Görüş Bildir

İnan Kıraç Haberleri

İnan Kıraç ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. İnan Kıraç ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

18. Aydın Doğan Ödülü Ozan Sağdıç'ın
Aydın Doğan Vakfı'nın kurucusu adına 1996 yılından bu yana düzenlediği Aydın Doğan Ödülü'nün, Vakıf Yönetim Kurulu 2014 yılında 'Fotoğraf' alanında verilmesine karar verdi. Doğan Hızlan (Başkan), Ersin Alok, Ozan Bilgiseren, Güler Ertan, Kamil Fırat, Ara Güler, Sabit Kalfagil, Sebati Karakurt, İzzet Keribar ve Engin Özendes'ten oluşan Seçiciler Kurulu 13 Mart 2014 Perşembe günü yaptığı toplantıda 1950'li yıllardan bu yana fotoğraftaki sürekliliği, güncel yaşamın belgelenmesindeki 'dil tutarlılığı' ve Cumhuriyet Türkiye'sinin görsel belleğine katkılarından dolayı Ozan Sağdıç'ı oybirliği ile seçti. Seçiciler Kurulu ayrıca, fotoğraf alanında yaptığı hizmetlerden dolayı da, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fotoğraf Bölümü'ne hizmet ödülü verilmesine karar verdi. Aydın Doğan Ödülü, ülkemizde kültür, sanat, edebiyat ve bilim eserlerini yaratıcılarının kişiliğinde, çeşitli dallar için verilen uğraşları, özveriyi, kaliteyi ve mükemmelliğinin yanı sıra emek verenlerin çalışma ve birikimleri ile ulusal ve uluslararası platformda övgü kazananları, mesleklerine başladıkları günden bugüne kadar gösterdikleri başarılar doğrultusunda ödüllendirerek, Türk insanının kültürünü ve yaşam kalitesini yükseltmek amacıyla veriliyor. Ozan Sağdıç'ın özgeçmişi Ozan Sağdıç, 1934 yılında Balıkesir'de doğdu. Çocukluğunu Edremit'te geçiren Sağdıç, ortaokul eğitimini İzmir Buca'da, lise eğitimini İstanbul Kabataş Lisesi'nde tamamladı. Fotoğrafla ilk olarak lise son sınıfta tanıştı. 1956'da Hayat Mecmuası'nda foto muhabiri olarak göreve başladı. 1930'lardan başlayıp 50-60'lı yıllara kadar süren Henri Cartier-Bresson'un öncülük ettiği gerçeklik akımını Hayat ile Türkiye'ye taşıyan kuşağın bir temsilcisi oldu. 1959 sonlarında Hayat mecmuasının Ankara bürosuna geçti. Çağla Çağı isimli bir şiir kitabı olan Sağdıç, A.Ü. Siyasal Bilgiler Fakültesi ve H.Ü. Güzel Sanatlar Fakültesi'nde sanat dersleri verdi. Ömer Hayyam ve Mevlana'nın rubailerini Türkçe'ye çevirdi, Nasrettin Hoca fıkralarını manzum tekniği ile anlattı, Nasrettin Hoca'nın fıkralarındaki hicvi, şiirin olanaklarını kullanarak vurguladı. AFSAD'a onursal üye seçildi. Orada,'Bir Kutu Makine ve Ben' adlı bir sergi açtı. Fotoğraf Sanatı Kurumu kurucu üyeleri arasında yer aldı. Fotoğraf dalında devlet sanatçısı seçildi. Hayat mecmuasından ayrıldıktan sonra Ankara'da yayın-endüstri, turizm fotoğrafları, takvim, poster çalışmaları yapan ve baskı hizmetleri veren bir işyeri açtı. Açmış olduğu sergilerin katologları yayınlandı: Yaşadığım Ankara'dan Sayfalar, Röportaj Fotoğrafları, Geçen Yüzyıldan İnsan Manzaraları, Doku, Baki Kalan Bu Kubbede, Dünyanın Çocukları, Çocukların Dünyası, Menderes Irmağı Boyunca, En Büyük Dinleyici İsmet İnönü, Doğa'nın Şiiri Kapadokya... Ankara Büyükşehir Belediyesi için 'Bir Zamanlar Ankara' ve TRT adına 'Dünyanın Bütün Çiçekleri' albümlerini hazırladı. Toplumcu, belgesel fotoğrafın ve fotojurnalizmin ilk temsilcilerinden olan Ozan Sağdıç, fotoğraf yaşamı boyunca günlük yaşama esprili bir dille yaklaşan bir tarz yakalamıştır. Ozan Sağdıç, 2010 yılında Bursa Fotoğraf Sanatı Derneği'ne Onur Üyesi seçilmiştir. Geçmişten Günümüze Aydın Doğan Ödülü 1) 1997 Aydın Doğan Ödülü: Roman Adalet Ağaoğlu 2) 1998 Aydın Doğan Ödülü: Soysal ve Beşeri BilimlerProf. Dr. Doğan Kuban ve Prof. Dr. Emre Kongar 3) 1999 Aydın Doğan Ödülü: Görsel Sanatlar Ara Güler 4) 2000 Aydın Doğan Ödülü: Şiir Melih Cevdet