onedio

kanser Haberleri

kanser ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. kanser ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

C Vitamini Yanında Halt Etmiş: Kış Aylarında Enerjimizi ve Direncimizi Yükselten Vitamin
Yeni araştırmalar, D vitamininin yalnızca kemikleri güçlendirmekle kalmayıp bağışıklığı destekleyerek yaşlanmayı yavaşlatabileceğini ortaya koydu. Bilim insanları, özellikle eksikliği olan kişilerde D vitamini takviyelerinin solunum yolu enfeksiyonlarını azaltabileceğini ve kromozom uçlarını koruyarak hücrelerin sağlıklı kalmasına yardımcı olabileceğini belirtiyor.Kaynak
Kanser Geni Taşıyan Sperm Donörü Avrupa Genelinde 197 Çocuğun Babası Oldu
Avrupa genelinde yürütülen kapsamlı gazetecilik soruşturması, tıp dünyasını ve kamuoyunu sarsan çarpıcı sonuçlar ortaya koydu. Kanser riskini ciddi şekilde artıran nadir genetik mutasyonu taşıyan anonim sperm donörü, yıllar içinde yüzlerce çocuğun dünyaya gelmesine yol açtı. Bazı çocuklarda ağır kanser vakaları tespit edildi, hayatını kaybedenler oldu.Kaynak
Her Pazarda Bulunuyor: Kalp Sağlığını Güçlendiren Gizli Kahraman Belli Oldu!
Uzmanlar yediklerinizde başka bir değişiklik yapmaya gerek kalmadan kalp sağlığını destekleyebilecek bir gıdaya dikkat çekiyor. Purdue Üniversitesi Beslenme Bilimi Bölümü profesörleri tarafından Critical Reviews in Food Science and Nutrition dergisinde yayımlanan 22 orijinal çalışmanın incelemesi, bu gıdanın tüketiminin kalp krizi ve inme riskini düşürmede önemli rol oynayabileceğini ortaya koyuyor.Detaylar 👇Kaynak: Independent 
Demirin Terzisi: Gülfidan Soyuğur
Bir elinde kaynak makinesi, yüzünde yeşil bir ışığın gölgesini taşıyan maskesiyle… Gülfidan Soyuğur. Atölyesinde metalin soğukluğunu ateşin sıcaklığıyla bir araya getiren, malzemeyle sessiz bir diyalog kuran bir usta. Toprağın yumuşaklığından çoktan uzaklaşmış; inatçı, ağır ve çoğu zaman kabuğu kalın demire kendi dilini öğretmeyi seçmiş bir “demir terzisi”.Kıvılcımlar havada dağılırken, o demiri bir kumaş gibi okşayan sabrıyla çalışıyor. Her kaynak izi, heykelin bedeninde bir yol, bir iz, bir anlam hattı açıyor. Onun heykelleri çoğu kez kütleden çok boşlukla konuşuyor; görünmeyeni görünür kılan, eksik olanın içindeki sesi duyuran bir dinginlikle.Gülfidan, kadınlığın ince ritmini sanayinin gürültülü nabzıyla bir arada taşıyor. Atölyesi, metalin inadıyla insan iradesinin karşılaşmasını sessizce kaydeden bir tanık gibi. Şimdi maskesini kaldırıp o yorgun ama kararlı bakışlara yakından bakma zamanı. Bu röportaj, ateşin kıvılcımından kendi hikâyesini şekillendiren bir kadının dünyasına açılan bir kapı.
ABD'de Kanser Araştırmasında Çalışan Dr. Feyza Canan Evine Asla Sokmadığı 9 Şeyi Paylaştı
Kanser çağımızın laneti. Üzerine sayısız çalışma yapılsa da henüz net bir çözüm bulunmuş değil. Endüstrileşmenin getirdiği çevresel kirlilik, işlenmiş gıdalarla şekillenen beslenme alışkanlıkları, hareketsizlik ve stres gibi faktörler vücuttaki inflamasyonu ve hücre hasarını artırarak kanser riskini yükseltiyor.Teknolojik ilerlemeler, kanser tanı ve tedavi yöntemlerini geliştirmiş olsa da, hastalığın geniş yayılımı ve toplum üzerindeki ekonomik yükü, kanseri sadece bir tıbbi mesele olmanın ötesine taşıyor.ABD'de kanser araştırmasında çalışan Dr. Feyza Canan bir doktor olarak evine asla sokmayacağı 9 ürünü sebepleriyle birlikte açıkladı.
