onedio
Görüş Bildir

Irak Haberleri

Irak ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Irak ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

13. !f Film Festivali Sona Erdi! Bağımsız Filmleri Kaç Kişi İzledi?
İstanbul'dan 13 Şubat'ta yola çıkan ve 27 Şubat-2 Mart'ta Ankara ve İzmir'e uğrayan !f İstanbul Uluslararası Bağımsız Filmler Festivali, 80 bin kişiye ulaştı. !f İstanbul'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, festival kapsamında, uzun ve kısa metrajlı 100'e yakın film gösterildi. Nymphomaniac/İtiraf ve The Wind Rises/Rüzgar Yükseliyor'un biletleri festivalin ön satışının ilk gününde tükendi. 'Drinking Buddies/Akşamdan Kalanlar', 'Dallas Buyers Club/ Sınırsızlar Kulübü', 'The Double/Öteki', 'The Grandmaster/Büyük Usta', 'Is the Man Who Is Tall Happy?: An Animated Conversation with Noam Chomsky/Uzun Boylu Adam Mutlu Mu?: Noam Chomsky ile Canlandırma Bir Sohbet', 'Under the Skin/Derinin Altında' filmlerin biletleri de kısa sürede satıldı. Uluslararası yarışmalı bölüm Keş!f'te, ABD, Almanya, Fransa, Fas, Irak, İngiltere, İran, İsviçre, Nepal, Norveç, Sırbistan ve Türkiye'den toplam 9 film yarıştı. Ana jüri ve Sinema Yazarları Derneği (SİYAD) jürisinin ortak seçimi, 'Fish & Cat/Balık ve Kedi' filmiyle İranlı yönetmen Shahram Mokri oldu. Festivalin bu yılki yeni yarışması 'Aşk & Başka Bi'Dünya'da ise ABD, Almanya, Arjantin, Avusturya, Irak, İngiltere, İsviçre, Mısır, Rusya, Şili ve Türkiye'den toplam 7 film yarıştı. Jüri, 'yılın en yaratıcı müdahalesi' olarak Türkiye'den Koray Kaya'nın filmi 'Anarşik Armoni'yi seçti. 'Türkiye'den Kısalar' bölümü kapsamında verilen 'İzleyici Ödülleri'nde, 'en iyi kısa' Azra Deniz Okyay'ın yönettiği 'Küçük Kara Balıklar'a verilirken, Can Evrenol'un 'Baskın'ı ikinciliği, Onur Yağız'ın 'Patika / Patika (The Country Road)' adlı kısa filmi üçüncülüğü aldı. Habertürk
NATO'dan Olağanüstü Ukrayna Toplantısı
Polonya NATO kurucu antlaşmasının 4. maddesine dayanarak ittifakı olağanüstü toplantıya çağırdı. Güvenliğinin tehdit altında olduğunu hisseden üye 4. maddeyi işletebiliyor. Toplantı Salı günü. NATO kurucu antlaşmasının 4. maddesine göre, toprak bütünlüğü, siyasi bağımsızlığı ya da güvenliğini tehdit altında gören bir ülke, diğer üye ülkeler ile istişarelerde bulunmak üzere ittifakı olağanüstü toplanmaya çağırabiliyor. NATO'dan yapılan açıklamada Polonya'nın bu talebi üzerine toplantının Salı günü yapılacağı duyuruldu. Açıklamada, 'Ukrayna'daki gelişmelerin komşu ittifak üyesi ülkelere tehdit oluşturduğu ve Avrupa-Atlantik bölgesinin güvenlik ve istikrarı açısından ciddi ve doğrudan sonuçlar doğuracağı anlaşılmaktadır' denildi. NATO kurucu antlaşmasının 4. maddesi, ittifakın bir üyeye yapılan saldırıya karşılık vermesini öngören 5. maddeden sonraki en güçlü mekanizması. 