeğin “sert hareketlerle” cinsel ilişki denemesinde bulunmasından kaynaklanır. Çoğu durumda erkek kadının ağrı duymasına duyarsız bir şekilde girişimi sürdürmüş ve “yırtık” olması gerekenden daha büyük olmuştur. Normalde kızlık zarı bozulduğunda kanama en geç yarım saatte durur. Geniş bir yırtık oluştuğunda ise ya hemen başlayan şiddetli bir kanama, veya ilişki bitmesine rağmen uzun bir süre devam eden bir kanama söz konusudur. Yapılan jinekolojik muayenede yırtığın yeri tespit edildikten sonra lokal anestezi, veya geniş yırtıklarda genel anesteziyle yırtık onarılarak kanama durdurulur. Görüldüğü gibi tamamen doğal bir olay olması gereken “İlk Gece” bazı durumlarda aynı gece veya takip eden günlerde Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanına başvurulmasını gerektirebilmektedir. Yapılması Gerekenler Kalın kızlık zarı gibi çiftlerin elinde olmayan nedenlere bağlı normaldışı durumlar için erkeğin ve kadının yapabileceği bir şey elbette yoktur. Başarılı bir “İlk Gece” için kadının yapması gereken, eşine hazır olduğu veya henüz hazır olmadığı mesajını net olarak verebilmesi, ön sevişme aşamasının kontrolünü kendi eline almasıdır. Erkek ise kadının kendisinden farklı olan doğasını kabul etmeli, bir kadının cinsel ilişkiye hazır olmasının erkekten daha uzun sürdüğü gerçeğini göz önünde bulundurmalıdır. Daha sonraki ilişkilerin aynası olabilecek bu ilk ilişkide erkek, kadının gevşemesi ve rahatlaması için elinden geleni yapmalı, sabırlı olmalıdır. İlk ilişkide erkek aşırı zorlayıcı hareketlerden kaçınmalıdır.
Vajinismus Hastalığı Nedir?
Vajinismuslu kadınlar cinsel ilişki denemelerinde veya parmak ödevleri sırasında; vajina girişini bir duvar gibi hissedebilirler. Bu nedenle “orada bir duvar var”, “penis sanki bir duvara çarpıyor gibi” ifadeleri sık kullanırlar. Ayrıca vajinismusu olan kadınlar, penis girişi ya da bekleyişini yaşadıklarında hissettikleri ağrı ve duyguları yırtılma, delinme, parçalanma, yanma ya da sızlama şeklinde tarif ederler.Normal olarak, penis yaklaştığında kadın tarafından ifade edilen ağrı ya da rahatsızlık sonucunda zamanla eşlerinde ereksiyon problemleri, cinsel isteksizlik veya erken boşalma olması beklenen bir durumdur. Ailelerin bu durumu bilmesi veya ilk geceye ait deliller istemeleri, ya da “hala çocuğunuz olmuyor mu?” şeklindeki sorular çiftin durumunu zora sokar. Ailelerinden sürekli baskı ve aşağılanma görebilirler, genellikle kadın suçlanır ve erkek evliliğini bitirmeye zorlanabilir. Ayrıca vajinismus sadece bir cinsel işlev bozukluğu değil, aynı zamanda bir somatoform semptomdur, yani açıklanamayan vücut belirtisidir. Vajinusmus yaşayan bir kadına bir erkek yaklaştığında, pubik kaslar kasılır, vajina girişini sıkı bir şekilde kapatır ve birleşmeyi acı duyulacak kaygısı ile imkânsız hale getirir.Sims; vajinismusun açıkça belirgin bir duygulanım meydana getirdiğini ileri sürmüş ve vajinismus terimini, “vajina ağzının cinsel ilişkiye tam bir engel oluşturacak şekilde aşırı bir duyarlılık eşliğinde, istem dışı spazmotik kapanmasını” ifade etmek üzere ortaya koymuştur. Sims’in tanımının özü olan istem dışı kas spazmı, halen çoğu çağdaş sınıflandırmada yer almaktadır.Detaylı bilgi için: Vajinismus tedavisi
Perine Masajı Nedir, Nasıl Yapılır?
