onedio
Görüş Bildir

Otoyol Haberleri

Otoyol ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Otoyol ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Jandarma ‘Yol'dan Çekildi
Adana’da MİT’e ait TIR’ların arandığı transit karayolları üzerinde jandarma sorumluluk bölgelerinin tamamı polise devredildi. Jandarma operasyon, denetleme ve arama yapamayacak Adana’da Milli İstihbarat Teşkilatı’na (MİT) ait TIR’ların aranması nedeniyle yaşanan krizin ardından harekete geçen Adana Valiliği, il sınırları içinde kalan transit karayolları üzerindeki jandarma sorumluluk bölgelerinin tamamını polise devretti. Jandarma, bu bölgede operasyon, denetleme ve aramaya yapamayacak. Milliyet gazetesinden Tolga Şardan’ın haberine göre MİT’e ait üç TIR’ın patlayıcı madde taşıdığı iddiasıyla savcılık talimatıyla, Seyhan ilçesin’de 19 Ocak’ta Adana İl Jandarma Komutanlığı’nca aranmak istemesiyle başlayan tartışmalar yeni boyut kazandı. Benzer olayların yaşanmasını önlemek amacıyla harekete geçen Adana Valiliği, polis ve jandarma sorumluluk alanlarını yeniden belirledi. 140 km’de değişiklik Adana Valisi Hüseyin Avni Coş’un başkanlığında yürütülen çalışmayla kentin Pozantı’dan başlayan ve Ceyhan ilçesi sınırları içinde kalan D-400 Devlet Karayolu ile O- 52 Tarsus - Adana - Gaziantep (TAG) Otoyolu’nun, jandarmanın sorumluluk alanı içinde kalan bölgelerin tamamı Adana İl Jandarma Komutanlığı’ndan alınarak Adana İl Emniyet Müdürlüğü’ne devredildi. Bölgenin bütünü polis sorumluluk bölgesi haline geldi. D-400 Devlet Karayolu ile O-52 TAG Otoyolu’nun Tarsus bölgesindeki sorumluluklar ise eskiden olduğu gibi yine Mersin Valiliği üzerinde kaldı. Adana’da polis birimleri ortalama uzunluğu 135- 140 kilometre olan otoyol ile devlet karayolunun güvenliğini sağlamakla yükümlü olacak. Çevre de genişledi Düzenlemeyle sadece iki büyük karayolu değil, çevresindeki yerleşim yerlerinin de her türlü güvenlik sorumluluğu polise devredildi. Adana Valiliği’nce Adana İl Jandarma Komutanlığı ile Adana İl Emniyet Müdürlüğü arasında yapılan özel protokol sonrasında 144 köy de polis sorumluluk bölgesine aktarıldı. Böylece kentin idari yapılanmasındaki polis sorumluluk bölgesi artırılırken, özellikle D-400 Devlet Karayolu ile O-52 TAG Otoyolu üzerinde yaşanacak adli olaylara sadece polisin müdahale etmesi sağlandı. Nasıl belirleniyor? 5442 sayılı İller İdaresi Yasası’nda il valisinin görev ve yetkileri bölümünde “Vali, her ilin genel gidişini düzenlemek ve denetlemekten sorumludur”, “Vali, il sınırları içinde bulunan genel ve özel bütün kolluk kuvvet ve teşkilatının amiridir. Suç işlenmesini önlemek, kamu düzen ve güvenini korumak için gereken tedbirleri alır” hükümleri yer alıyor. Bu hükümler, polis ve jandarmanın sorumluluk alanlarının belirlenmesinde valiye yetki veriyor. 1961 tarihinde Bakanlar Kurulu’nca imzalanan “Emniyet ve Asayiş İşlerinde İl, İlçe ve Bucaklardaki Jandarma ve Emniyet Ödevlerinin Yapılması ve Yetkilerinin Kullanılması Suretini ve Aralarındaki Münasebetleri Gösterir Yönetmelik”te, 2009’da değişiklik yapıldı. Bu değişik doğrultusunda emniyet ile jandarma arasında görev bölüşümü konusunda protokoller yapılıyor. Yönetmeliğin konuyla ilgili 3. Maddesi şöyle: Esas olarak il ve ilçe belediye sınırları içindeki bölge polisin sorumluluk alanını; il ve ilçe belediye sınırları dışında kalan bölge ise jandarmanın sorumluluk alanını oluşturur. Kolluk birimlerinin personel, araç, gereç imkânları ve hizmet gerekleri göz önünde bulundurularak belediye sınırları dışında kalan yerlerden bir kısmı polisin görev alanı; belediye sınırları içinde olmakla birlikte şehir meskûn alanlarına uzak bazı yerler ise jandarmanın görev alanı olarak tespit edilebilir. Görev ve sorumluluk alanlarını belirleyen protokol ve ekindeki harita veya kroki ile diğer eklerin komisyonca onaylanacak birer örneği mülki amirlik, jandarma ve emniyet birimlerinde dosyalanır. Bunların birer örneği İçişleri Bakanlığı’na gönderilir.TOLGA ŞARDAN | Milliyet
Gül'den Torba Kanununa Onay
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayladığı, internet düzenlemesini de içeren ''torba kanun''a göre, TİB Başkanı'nın vereceği erişimin engellenmesi kararı, 24 saat içinde mahkeme onayına sunulacak. Cumhurbaşkanı Gül, 6527 sayılı ''Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun''u onayladı. Kanuna göre, orman kadastro komisyonlarınca alınan kararlara ilişkin tutanak ve haritalar, askı suretiyle 30 gün süreyle ilan edilecek. Bu ilan ilgililere şahsen yapılan tebliğ hükmünde olacak. Tutanak ve haritalara karşı itirazı olanlar; askı tarihinden itibaren 30 gün içinde dava açabilecek. İlan süresi geçtikten sonra, dava açılmayan kararlara ilişkin tutanak ve haritalar kesinleşecek. Orman kadastro komisyonlarınca düzenlenen tutanak ve haritalara karşı, kesinleştiği tarihten itibaren 10 yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak, Hazine hariç itiraz edilemeyecek ve dava açılamayacak. Hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler tarafından açılacak sınırlamaya itiraz davalarında