Görüş Bildir

aids Haberleri

aids ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. aids ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

Bu Hafta 7 Film Vizyonda
Bu hafta 3'ü yerli 7 film vizyona girecek. 86. Oscar Töreni'nden 3 ödülle dönen ve Teksaslı bir elektrikçinin hikayesini anlatan 'Sınırsızlar Kulübü' sinemaseverlerle buluşacak. Yönetmen Jean Marc Vallee imzası taşına ve 86. Oscar Ödülleri'nden 3 ödülle dönen 'Sınırsızlar Kulübü/Dallas Buyers Club' vizyona girecek. 'Sınırsızlar Kulübü' Senaryosunu Craig Borten'in kaleme aldığı filmde, Matthew McConaughey, Hilary Swank, Jennifer Garner, Jared Leto, Denis O'Hare'nin rol aldı. Teksaslı bir elektrikçi Ron Woodroof'un gerçek yaşam öyküsünü beyazperdeye taşıyan filmde, 1986'da AIDS hastası olduğunu öğrenen ve 6 ay ömür biçilen Woodroof'un alternatif tedavi yöntemlerini deneyerek, 6 yıl daha yaşama mücadelesi anlatılıyor. Film, 86. Oscar ödüllerinde Matthew McConaughey'e 'En İyi Erkek Oyuncu', Jared Leto'ya 'En İyi Yardımcı Erkek Oyuncu', Adruitha Lee ve Robin Mathews'a 'En İyi Saç ve Makyaj Tasarımı' ödülü getirdi. '300: Bir İmparatorluğun Yükselişi' Dünyada büyük beğeni toplayan '300 Spartalı' filminin devamı '300: Bir İmparatorluğun Yükselişi/300: Rise of an Empire' vizyona girecek. Frank Miller'ın grafik romanı Xerxes'ten uyarlanan ve '300 Spartalı' yapım ekibinin, çok eski bir efsaneye sinemacılığın en gelişmiş teknolojisini kullanarak yeniden hayat verdiği filmin yönetmenliğini Noam Murro'nun yaptı. Başrollerini Lena Headey, Eva Green, Rodrigo Santoro ve Sullivan Stapleton'un oynadığı filmde mücadele karadan denize taşındı. '300 Spartalı'dan sonra yaşananları konu alan film, Persler ile Atinalılar'ın karşı karşıya geldikleri büyük Artemis Savaşı'nı konu alacak. Filmin baş kahramanları ise Pers Kralı Xerxes ve Atinalı ünlü general Themistocles olacak. Filmin setleri ve fonların tamamı sanal dünyada yaratıldı. 'Ömer' 'Vaat Edilen Cennet/Paradise Now' filmiyle uluslararası festivallerden ödülle dönen Filistinli yönetmen Hany Abu-Assad'ın son filmi 'Ömer/Omar', haftanın merakla beklenen yapımlarından... Bu yıl Oscar ödüllerinde Filistin'in 'Yabancı Film Dalı'ndaki adayı olan filmin senaryosunu da Assad yazdı. İsrail istihbaratıyla kedi-fare oyununa giren ve aşkı uğruna ölümü bile göze alan Filistinli bir delikanlının hikayesini anlatan film, 2013 Cannes Film Festivali'nde 'Belirli Bir Bakış Bölümü Jüri Özel Ödülü', 2013 Asya Pasifik Film Ödülleri'nde 'En İyi Film', 2013 Dubai Uluslararası Film Festivali'nde 'En iyi Film' ve 'En İyi Yönetmen' ödüllerini aldı. Filmin konusu özetle şöyle: 'İşgal altındaki Filistin'i ayıran Tecrit Duvarı. Ömer, duvarın bu tarafında ailesiyle yaşayan ve bir özgürlük savaşçısı, diğer tarafına geçtiğinde ise sevgilisi için her türlü fedakarlığa hazır duygusal bir aşık. Duvarın bu tarafındaki Ömer, diğer taraftaki gizli aşkı Nadia'yı görmek için her türlü fedakarlığa katlanmaya ve atılan kurşunlardan kaçmaya alışıktır.' 