4. madde şimdiye kadar NATO tarihinde üç kere ve Türkiye'nin çağrısıyla kullanıldı. Ankara 2003'teki Irak Savaşı sırasında, 2012'de bir Türk jeti Suriye tarafından düşürüldüğünde ve Suriye'den Türkiye'ye havan topu atılmasının ardından 4. maddeye dayanarak NATO üyelerini istişareye çağırmıştı. Rusya'ya yaptırım tehdidi NATO'nun toplantı kararı öncesinde, Rusya Savunma Bakanlığı yalanlasa da Sivastopol’daki Deniz Üssü’nün Kırım’daki Ukrayna askerlerine 'Teslim olun' ültimatomu verdiği yönündeki haberlere tepki yağdı. Amerika Birleşik Devletleri Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, bunun 'Çok tehlikeli bir adım' olduğunu belirtirken, “Moskova'nın Ukraynalı liderlere teslim olmaları, aksi takdirde Rus ordusunun saldırı düzenleyeceği yönünde ültimatom verip vermediğini araştırıyoruz. Eğer doğruysa bu çok tehlikeli bir gerginlik yaratır. Bunun sonuçlarından Rusya'yı sorumlu tutarız' dedi ABD Başkanı Barack Obama, Putin yönetimi Ukrayna’daki gerilimi düşürecek adımlar atmazsa Washington’ın siyasi ve ekonomik yaptırımlar uygulayabileceğini söyledi. ABD Başkanı, Amerikan Kongresi’ne çağrıda bulunarak Ukrayna’ya mâli yardım paketi çıkarılmasını önerdi. Obama, uluslararası güçlerin Rusya’nın yasaları çiğnediği görüşünde hemfikir olduğunu savunurken, “Devlet başkanının (Yanukoviç) Halk tarafından devrilmesinin ardından Rusya tarihin yanlış tarafında yer aldı” dedi 'ABD askeri seçeneğe başvurmaz' Amerika’nın Rusya’ya yaptırımlar dışında nasıl bir tepki göstereceği ise merak konusu. ABD’li Senatör Chris Murphy Reuters’la söyleşisinde bunun ipuçlarını verirken, 'ABD'nin Ukrayna krizi nedeniyle Rusya'ya karşı seçenekleri arasında mal varlıklarını dondurma, seyahat yasakları ve Rus bankalarına yaptırımlar bulunuyor.' dedi. Ukrayna’da Yanukoviç’i deviren protestoculara büyük destek veren Amerikalı Senatör John McCain ise olası bir Rus müdahalesinde ABD’nin askeri seçeneğe başvurmayacağı görüşünü savundu. AB yaptırım kararı alacak Avrupa Birliği ise kendi diplomatlarının deyimiyle son 20 yılda AB’nin karşılaştığı en ciddi krize nasıl yanıt vereceğini tartışıyor. Ukrayna krizini görüşmek üzere olağanüstü toplanan AB dışişleri bakanları da Kırım’daki gerginliği tırmandırmakla suçladıkları Rusya’ya tepki gösterdi. Toplantıdan sonra konuşan Polonya Dışişleri Bakanı Spraw Zagranicznych, AB dışişleri bakanları toplantısında, Kırım yarım adasındaki tansiyonu düşürmezse Rusya'ya yaptırım uygulama kararı aldıklarını açıkladı. Avrupa Konseyi Rusya'yı kınadı AB Dış İlişkiler Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton da krize barışçıl bir çözüm bulma konusunda kararlı olduklarını vurguladı. Ashton, salı günü Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’la Ukrayna’yı görüşeceğini belirtti. Rusya’ya en sert tepki AB’nin ortak politikalarına yön veren Avrupa Konseyi’nden geldi. Konsey, 'Rus askerlerinin Kırım'daki faaliyetlerinin Ukrayna’nın egemenliğini apaçık ihlal ettiğini düşünüyoruz. Rus Parlamentosu’nun orduya Ukrayna’ya müdahale yetkisi veren kararını kınıyoruz” açıklaması yaptı. aljazeera.com.tr
Kilis'te Hamile Kadın Taşıyan Ambulansta 5 Bomba Bulunmuş!