hasım Orman Genel Müdürlüğü; orman sınırları dışına çıkarma işlemlerine karşı açılacak itiraz davalarında ise hasım Hazine ve Orman Genel Müdürlüğü olacak. Orman Genel Müdürlüğü'nce açılacak davalarda hasım, hak sahibi gerçek ve tüzel kişiler olacak. Kadastrosu yapılıp kesinleşen devlete ait ormanlar 'orman' vasfıyla, Orman Kanunu'nun 2. maddesine göre orman sınırları dışına çıkarılan yerler ise kaydında belirtme yapılarak 'halihazır' vasfıyla, kesinleşme tarihleri tescil tarihi olarak gösterilmek suretiyle en geç 3 ay içinde hiçbir harç ve bedel alınmaksızın Hazine adına tapu kütüklerine kaydedilecek. Adrese dayalı nüfus kayıt sisteminde nüfus nakilleri kalktığı için orman köyü nüfusuna kayıtlı olan ancak başka orman köyünde oturanlar orman köylülerinin haklarından yararlanamıyordu. Kanunla, nüfusu orman köyünde olsa da başka orman köyüne yerleşen ya da en az 5 yıldır kesintisiz orman köyünde oturan muhtaçlar orman köylülerinin haklarından yararlanacak. ORMANLARDA YOL KENARI TESİSLERE İZİN Devlet ormanlarında devlet üniversiteleri için eğitim ve araştırma maksatlı tesislerle yurt yapılmasına bedelli izin verilmesinde, ağaçlandırma ve arazi izin bedeli dışında bedel alınmayacak. Devlet ormanlarında, erişme kontrolü uygulanan karayollarındaki ulaştırma yapıları ve müştemilatı olan hizmet tesisleri ile bakım işletme tesislerine, karayolu sınır çizgisi içinde kalmak kaydıyla izin verilecek. Devlet idareleriyle kamu kurum ve kuruluşlarınca yapılan, işletilen, işlettirilen veya yap-işlet-devret modeli esas alınarak yaptırılan ve işlettirilen bu tesislerden bedel alınmayacak. Demiryolu, otoyol, devlet ve il yollarıyla su isale hatlarının yapımında zorunlu olarak ortaya çıkan kazı fazlası malzemenin depolanacağı alanlara, Orman Genel Müdürlüğü'nce belirlenen yerlerden, ağaçlandırma bedeli alınarak izin verilecek. Yaban hayatı koruma ve geliştirme sahalarında, mülki alanı bulunan köy tüzel kişiliği, belde belediyeleri, büyükşehirlerdeki ilçe belediyeleri ile koruma hizmeti için işbirliği yapılabilecek. Özel avlaklar dışındaki avlakların işletilmesi maksadıyla bu avlaklarda sahası bulunan, köy tüzel kişilikleri, belde belediyeleri, büyükşehirlerdeki ilçe belediyeleri ve avcı kuruluşları ile koruma, üretim, bakım ve avcılığın düzenlenmesi karşılığı işbirliği yapılabilecek. Petrol Piyasası Kanunu kapsamındaki işleme lisansı sahipleri de piyasa faaliyetine konu etmemek ve münhasıran petrokimya üretiminde kullanmak kaydıyla LPG ithal edebilecek. Muhtelif mevzuatta Toptan Eşya Fiyat Endeksi (TEFE) ve Üretici Fiyat Endeksine (ÜFE) yapılmış olan atıflar, TÜİK'ce hesaplanan Yurt İçi Üretici Fiyat endeksine (Yİ-ÜFE), tarım sektörü TEFE ve ÜFE'ye yapılan atıflar Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi'ne yapılmış sayılacak. İNTERNET DÜZENLEMESİ Kanun, internet alanında da yeni düzenlemeler içeriyor ve TİB Başkanı'na yeni yetkiler veriyor. Buna göre, yeniden tanımlanan trafik bilgisi, taraflara ilişkin IP adresi, verilen hizmetin başlama ve bitiş zamanı, yararlanılan hizmetin türü, aktarılan veri miktarı ve varsa abonelik bilgilerini içerecek. TİB tarafından yalnızca mahkemelerce talep edilen trafik bilgileri istenebilecek. Trafik bilgisi ancak bir suç soruşturması veya kovuşturması kapsamında mahkemelerce talep edilmesi halinde TİB Başkanlığı tarafından içerik sağlayıcı, yer sağlayıcı veya erişim sağlayıcıdan alınarak verilecek. TİB Başkanı tarafından verilen erişimin engellenmesi kararı, 24 saat içinde sulh ceza hakiminin onayına sunulacak. Hakim, onayına sunulan konuyla ilgili 48 saat içinde karar verecek. Soruşturma aşamasında verilen hakim kararı, sulh ceza mahkemeleri tarafından verilecek. Bu karar, birden fazla sulh ceza mahkemesi bulunan yerlerde, HSYK tarafından belirlenen mahkeme tarafından verilecek. JEOTERMAL ALANLARDAKİ YATIRIMDA KAMU YARARI KURULU Jeotermal Kaynaklar ve Doğal Mineralli Sular Kanunu'na 'Kurul' tanımı ekleniyor ve kurulun hangi anlamda kullanılacağı ile görevinin hangi çerçevede olacağı konusu düzenleniyor. Buna göre, kurul; Kalkınma Bakanı'nın başkanlığında oluşturulan jeotermal kaynak ve doğal mineralli su arama ve işletme faaliyetleri ile diğer yatırımların kamu yararı açısından önceliğini ve önemini tespit edecek. Kurul, Kalkınma Bakanının başkanlığında Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı ile diğer yatırımcı kurum ya da kuruluşun bağlı olduğu bakan ya da bakanlar ve yatırım kararına onay veren kurumun ilgili olduğu bakan olmak üzere asgari 3 bakandan oluşacak. Kaynak arama ve işletme ruhsatlarında, jeotermal ruhsatlar ile maden ruhsatlarının çakışması halinde, ülke ekonomisi ve kamu yararı doğrultusunda kaynağın önceliğine göre kurul tarafından kamu yararı kararı alınacak. Jeotermal kaynak ve doğal mineralli su arama ve işletme faaliyetleri ile devlet ve il yolları, otoyollar, demir yolları, havaalanı, liman, baraj, enerji tesisleri, maden petrol doğalgaz işletmeleri, su isale hatları gibi kamu yararı niteliği taşıyan yatırımların birbirlerini engellemesi, faaliyetin yapılamaz hale