'Kuşlar Şehrinde Macera' Haftanın 3 boyutlu animasyon filmi 'Kuşlar Şehrinde Macera'nın yönetmenliğini, ilk uzun metrajlı işine imza atan Wayne Thornley yaptı. Senaryosunu Camilla Bubna-Kasteliz, Andrew Cook, Raffaella Delle Donne'nin ortaklaşa yazdığı filmin müzikleri Bruce Retief imzası taşıyor. Seslendirme kadrosunda Yekta Kopan'ın da yer aldığı filmin konusu özetle şöyle: 'Bir kartal olan Kai, Zambezia isimli kuşlar şehrine doğru yola çıkar. Burada hem kökenlerini bulmak hem de şehri savunanların parçası olmak ister. Sert bir adam olan babası Tendai ile uzaklarda yaşayan Kai, Zambezia'dan leylek Gogo ve onun co-pilotu çulha kuşu Tini hayatına girince orada daha canlı bir hayat olduğunu anlar.' 'Silsile' Yapımcılığını Necati Akpınar ve Tunay Vural'ın yaptığı 'Silsile' haftanın yerli yapımlarından. Reklam filmlerinden tanınan Ozan Açıktan'ın yönettiği filmin başrollerini Nehir Erdoğan, Tardu Flordun, İlker Kaleli ile Esra Bezen Bilgin paylaştı. Bir geceden sabahın ilk ışıklarına uzanan olaylar silsilesini Cem Akaş, Ozan Açıktan ve Faruk Özerten'in kaleminden beyazperdeye aktaran film, İstanbul Karaköy'de çekildi. Filmin müziklerini Burak Güven yaptı. 'Bizum Hoca' Haftanın yerli komedi filmi 'Bizum Hoca', Trabzon'da geçen bir hikaye... Senaryosunu yazan Yılmaz Okumuş'un Serkan Acar ile birlikte yönettiği filmin müziklerini Kemal Sahir Gürel yaptı. Filmde, başrol oyuncusu Cezmi Baskın'a Levent Ülgen, Serhat Özcan, Sabriye Kara, Erdem Baş, Seymen Aydın, Mehmet Usta, Şamil Kafkas, Adem Yılmaz, Özge Gürel, Semih Habiboğulları, Volkan Girgin, İsrafil Köse, Tahsin Taşkın, Alay Cihan, Pınar Şenol, Hülya Polat, Flourent Malouda, Jose Bosingwa ve İbrahim Yattara eşlik ediyor. Film, Trabzon'un bir köyüne tayini çıkan resmi imamın gelmesi gecikince köylüler tarafından imam olmasına karar verilen 'Bizum Hoca'nın, köyün ortasından geçen HES inşaatı mücadelesi ve gerçek imamla olan olaylarını konu ediniyor. 'Mavi Dalga' Türkiye, Almanya, Hollanda ve Yunanistan ortak yapımı olan 'Mavi Dalga'yı, senaryosunu da yazan Zeynep Dadak ile Merve Kayan birlikte yönetti. Filmin çekimleri Balıkesir ve çevresinde yapıldı. Dadak ve Kayan'ın ilk uzun metrajlı filminin uluslararası prömiyeri, 64. Berlin Film Festivali'nde yapıldı. Filmde, Ayris Alptekin, Barış Hacıhan, Onur Saylak ile Tülin Özen rol aldı. Antalya Film Festivali'nden de ödülle dönen film, Balıkesir'de yaşayan Deniz'in hikayesini anlatıyor. Muhabir: Hilal Uştuk | AA
Cep Telefonunuz Uyurken Araştırmalar İçin Çalışıyor