Suriye sınırındaki Öncüpınar’a, 20 Şubat’ta 26 insanın öldüğü saldırıdan birkaç gün önce gelen ve hamile bir kadını taşıyan ambulansta bomba düzenekleri bulundu; güvenlik önlemleri artırıldı. Suriye’de başlayan iç çatışmalar sonrasında El Kaide bağlantılı IŞİD Örgütü’nün Kilis’in Öncüpınar Sınır Kapısı’nda eylem yapmayı planladığı ortaya çıktı. Sınır Kapısı’nda 20 Şubat’ta yaşanan patlamadan birkaç gün önce hamile bir kadını Türkiye’ye getiren bir ambulansta bomba düzenekleri ile uzun namlulu silahlar bulundu. Kilis bölgesinde sınırın karşı tarafındaki Essalame Sınır Kapısı ve çevresini kuşatan Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) adlı El Kaide’ye bağlı faaliyet gösteren örgütün, Türkiye’ye yönelik sürekli saldırı planladığı yönünde alınan istihbaratlar, Türkiye güvenlik birimlerini harekete geçirdi. Halep’e bağlı Azez ilçesinin kontrolünü elinde bulunduran IŞİD, Esselame Sınır Kapısı’nın güvenliğini elinde bulunduran Özgür Suriye Ordusu’na bağlı Kuzey Kasırgası Tugayı ile giriştiği çatışma sonrasında Öncüpınar Sınır Kapısı’nda etkin konuma geçti. IŞİD’in son üç hafta içinde arka arkaya bombalı eylem gerçekleştirmeye çalıştığı belirlendi. Yaklaşık 30 bin Suriyeli’nin kaldığı çadır kentin bulunduğu Esselame Sınır Kapası’nda, son olarak 20 Şubat günü yaşanan bombalı araç patlamasında asıl hedefin Türkiye olduğu bilgisine ulaşıldı. Eylemden üç gün önce 17 Şubat’ta yine sınır kapısından Türkiye’ye giren Suriye plakalı bir araçtan şüphelenilmesi üzerine sınır kapısı geçici olarak kapatılmış ve güvenlik kuvvetleri araçta arama gerçekleştirmişti. Son dönemde bombalı araç eylemlerine karşı alarma geçen Türkiye güvenlik kuvvetleri, Kilis Valiliği’nin oluşturduğu güvenlik duvarı çerçevesinde yoğun bir çalışma yaparken, 20 Şubat’ta yaşanan bombalı araç patlamasından önce yine Türkiye’ye yönelik eylem girişimi olduğu öğrenildi. Milliyet’in aldığı bilgiye göre, 26 kişinin yaşamını yitirdiği eylemden birkaç gün önce, içinde hamile hasta bir Suriyeli kadının bulunduğu belirtilen Suriye plakalı bir ambulans, Suriye - Türkiye sınırındaki tampon bölgeye girerek hasta kadını Türk sağlık ekibine teslim etmek istedi. Lastik patlayınca kaçtı Öncüpınar Sınır Kapısı’nın hemen önündeki tampon bölgede yaşanan bu olay anında, Türkiye’den sağlık ekip hastayı almak için Suriye’den gelen ambulansa yanaştığı sırada ambulans, geri manevra yaparken aracın arka lastikleri yol üzerindeki çelik kapana takılarak patladı. Patlamayla birlikte ambulanstan inen genç Suriyeli şoför, araçtan hızla uzaklaştı. Türk görevliler, araç sürücüsünün bu hareketine önce bir anlam veremezken, hasta hamile Suriyeliyi Türk sağlık ekibinin aracına koyarak Kilis’te hastaneye götürdü. Bomba düzeneği çıktı Durumdan şüphelenen güvenlik güçleri sahipsiz kalan ambulansta güvenlik araması yaptı. Araçta çeşitli kablolar ve bomba düzenekleri bulunması üzerine olay yerine gelen bomba uzmanları, araçta 5 bomba düzeneği ile uzun namlulu silahlar ve roketatar buldu. Elde edilen patlayıcı ve malzemelere el konulurken, bölge savcılığı soruşturma başlattı. Olayla ilgili gelişmeler Ankara’ya bildirildi. Kilis Valiliği’nin aldığı yoğun güvenlik önlemleri çerçevesinde, Öncüpınar Sınır Kapısı’nda tampon bölgede güvenlik önlemleri artırıldı. Milliyet
İran: Gazze'ye Silah Göndermedik