gelmesi durumunda jeotermal kaynak ve doğal mineralli su arama ve işletme faaliyetleri ve yatırımla ilgili karar, kurul tarafından verilecek. Kurul tarafından gerekli görülmesi halinde hazırlatılan rapor, danışmanlık ücretleri, yolluk, gündelik ve benzeri tüm harcamalar yatırımcı tarafından karşılanacak. Ayrıca, yatırımlar nedeniyle kurul kararı ile faaliyeti engellenen veya kısıtlanan tarafın yatırım giderleri, lehine karar verilen tarafça tazmin edilecek. Turizm Merkezi veya Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi dahilinde kalan yerlerde kurul tarafından alınacak olan kamu yararı kararı gereği, enerji üretimine öncelik tanınması halinde, ilgili Turizm Merkezi veya Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi veya bu alanlar için hazırlanmış onaylı imar planları yeniden düzenlenecek. 2/B ARAZİLERİNİ ALMAK İSTEYENLERE EK SÜRE Hazine'ye ait tarım arazilerini 31 Aralık 2011 itibarıyla en az 3 yıldır tarımsal amaçla kiralayan, kira sözleşmesi devam eden veya bu arazileri en az 3 yıldır kullanan ve kullanmaya devam ettikleri idarece belirlenenlere, bu arazileri satın almak için verilen ve 26 Nisan 2014 tarihinde dolacak başvuru ve ödeme süreleri 6'şar ay uzatılacak. 2/B arazilerini doğrudan satın almak için öngörülen 2 yıllık başvuru süresi de 1 yıl daha uzatılacak. İlgili kanuna göre revize edilerek onaylanan proje alanlarında kalan taşınmazlardan idarece satılanlar, proje kapsamında değerlendirilmek üzere proje sahibi idareye devredilecek. Devirden önce söz konusu taşınmazları satın alan hak sahiplerinin ödedikleri bedel dahil her türlü bilgi ve belgeler, proje sahibi idareye işlet tesis etmesi amacıyla devredilecek. Proje alanında kalan ve Maliye Bakanlığı'nca proje sahibi idareye devredilecek taşınmazların bedeli, bakanlıkça devrin uygun görüldüğü yıla ait emlak vergi değeri üzerinden tahsil edilecek. Belediye Gelirleri Kanunu'nda yer alan ilan ve reklam vergisi, biletle girilmesi zorunlu olmayan eğlence yerlerinden alınacak miktarlar, işgal harcı, tatil günleri için alınacak çalışma ruhsatı harcı, kayıt ve suret harçları, imarla ilgili harçlar ile iş yeri açma izni harcının tarifelerini, semtler arasındaki sosyal ve ekonomik farklılıkları göz önünde tutarak, belediye meclislerinin önerisi, İçişleri Bakanlığı'nın görüşü ve Maliye Bakanlığı'nın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu tespit edecek. Bu tutarlar, her takvim yılı başından geçerli olmak üzere yeniden değerleme oranında artırılacak. Bu miktar ve tutarlar, ilgili tarifeler için belirlenen en çok tutarı aşamayacak. Belediye meclislerince 2013 yılı için belirlenen bu vergi ve harç tarifeleri, Bakanlar Kurulu'nca tespit edilecek karar yürürlüğe girinceye kadar uygulanmaya devam edilecek. Yasak fiil veya davranışlarda bulunanlar hariç olmak üzere, Türkiye genelinde faaliyet gösteren tüzel kişilerden; şube personeli, vekil, mümessil gibi yetkili temsilcilerin şahsi kusurları nedeniyle ihalelere katılmaktan yasaklananlara, tanınan bir aylık sürede ihale bedelinin 3 katı tutarında tazminatı peşin ödemeleri halinde ihaleden yasaklama kararı verilmeyecek. Bu kişiler dışında, Türkiye genelinde faaliyet gösteren tüzel kişilerden; şube personeli, vekil, mümessil gibi yetkili temsilcilerin şahsi kusurları dolayısıyla henüz yasaklama kararı verilmeyen hakkında da 3 kat tazminatı peşin ödemeleri halinde yasaklama kararı verilmeyecek. Kanun, 5673 sayılı Kanun'un geçici 1. maddesi kapsamında bulunan geçici köy korucularına ödenecek aylığa esas gösterge rakamının yükseltilmesine imkan tanıyor. Köy korucuları arasında maaş farkına neden olan ek gösterge rakamı artırılacak ve köy korucularının maaşları eşitlenecek. ŞEHİR HASTANELERİNDE SÖZLEŞME EKSİKLİĞİ Şehir hastaneleri projesinde, kamu ile özel sektör arasında yapılacak sözleşmelere esneklik getiriliyor. Mücbir sebepler, olağanüstü haller veya sözleşme ve eklerinin uygulanmasını etkileyen bir durumun ortaya çıkması veya sözleşme ve eklerindeki hükümlerin ihtilaf içermesi hallerinde, sözleşme bedelini değiştirmemek kaydıyla Sağlık Bakanı onayıyla sözleşme ve eklerinde taraflarca değişiklik yapılabilecek. Bu şartlar dışında işin tamamlanamayacağının anlaşılması halinde bedel, ihalede nihai teklifin verildiği tarih esas alınarak, güncellenecek ve bakan onayıyla sözleşmede gerekli düzenleme yapılacak. Yapım işlerinde yatırım maliyetinde öngörülen sınırları aşan değişiklik olması halinde, değişen fizibilite raporu veya projeler ve diğer belgeler Yüksek Planlama Kurulu'na yeniden sunulacak. Yüksek Planlama Kurulu'nun yeni yetkilendirmesine istinaden sözleşme taslağında ve eklerinde gerekli tadiller yapılacak. Sözleşmenin sona erdirilmesi halinde kesin teminat mektubu iade edilecek. Organize sanayi bölgeleri, katılım, kalkınma ve yatırım bankaları ile organize sanayi bölgesi içinde yer alan katılımcılardan gelen talepler doğrultusunda, OSB sınırları içinde finansal kiralama yapılabilecek. Tarım Ürünleri Lisanslı Depoculuk Kanunu kapsamında düzenlenen ürün senetlerinin elden çıkarılmasından doğan