Birer cep bilgisayarına dönüşen akıllı telefonların her geçen gün özellikleri gelişse de aslında bir çoğu kullanılmıyor. Özellikle de işlemciler. Yapılan araştırmalara göre sıradan bir kullanıcı sahip olduğu akıllı telefonun işlemci kapasitesinin yaklaşık yüzde 70’ini kullanıyor. Bu da önemli bir gücün boşa harcanması anlamına geliyor. Ancak son dönemlerde teknoloji devlerinin üzerinde durduğu bu konuyla akıllı telefonların işlem kapasitesi değerlendirilmiye başlanıyor. Kullanıcılar uyurken işlemcilerini bilimsel araştırmaları için kullanabiliyor. UYURKEN AKTİF OLUYOR Şu anda kullanıcılara sunulan iki farklı işlemci paylaşık platformu bulunuyor. Bunlardan biri Samsung ’un geliştirdiği ‘ Power Sleep’ . Viyana Üniverisitesi’nin hücreler arasındaki proteinlerin benzerliği projesi (SIMAP) için kullanılan platformun en büyük amacı kansere çare bulabilmek. Kullanıcılar uyurken aktif olduğu uygulamada alarmın kurulmasıyla çalışmaya başlıyor. Bu esnada üniversite kullanıcıların telefonlarına proteinlerin dizilimlerini bir veri paketi olarak gönderiyor ve telefon işlemcisi bunu açarak gereken çözüm işlemlerini gerçekleştiriyor. Alarm çaldığında ise üniversite ile telefon arasındaki bağlantı kesiliyor. Uygulama Android mağazasında yer alıyor ve ücretsiz olarak indirilebiliyor. AIDS ARAŞTIRILIYOR Buna benzer diğer bir uygulama ise HTC tarafından geliştirildi. ‘ Power to Give ’ adındaki uygulamada farklı kurumların birçok projesine destek verilebiliyor. Telefonun Wi-Fi bağlantısı ve şarja takılmasıyla aktif olan platformda kullanıcılara sunulan projeler arasında seçim yapılabiliyor. Örneğin, AIDS, ‘Schistosoma’ hastalığı ve su kirliliği gibi projeler için kullanıcılar akıllı telefonların işlemcilerini kullanabiliyor. HTC, araştırması tamamlanan projelerin yerine ise farklı kurumlarla anlaşarak, platformu güncellemeye devam ediyor. Bu uygulama ise sadece HTC’nin cihazlarına ücretsiz olarak indirilebiliyor. Sistem nasılçalışıyor? Kullanıcıların, akıllı telefonların uygulama mağazalarındaki ‘Power to Give’ veya ‘Power Sleep’ uygulamasını indirmesi gerekiyor. Kullanıcı uygulamayı çalıştırdığında üniversiteler telefona bağlanıyor ve araştırma yapacakları ham veriyi telefona gönderiyor.veteknoloji
İstanbul'da AIDS Alarmı!
Afrikalı 15 hayat kadını HIV'li çıktıİstanbul’da fuhuş operasyonu yapan polis erkeklerle para karşılığı fuhuş yapan 3 Uganda uyruklu kadını gözaltına aldı. Son günlerde Afrika kökenli fuhuş yapan kadın sayısında artış yaşandığı belirtilirken, son 6 ayda yakalanan 15 kadında HIV virüsü tespit edildiği öğrenildi. İstanbul, Fatih’te bir ihbarı değerlendiren polis ekipleri fuhuş yaptıkları tespit edilen Uganda uyruklu 3 kadınla müşteri gibi irtibata geçti. İki saat ilişki karşılığında 1000’er lira para isteyen kadınlarla anlaşan müşteri kılığındaki polisler buluşmanın ardından şüphelileri gözaltına aldı. Asayiş Şube Müdürlüğü’ne getirilen Uganda uyruklu kadınların turist olarak geldikleri İstanbul’da paraları bitince fuhuş yaptıklarını söyledikleri öğrenildi. İşlemlerinin ardından kadınlar sınır dışı edilmek üzere Yabancılar Şube Müdürlüğü’ne teslim edildi. haberturk.com
'Sharon Stone Hastaneye Kaldırıldı' İddiası