Günlük Hayatta Beynimizi Öldüren 9 Gerçek
Günlük yaşamımızda gerçekleşen her olaydan biz farkında olmasakta beynimiz etkilenir. Yediğimiz gıdalardan, yılların verdiği kötü alışkanlıklardan, beynimizi kullanmak zorunda olduğumuz güçten.. Tüm bu etkileşimler zekamızın artmasına ya da bazen azalmasına sebep olur. Zihinsel gücün gelişiminde çok önemli rol oynayan ama bizim fazla önemsemediğimiz bu alışkanlıklar veya olaylar bizim beyin hücrelerimizin ölmesine veya zihinsel durgunluk diye adlandırdığımız ama halk arasında düşük zeka olarak adlandırdığımız olaya sebep olur. Bu alışkanlıklardan kurtularak ve uzak durarak en önemli organımızı kurtarabiliriz.
Baba Bingöl'den Oğlunun Sözlerine Tepki
Yavuz Bingöl, Ahmet Hakan'a verdiği röportajda 'Tayyip Bey'in annesine küfredildi, o da Berkin'in annesini yuhalattı. Bu çok insani' deyince çok tepki çekti. Tepki gösterenlerden biri de Yavuz Bingöl'ün babası Yılmaz Bingöl. Baba Bingöl, ''Keşke ben de Alzheimer olsaydım da bunları görmeseydim'' diyor.İzmir'de yaşayan Yılmaz Bingöl, 'Oğlum adına Berkin'in ailesinden özür dilerim' diyerek başladı söze... Sonra da oğluna tepkisini dile getirdi...Yavuz düşünmeden konuşuyorÜç-dört gündür uyuyamıyoruz. Yavuz'un toplumda büyük antipati uyandıran, gerçek Atatürkçüleri, devrimcileri ve biz Alevi kitlesini üzen bu davranışlarını tasvip etmiyoruz. Yavuz'u benden daha iyi tanıyan olmaz. Büyük oğlum Yavuz düşünmeden konuşuyor. Ancak eleştirilerin linç edilme haline dönüşmesi de beni üzer.Yavruma yazık, psikolojisi bozukYıllardır gelip gitmiyor. Geçinemiyoruz. Ama evladımdır. Yavruma yazık, psikolojisi bozuk. Yavuz toplumun sanatçısıydı. Artık kasetleri kırılıyor. 30 yıllık emeğini 3 günde heba etti. İnsanın en büyük düşmanı kendisi.Yavrum gaf yapıyor(Yavuz Bingöl'ün 'Babam, Alevi olduğumuz anlaşılmasın diye benim ismimi Yavuz, kardeşimin ismini de Oğuz koydu demesi) Bu bir yalandır. Zavallı yavrum gaf yapıyor. Ben harp okulundan ayrılıp, öğretmen okulunun yatılı kısmındaydım ve Yavuz'un doğduğu gece orada bulunamadım. Ağabey İstanbul'daydı. Kamil ismini düşünüyorlar. Doğumu yaptıran doktorun ismi Yavuz'muş. 