kazançların gelir ve kurumlar vergisinden istisna edilme süresi 31 Aralık 2014'ten, 31 Aralık 2018'e uzatılıyor. Milli parklardan elde edilecek gelirler Orman ve Su İşleri Bakanlığı döner sermayesine gelir kaydedilecek. Bu gelirler, kanun gereği ihtiyaç duyulan mal, hizmet ve yatırımların finansmanında kullanılacak. Kanunla, yerleşim yeri olarak işgal edilerek mera, yaylak ve kışlak olarak kullanımı teknik açıdan mümkün olmayan taşınmazlardan, tapuda Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya işyeri yapılmak üzere tahsis edilen, tahsis edilen kişilerce de bir kısmı üçüncü kişilere devredilen, ancak Hazine'ce ilgili belediyeler aleyhine açılan davalar sonucunda mahkemelerce doğrudan tapuda Hazine adına tesciline karar verilen taşınmazlar üzerinde, devletle vatandaş arasında ortaya çıkan hukuki ihtilafların çözümlenmesi amacıyla düzenleme yapılıyor. Buna göre, taşınmazlardan Hazine adına tescil edilmesi gerekirken belediyeler adına tescil edilen ve belediyelerce konut veya iş yeri yapılmak üzere bedelsiz veya bedeli karşılığında tahsis edilen ancak, Hazine'ce ilgili belediye aleyhine açılan davalar sonucunda mera olarak sınırlandırılmasına ve mera özel siciline yazılan, fakat daha sonra meralık vasfı değiştirilerek Hazine adına tescil edilen taşınmazlar ile doğrudan Hazine adına tesciline karar verilen taşınmazlardan; halen tapuda Hazine adına kayıtlı olan taşınmazlar, yasal faiz eklenerek belirlenecek bedelin ilgililerce Hazine'ye ödenmesi kaydıyla, adlarına tahsis yapılanlara veya bunların haleflerine devredilecek.AA
Hızlı Trende Test Sürüşleri Başlıyor
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, yüksek hızlı trende bir kaç gün içinde test sürüşlerine başlanacağını bildirdi. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, Belediyesi Dolayoba Spor Kompleksi’nin açılışında yaptığı konuşmada, sabah saatlerinde Bursa’da yüksek hızlı tren çalışmalarını ve tünel çalışmalarını yerinde izlediklerini, ardından Yalova’daki otoyol çalışmalarını incelediklerini anlattı. Yüksek hızlı tren konusunda yapılan son çalışmalara ve gelinen noktaya da değinen Elvan, “Bir kaç gün içinde Pendik’le Eskişehir arasında test sürüşlerine başlıyoruz. Aşağı yukarı tüm altyapı çalışmalarımız bitti, sinyalizasyonla ilgili bir takım eksiklerimiz var. En kısa sürede onları da gidereceğiz” diye açıklamada bulundu. haber kaynağı: 365haber.org/ekonomi-haberleri
Bakan Elvan Projeleri Anlattı
Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, istikrara vurgu yaptı ve devam eden projeleri sıraladı Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan, ' Türkiye'de istikrarın bozulmasını ve ekonomik açıdan Türkiye'nin çok daha zor şartlar altında kalmasını arzu eden kesimler var. Bunlara karşı mücadelemiz devam edecek' dedi. Elvan, partisinin Karaman il binasında katıldığı toplantıda, sadece Türkiye'de değil dünyada ses getiren çok büyük projelere imza attıklarını, atmaya da devam ettiklerini söyledi. Bundan sonraki süreçte de bu tür büyük projelerin olacağını belirten Elvan, 'Ama bu projelerimizden içeride ve dışarıda rahatsız olan kesimler var. Türkiye'de istikrarın bozulmasını ve ekonomik açıdan Türkiye'nin çok daha zor şartlar altında kalmasını arzu eden kesimler var. Bunlara karşı mücadelemiz devam edecek. Türkiye'de istikrar devam edecek. Kimse bundan kuşku duymasın, halkımız emin olsun' diye konuştu. İktidara geldikleri günden bugüne, çok değişik engellerle karşı karşıya kaldıklarını dile getiren Elvan, AK Parti'yi kapatma girişimleri, muhtıra verme girişimleri olduğunu, bunların hepsinin aşıldığını ifade etti. PROJELER 'Bu süreci de inşallah halkımızın büyük desteğiyle aşacağız ve büyük projelere imza atmaya devam edeceğiz' diyen Elvan, şöyle devam etti: 'Biliyorsunuz 3. boğaz köprüsü hızla yükseliyor. Çalışmalarımız yoğun bir şekilde devam ediyor. Herhangi bir aksama söz konusu değil. 3. havalimanına yönelik olarak da çalışmalarımız devam ediyor. O çalışmalarımızı da hızlandıracağız. Büyük projelerimizden bir tanesi de Kanal İstanbul Projesi... Bu yönde de çalışmalarımız devam ediyor. Bir başka büyük projemiz de İstanbul'u İzmir'e bağlayan otoyol projesi. Geçen hafta özellikle otoyol üzerindeki çalışmalarda incelemelerde bulunduk. Orada da çalışmalarımız hızla devam ediyor. İnşallah bu ayın 15'i itibari ile Körfez geçişine yönelik olarak, köprünün ayaklarını suya indireceğiz. Bu, yapacağımız asma köprü bağlantıları ile yaklaşık 4.5 kilometre uzunluğunda bir köprü. Dünyanın 4. büyük ukash asma köprüsü... Bu köprüyü de hızla inşa edeceğiz. İnşallah bu ayın 13'ünde, Çayyolu metrosunu Ankara'da açacağız. Eskişehir-İstanbul Yüksek Hızlı Tren hattına yönelik ise çalışmalarımız hızlı şekilde ukash devam ediyor. Önemli bir kesiminde test sürüşlerine başlandı. Birkaç gün içinde de test sürüşü yapamadığımız kesimlerde sürüşlere başlayacağız.' Bakan Elvan daha sonra, kendisini görmek isteyen Medine Özel (72) isimli bir kadınla sohbet etti. Özel'in 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutlayan Elvan, kendisine çiçek verdi.