56 yaşındaki ünlü oyuncu Sharon Stone'un hastaneye kaldırıldığı iddia edildi. Sharon Stone'un bu ay başında AIDS için çalışan amFAR yararına düzenlenen galaya ev sahipliği yaptığı Brezilya'da hastaneye kaldırıldığı iddia edildi. Haftalık National Enquirer Dergisi'nin 5 Mayıs'ta piyasaya çıkacak sayısında yer alan habere göre, felç geçirdiği öne sürülen 56 yaşındaki oyuncu hastanede iki gün tedavi gördü. Sao Paulo kentindeki başka kaynaklar ise Stone'un enfeksiyon veya ağır grip nedeniyle hastaneye kaldırıldığını yazdı. 2001'de beyin kanaması geçiren Sharon Stone'un durumuyla ilgili hanüz bir açıklama yapılmadı.a haber
Hemşire Kılığında Seri Katil Olunamayacağının 9 Kanıtı
Charles Cullen, 16 yıllık hemşirelik hayatında 300 hastayı öldürdüğü iddia edilen, 40 cinayetini bizzat itiraf etmiş Amerikalı bir seri katil olarak, kimilerinin enteresan bir şekilde 'ülkemizin bir ayıbı' olarak nitelediği Türkiye'den seri katil çıkmaması mevzusuna bambaşka bir soluk getiriyor. Zira kendisinin birazdan öğreneceğiniz bazı dikkat çekici ayrıntılarının, ülkemizdeki gündelik hayatla ne denli uyuşmayacağı, sanıyoruz hepimizin malumu. Okuyanus Yayınevi'nden çıkan ve mevzubahis Charles Cullen'ın gerçek öyküsünü işleyen İyi Hemşire adlı çarpıcı kitabından yola çıkarak sizlere, bilhassa ülkemizde, hemşire kılığında seri katil olunamayacağına dair 9 sebep sıraladık...
Vurulan Uçak İçin Dünya Cevap Bekliyor
Malezya Havayolları’na ait uçağın düşürüldüğü açıklansa da olayın kim tarafından ve nasıl gerçekleştirildiği gizemini koruyor. Kiev ve ayrılıkçılar birbirlerini suçlarken Rusya olaydan Ukrayna’yı sorumlu tuttu. ABD ise milislerin füze ile uçağı düşürdüğü yönünde güçlü şüpheler var diyor.Ukrayna’da iç çatışmaların yaşandığı Donetsk bölgesinde önceki gün düşürüldüğü açıklanan Malezya Havayolları’na ait Boeing 777 tip yolcu uçağında 298 kişinin hayatını kaybetmesi ile ilgili belirsizlikler sürüyor. İsrail’in Filistin’e yönelik kara harekatını başlatmasından kısa süre önce, Kiev ya da ayrılıkçı milis güçlerin fırlattığı füze ile vurulduğu iddia edilen yolcu uçağı ile ilgili dünya liderleri uluslararası soruşturma açılmasını istedi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, Ukrayna Cumhurbaşkanı Petro Poroşenko’nun ateşkesi sona erdirerek bölgede yeniden çatışmaları başlatmasını uçağın düşürülmesine gerekçe gösterirken, Kiev de bölgenin kontrolünün kendilerinde olmadığı savunması ile ayrılıkçı milis güçleri suçladı. Putin ve Poroşenko uluslararası soruşturma yapılması talebine destek verdi. Rusya sınırına 40 kilometre mesafede bulunan bölge sözde Donetsk Halk Cumhuriyeti kontrolünde bulunuyor. Rusya Savunma Bakanlığı, Donetsk’in güneyinde yer alan Ukrayna füze sisteminde hareketlilik gözlendiğini iddia ederken, Ukrayna yolcu uçağının düştüğü saatlerde herhangi bir füzenin ateşlenmediğini savunuyor. ABD yetkilileri yolcu uçağının Moskova’nın desteklediği ayrılıkçı milis güçlerin fırlattığı gelişmiş füze ile vurulduğu yönünde güçlü şüpheleri olduğunu açıkladı. Füze Rus yapımı ise yaptırım gelebilir