Perine Masajı normal doğumda epizyotomiden kaçınmak için gerekli hazırlıklardan biri. Hamileliğin son 5-6 haftasında haftada 1 ya da iki kez bu masajı yapınPerine Masajı normal doğumda epizyotomiden kaçınmak için gerekli hazırlıklardan biri… (Perine vajina ile anüs arasında kalan bölgeye verilen ad) Hamileliğin son 5-6 haftasında haftada 1 ya da iki kez bu masajı yapmanız önerilir…Perine masajı şu şekilde yapılıyorTek ayağınızı yüksek bir yere yaslayın ve ayakta durun (sandalye, küvet kenarı vs…)Masaj için zeytinyağı ya da buğday tohumu yağı kullanabilirsiniz. Ya da dilerseniz hazır yağ karışımları kullanın.Baş parmağınıza yağdan bolca sürün. Parmağınızı vajinanın içine yerleştirin sonra bir kere Kegel egzersizi uygulayın. Sonra kaslarınızı gevşetin ve parmağınızı nazikçe arkaya, aşağıya doğru çekerek bir U hareketi yaptırın. Bunu 3 dakika kadar sürdürün. Bu şekilde bölge dokusunun esnekliği artar. Bir kaç gün egzersiz yaptıktan sonra doku daha kolay esneyecektir.Masaja alıştıktan sonra baskıyı biraz daha artırın. Bu size bir parça yanma ya da acıma hissi verebilir. (Bebeğin başı çıkarken vereceği hisse benzer bu)…Anlayacağınız perine masajının mantığı bebeğin başının çıkarken geçeceği yolları önceden biraz bu duruma alıştırmaktır… Parmakla İçte dışa doğru, esneterek yapacağınız hareketler sizi bu hisse, dokularınızı da baskıya hazırlar…Epizyotomiden kaçınmaya hazırlanmanın bir diğer yolu da Kegel Egzersizi‘dir…
Perine Masajı Nedir, Nasıl Yapılır?
Perine Masajı normal doğumda epizyotomiden kaçınmak için gerekli hazırlıklardan biri. Hamileliğin son 5-6 haftasında haftada 1 ya da iki kez bu masajı yapınPerine Masajı normal doğumda epizyotomiden kaçınmak için gerekli hazırlıklardan biri… (Perine vajina ile anüs arasında kalan bölgeye verilen ad) Hamileliğin son 5-6 haftasında haftada 1 ya da iki kez bu masajı yapmanız önerilir…Perine masajı şu şekilde yapılıyorTek ayağınızı yüksek bir yere yaslayın ve ayakta durun (sandalye, küvet kenarı vs…)Masaj için zeytinyağı ya da buğday tohumu yağı kullanabilirsiniz. Ya da dilerseniz hazır yağ karışımları kullanın.Baş parmağınıza yağdan bolca sürün. Parmağınızı vajinanın içine yerleştirin sonra bir kere Kegel egzersizi uygulayın. Sonra kaslarınızı gevşetin ve parmağınızı nazikçe arkaya, aşağıya doğru çekerek bir U hareketi yaptırın. Bunu 3 dakika kadar sürdürün. Bu şekilde bölge dokusunun esnekliği artar. Bir kaç gün egzersiz yaptıktan sonra doku daha kolay esneyecektir.Masaja alıştıktan sonra baskıyı biraz daha artırın. Bu size bir parça yanma ya da acıma hissi verebilir. (Bebeğin başı çıkarken vereceği hisse benzer bu)…Anlayacağınız perine masajının mantığı bebeğin başının çıkarken geçeceği yolları önceden biraz bu duruma alıştırmaktır… Parmakla İçte dışa doğru, esneterek yapacağınız hareketler sizi bu hisse, dokularınızı da baskıya hazırlar…Epizyotomiden kaçınmaya hazırlanmanın bir diğer yolu da Kegel Egzersizi‘dir…