İran Dışişleri Bakanı Cevad Zarif, İran'ın dün Kızıldeniz'de el konulan Panama bandıralı bir gemiyle Gazze'ye roket gönderdiği yolundaki İsrail iddiasını yalanladı.Zarif, İsrail'in bu iddiaları tam da ABD ile İsrail arasındaki ikili ilişkilerle ilgili çalışmalar yürüten AIPAC (American Israel Public Affairs Committee) adlı lobi kuruluşunun konferansından hemen sonra gündeme getirmesinin manidar olduğunu söyledi.İsrail askeri sözcüleri dün Kızıldeniz'de Sudan açıklarında el konulan bir gemide roketler ele geçirildiğini söylemişlerdi.Panama bandıralı Klos-C adlı gemi İsrail limanı Eilat'a çekiliyor.Açıklamalara göre, gemideki 17 mürettebat kargonun ne olduğundan haberdar görünmüyor.İsrail askeri sözcüsü Tuğgeneral Moti Almoz gemide menzilleri 150 ila 200 kilometre olan onlarca M-302 roketi bulunduğunu söylemiş, 'Başka silahlar da olabilir, Eilat'a vardığı zaman anlayacağız' demişti. Geminin Eilat'a Cumartesi günü varması bekleniyor.İsrailli sözcü silahların İran kaynaklı olduğuna dair kuşkuya yer bırakmayacak kadar açık istihbaratları olduğunu öne sürmüştü.İsrail ordusu silahların izini aylardır sürdüğünü, bunların önce hava yoluyla Şam'dan Tahran'a nakledildiklerini sonra İran'ın güneyindeki bir limandan Klos-C adlı gemiye yüklendiklerini, geminin Irak'a uğrayıp buradan çimento aldığını ve daha sonra İsrail güçlerince durdurulduğunu söylemişti.İran Dışişleri Bakanı Zarif bu iddiaları reddetti ve iddiaların zamanlamasının manidar olduğunu söyledi.Gazze Şeridi'nin yönetimindeki Hamas'ın sözcüsü de İsrail'in iddialarını 'aptalca bir şaka' diye niteledi.İsrail uzun zamandır İran'ı Hamas gibi grupları silahlandırmakla suçluyor.İsrail, geçen yıl ülkeye Gazze Şeridi'nden yaklaşık 50 roket fırlatıldığını belirtiyor.Hamas ise, 2012’de İsrail’le imzalanan barış anlaşmasından bu yana İsrail’e hiçbir roket atmadıklarını, bunun sorumlusunun başka grupları olduğunu söylüyor.
Erdoğan'ın Canlı Yayın Konuşmasından Önemli Satır Başları
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan gündeme dair soruları A Haber – atv ortak canlı yayınında Sabah Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Erdal Şafak, Sabah yazarları Rasim Ozan Kütahyalı, Mahmut Övür ve Mehmet Barlas'ın sorularını yanıtladı.  Erdoğan'ın konuşmasından önemli satır başlarını sizler için derledik.Onedio
Genelkurmay: 'Musa Somay Tuzakla Şehit Edildi'
Genelkurmay Başkanlığı, Uzman Çavuş Musa Somay'ın şehit olmasıyla ilgili 'Yola tuzaklanan uzaktan kumandalı patlayıcının patlatılması sonucu şehit olmuştur.' açıklaması yaptı.Genelkurmay Başkanlığı'ndan yapılan yazılı açıklama şöyle; 'Şırnak/Uludere Ortasu köyü yaklaşık altı km güneyinde, Türkiye-Irak hudut hattında, 06 Mart 2014 günü meydana gelen El Yapımı Patlayıcı (EYP) ile yapılan saldırı mahalinde, olay yeri incelemesi yapmak maksadıyla, beş adet Taktik Tekerlekli Zırhlı Araç ile bir Mayın EYP Tespit ve İmha Timi ve bir Jandarma Özel Harekat Timi ile bölgeye intikal edilmiştir. Faaliyet esnasında, saat 06.45 sularında, hududun Irak tarafından, bölücü terör örgütü mensuplarınca, unsurlarımızın bulunduğu bölgeye bir adet havan atışı yapılmıştır. Bunun üzerine Beyaz Tepe Üs Bölgesinden, bölücü terör örgütü mensuplarının bulunduğu bölgeye havan ile atış yapılmıştır. Ayrıca; Düğün Dağı Üs Bölgesine Türkiye-Irak hudut hattı üzerinde 07 Mart 2014 günü saat 09.47 sularında, Üs Bölgesinin yaklaşık 1000 metre güneydoğusundan, bölücü terör örgütü mensuplarınca, Kannas keskin nişancı silahı ile ateş edilmiş, birliklerimiz tarafından ateşle karşılık verilmiştir. Müteakiben aynı bölgeden, bölücü terör örgütü mensuplarınca saat 10.05 sularında yine Düğün Dağı Üs Bölgesine Biksi makineli tüfek ve Kannas keskin nişancı silahı ile ateş açılmıştır. Açılan ateşe birliklerimiz tarafından yine anında karşılık verilmiş, açılan ateşlerimiz üzerine terörist atışları kesilmiştir. Teröristlerin açtığı ateşler sonucu herhangi bir zayiat olmamıştır. Diğer taraftan, 06 Mart 2014 günü Beyaz Tepe Üs Bölgesinin güneydoğusunda meydana gelen olay mahallinde yapılan inceleme sonucu; Şehit J.Uzm.Çvş. Musa SOMAY'ın yola tuzaklanan iki adet EYP'nin bölücü terör örgütü mensuplarınca uzaktan komutalı olarak patlatılması sonucu şehit olduğu tespit edilmiştir.'DHA
Erdoğan'dan Emniyet Müdürüne Fırça!