Rusya Devlet Başkanı Putin, kaza sonrası ABD Başkanı Barack Obama’yı arayarak olayla ilgili herhangi bir bağlantılarının olmadığını teknik bilgilerle aktardı. Rusya’yı bölgede zor durumda bırakacak kazanın Moskova’nın dahli ile gerçekleşmesinin imkansız olduğuna dikkat çekiliyor. İddialara göre incelemelerde fırlatılan füzenin Rus yapımı olmasının tespit edilmesi bile ABD’nin ve Batılı ülkelerin ek yaptırımlar uygulamasına neden olacak. Almanya Şansölyesi Angela Merkel, düşürülen uçakla ilgili soruşturmalar sonuçlanmadan ek yaptırım konusunda karar vermek için erken olduğu değerlendirmesinde bulundu. ABD ile birlikte Ukrayna’da ateşkes çağrısı yapan Merkel, “Uçağın düşürüldüğüne dair birçok gösterge var. Dolayısı ile olayın ciddi bir şekilde araştırılması gerekiyor.” uyarısında bulundu. BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun şeffaf bir uluslararası araştırma yapılmasını isterken, BM Güvenlik Konseyi de kazayı ele alacak. Kiev yönetimi bölgede inceleme yapmalarının engellendiğini iddia ederken, ayrılıkçıların bulduğu kara kutulardan birinin Moskova’ya gönderileceği belirtildi. Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, kara kutuların bölgeye ulaşacak uluslararası uzmanlara teslim edilmesinden yana olduklarını açıkladı. Ukrayna yönetimi çatışmaların yaşandığı bölgeyi sivil uçuşlara tamamen kapattı. Uçakta bulunan yolcuların büyük bir kısmının Melbourne’da yapılacak AIDS konferansına gitmek için uçağa binen Hollandalılardan oluştuğu açıklandı. Yolcular 173’ü Hollanda, 44’ü Malezya, 27’si Avustralya, 12’si Endonezya, 9 İngiltere, 4 Belçika, 3 Filipinler ve birer de Kanada, Yeni Zelanda ve Romanya vatandaşından oluşuyordu. 15 kişilik mürettebatın tamamı ise Malezya vatandaşıydı. Kiev 2001 yılında Tel Aviv-Novosibirsk seferini yapan bir yolcu uçağını S-200 füze sistemleri ile kazara vurup 88 yolcunun yaşamını yitirmesine sebep olmuştu. FARUK AKKAN, MOSKOVA 
Dünyaca Ünlü AIDS Uzmanı da Malezya Uçağındaydı
298 kişinin bulunduğu Malezya Hava Yolları uçağında dünyaca ünlü AIDS araştırmacısı Hollandalı Profesör Joep Lange'nin bulunduğu belirtiliyor. Hollanda basınına göre Lange'nin yanısıra uçakta çok sayıda AIDS araştırmacısı da bulunuyordu. Bilim insanlarının, Avustralya'da düzenlenen 20. Uluslararası AIDS Konferansı'na katılmak üzere Amsterdam'dan hareket ettikleri belirtiliyor. Hollandalı eski Avrupa Parlamentosu Milletvekili Emine Bozkurt, kazada yaşamını yitiren AIDS araştırmacılarından birinin de arkadaşı Pim de Kuijer olduğunu söyledi. Bozkurt Facebook hesabı üzerinden, 5 yıl önce Amsterdam'da Türk Hava Yolları (THY) uçağının düşmesi sonucu yaşanan kazanın ardından Pim de Kuijer'in kendisine yazdığı mesajı paylaştı. Mesajda Pim de Kuijer, kaza günü bir sonraki uçakla İstanbul'dan hareket eden Bozkurt'un düşen uçakta olmamasından duyduğu sevinci dile getiriyor. Bozkurt, kaza haberini duyunca Kuijer'e masaj attığını belirterek, 'Artık cevap