Anday 5) 2001 Aydın Doğan Ödülü: Tarih İlber Ortaylı 6) 2002 Aydın Doğan Ödülü: Klasik Batı MüziğiAnkara Devlet Konservatuarı 7) 2003 Aydın Doğan Ödülü: Arkeoloji Ord. Prof. Dr. Sedat Alp ve Prof. Dr. Altan Çilingiroğlu Hizmet Ödülü: Türk Eskiçağ Bilimleri Enstitüsü ve Suna-İnan Kıraç Akdeniz Medeniyetleri Araşt. Enstitüsü 8) 2004 Aydın Doğan Ödülü: Türk Halk MüziğiYücel Paşmakçı Hizmet Ödülü: İstanbul Teknik Üniversitesi Türk Musikisi Devlet Konservatuarı ile Folklor Kurumu 9) 2005 Aydın Doğan Ödülü: Kent Mimarisi, Kent Dokusu İzmir Konak Meydanı Düzenlemesi ve Kastamonu Tarihi Kent Dokusu İyileştirme Projeleri 10) 2006 Aydın Doğan Ödülü: Resim Adnan Varınca 11) 2007 Aydın Doğan Ödülü: Moda Tasarımı Özlem Süer ve Ümit Ünal 12) 2008 Aydın Doğan Ödülü: Heykel Seyhun Topuz 13) 2009 Aydın Doğan Ödülü: Tiyatro Genco Erkal 14) 2010 Aydın Doğan Ödülü: Sinema Nuri Bilge Ceylan 15) 2011 Aydın Doğan Ödülü: Türk Halk MüziğiMehmet ÖzbekHizmet Ödülü: Ege Üniversitesi Devlet Türk Musikisi Konservatuarı 16) 2012 Aydın Doğan Ödülü: Öykü Selim İleri 17) 2013 Aydın Doğan Ödülü: Türk Müziği Prof. Dr. Nevzat Atlığ Türk Musikisi Vakfı 18) 2014 Aydın Doğan Ödülü : Fotoğraf Ozan Sağdıç Hizmet Ödülü: Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Fotoğraf Bölümü
Avrupa Şampiyonluğu Yemekte Kutlandı
Galatasaray Kulübü camiası, Euroleague'de Fenerbahçe'yi 69-58 mağlup ederek Avrupa'nın en büyüğü olan Galatasaray Odeabank için verilen yemekte bir araya geldi.Galatasaray Adası'nda gerçekleşen yemeğe Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Ünal Aysal, İkinci Başkan Özkan Olcay, Başkan Yardımcısı Ümit Özdemir, Başkan Yardımcısı Candan Erçetin, Yönetim Kurulu Üyeleri Adnan Nas, Mete İkiz, Şükrü Ergün, Sedat Doğan, Aka Gündüz Özdemir, Mehmet Cibara, Ahmet Yüce Ocaklı, Mehmet Emin İpekdokuyan, Necati Demirkol, Ebru Köksal, Divan Kurulu Başkanı İrfan Aktar, Galatasaray Eğitim Vakfı Başkanı İnan Kıraç, Galatasaraylılar Derneği Başkanı Polat Bengiserp, Türkiye Basketbol Federasyonu Başkanı Turgay Demirel, Galatasaray Odeabank Basketbol Takımı Oyuncuları, Teknik ve İdari Kadrosu ve Sarı-kırmızılı camiadan çok sayıda davetli katıldı. Yemekte konuşan Başkan Ünal Aysal, 'Bu akşam şampiyon kızlarımızı kutlamak ve onlarla beraber, beraberce Galatasaray'ın diğer branşlarına örnek olacak bir başarıyı getirdikleri için takımımızı tekrar tekrar tebrik etmek için bir aradayız. Galatasaray'da başarılara alıştık ama hedefimiz özellikle yurtdışı başarılarıydı. Buna benzer başarıları daha önce de elde ettik. Kızlarımız bunu bize bir kere daha hatırlattı. Nelerin yapılacağı, imkansızın başarılabileceğini bize gösterdi. Huzurunuzda kızlarımıza tekrar teşekkür etmek istiyorum. Bu vesileyle bir teşekkürü de başarının arka planında olan, bize destek veren sponsorumuz Odeabank'a ediyorum' dedi. Organizasyon yemeğin ardından kesilen dev şampiyonluk pastasıyla son buldu.Şampiy10
Beyoğlu'nda Mutlaka Görmeniz Gereken 10 Mekan
Beyoğlu'nun Kasımpaşa semtinde bulunan Aynalıkavak Kasrı, Yıl içerisinde birçok turist tarafından ziyaret edilmekle birlikte; ne zaman yapıldığı bilinmiyor. Evliya Çebebi, Seyahatname kitabında Aynalıkavak Kasrı'ndan bahsetmiş ve kasrın Fatih Sultan Mehmet zamanında yapıldığını yazmıştır.İstanbul'un görülmeye değer tarihi kasırlarından biridir. Dönem dönem padişahlar tarafından genişletilmiştir ve günümüze son haliyle gelmiştir. Aynalıkavak Kasrı'nı ziyaret etmek için bir gününüzü ayırabilir ve bu kasrın yanı sıra İstanbul'un diğer tarihi turistik alanlarını gezebilme imkanı yakalayabilirsiniz. Haliç kıyısındaki bu tarihi yapıyı görmeden İstanbul'dan ayrılmayın.