Başbakan Erdoğan, '28 Şubat'taki gibi ikna odaları kurdular. İşçileri, öğrencileri 'AK Parti'ye oy vermeyin' diye ikna etmeye çalışıyorlar' dedi.AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Bir dershane meselesi çıkardılar, bu muhteşem buluşmayı gölgelemek istediler. Arkasından 17 Aralık darbe girişimini başlattılar. Çözüm Sürecini tümden baltalamak istediler. Kim yaptı bunu? Pensil bir zat, onun buradaki maşaları, onun buradaki yandaşları” dedi. Erdoğan, AK Parti’nin Şanlıurfa Topçu Meydanı'nda düzenlediği mitingde yaptığı konuşmaya, vatandaşların “dik dur eğilme” tezahüratlarına “Ben de öyle bir göz var mı? Biz, Allah’tan başka kimsenin karşısında eğilmeyiz, sadece rü eğiliriz” diye başladı. Şanlıurfa’nın evliyalar, şairler, ilim, sanat şehri olduğunu vurgulayan Erdoğan, “Ey Şanlıurfa, alem siye heyran, ben siye kurban. Urfalı'yam ezelden, göynüm geçmez sizlerden, gönlümün gözü çıksın, iyi ki sizi sevdim ezelden. Seni gönülden selamlıyorum ey Şanlıurfa” dedi. Erdoğan, Şanlıurfa’nın tüm ilçelerini sayarak, orada yaşayan vatandaşları selamladığını ifade ederek, bugün Şanlıurfa’nın tarihi, farklı bir gün yaşadığını, bin yıllık rüyanın gerçekleştiğini ve Suruç tünelleriyle bölgenin suya kavuşacağını söyledi. “Ey Halil-ur Rahman’ın şehri, ey Hazreti İbrahim’in, Hazreti Musa Aleyhisselam’ın, Hazreti Yakup’un, Hazreti Elyesa’nın şehri Şanlıurfa seni hasretle kucaklıyorum” diyen Erdoğan, şöyle devam etti: “Sen ki Şair Nabi’nin, merhum Akif İnan ağabeyimizin şehrisin, sen ki Kazancı Bedi’nin, merhum Müslüm Gürses’in şehrisin. Sen ki 38 yıllık hasretin ardından Diyarbakır’da kucaklaşan 77 milyona ‘megri’ diyen İbrahim Tatlıses’in, Şivan Perver’in şehrisin. Sen merhum Said-i Nursi’nin Isparta’da hasta yatağında ‘gidiyoruz’ dediği zaman bir Ramazan günü 2 gün yolculuk yaparak ulaştığı, gözlerini hayata yumup hakka yürüdüğü şehirsin. İlim şehri, medeniyet şehri, yiğitliğin, mertliğin kardeşliğin şehri Şanlıurfa seni hasretle, muhabbetle selamlıyorum. Allah sizlerden razı olsun, Rabbim evlerinizden huzuru, yüreklerimizden sevdayı eksik etmesin, yüreklerinizden, soframızdan Rabbim bu uhuvvetimizi, kardeşliğimizi, dayanışmamazı daim etsin. Şanlıurfa bugün yine bir tarih yazıyor. Şanlıurfa bugün Başbakanına, hükümetine, AK Parti’ye, demokrasiye bir kez daha sahip çıkıyor. Şanlıurfa, 30 Mart’ta sandıkta söyleyeceği sözü adete bugün söylüyor, sandığın rengi Şanlıurfa’da belli olmuştur.” “Biz, terör sorununu hukuk içinde hamdolsun çözüyoruz” Erdoğan, 3 Kasım 2002’de iş başına geldiklerinde Türkiye’nin çok büyük sorunları olduğunu, ama en büyük sorununun terör olduğunu vurgulayarak, “Çok büyük acılar çektik. Nice askerimizi, polisimizi, korucumuzu şehit verdik, nice gencimizi kaybettik. Ocaklar söndü, yürekler yandı, milletçe huzurumuz kaçtı” diye konuştu. Teröre maddi olarak çok ağır bedeller