alamayacağımı biliyorum. Onu çok özleyeceğiz. Huzur içinde uyusun' diye yazdı. Amsterdam'dan Kuala Lumpur'a gitmek için kalktıktan sonra Ukrayna'nın doğusunda düşürüldüğü belirtilen Malezya Hava Yolları'nın MH17 sefer sayılı uçağında 173 Hollandalı'nın öldüğü açıklandı. Hollanda Başbakanı Mark Rutte'nin talimatı üzerine Hollanda'daki resmi dairelerde bayraklar yarıya indirildi. Öte yandan, 'şans eseri kurtulanların' hikayeleri de basına yansıdı. Hollanda basınına göre, Zeeland eyaletinde oturan bir ailenin 4 üyesi saat 12.14'te MH17 sefer sayılı uçak için biniş kartı almaya gitti, ancak Malezya Hava Yolları görevlisi, uçağın dolu olduğunu söyledi. Hollandalı aileyi Dubai üzerinden Cakarta'ya giden uçağa yönlendirdi. Bu öneriye tepki gösteren Hollandalı aile, kısa bir tartışma sonunda başka seçenek olmadığından, öneriyi kabul etti. Bu yolcuların Hollanda'da kalan kardeşi, 'Şu an uçaktalar. Haberleri yok. Şans eseri ölümden kurtuldular, hâlâ inanamıyorum' dedi. BBC Türkçe
HIV/AIDS Tedavisinde Kötü Haber
ABD'de maymunlar üzerinde yapılan yeni bir bir araştırma, erken teşhisin HIV virüsü taşıyan hastaların tedavisinde olumlu sonuç verebileceğine dair umutları azalttı. Araştırmaya göre, bağışıklık sistemini etkileyen bir virüs olarak AIDS hastalığına yol açan HIV vücutta hızla 'düşürülemez kaleler' oluşturabiliyor. Bu bulgu virüsün erken tedavi ile altedilebileceği yönündeki umutlara darbe vurdu. Maymunlar üzerinde yapılan ve sonuçları Nature dergisinde yayınlanan bir araştırmaya göre, HIV kanda tespit edilmeden önce bile dokunulmaz 'viral rezervuarlar' oluşturmakta. Uzmanlar bunu 'zihin açıcı' ve 'çarpıcı' bir bulgu olarak nitelendirdi. Bağırsak ve beyin dokusundaki HIV rezervuarları tedavi önündeki en büyük engeller. Antiretroviral ilaçların geliştirilmesinde sağlanan kayda değer ilerlemeler sayesinde, kan dolaşımındaki HIV kontrol edilebiliyor. Bu da hastanın normale yakın bir yaşam beklentisinin olması demek. Ama ilaçlar durdurulursa virüs yeniden ortaya çıkıyor. Son araştırmada ise hedef virüsü rezervuarların dışına çıkarmaktı. Erken tedavinin de, rezervuarların en başta oluşmasını önleyebileceği umuluyordu. Maymunlara, HIV'in eşdeğeri olan SIV yani Simian bağışıklık sistemi bozucu virüs, enjekte edildi. Maymunlara, daha sonra üç günden iki haftaya kadar değişen sürelerde antiretroviral ilaçlar verildi. Tedavi altı ay sonra durduruldu. Ancak virüs, antiretroviral tedaviye rağmen hızlı bir şekilde yeniden ortaya çıktı. Viral rezervuarların enfeksiyonun çok erken bir aşamasında meydana geldiği belirlendi. HIV ile doğan bir bebeğin de çok erken teşhis sonrası tedavi olduğuna inanılıyordu. 'Mississippi bebeğine' ilk 18 ay boyunca HIV ilaçları verildi ama sonra ilaçlar durduruldu. Başlangıçta tedavinin etkili olduğu umudu doğdu. Ama geçen hafta, şimdi dört yaşında olan kızda, ilaçların kesilmesinden yaklaşık iki yıl sonra yeniden virüsün görüldüğü açıklandı.BBC Türkçe