Twitter'a Erişimin Engellenmesine STK ve Siyasi Partilerden Farklı Tepkiler
BİLGİ TEKNOLOJİLERİ VE İLETİŞİM KURUMU Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (TİB), vatandaşların şikayetleri üzerine, Twitter’da kişilik haklarının ve özel hayatın gizliliğinin ihlali nedeniyle mahkemelerce erişimin engelleme kararları verildiğini duyurdu. TİB’den yapılan açıklamada, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nın, 5651 sayılı kanun ve diğer ilgili mevzuat hükümlerine göre çalışmalarını yürüttüğü hatırlatıldı. TİB açıklamasında, şu ifadelere yer verildi: “Bu kararlar, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na ulaşmış ve başkanlığımız tarafından içeriğin çıkarılması Twitter’dan istenmiştir. Ancak, mahkeme kararlarının uygulanması hususunda tüm iyi niyet çabalarımıza karşılık Twitter bu kararlara duyarsız kalmış ve mahkeme kararlarını tanımamıştır. Yurt dışı merkezli söz konusu internet sitesi Türkiye Cumhuriyeti mahkemelerinin vermiş olduğu kararları yok saymıştır. “Bu nedenle, vatandaşlarımızın ileride telafisi mümkün olmayacak mağduriyetlerinin önlenmesi için başka bir seçenek kalmadığından mahkeme kararları doğrultusunda Twitter’a erişimin engellenmesi tedbiri uygulanmıştır. Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı, hukuk devleti ilkesi çerçevesinde mahkeme kararlarını uygulamakla yükümlüdür.” Açıklamada, yurtdışı merkezli söz konusu internet sitesinin, Türk mahkemelerinin kararlarına uyarak hukuka aykırı içerikleri çıkardığı takdirde, tedbir amaçlı uygulanan erişimin engellenmesine son verileceği ifade edildi. CUMHURBAŞKANI ABDULLAH GÜL Cumhurbaşkanı Gül de attığı tweetler ile tartışmaya katıldı: “Sosyal Medya Platforlarının kapatılması tasvip edilemez. Ayrıca daha önce defalarca belirtiğim gibi iletişim teknolojilerinin bugün ulaştığı noktada Twitter gibi bütün dünyada kullanılan platformlara erişimin topyekün engellenmesi teknik olarak zaten mümkün değil. Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal gibi suç oluşturan hususlar varsa, ancak mahkeme kararıyla sadece ilgili sayfalar kapatılabilir. Umarım bu uygulama uzun sürmez.” TÜRKİYE GENÇ İŞADAMLARI DERNEĞİ TÜGİAD Başkanı Ali Yücelen, kapatmanın anayasal haklar ve küresel gerçekler bağlamında kabul edilmesinin olanaksız olduğunu söyledi. Yücelen yazılı açıklamasında, iletişim hakkının hem anayasada düzenlendiğini hem de İnsan Hakları Evrensel beyannamesi başta olmak üzere Türkiye’nin imzaladığı uluslararası sözleşmelerle güvence altına alındığını belirterek; herhangi bir yasağın ve ifade özgürlüğünün önüne konulacak her engelin karşısında olduklarını ifade etti. İfade özgürlüğünü kısıtlamanın hukuk dışı olmasının yanı sıra, akıl ve mantık dışı da olduğunu dile getiren Yücelen, “Nasıl kimse iletişim özgürlüğünü kötüye kullanarak başkalarına zarar verme hakkına sahip değil ise, hiçbir siyasi otorite de yetkilerini kullanarak yasaklamacı, dayatmacı olarak iletişim hakkını engelleme hakkında sahip değildir” dedi. BAŞBAKAN YARDIMCISI ALİ BABACAN Twitter yasağının çok uzun süreceğini tahmin etmiyorum Hukuka güvenin tesis edilmemesi halinde Türkiye çok büyük zarar görür, yatırımcılar son üç aydır tereddütlü, bu bizim için problem. Hukuk teknolojinin gerisinde, sosyal medyadaki suçun hukuki karşılığı yok. Nokta atış uygulaması yapılamayan durumlarda mecburen tamamen engelleme seçeneğine başvuruluyor. Twitter ile bir süredir temas vardı ancak diyalog sağlıklı işlemiyordu. Ümit ederim ki sorun kendi hukuk çerçevemizde hızlı şekilde çözülür. Türkiye’de yargıya güvenin artması ve hukuk devleti kredibilitesinin kazanılması için çok ciddi adımlar atılması gerekiyor. CHP GRUP BAŞKANVEKİLİ AKİF HAMZAÇEBİ Hamzaçebi, Twitter’ın kapanmasının ardından Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında bireysel özgürlükleri ihlal ettiği gerekçesiyle bugün suç duyurusunda bulunacaklarını ve ayrıca sitenin yeniden açılması için savcılık kararına itiraz edeceklerini söyledi. Reuters’a Twitter yasağını değerlendiren Hamzaçebi, “Türkiye’de yönetimde artık bir zorba vardır” diyerek, Başbakan Tayyip Erdoğan hakkında bireysel özgürlükleri ihlal ettiği gerekçesiyle bugün suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Hamzaçebi, buna ek olarak Twitter’ın yeniden açılması için Savcılık kararına itiraz edeceklerini de aktardı. MALİYE BAKANI MEHMET ŞİMŞEK Şimşek, Twitter’a erişimin engellemesinin yasakçı bir zihniyetten kaynaklanmadığını, bunun bir mahkeme kararının uygulanması olduğunu söyledi. TRTHaber’in sorularını yanıtlayan Şimşek, “Twitter’ın kapatılması yasakçı bir zihniyetten kaynaklanmıyor, öyle olsaydı diğer sosyal medyaya da