'Babası Yılmaz ile uyumlu olur' diye bu adı önermiş. Biz geçmişteki olaylara takıntılı insanlar değiliz.Atadan, dededen CHP'liyizBiz atadan, dededen CHP'liyiz. Kılıçdaroğlu'nun adaylığında Yavuz onun için geceli gündüzlü çalıştı. Belki siyasette kendine bir yer edinmeyi istemiş olabilir. Ama bu konuda onun adına konuşmayayım.Yavuz İstanbul'da, Ankara'da, İzmir'de, ücretsiz veya düşük ücretler karşılığında CHP'li belediyelerin yanında olmuştur. Şimdi nasıl böyle oldu, anlamıyorum. Yavuz şaşkın. Tezcanlı olmasına, düşünmeden hareket eden yapısına bağlıyorum. Yavuz özünde iyi bir insandır.Keşke ben de Alzheimer olsaydımAnnesi rahatsız (Alzheimer) olduğu için gıyabında konuşmayı doğru bulmuyorum. Keşke ben de Alzheimer olsaydım da bunları görmeseydim.Kardeşi de Yavuz'dan şikayetçiDiğer oğlum Oğuz Almanya'da yaşıyor. Geçen ekimde onun evinde misafir oldum. Oğuz da Yavuz'dan çok şikayetçi. Zannedildi ki biz Yavuz'dan para istiyoruz, o da bize bakmıyor. Hayır. Para gönderse ben kabul etmem. Benim için 'kumar oynuyor' denilmiş. Ben kumar bilmem. Kahvehaneye bile gitmem. Üç-dört yıldır Yavuz ile görüşmüyorduk. Kanser olmama rağmen... Geçen mart ayında Yavuz bana telefon etti. 'Baba yanımda kız arkadaşım var. Sizinle tanışmak istiyor' dedi. 'Kapımız açık' dedim. Geldiler, bir akşam bende kaldıar. Yavuz'un bana maddi yardımı üçer, beşer bin lira olmak üzere toplamda 30 bin lirayı geçmez. Benim askerliğinden itibaren ona harcamalarım, verdiğini karşılar.Yavuz'un dik durmasını isterdimBen bu iktidarın anti demokratik uygulamaları karşısında Yavuz'un dik durmasını isterdim. Solcu olup da sağın nimetlerinden faydalanmak için sağa geçen, yalakalık yapan, mevki makam kapan, milyarları kazanan insanların yolunda yer almamalıdır.'''' Yavuz'un adına özür dilerim''Sözcü Gazetesi'ne konuşan Yılmaz Bingöl, Berkin Elvan'ın ailesinden özür dilediğini belirterek, ''Berkin Elvan, İsmail Korkmaz ve diğerleri... Hepsi evladım. Berkin ve annesine yapılan muameleye karşı dururum. Yavuz'un adına onlardan yüz defa özür diliyorum. Yavuz'un villaları vs. var. Gözü daha başka yerlerde... Yükselmek istiyor. Belki de yönünü siyasette makam mevki edinme rotasına yöneltmiş olabilir. Geçen yaz telefonda Yavuz'a 'Oğlum, Gezi'de insanlara zulmeden, gençleri öldüren, kör eden bir anlayışla nasıl yan yana olursun? Onların yanına nasıl gidersin? Onlarla nasıl türkü söylersin' diye sordum. Bana 'Peki baba ben milletvekili olursam ne yapacaksın? Evlatlıktan ret mi edeceksin' ifadelerini kullandı.CNN Türk
Bilinçaltımız Hastalıklara Yol Açabilir mi?