ödendiğini, Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinin hizmetlerden, yatırımlardan uzak kaldığını anlatan Erdoğan, bölgeye yol, okul, hastaneler, üniversiteler yapılmadığını söyledi. AK Parti’nin iktidara gelmesiyle birlikte bölgeye yatırımın, hizmetin başladığını kaydeden Erdoğan, iktidara gelmelerinden bugüne kadar Şanlıurfa’ya 18 katrilyon lira yatırım yaptıklarını, bu rakamın Cumhuriyet tarihinde yapılan yatırımlardan daha fazla olduğunu söyledi. “Biz, terör sorununu hukuk içinde hamdolsun çözüyoruz” diyen AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti: “Bu sorunu ‘demokrasiyle çözeceğiz, ekonomik kalkınma ile çözeceğiz, hizmetle, yatırımla çözeceğiz’ dedik. Bu sorun ‘sadece güvenlik tedbirleriyle çözülmez’ dedik, ‘kültürel, demokratik, en temel insani hakları teslim ederek çözeceğiz’ dedik. En önemlisi de biz bu sorunu ‘kardeşlikle, kardeşlik hukuku içerisinde çözeceğiz’ dedik. Önümüze çok engeller çıkardılar, bu sorunu çözmeyelim diye çok saldırdılar, çok tahrikler yaptılar. Partimizi kapatmaya kalktılar, ama başaramadılar biz yolumuza dimdik devam ettik, kimlerle? Sizlerle, milletimizle, millet bize ‘yürü’ dedi, biz yürüdük. Çünkü çıkarken bir şey söylemiştik; ‘uzun ince bir yoldayız, gidiyoruz gündüz-gece demiştik’. Ve gideceğiz gündüz-gece, durmak yok. Bu yola elimizi, kolumuzu, bütün bedenimizi, hatta canımızı koyduk. Bu acı meseleyi mutlaka çözeceğiz, kardeşliği en güçlü şekilde tesis edeceğiz dedik. Biz, bu sorunu çözmek için, kanı durdurmak için, annelerin gözyaşını dindirmek için samimi mücadele verirken, önce Oslo sürecini sabote ettiler, arkasından MİT Müsteşarımı tutuklamaya, onu devre dışı bırakmak istediler, arkasından Paris’te bir takım suikastler yaptılar, süreci bozmak istediler. İşte en son 17 Aralık darbe girişimiyle, 25 Aralık darbe girişimiyle birçok hedefin yanında çözüm sürecine saldırdılar.” Başbakan Erdoğan, 16 Kasım’da Diyarbakır’da tarihi bir buluşmayı gerçekleştirdiklerini, Irak Kürdistan Bölgesel Yönetimi Başkanı Mesud Barzani’nin, sanatçı İbrahim Tatlıses ile tam 38 yıldır ülkesinden, vatanından, toprağından uzak kalan Şanlıurfalı Şivan Perver’in Diyarbakır’a geldiğini ve muhteşem bir tablo oluştuğunu, tüm Türkiye’nin bu tablodan etkilenerek, duygulandığını anlattı. O gün kendisine telefonlar geldiğini, sevinç gözyaşlarının döküldüğünü, Türkiye’nin tamamında umutların çoğaldığını, barış umudu, çözüm umudu ve kalıcı barış umudunun çoğaldığını belirten Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Peki ne yaptılar? Bir dershane meselesi çıkardılar, bu muhteşem buluşmayı gölgelemek istediler. Arkasından 17 Aralık darbe girişimini başlattılar. Çözüm Sürecini tümden baltalamak istediler. Kim yaptı bunu? Pensilivanya’daki bir zat, onun buradaki maşaları, onun buradaki yandaşları. Tabi bunlar yargının içinde de örgütlenmişler, maalesef emniyet güçlerimizin içinde de örgütlenmişler, devletin diğer kurumları içerisinde de örgütlenmişler. Doğu’daki, Güneydoğu’daki, Diyarbakır’daki, Şanlıurfa’daki bahar havasından rahatsız oldular. Gençlerin ölmeyecek olmasından rahatsız oldular, bölgedeki gelişmeden, değişimden değişmelerden, kalkınmadan rahatsız oldular. En başta kardeşlikten rahatsız oldular. Şanlıurfa ile Trabzon’un, Diyarbakır ile İstanbul’un, Van ile İzmir’in kucaklaşmasından rahatsız oldular. 