uygulanırdı; bu bir mahkeme kararının uygulanması” dedi. REUTERS’A KONUŞAN ÜST DÜZEY YETKİLİ Üst düzey bir yetkili, dün akşam itibariyle Twitter’e erişimin engellenmesi ardından şu anda Facebook gibi diğer sosyal medya için alınmış bir engelleme kararı bulunmadığını söyledi. Reuters’a bilgi veren yetkili, “Twitter yönetimi ile sorunun aşılamaması nedeniyle alınan mahkeme kararı çerçevesinde erişimin engellenmesi yoluna gidildi. Şu anda Facebook gibi diğer sosyal medya için alınmış böyle bir karar yok” dedi. TWITTER KURUCUSU JACK DORSEY Jack Dorsey ise, @Jack adlı Twitter hesabından kurumun resmi politikalarıyla ilgili twitler atan @policy hesabından yazılmış bir Türkçe tweet’i yeniden paylaştı. Paylaşılan Türkçe tweet şöyleydi: “Avea ve Vodafone’dan 2444′e, Turkcell’den 2555′e START mesajı göndererek SMS üzerinden Twitter kullanmaya başlayabilirsiniz.” ERDOĞAN’IN BAŞDANIŞMANI VE MİLLETVEKİLİ YALÇIN AKDOĞAN Yalçın Akdoğan Twitter mesajında, “Bunu bir kere kapatma, yasaklama diye algılamak doğru değil. Bu bir engelleme” dedi. TÜRK SANAYİCİ VE İŞADAMLARI DERNEĞİ TÜSİAD, Twitter’a erişimin engellenmesiyle ilgili yazılı açıklama yaptı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İnternet coğrafi sınırlar bulunmaksızın kişiler arasında bir etkileşim aracıdır ve bu özelliğiyle bilgi toplumunun temelini oluşturmaktadır. İnternette haber alma, ifade ve iletişim özgürlüğünün korunması ve bu alandaki yasal altyapının gelişen teknolojiye uyarlanması konusunda ülkemiz yasaklama dürtüsünden maalesef kurtulamamıştır. Yıllarca Youtube başta olmak üzere binlerce web sitesine erişim engellenmiş; internet yasakları ile ilgili mevzuatta olumlu yönde düzenlemeler yapılması gerekli iken, son çıkan kanun ile yasa koyucu daha da tartışmalı bir düzenlemeye imza atmıştır. Şimdi ise Twitter’ın erişime engellenmesi kararı ile karşı karşıyayız. Orantısız ve özgürlüklere aykırı bu tür yasaklamaların temelsiz korkuların göstergesi olduğu ve demokrasiye hizmet etmediği açıktır. Gerçek demokrasinin ancak halkın daha fazla bilgiye özgürce ulaşması ve ifade özgürlüğünün teminat altına alınması ile mümkün olabileceğini tekrar hatırlatmak isteriz.” CHP LİDERİ KEMAL KILIÇDAROĞLU CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Twitter hesabında, “Twitter yasağına inat özgürlüğe tweet at!” mesajını yazdı. Mesajının ardından gazetecilerin sorularını yanıtlayan Kılıçdaroğlu, “Bu yasak aklın alacağı bir iş değil. Günümüz dünyasında insan hakkı ihlalleri bir ülkenin iç sorunu değildir. Eğer bir ülkede insan hakkı ihlalleri varsa o bütün dünyanın sorunudur” dedi. BAŞBAKAN YARDIMCISI EMRULLAH İŞLER Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna’yı ziyaret eden Emrullah İşler, gazetecilerin sorusu üzerine twitter’ın mahkeme kararı sonucu kapatıldığını söyledi. Hukuka herkesin uyması gerektiğini ifade eden İşler “Şeriatın kestiği parmak acımaz” derken şunları aktardı: “Dün gece itibariyle Twitter kapatıldı, Twitter’a erişim engellendi. Bunun nedenine bakmamız lazım. Bildiğiniz gibi son zamanlarda bir takım sistematik saldırılar var. Bazı kişilik haklarına ihlal var. Dolayısıyla bazı şahıslar mahkemelere gitmişler ve karar getirmişler, mahkeme kararı neticesinde. Bu Twittera bildirilmesine rağmen Twitter iletişimi engellemediği için ilgili görüntüleri veya kayıtları kaldırmadığından dolayı Türkiye ile TİB böyle bir tedbire başvurmuş durumda şu an itibariyle. Mahkeme kararları, hukukun üstünlüğü tabi ki herkes için geçerlidir. Şeriatin kestiği parmak acımaz diye bir sözümüz var bizim. Dolayısıyla mahkeme kararlarına herkesin uyması gerekiyor.” Başbakan Yardımcısı İşler, Niğde’de otoyol saldırısında şehit olanlara Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı, yaralılara da acil şifalar dilediğini belirterek, “Faillerin yabancı uyruklu çıkması da manidar.” Zete
Japonya'da Korku Filmi Yapmaya Müsait 8 Terkedilmiş (Ve Gerçek) Mekan
'Haikyo' Japonca'da 'Kalıntılar' anlamına geldiği gibi; bir tür aktivite olan 'eskilerden kalma terkedilmiş mekanları keşfetme' terimi olarak da kullanılıyor. Bu terkedilmiş mekanlar arasında konutlar, aşk otelleri, striptiz kulüpleri, askeri üsler, muayenehaneler ve dahası da bulunuyor. Hem meraklısı çok olduğu için, hem de bu tip terkedilmiş yerler bol olduğu için bir tür turizme de dönüşmüş bu iş. Zaten onları ilginç kılan da zamanında gerçekten yaşanmışlıklar barndırmaları. İşte size korku filmi senaryolarınız için ilham verebilecek 8 mekan. (Japonya'ya gitmek için bir 8 neden daha da diyebiliriz :D) 
Fenerbahçe'den Çok Sert Açıklama: "Anlıyoruz"