Zülfü Livaneli'ye Legion D'honneur Nişanı
Fransa’nın en üst düzey nişanı ’Legion d’honneur’ 2011’de de ünyaca ünlü yazar Yaşar Kemal’e verilmişti. Fransız Büyükelçiliği’nce Beyoğlu’ndaki Fransız Sarayı’nda düzenlenen törende Kemal’e, edebiyat alanında azınlık hakları, kültürel çeşitlilik ve kültürler arası diyaloğu yüreklilikle savunmasından ötürü layık görülen nişanı, Fransa Cumhurbaşkanı adına Legion d’Honneur Büyük Şansölyesi Orgeneral Jean-Louis Georgelin takdim etmişti. Nişanı alanlar arasında Ekrem Akurgal, Celal Atik, Behiç Erkin, Nilüfer Göle, Hicri Fişek, Ümit Boyner, Ara Güler, Sakıp Sabancı, İnan Kıraç, Oya Eczacıbaşı ve Güler Sabancı gibi iş ve edebiyat dünyasının öne çıkan isimler yer alıyor.Öte yandan 2006’da Fransa Ulusal Meclisi’nde Ermeni soykırımını inkarı suç sayan bir yasa tasarısının kabul edilmesi üzerine eski Bakan Kamran İnan ve YÖK eski Başkanı Erdoğan Teziç o tarihte Fransız nişanlarını iade etmişlerdi. Livaneli’ye nişanı 3 Temmuz Perşembe günü saat 19.00’da Fransız Sarayı’nda yapılacak törenle Fransa’nın Türkiye Büyükelçisi Laurent Bili tarafından taktim edilecek.habertürk
Graffiti, Sokaktan Müzeye Taşındı
İlhamını sokaktan alan graffiti sanatı, Suna ve İnan Kıraç Vakfı Pera Müzesi’nde dile geldi. Dün açılan “Duvarların Dili: Graffiti / Sokak Sanatı” sergisinde Amerika, Almanya, Fransa, Japonya ve Türkiye’den graffiti sanatçıları, müzenin duvarlarını kullanarak eserlerini yaptı. 5 Ekim’e kadar açık kalacak sergi, ‘içeri’ ve ‘dışarı’ kavramını tartışmaya açıyor. Sokak sanatı graffiti, bugünlerde Suna ve İnan Kıraç Vakfı Müzesi'nin duvarlarında dile geldi. Dün açılan “Duvarların Dili: Graffiti / Sokak Sanatı” adlı sergi, sokakların başkaldırısı olarak başlayan, günümüzde çağdaş kent sanatı olarak da adlandırılan ve son yıllarda sanat gündemindeki en popüler konulardan biri haline gelen graffitiyi sokaktan müzeye taşıyarak, sadece sanat çevrelerini değil, birkaç kuşağı etkilemiş bu fenomenin hem kapsamını hem de kültürel çeşitliliğini yansıtmayı hedefliyor. Roxane Ayral küratörlüğünde gerçekleşen, Amerika, Almanya, Fransa, Japonya gibi ülkelerin yanı sıra Türkiye'den de sanatçıların yer aldığı sergide Futura, Mare 139, Cope 2, Turbo, Wyne, JonOne, Tilt, Mist, Psyckoze, KR, Herakut, Logan Hicks, C215, Suiko, Evol, Gaia, Tabone, Funk ve No More Lies gibi farklı kuşaklardan ve disiplinlerden sanatçılar Pera Müzesi'ne özel projelerini gerçekleştirirken, Martha Cooper, Henry Chalfant ve Hugh Holland gibi fotoğrafçıların önemli kareleri sergide de yerini alıyor. Kökleri ilkçağ mağara resimlerine de dayandırılan graffiti, 1970'lerde New York'ta azınlık Afrika ve Hispanik kökenli gençlerin, kendilerini ifade etme ihtiyacı sonucu doğdu. Kısa zamanda yaygınlaştı ve bu sanata ilgi giderek arttı. Günümüzde underground (yeraltı) dönemini geride bırakan graffiti, artık küresel bir sanat akımı olarak anılıyor. Sanatçıların farklı stil ve teknikler kullanarak çeşitlenen eserleriyle kültürlerarası bir değer oluşturdukları bu sanat akımı, yalnızca bireysel bir varoluş mücadelesi olmaktan çıkıp toplumsal ve sosyal konuları da ele alarak daha geniş kitlelere ulaşmaya başladı. Sergi, uluslararası ve yerel sanatçı seçkisi ve tarihsel bir incelemeye olanak veren kurgusuyla, sokağın günümüz dinamiklerini, farklı stil ve estetik anlayışlarını bir araya getiriyor ve bu akımı fotoğraf, müzik gibi disiplinlerle birlikte ele alıyor. Sergi sadece müzede değil, Beyoğlu ve Beşiktaş belediyelerinin ayırdığı kent duvarlarıyla, İstanbul sokaklarını da graffitiye açarak hem daha geniş bir alana ve kitleye yayıyor, hem de içeri ile dışarı kavramlarını tartışma imkânı veriyor. “Duvarların Dili: Graffiti / Sokak Sanatı”, 5 Ekim'e kadar görülebilir. Zaman
Polat: "Galatasaray Tarihinde Kara Bir Lekedir"
Galatasaray'ın eski başkanı Adnan Polat, Sky 360'ta yayınlanan Telegol programında zehir zemberek açıklamalarda bulundu.Galatasaray Başkanı Ünal Aysal hakkında olay sözler sarfeden Polat, 2011 kongresinde kendisine ve sarı kırmızılı kulübün başkanlık makamına hakaret edildiğini dile getirdi.Aysal'ın başarısız bir yönetim sergilediğini dile getiren Polat, çok konuşulacak ifadeler sarfetti.