77 milyonun bir olmasından, beraber olmasından rahatsız oldular, birlikte Türkiye olmasından rahatsız oldular.” “Hizmet için Mekke’de de olsam buraya gelirdim” Miting alanında Bediüzzaman Said-i Nursi’nin fotoğrafının yer aldığı ve üzerinde “Hizmet için Mekke’de de olsam buraya gelirdim. Bediüzzaman Said Nursi” yazılı pankart dikkati çekerken, miting öncesinde AK Parti’nin Türkçe, Kürtçe ve Arapça seçim şarkıları çalındı. Mitinge Başbakan Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Faruk Çelik, Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı ve AK Parti Diyarbakır Milletvekili Mehdi Eker, Maliye Bakanı ve Batman Milletvekili Mehmet Şimşek, Orman ve Su İşleri Bakanı ve AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu, AK Parti Şanlıurfa ve çevre illerin milletvekilleri, AK Parti Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Celalettin Güvenç de katıldı. Muhabir: Kadir Karakuş | AA
Yurt Dışındaki Tek Türk Toprağı Çatışma Altında Kaldı
Suriye'nin Halep kentinde Türk askerinin koruduğu Süleyman Şah Türbesi çevresinde Irak Şam İslam Devleti (IŞİD) ile Özgür Suriye Ordusu (ÖSO) arasında çatışmaların yoğunlaştığı bildirildi Çatışmaların yoğunlaşması üzerine Suriye'de Türk toprağı olan Süleyman Şah Türbesi çevresindeki Türk askeri sayısının artırıldığı ve saldırı ihtimaline karşı güvenlik önlemlerinin alındığı öğrenildi. Rakka'daki Türkmen aşiretlerinin ileri gelenlerinden Süleyman et-Türkmani, Türk askerinin koruduğu Süleyman Şah'ın türbesinin bulunduğu Karakozak köyü çevresinde IŞİD ile ÖSO arasında şiddetli çatışmaların yaşandığını belirtti. Türkmani, Haseke'deki Nakşibendi tarikatının önemli isimlerinin türbeleri ile Tel Abyad'daki Hazreti İbrahim makamını yıkan IŞİD'in kontrol altına aldığı bölgelerde türbeleri tahrip ettiğini hatırlatarak uyarıda bulundu. Karakozak Köprüsü'nde süren çatışmada IŞİD'in üstünlük sağlaması halinde bölgedeki gücünün ve nüfuzunun artacağına dikkati çeken Türkmani, bu gelişmenin Süleyman Şah Türbesi ve onu koruyan Türk askerleri içinde tehlike arz edebileceğini söyledi. Türkmani, Türkiye hükumetini ve Suriye Türkmen Konseyi'ni Türk ve İslam mirasıyla, Türkmenlerin yaşadığı bölgeleri rejim ve IŞİD'in saldırılarından korumak için acilen önlem almaya çağırdı. Osmanlı Devleti'nin kurucusu Osman Gazi'nin dedesi olan Süleyman Şah'ın türbesi Suriye'de Halep ili sınırları içerisindeki Karakozak köyünde bulunuyor. Türbe, Türk toprağı olarak kabul ediliyor. Milliyet