Fenerbahç Spor Kulübü, Galatasaray derbisi sonrası suskunluğunu bozdu ve çok sert bir açıklama yayınladı. Fenerbahç Spor Kulübü, Galatasaray derbisi sonrası suskunluğunu bozdu ve çok sert bir açıklama yayınladı. Derbi sonrası kimi kulüp başkanı ve yöneticileri tarafından doğrudan kulübümüzü ilgilendiren açıklama ve beyanatlar tarafımızdan dikkatle takip edilmektedir. Öncelikle belirtmek isteriz ki, bu güzide kulüp yetkililerinin hezeyan ve rahatsızlıklarını anlayışla karşılıyor, gerek bünyelerinde barındırdıkları spor ahlakından yoksun unsurlar ve gerekse bu şekilde kazanmaktan duydukları utancı sonuna kadar paylaşıyoruz. Biz, aslında yapılan bu denli yersiz ve gereksiz açıklamaların; Ebedi dost ve misafirleri Fenerbahçe Futbol Takımının otobüsünün otoyol kesilerek taşlanmasından dolayı duydukları ÜZÜNTÜ, Dost ve misafir bildikleri kulüp oyuncularına ve ailelerine organize bir şekilde yapılan ahlak dışı tezahüratlardan duydukları RAHATSIZLIK, Rakip takımı eksik bırakarak yenmek için kurulan kurgudan duydukları PİŞMANLIK, Sahaya yansıttıkları tüm bu spor ve ahlak dışı olumsuzlara ortak olan hakem hatalarından duydukları UTANÇ, Rakiplerinin acılı gününde saygı duruşunu bile çok gören kendi taraftarlarına duydukları NEFRET, sebebiyle yapıldığını biliyor ve anlıyoruz. Yoksa; her sıkıştıklarında sözde şike yan yoluna girecek bir ’PARALELLİKTE’ bir kulüp ve yönetim anlayışında olmadıklarını da tahmin ediyoruz. Bu nedenle kazanırken kaybetmenin yokluğunu ve dayanılmaz acısını yaşayan rakibimizin bu zor günlerinde yanlarında olduğumuzu buradan bir kez daha tüm kamuoyuna deklare ederiz.Eurosport
'3. Köprüde Finansman Sorunu Yaşanıyor'
Yapımı büyük tartışmalara neden olan 3′üncü köprünün yabancı yatırımcıları tedirgin ettiği ve yatırımcıların çevresel sorunlardan dolayı ileride yaşanabilecek tazminat yükümlülüklerini Hazine’nin karşılamasını istediği belirtildi. Hazine ise buna yanaşmıyor. Cumhuriyet’ten Çiğdem Toker bugünkü köşesinde, “ 3′üncü köprü, yabancı bankaların ve Hazine’nin de gözünü korkutmuş durumda. Daha geçen hafta, üç işçinin 50 metreden düşerek yaşamını yitirdiği 3′üncü köprüde finansman sorunu yaşanıyor ” diye yazdı. Bankalar Hazine’den istedi, Hazine imza atmadı Toker, yaklaşık yedi ay önce ‘ 2.3 milyar dolarlık finansmanın sağlandığı ‘ ve ‘ yedi bankadan oluşan konsorsiyumun kredi sözleşmesini imzaladığı ‘ yönünde haberler yayımlandığını hatırlatıp şu ifadeleri kullandı: “ Ama ‘kamu’nun varlığını ortaya koyacak nihai anlaşma henüz ortada yok. Hazine, iktidara -her anlamda- rant yaratacak bu tür projeler için yeni ‘icat edilen’ ‘Borç Üstlenim Anlaşması’na henüz imza atmamış meğer. Neden? Yabancı bankalar, çevresel sorunlardan dolayı ileride tazmin yükümlülüğü doğarsa bunun karşılığını da Hazine’nin ödemesini istediği için. Hazine de bunu kabul etmiyor. ” ‘Kaybedilecek ağaçların miktarını hesaplamak çok zor’ Toker, bankaların köprüdeki risk kaygısının dayandığı raporu da köşesine taşıdı. İnşaatı yapan ICA Konsorsiyumu’nun talebiyle hazırlanan ve Dr. Brian A. Cutchbert’in imzasını taşıyan raporda dikkat çeken bir ifade şöyle: “ Ağaç yoğunluğu büyük oranda değişiklik gösterebileceği için, verimli bir ormanlık yaşam alanı kesildiği zaman kaybedilecek ağaçların gerçek miktarını hesaplamak çok zor olmaktadır. Ancak proje inşaatı nedeniyle kaybedilecek ağaçları telafi etmek için uygulanacak yeni ağaç dikimi açısından, bire dört oranı tavsiye edilmektedir. ” Arkeolojik izler de cabası Çiğdem Toker, bu rapor üzerine köprü güzergâhında saha çalışması yapan iki arkeoloğun şu sözlerini aktardı: “ Saha yürüyüşü sırasında zemin üzerindeki görünür arkeolojik izler (seramik parçaları, mimari kalıntılar ve/veya izler, mezarlar ve/veya mezarlara ait izler, tümsekler ve höyükler vb.) gözlemlenmiş, kaydedilmiş ve değerlendirilmiştir. Otoyol projesinin kapsamlı orman arazileri ve yoğun bitki örtüsüyle kaplı alanlarla çakışması, zararı azaltmaya yönelik yeni stratejilerin geliştirilmesini gerekli kılmaktadır. “ Diken
Orman Kanunu'nda 10 Yılda 10 Değişiklik Yapıldı