İşte Polat'ın açıklamaları;'G.SARAY TARİHİNDE KARA LEKE''Benim gönderildiğim 2011 kongresi Galatasaray tarihinde bir kara lekedir. Galatasaray başkanlığı yıpratıldı. Son 3 buçuk senedir Aysal ile gelişmeleri görüyorsunuz. Galatasaray'da tamamiyle kavga ortamı var. Herkes birbiriyle küs. Ciddi suçlamalarda bulunuluyor. B u hale gelinmesinin birinci nedeni o kongredir.''Ben iki defa disipline verildim ikisinde de vazgeçildi. Karar almaya korktular. Aysal yönetime kendilerini eleştiren insanları disipline verdiler. Camiadaki insanları küstürdüler, susturmaya çalıştılar. Çevreyle olan ilişkilerinde kötü ilişkilere girdikleri için Galatasaray kaos ortamının içine girdi.''GENÇ G.SARAYLILAR KANDIRILDI''Galatasaray ekonomik olarak mirası yedi. Yani deniz bitti o yüzden bu duruma gelinildi. Ünal aysal'ın üyelik süreci kadar benim kulüpte aktiflik görevim var. Resmi olarak veya özel olarak. Galatasaray'ın içinde olan bitenden haberdar olduğunu sanmıyorum.3 senede belki bir şeyler öğrenmiştir.''Bazı şeyleri konuşurken neyi konuştuğunu bildiğini sanmıyorum. Galatasaray kongresi Galatasaray'a yakışmayacak şekilde kaos ortamına sürüklendi beni göndermek uğruna. Bu planlandı ve organize edildi, uygulamaya sokuldu.''O gün beni protesto edip el kaldıranlar benimle karşılaştıklarında 'allah bizim belamızı versin' diyorlar. Genç Galatasaraylıları kandırdılar. Neticede Galatasaray bugünlere geldi. Hangi Galatasaraylı memnun?''İNSANLARI MAHKUM ETTİRMEK İÇİN...''Galatasaray'ın 10 senelik acılarla dolu bir süreci olacağını düşünüyorum. Benim iadeyi itibara ihtiyacım yok. Ben hangi Galatasaray'a yanlış yaptım? Galatasaray şikeye bulaşmamış bir kulüpken o kavgayı seçmeyi ve düşmüş takımlara vurmayı seçtiler. Bizim adetlerimizde düşene vurulmaz.''Ben kanunların ve yönetmeliklerin uygulanmasını isterdim ama o insanları mahkum ettirmek için çabanın içinde olmazdım.''EN ONURLU NETİCE SEKİZİNCİLİKTİR''Yaşadığımız şampiyonluların içinde en onurlu netice 2010-11 sezonunda aldığımız sekizinciliktir. TFF kuyumuzu kazdı, camia arkamızdan vurdu. Rakipler zaten şike sürecinin içine girmiş. Açıkçası muhalefetin ve TFF'nin yanında olan medya da bizi bombardımana tutmuştu. Biz dört taraftan ateş altındaydık. Biz yine de şirket birleştirmesi yapıp stadı bitirdik. Galatasaray'ın tüm sorunlu ödemelerini yaptık. Daha salim bir duruma getirdik.''3 senelik sürede 220 milyon dolar borçla aldık, 328 milyon dolar borçla bıraktık. 118 milyon dolarla ne yaptık? 1996'dan bu yana gelen ne kadar UEFA problemli futbolcu ve menajer ödemesi varsa kapattık. Devlete tüm borçlarımızı kapattık. Bankalarla ilgili acil olan borçları ödedik ve Galatasaray'ın şirket birleşmesini yaptık. Buna 32 milyon dolar ödedik. Stadı devraldık ama içini oynanabilir hale getirebilmek için ciddi bir para ödedik. Riva'nın ruhsatlarını aldık. Bunların ruhsat harcı bile 10 milyon euro tutuyor. Bu temizlikleri yaparken borcu arttırdık ama 200 milyon dolar gelir yarattık. ''SERMAYE ARTTIRIMINDA HAKSIZLIK...''Biz basketbolda voleybolda Galatasaray'a yenilmiyorduk diyorlardı. İkinci ligdeydik de o yüzden yenilmiyorduk. Çok para harcayarak iyi neticeler alamıyorsunuz da para olmadan da olmuyor bu işler. Eğer şirket birleşmese olmasaydı Aysal o sermaye artışını nasıl yapacaktı? Buna da hiç katılmadım. Çünkü küçük yatırımcıları ziyana uğrattılar. Orada haksızlık yapıldı.''Ben bıraktığımda sponsorluk anlaşmaları 230 milyon euro civarındaydı. Biz 3 senede 300 milyon dolar harcadık. Ama neler yaptığımızı anlattım. 1 milyar dolarlık gelirde bu yönetim ne yapmış merak ediyorum. Çalışanların ücretleri 4-5 kat arttı. Bizim zamanımızda 4-5 kulüp arabası vardı şimdi 100'ün üzerinde bir rakam söyleniyor. Mevcut yönetimde çalışanların ücretleri 4-5 kat arttı. ''HİÇ VERGİ ÖDEMEMİŞLER''Vergi hiç ödememişler. Bu da haksızlık. Ödeyenler de isyan ediyorlar haklı olarak. Bir de varlık satışı yaptı. Biz o kadar sıkıntıda böyle bir şey yapmadık. Galatasaray'ın hisse senetlerini sattılar. Saymakla bitecek gibi değil.''Galatasaray'ı neresinden tutsak içler acısı. Yüreğimize hançer saplanıyor. Belki İnan Kıraç'ın ya da Galatasaray Eğitim Vakfı'nın menfaatlerine karşı bir hareket yapmışımdır. Galatasaray'a zarar veren herkesi kapının önüne koydum. Galatasaray bize Galatasaraylıların emanetiydi.''İNAN KIRAÇ'IN BENİMLE DERDİ NE?''İnan Kıraç'ın benimle alıp veremediği nedir bilmiyorum. Kendisine yakın adamlarla epey bir entrikalar çevirerek beni göndertti. O genel kurulda seçimlere girseydim yine kazanırdım. Ama insanlar bu işlere girerken gönül meselesi olarak giriyor. Ben kendimi bildim bileli Galatasaraylıyım. Ali Sami Yen ilk açıldığında ben girdim. İnan Kıraç o statlara girdiğimin binde biri kadar girmemiştir. Madalyaonun bir tarafını görüyor.''Ünal Aysal'ın esamesi okunmazken birden ortaya çıktı. Geldi 3 buçuk senede gördük çalışmalarını. Galatasaray'da başkanlar atama usulüyle belirleniyor. Bütün kulüpler şikeyle uğraşırken alınan şampiyonlukları çok büyük başarı olarak lanse ediyorsunuz. Sportif netice iyiyse taraftar mutludur. ''DENİZ BİTTİ, AYSAL GİDİYOR''Ünal Aysal zaten bırakıp gitmek istiyordu. Bıraktığımız miras bitti. Ünal Aysal bu yüzden bırakıyor. Bana yapılanlarla ona yapılan eleştirilere baktığımızda bunlar devede kulak bile değil. Bunun adına kaçıyor mu diyin ne diyorsanız diyin. Proje de üretemiyorlar. Kaynak da üretemiyorlar.''