Hastalıklarımızın sebeplerinin sadece fiziksel olmadığını, duygusal çatışmalarımızın da hasta olmamızda büyük bir etken olduğu bilinen bir gerçek. Ruhsal Gelişim Danışmanı Gülnur Ünal duygusal çatışmalarımızn hastalık sebebi olduğunu belirtiyor ve “Hastalığı bedenden uzaklaştırmak tedavi edilmeli. Ancak, bilinçaltımıza yerleşmiş ve hastalığa neden olan olumsuz düşünceleri tespit ederek onları dönüştürdüğümüzde hastalıkları kalıcı biçimde ortadan kaldırmak mümkün” diyor. Son zamanlarda hangi doktora gidersek gidelim, “stresten uzak durun” önerisini sık sık duymaya başladık. Yaşamımızdaki her deneyim gibi hastalıklarımızı da düşüncelerimizle, bilinçaltımıza yerleşmiş inançlarımızla kendimiz yaratıyoruz. Ruh, zihin ve beden bütünlüğünü bozduğumuz zaman ruhsal veya fiziksel rahatsızlıklar baş göstermeye başlıyor. Öfke en önemli etken Ayrıca öfkenin hasta olmamızla ilgili çok önemli bir etken olduğunu vurgulayan Gülnur Ünal Şunları söylüyor: “Yaşadığımız olaylar ve bunların bizde bıraktığı düşünce, inanç ve duygular bilinçaltımızda kodlamalar olarak yerleşiyor. Geçmişte yaşanmış bir olayı kodlayan bilinçaltı, o durumu hatırlatan bir imgeyle karşılaştığında sorunu aktifleştiriyor. Duygusal çatışma yaşadığımız her durum bedenimizde belirli bir bölgeyi etkiliyor. Çatışmanın şiddetine bağlı olarak rahatsızlığın ölçüsü de değişiklik gösteriyor. Yorgunluk, halsizlik, isteksizlik, çarpıntı, sırt ve boyun ağrıları, egzama gibi rahatsızlıklar; en çok da korku, endişe, öfke, güvensizlik duyduğumuz zamanlarda ortaya çıkıyor. Öfke ya da korkuya kapıldığınızda kalbinizin ritmini, akciğerlerinizi ve diğer organlarınızın sağlıklı çalışmasını bozabilirsiniz.” www.unimetre.com Ayrıca kimi duygu ve düşüncelerin vücudun belirli yerlerinde rahatsızlıkara yol açabileceğini söyleyen Gülnur Ünal, bunları şu şekilde sıralıyor; •Baş Ağrısı: Kendini muteber görmemek. Kendini eleştirmek. Korku. • Kilo: Korku, korunma ihtiyacı. Duygulardan kaçmak. Güvensizlik, kendini reddetmek. Doyum aramak • Bulimia: Kendinden nefretin çılgın bir doldurma ve boşaltması. Umutsuz dehşet. • Bunama (Alzheimer): Çocukluğuna sözde geri dönüş. Bakım ve ilgi talep etmek. Hayatın yükünden kaçış. • Cinsel Soğukluk: Korku, zevk almayı reddetmek. Cinsel ilişkinin kötü bir şey olduğuna inanmak. Duyarsız partnerler. Babadan Korkmak. • Depresyon: Sahip olma hakkına sahip olmadığını hissetmekten kaynaklanan kızgınlık. Umutsuzluk. • Hiperaktiflik: Korku. Kendini baskı altında ve çılgın hissetmek • Diyabet: “Keşke öyle olsaydı” düşüncesinden kaynaklanan özlem. Büyük bir kontrol ihtiyacı. Derin keder. “Geriye hiçbir tatlılık kalmadı.” • Horlama: Eski düşünce kalıplarını bırakmayı inatçı bir biçimde reddetmek. • Kalp Krizi: Para ya da mevki uğruna kalbindeki tüm sevinci yok etmek. • Kanser: Derin incinme. Uzun zamandır süren içerleme. İnsanı yavaş yavaş yiyip bitiren bir sır ya da üzüntü. Nefretleri taşımak. “Ne yararı var ki?” yaklaşımı. • Kısırlık: Korku ve yaşama sürecine direnme veya ebeveynlik deneyimine ihtiyacı olamama. • Menepoz: Artık arzu edilmeme korkusu. Yaşlanma korkusu. Kendini reddetmek. Kendini yeterince iyi, yeterli hissetmemek. • Sağırlık: Reddetmek, inatçılık, kendini tecrit etmek. “Duymak istemediğiniz nedir? “Beni rahatsız etmeyin?” • Selülit: Biriktirilmiş öfke ve kendini cezalandırmak. • Tiroit- boğaz rahatsızlıkları: Kendi duygu ve düşüncelerini ifade edememe: • Göz rahatsızlıkları: Hayatından memnun olmama, kendine güvensizlik, umut kaybı. • Dalak, pankreas rahatsızlıkları: Hayatın zevklerini yaşayamama, gelecekten ve başaramamaktan korkma • Boyun, omuz ağrıları: Yaşamda esnek olmama, inatçılık, öfke kaynaklı duygusal çatışmalar.