Orman Kanunu'nda son yılda 10 değişiklik yapıldığı ve yapılan her yenilikte ormanların biraz daha yapılaşmaya açıldığı ortaya çıktı. Ormanlarla ilgili yönetmeliklerin eski ve yeni hali karşılaştırıldığında, ormanların karşı karşıya kaldığı tehlike ortaya çıkıyor. Orman Kanunu’nda son 10 yılda 10 değişiklik yapıldı. Her düzenleme ormanları biraz daha yapılaşmaya açtı. YÖNETMELİKLERDE TEHLİKELİ DEĞİŞİKLİKLER VAR Radikal'in haberine göre; Yeni değişikliklerin büyük bölümü de madencilik faaliyetlerinin, ormanlık alanda yapılacak diğer faaliyetlerin izinlerin ve kısıtlamaların düzenlendiği 16, 17 ve 18. maddelere ilişkin. Onlarca sayfalık yönetmeliklerde ‘tehlikeli’ değişiklikler var. Kırsal Çevre ve Ormancılık Sorunları Araştırma Derneği’nden iki orman mühendisi Ahmet Demirtaş ile , iki yönetmeliğin de eski halleri ile yeni hallerini karşılaştırdı. KAMU YARARINI VE ZARURETİNİ KİM İRDELEYECEK? Eski yönetmelikte başvurulardaki ‘ kamu yararı ve zarureti’ konusu Orman Bölge Müdürlüğü’ne bağlı komisyonca değerlendiriliyordu. Kamu yararı ve zarureti bulunmayan başvurulara alternatif yer bulunuyordu. Yeni yönetmeliğe göre kamu yararı ve zarureti açısından yalnız ‘irdelenir’ gibi muğlak bir ifade kullanılıyor. Kimin irdeleyeceği, nasıl yapılacağı belli değil. BEDEL SÜRESİ 3 AY OLDU Eski yönetmelikte bir yatırımcı ormanlık alanda yapacağı çalışmayla ilgili bedeli bir ay içinde yatırmak zorundaydı. Yeni yönetmelikle bu süre 3 aya çıkarıldı. Yap-işlet-devret modeliyle yapılan yapılar da ise herhangi bir ücret alınmayacağı belirtiliyor. Yani 3. köprü gibi yatırımlar için ücret alınmayarak sermaye için olanaklar arttırılıyor. HAFRİYAT MADDESİ Yeni yönetmelikte demiryolu, otoyol, devlet ve il yollarıyla su isale hatlarından çıkan kazı fazlası malzemeler Orman Genel Müdürlüğü’nün izniyle ormanlık alana depolanabilecek. Bu depolama karşılığındaysa yalnızca ağaçlandırma alınacak. Bir taraftan binlerce hektar ormanlık alan yok edilecek, çıkan hafriyatla yine ormanlar tahrip edilecek. Ve bunun için sadece ağaçlandırma bedeli alınacak. Hafriyat bedeli de alınmayacak TEMİNAT YANMAYACAK Eskiden izin verilen yerden bir yatırımcı vazgeçerse yatırdığı teminat devlete gelir olarak kalıyordu. Yeni uygulamaya göre, yatırımcıya parası geri verilecek. Teminat yanmayacak, yine yatırımcının önü açılıyor. ORMANI YOK ET, BIRAK Eski yönetmeliğe göre, bir yatırım planı mahkeme tarafından iptal edilirse (HES’lerde olduğu gibi) izin alan kişi mahkemeden önce alanda işlem yapmışsa, ormanı yok etmişse ormanda bozulan durumlar komisyonca belirlenip, eski haline getirilmesi sağlanıyordu. Gerekirse bedeli talep ediliyordu. Ancak yeni yönetmeliğe göre, mahkemenin bir yatırımı iptal etmesi durumunda firmanın ormanda bozmuş olduğu yerlerle ilgili ne yapılacağına ilişkin bir öngörü yok. Ormanda yaptığı tahribat yanına kâr kalmış olacak. Yaptırımı yok. KONTROL GÖREVİ ÖZELE DEVREDİLİYOR Eski yönetmeliğe göre, ormandan verilen izin alanları ile ilgili Orman Bölge Müdürlüğü’nün her yıl izin verdikleri yerleri gidip, inceleyip, rapor hazırlaması gerekiyordu. Yeni yönetmelikte Orman Bölge Müdürlüğü buraları kontrol edemezse serbest ormancılık bürolarına yaptırabileceği belirtiliyor. Devletin kontrol görevi özele devrediliyor. Sermayenin yaptığı bir olumsuzluğu, başka birinin denetlemesi söz konusu olamaz. Bu anayasal olarak kamunun görevidir. TESİSLERE DEVİR İMKANI 2003’ten önce devlet idarelerinin ormandan aldıkları eğitim , araştırma ve dinlenme tesisleri için ormanlık alandan tahsisler vardı. Eski yönetmeliğe göre, bu tahsisler 3. kişiyle devredilemiyordu. Yeni yönetmeliğe göreyse devir mümkün. Bu hem Orman Kanunu’na ve hem de anayasaya aykırı. Çok fazla tahsis var, bunları kim takip edecek? İzlemek kolay değil MADENCİLİK ve DEFİNE İZNİ Eski yönetmelikte ‘madencilik faaliyetlerine’ kesinlikle izin yoktu. Yeni yönetmelikte bu alanların izne konu olabileceği belirtiliyor. Orman Kanunu’nda yeri olmamasına rağmen, bir önceki yönetmeliğe konularak dava konusu haline gelen orman alanında ‘define arama faaliyeti de yeni yönetmelikte yerini aldı. BAKANLIK ORMANLARI TEHLİKEYE ATMADIK Orman Ve Su İşleri Bakanlığı, Orman Kanunu ile ilgili yeni yürürlüğe giren yönetmeliklere dair bir açıklama yaptı. Özetle şöyle denildi: Bu yönetmelikle madencilik faaliyetleri sonucu doğal yapısı bozulmuş alanların orman olarak tabiata yeniden kazandırılması için mevcut düzenlemeler geliştirilerek izin sahiplerine ilave yükümlülükler getirilmiş ve tabiata yeniden kazandırılma işleminin kontrol ve takibi ile ilgili düzenlemeler yapılmış, görev ve sorumluluklar netleştirilmiştir. İzin verilen tesisler sebebiyle alınacak bedellerin hesaplamasında ekolojik denge katsayısı getirilerek orman alanındaki ağaçların yoğunluk durumuna göre bedellerin artması esası benimsenmiştir. Orman sınırları dışında kanun gereği izin verilen balık üretim tesisi, odun kömürü ocakları ile hızar ve şerit tesisi izinleri sadeleştirilmiştir. İzne konu sahalarının yer teslimi, takip ve kontrolü ile ilgili sıkı hükümler getirilmiştir. Bu düzenleme ile ormanlık alanlara bir zarar verilmesi kesinlikle söz konusu değildir. Gerekli kontrollerin daha sıkı ve etkin bir şekilde yapılması ile izne konu sahaların rehabilitasyon çalışmaları sonucu ormanlık alana dönüştürülmesi sağlanmış olacaktır.Haberler