Ünal Aysal Özhan Canaydın'a AIG'den hisseleri alabilmek için 23 buçuk milyon dolar borç verdi. 35 milyon dolarlık bir hisse aldı kendisini garantiye aldı. 10 milyon dolardan fazla para kazandı. Galatasaray tarihinde böyle yapan başka biri var mı bilmiyorum.''ALP YALMAN'A TAVSİYEM ŞUYDU...''Galatasaray büyük bir kurum. Sıkıntılı günler yaşar. Bu hale getirenler çözer bunu. Alp bey tek başkan adayı. Devam edeceğini de biliyorum. Kendisiyle telefonda konuştum. Ona tavsiyem şuydu. Galatasaray'daki bütün yönetimler 50-60 isim etrafından dolaşıyor. Bunlardan kurtulmak lazım. Binlerce üye var bilinmeyen onlara şans verilmesi lazım. Bir iki tane tecrübeli ismin dışında yönetime yeni isimlerin sokulması gerektiğini tavsiye ettim. Alp Yalman sonuna kadar gideceğini söyledi.''Galatasaray içindeki kavga bitmezse çok kötü günler bekliyor. 2011 Mart ayındaki usulsüzlükten kurtulunması lazım. Galatasaray'a hayatını veren insanlar var. Disiplin cezalarıyla bu dünyadan göçüp gittiler. Bunları kaldırıp genel barış ilan edilmesi lazım. Alp beyin arkasında durup G.Saray'ı yeniden ayağa kaldırmak lazım''BORÇLAR ARTINCA ADAM BULAMAZSINIZ''Ben Galatasaray'a hizmetimi yaptım. Galatasaray'da ekonomik kriz olunca yönetime girmek isteyenlerin hepsi ortadan kayboluyolar. Kriz döneminde liste yapacak adam bulamazsınız. Başkanlığı kesinlikle düşünmüyorum. Alp beyin yönetimine girmem ama her türlü yardımı yaparım''Galatasaray samimiyetsizliğin en üst düzeyde olduğu bir dönemi yaşıyor. 2006'da Galatasaray bıçak sırtı değil miydi? Burada görev yine taraftara düşüyor maalesef. Avrupa'da takımlar ne kadar kötü olursa olsun tribünler dolu oluyor. Galatsaray taraftarı kulübe sahip çıkmalı.''Aysal, 3 buçuk yıldır Başbakan'dan randevu alamadı. Stadın yapımında bize çok yardım etti. 3 buçuk yıldır inşaatta oynuyorlar.'Sporx
"Ünal Aysal'a Yalvaracağım!"
Telegol programına açıklamalarda bulunan Galatasaray camiasının önemli ismi, Galatasaray Eğitim Vakfı Başkanı İnan Kıraç, Ünal Aysal'ın zor bir dönemde göreve geldiğini ve çok başarılı bir dönem geçirdiğini belirterek, 'Türkiye'deki 3 büyükler arasındaki en az borcu olan Galatasaray' dedi.Ünal Aysal'ın haksız eleştirilere maruz kaldığını savunan Kıraç, 'Galatasaray'a yazık oldu ve Galatasaraylılar Galatasaray'a yazık etti. Ünal'ı kırdık. Ünal daha çok çalışacaktı. Galatasaray kendi yapısı içinde Ünal'ı kırdı. Muhalefette konuşan insanlar, hep bozuk plak gibi aynı şeyleri söylüyorlar' diye konuştu.Başkan olmasının mümkün olmadığını söyleyen İnan Kıraç, 'Yaşım oldu 78, yoruldum. Galatasaray'a başkan olmam mümkün değil' ifadelerini kullandı.Ünal Aysal'ın bırakma kararına çok üzüldüğünü ifade eden Kıraç, 'Anladığım kadarıyla Ünal Aysal çok kırgın. Şu devirde bırakma kararı vermesine çok üzüldüm. İstanbul'a döner dönmez Ünal Aysal'a yalvaracağım. Gideceğim ayağına yalvaracağım' diye konuştu.Radyospor
İşte Türkiye'nin En Zengin Listesi
Ekonomist Dergisi, Türkiye'nin en zengin isimlerini açıkladı. Listede 17 - 25 Aralık tapelerinde 'milletin anasını belleyeceğiz' dediği iddia edilen Mehmet Cengiz'in sahibi olduğu Cengiz İnşaat da bulunuyor...2004'ten beri düzenlenen Ekonomist'in En Zengin 100 listesinin ilk üçünde yer alan aileler değişmedi. Koç Ailesi'nin serveti 10 yılda 4 kat artarak 8 milyar doları aşarken, Sabancı ve Şahenk ailelerinin serveti de 7 milyar doları aştı.CENGİZ İNŞAAT 14 SIRA YÜKSELDİ17-25 Aralık Yolsuzluk Operasyonu'nda internete düşen ses kayıtlarında 'milletin anasını belleyeceğiz' diyen Mehmet Cengiz'in sahibi olduğu Cengiz İnşaat da listeye tekrar girdi. Geçen yıl 78. olan şirket bu yı 58. sırada listedeki yerini aldı. 1 yıl önce 72. sırada olan Cengiz Holding 600 milyon dolarla listeye girmişti. Ancak 1 sene içerisinde şirketin değeri 400 milyon dolar arttı.Türkiye ekonomisi son 10 yılda iki kattan fazla büyürken, en zenginlerin serveti 4 kat arttı. Ekonomist Dergisi’nin 2004 yılından bu yana ‘En Zengin 100’ araştırmasına göre, son 10 yıldır Türkiye’nin en zengin ailelerinin serveti 2 milyar dolar seviyesinden 8 milyar dolar seviyesine ulaştı. 2004 yılında 1 milyar doların üzerinde serveti olan 24 aile varken, bugün bu sayı 57’ye yükseldi. 2004 yılında 390 milyar dolar olan Türkiye’nin milli geliri ise 10 yılda iki kattan fazla artarak 820 milyar dolar seviyesine yükseldi. Ekonomist’in araştırmasına göre Türkiye’den daha hızlı büyüyen ailelerin başında Koç, Sabancı ve Şahenk geliyor.Koç liderliği hiç kaptırmadıEn Zengin 100 listesinde yer alan zenginlerin bir bölümünü, Türk iş dünyasının köklü aileleri oluşturuyor. Bunların içinde 3-4 kuşaktır sağlanan geçmiş yıllara ait büyümeden, yatırımlardan kaynaklanan birikimi olan aileler var. Bunun başını da şu an üçüncü kuşak temsilcisi Mustafa Koç’un başkanlığını yürüttüğü Koç Holding’in sahibi olan Koç Ailesi çekiyor. 2004 yılında 2 milyar dolarla Türkiye’nin en zengin ailesi olan Koç Ailesi, aradan geçen 10 yılda listedeki yerini korurken, serveti 8 milyar dolara ulaştı.Şahenk Ailesi Sabancı’yı geçtiSon yıllarda Tüpraş başta olmak üzere enerji alanındaki yatırımlarıyla ve Yapı Kredi’yi satın alarak farkı daha da açtı. Holdingin yönetiminde üçüncü kuşak temsilcisi Mustafa Koç’un 2003’te görevi devralmasının ardından Koç’taki değişim ve büyüme trendinin daha da hızlandığını söyleyebiliriz. Koç’tan sonra 2004’te 2 milyar dolarla ikinci ve üçüncü sırada olan Sabancı Ailesi ve Şahenk Ailesi sıralamada yer değiştirirken servetleri de yine 3 kattan fazla arttı.Sakıp Sabancı’nın vefatından sonra ailede bölünme yaşansa da aile mensuplar 6-7 milyar dolarlık servetleriyle listenin 3, 4 ve 5’inci sırasında yer alıyorlar. Sabancıların bölünmesiyle birlikte daha önce üçüncü olarak listelerde yer alan, yönetim kurulu başkanlığını Ferit Şahenk’in yaptığı Doğuş Holding (Şahenk Ailesi) ikinci konuma yükseldi. Ferit Şahenk, Tansaş’ı Koç Grubu’na sattı. Garanti Bankası’nda önce General Elektrik ile ortaklık yaptı. Bugün ise İspanyol sermayeli BBVA ile ortaklık yürütüyor. Öte yandan En Zengin 100 listesinde yer alan Türkiye’nin köklü aileleri arasında Şarık Tara, Anadolu Grubu’nun ortakları Yazıcı Ailesi ve Özilhan Ailesi, Eczacıbaşı Ailesi, Yıldız Holding’in kardeş ortakları Murat Ülker ve Ahsen Özokur, Dinçkökler, Doğan Ailesi, Zorlu Ailesi, Kocabıyık Ailesi, Alarko Holding’in ortakları Garih ve Alaton aileleri var.İŞTE TAM LİSTE1- Koç Ailesi – Koç Holding (Serveti 8 milyar dolar üstü)2- Şahenk Ailesi- Doğuş Holding (Serveti 7-8 milyar dolar)3- Şevket Sabancı ve Ailesi – Esas Holding (Serveti 6-7 milyar dolar)4- Erol Sabancı ve Ailesi – Sabancı Holding (Serveti 6-7 milyar dolar)5- Türkan Sabancı ve Ailesi – S. Sabancı Holding (Serveti 6-7 milyar dolar)6- Tara Ailesi – Enka Holding (Serveti 6-7 milyar dolar)7- Eczacıbaşı Ailesi – Eczacıbaşı Holding (Serveti 5-6 milyar dolar)8- Yazıcı Ailesi – Anadolu Grubu (Serveti 5-6 milyar dolar)9- Hüsnü Özyeğin – Fiba Holding (Serveti 4-5 milyar dolar)10- Doğan Ailesi – Doğan Holding (Serveti 4-5 milyar dolar)11- Özilhan Ailesi – Anadolu Grubu (Serveti 4-5 milyar dolar)12- Zorlu Ailesi – Zorlu Holding (Serveti 4-5 milyar dolar)13-Murat Ülker – Kökler Holding (Serveti 3-4 milyar dolar)14- Ahsen – Orhan Özokur – Üs Holding (Serveti 3-4 milyar dolar)15- Mehmet Başaran – Habaş Holding (Serveti 3-4 milyar dolar)16- Çolakoğlu Ailesi – Çolakoğlu Grubu (Serveti 3-4 milyar dolar)17- Boydak Ailesi – Boydak Grubu (Serveti 3-4 milyar dolar)18- Konukoğlu Ailesi – Sanko Holding (Serveti 3-4 milyar dolar)19- Dinçkök Ailesi – Akkök Grubu (Serveti 3-4 milyar dolar)20- Kocabıyık Ailesi – Borusan Holding (Serveti 2-3 milyar dolar)21- Sevda – Serra Sabancı – Sabancı Holding (Serveti 2-3 milyar dolar)22- Ömer Sabancı – Densa Holding (Serveti 2-3 milyar dolar)23- Demir Sabancı – Sedes Grubu (Serveti 2-3 milyar dolar)24- Demet Sabancı Çetindoğan – Demsa Group (Serveti 2-3 milyar dolar)25- Gülçelik Ailesi – Enka Holding (Serveti 2-3 milyar dolar)26- Kibar Ailesi – Kibar Holding (Serveti 1,5-2 milyar dolar)27- Turgay Ciner – Ciner Grubu (Serveti 1,5-2 milyar dolar)28- Topbaş Ailesi – BİM (Serveti 1,5-2 milyar dolar)29- Çarmıklı Ailesi – Nurol Holding (Serveti 1,5-2 milyar dolar)30- Ali Ağaoğlu – Ağaoğlu Holding (Serveti 1,5-2 milyar dolar)31- Eren Ailesi – Eren Grubu (Serveti 1-1,5 milyar dolar)32- Mehmet E. Karamehmet – Çukurova Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)33- Lucıen Arkas – Arkas Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)34- Torun Ailesi – Torunlar Grubu (Serveti 1-1,5 milyar dolar)35- Feyyaz Berker – Tekfen Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)36- Nihat Gökyiğit – Tekfen Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)37- Akçağlılar Ailesi – Tekfen Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)38- Nihat Özdemir – Limak İnşaat (Serveti 1-1,5 milyar dolar)39- Sezai Bacaksız – Limak İnşaat (Serveti 1-1,5 milyar dolar)40 – İdris Yamantürk – Güriş Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)41- Necati Kurmel – Saray Halı (Serveti 1-1,5 milyar dolar)42- Gürsel Ailesi – Kiska Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)43- Hamdi Akın – Akfen Grubu (Serveti 1-1,5 milyar dolar)44- Mehmet Ali Aydınlar – Acıbadem Grubu (Serveti 1-1,5 milyar dolar)45- Ahmet Çalık – Çalık Grubu (Serveti 1-1,5 milyar dolar)46- Zafer Yıldırım – Orjin Grubu (Serveti 1-1,5 milyar dolar)47- Zafer Kurşun – Orjin Grubu (Serveti 1-1,5 milyar dolar)48- Erdemoğlu Ailesi – Erdemoğlu Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)49- İpek Ailesi – İpek Grubu (Serveti 1-1,5 milyar dolar)50- İshak Ailesi – Alarko Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)51- Garih Ailesi – Alarko Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)52- Erdoğan Demirören – Demirören Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)53- Altınbaş Ailesi – Altınbaş Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)54- İnan Kıraç -Kıraça Holding (Serveti 1-1,5 milyar dolar)55- Nezih Barut – Abdi İbrahim İlaç (Serveti 1-1,5 milyar dolar)56- Esirtgen Ailesi – Abdi İbrahim İlaç (Serveti 1-1,5 milyar dolar)57- Lodrik Ailesi – Enboy Tekstil (Serveti 1-1,5 milyar dolar)58- Mehmet Cengiz – Cengiz İnşaat (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)59- Bodur Ailesi – Kale Grubu (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)60- Erman Ilıcak – Rönesans Grubu (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)61- Yalçın Sabancı – Yasa Holding (Serveti 750 milyon -1 milyar dolar)62- Boyner Ailesi – Boyner Holding (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)63- Bayram Aslan – İçdaş (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)64- Kazancı Ailesi – Aksa Enerji (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)65- Orhan Ailesi – Orhan Holding (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)66- Kanatlı Ailesi – Eti Grubu (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)67 – Nuri Özaltın – Özaltın Grubu (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)68- Umur Üstünberk – Üstünberk Holding (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)69- Fettah Tamince – Rixos (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)70- Avni Çelik – Sinpaş Holding (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)71- Pak Ailesi – Pakmaya (Serveti 750 milyon -1 milyar dolar)72- Hüseyin Özdilek – Özdilek Grubu (serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)73- Küçük Ailesi – Lc Waikiki Grubu (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)74- İsfendiyar Zülfikari – Zülfikarlar Grubu (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)75- Yaşar Ailesi – Yaşar Holding (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)76- Yıldırım Ailesi – Yıldırım Holding (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)77- Cevahir Ailesi – Cevahir Grubu (Serveti 750 milyon – 1 milyar dolar)78- İbrahim Çeçen- Ic Holding (Serveti 500 – 750 milyon dolar)79- Ethem Sancak – Hedef Grubu (Serveti 500 – 750 milyon dolar)80- Karamancı Ailesi – Orta Anadolu Tekstil (Serveti 500 – 750 milyon dolar)81- M. Nazif Günal -MNG Holding (Serveti 500 – 750 milyon dolar)82- Çiftçi Ailesi – Çiftçiler Holding (Serveti 500 – 750 milyon dolar)83- Erdal Aksoy – Turcas Grubu (Serveti 500 – 750 milyon dolar)84- Öztürk Ailesi – Opet (Serveti 500 – 750 milyon dolar)85- Yahya Kiğılı – Hayat Holding (Serveti 500 – 750 milyon dolar)86- Kurdoğlu Ailesi – Ata Holding (Serveti 500 – 750 milyon dolar)87- Tosyalı Ailesi – Tosyalı Holding (Serveti 500 – 750 milyon dolar)88- Doğramacı Ailesi – Bilkent Holding (Serveti 500 – 750 milyon dolar)89- Yazıcı Ailesi – Diler Grubu (Serveti 500 – 750 milyon dolar)90- Yolbulan Ailesi – Kroman Çelik (Serveti 500 – 750 milyon dolar)91- Abalıoğlu Ailesi – Erbakır (Serveti 500 – 750 milyon dolar)92- Erikoğlu Ailesi – Erbakır (Serveti 500 – 750 milyon dolar)93- Nakiboğlu Ailesi – Naksan Grubu (Serveti 500 – 750 milyon dolar)94- Ünal Aysal – Unimar (Serveti 500 – 750 milyon dolar)95- Cemal Armağan – Özgörkey Holding (Serveti 300 – 500 milyon dolar)96- Kazım Türker – Türkerler Holding (Serveti 300 – 500 milyon dolar)97- İhsan Kalkavan -Kalkavan Denizcilik (Serveti 300 – 500 milyon dolar)98- Toksöz Ailesi – Sanovel (Serveti 300 – 500 milyon dolar)99- Yılmaz Ailesi – Sütaş (Serveti 300 – 500 milyon dolar)100- Bayraktar Ailesi – Bayraktar Group (Serveti 300 – 500 milyon dolar)Cumhuriyet
Bakan Fikri Işık: 'Yerli Otomobili 2020'den Önce Görmek Mümkün'
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, Gebze'deki Taysad Organize Sanayi Bölgesi'nde bulunan ve savunma sanayi ve ulaşım sektöründe faaliyet gösteren yurt içi ve uluslararası firmalara tasarım ve mühendislik hizmeti veren Hexagon Studio'yu ziyaret etti.Koç Holding Yönetim Kurulu Üyesi İnan Kıraç'ın da hazır bulunduğu ziyarette Bakan Işık yaptığı açıklamada 2020 yılından önce Türkiye ve dünya yollarında yerli otomobili görmenin mümkün olacağına inancının arttığını söyledi.Bakan Fikri Işık Gebze'de Taysad Organize Sanayi Bölgesi'nde kurulu savunma sanayide ulaşım sektöründe faaliyet gösteren Hexagon Studio'yu ziyaret etti. Burada tamamen genç mühendislerden oluşan ekibin bilgisayarları başında geliştirdikleri sistemleri tek tek gezerek inceleyen ve hayran kalan Bakan Işık, daha sonra yine Karsan adına Hexgon da dizayn edilen, daha önce New York Taxi'si için finale kalan araç ile minibüs ve midibüsleri inceledi, araçlarla ilgili bilgi aldı.İncelemelerinin ardından açıklama yapan Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Fikri Işık, şunları söyledi:'Yerli otomobilden önce Türkiye'nin artık otomobil dizayn edebiliyor olması, Türkiye'nin artık bilgiyi üretebiliyor olması, bilgiyi işleyebiliyor ve bilgiyi ticaretleşebiliyor olması son derece önemlidir. Bugün gezdiğimiz Hexagon'da bunu görmekten büyük mutluluk duyuyorum. Hexagon gerçekten bir uzay üssü niteliğinde. Uzay üssü görünümünde bir otomotiv geliştirme merkezi, aynı zamanda araştırma merkezi. Burada iki boyutu özellikle vurgulamak istiyorum. Bir tanesi Türkiye artık bu bilgileri üretiyor ve gerektiğinde satıyor. Artık Türkiye bilgi ihraç eden ülke konumunda. Henüz arzu ettiğimiz konumda değiliz.'Yerli otomobil için bugün ümidinin ve arzusunun daha çok arttığını, bunun en kısa sürede bunu 'ete kemiğe büründürmenin' mümkün olduğunu kaydeden Bakan Işık, sözlerini şöyle sürdürdü:'Otomotiv sektöründe çok büyük bir yarış ve adeta bir savaş var. Dolayısıyla burada bir markanın ortaya çıkmasını hükümet olarak önemsiyoruz. Gerek Hexagon, gerek başka firmalar artık bu bilgiye ve teknolojiye sahip. Ama önemli olan buradan bir marka çıkarmak. Bir Türk markasının sadece Türkiye'nin değil dünyanın bütün yollarında arzı endam etmesini sağlamak. Bu çalışmaları somut bir noktaya getirip sizlerle de paylaşacağız. Hedef olarak 2020 den önce her şey ile, satılan bir otomobil çıkarmayı hedeflemiştik. Biz biraz da ihtiyatlı konuşmak zorundayız. Şu andaki gelişmeler 2020'den önce bir Türk markasının bir Türk otomobil markasının Türkiye ve dünya yollarında arzı endam edeceği yönünde.'Bakan Işık bu açıklamasının ardından Hexagon'da askeri amaçlı geliştirilen bazı sistemlerin bulunduğu kozmik odaları basına kapalı olarak gezdi.İNAN KIRAÇ: BİR TÜRK FİRMASI BU İŞİ YAPACAKİnan Kıraç, Bakan Işık'ın tesislere gelmesi beklenirken DHA muhabirinin sorularını yanıtladı. İnan Kıraç, yerli otomobil yapımıyla ilgili olarak, 'Muhakkak ki yerli isme yerli markaya ihtiyacımız var. Bu yerli markayı yapabilmek için biraz geç kaldık. Ama yapılması lazım' dedi. Bu konuda yarış halinde olduklarını belirten Kıraç, 'Bir New York taksisi hikayesi çıkarttık. Ondan sonra Londra çıktı. Dolayısıyla bunlar bir hamle daha bekliyor. Ama biraz para kazanmamız lazım, ondan sonra dedik. Fakat öyle zannediyorum ki ya biz, ya bizle beraber bir Türk firması bu işi yapacak' diye konuştu.Yerli otomobil konusunda alt yapının hazır olup olmadığına ilişkin soruya da İnan Kıraç, 'Gördüğünüz şu bina altyapı. Bütün her şeyiyle hazır. İhtiyaç olan, bir doğru modeli bulmak. Çünkü ilk tarife göre 25 bin ile 35 bin arasında bir otomobil denildiği takdirde siz aşağı yukarı dünyada 700 markanın arasına düşüyorsunuz. Ve bunların hepsi dev. Bu markalar bize hayat vermez. O nedenle doğru bir işe girmemiz lazım' dedi.VALİLERDEN DESTEKBakın Işık'ın incelemesinde hazır bulunan Bursa Valisi Münir Karaloğlu da Türkiye'de otomotiv sektörünün geliştiğini, sadece Bursa'nın üretim kapasitesiyle Türkiye'de otomotivden raylı sisteme, hava aracına kadar üretemeyeceği araç türü olmadığını belirtti. Karaloğlu, şunları söyledi:'Bizim ihtiyacımız yerli marka. İnan Beyin de söylediği gibi, yerli marka organizasyonu. Yoksa Türkiye şu anda sadece Bursa'dan 500 bin yerli araç ihraç ediyor. Ama yerli markaya ihtiyacımız var. Bunun da zamanı gelmiştir artık. Şu anda doğum sancıları var. Yerli aracı üretiyoruz, yerli markamız da olacak. İşadamlarıyla oturulup konuşulacak. Onların haklı olarak çekinceleri var. Bursa'da Karsan fabrikasını gezseniz, elleri havaya kaldırırsınız. Yerli markası da var ama otomotivde, güçlü bir dünya markasına ihtiyaç var. Sayın Bakanımız izah edecek. Belki elektrikli araçta Türkiye öne çıkabilir beklentisi var. İnşallah en kısa zamanda yerli markamız da olacak. Ben inanıyorum, Türk sanayicisine inanıyorum.'Kocaeli Valisi Hasan Basri Güzeloğlu da bu tesisin Türkiye'nin iddiasını ortaya koyan, otomotiv yan sanayinin çok özel bir üretim alanı olduğunu vurguladı. Hükümet programında Kocaeli'nin yüksek katma değerli, inovatif temelli dönüşümün üretimin de yeni bilişim vadisiyle bir nevi hazırlayıcısı kent konumunda tanımlanıp ilan edildiğini anlatan Güzeloğlu, 'Türkiye, çok güçlü bir pazarı, özellikle yan sanayisinde çok önemli uzmanlaşmış üretimi ve iddiası, bunu destekleyen üretim segmentiyle yeni dönemde otomotivde de kendi markasını üretecek. Özellikle çevreci ve elektrik dahil yeni teknolojileri buluşturacak bir altyapıya sahip. İnşallah bunu gerçekleştireceğimize inanıyoruz' dedi.Mustafa BAĞDİKEN - Ergün AYAZ - Orhan UZUN / GEBZE (Kocaeli) (DHA)