Şubat Ayında En Az 140 İşçi Can Verdi...
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi'nin (İSİG) verilerine göre Şubat ayında en az 140 işçi, iş kazalarına bağlı olarak yaşamını yitirdi. İSİG'in yayımladığı istatistiklere göre 2015 yılında en az bin 730 işçi hayatını kaybetti. Bu, ayda ortalama 133 işçinin hayatını kaybetmesi anlamına geliyor. Türk Mühendis ve Mimarlar Odalar Birliği’nin (TMMOB) 'İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü' olarak ilan ettiği bugün de, yani 3 Mart’ta durumun değiştiğini söylemek zor...
İSİG, yazılı, görsel ve dijital basına yansıyan, emek-meslek örgütlerinden gelen bilgiler ve işçiler ile işçi yakınlarının bildirimleri ışığında işçi ölümleriyle ilgili rapor hazırlıyor.
2016 yılında iki ayda en az 255 iş cinayeti…
Ocak ayında en az 115 işçi hayatını kaybetmişti. Şubat ayında 140 işçinin de yaşamını yitirmesiyle 2016'nın ilk iki ayında yaşamını yitiren işçilerin sayısı 255 oldu.
2016 Şubat ayında iş cinayetlerinde büyük artış
2013 yılından bugüne Şubat ayında yaşanan iş cinayetleri:
2013 yılının Şubat ayında en az 60 işçi,
2014 yılının Şubat ayında en az 84 işçi,
2015 yılının Şubat ayında 85 işçi,
2016 yılının Şubat ayında ise en az 140 işçi yaşamını yitirdi.
En çok inşaat, savunma/güvenlik, tarım, ticaret/büro ve taşımacılık işkollarında
En çok trafik/servis, düşme, ezilme/göçük nedenli
12'si kadın, 128'i erkek işçi
4 çocuk ve 24 yaşlı işçi
15-17 yaş aralığında 4 işçi,
18-27 yaş aralığında 25 işçi,
28-50 yaş aralığında 76 işçi,
51 yaş ve üstünde 24 işçi,
Yaşı tespit edilemeyen/bilinmeyen 11 işçi yaşamını yitirdi.
En çok İstanbul, Ankara, İzmir, Adana, Aydın, Kocaeli ve Tekirdağ’da
Şubat ayında Türkiye’nin 42 şehri ile yurtdışında iki ülke de iş cinayetlerinde işçiler hayatını kaybetti. 23 ölüm İstanbul’da; 19 ölüm Ankara’da; 7’şer ölüm Adana ve İzmir’de; 6’şar ölüm Aydın, Kocaeli ve Tekirdağ’da; 4’er ölüm Kayseri ve Konya’da; 3’er ölüm Antalya, Balıkesir, Bilecik, Edirne, Karaman, Ordu, Samsun ve Zonguldak’ta; 2’şer ölüm Burdur, Bursa, Çanakkale, Diyarbakır, Erzurum, Gaziantep, Şanlıurfa ve Trabzon’da; 1’er ölüm ise Ağrı, Afyon, Bayburt, Çankırı, Çorum, Düzce, Hatay, Karabük, Kırşehir, Manisa, Mardin, Mersin, Osmaniye, Rize, Sakarya, Sivas, Yalova, Irak ve Malta’da yaşandı.
Her ay 100'den fazla işçi hayatını kaybediyor...
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun verilerine göre 2007 yılı ile 2010 yılı arasında dört yılda ölenlerin sayısı 4 bin 523 olmuştu. Bu ayda ortalama 94 işçinin hayatını kaybetmesi demek.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi’nin yayımladığı istatistiklere göre 2015 yılında en az bin 730 işçi hayatını kaybetti. Bu ise ayda ortalama 133 işçinin hayatını kaybetmesi anlamına geliyor.
İş cinayetlerinde yakınlarını kaybedenlerin ailelerinin gönüllü avukatlığını yapanlardan avukat Gökhan Küçük, Türkiye’de iş güvenliğinin sağlanması için gerekli mevzuatın yapıldığını söylüyor.
Türk Mühendis ve Mimarlar Odalar Birliği'nin bugünü 'İş Cinayetlerine Karşı Mücadele Günü' olarak ilan etmesinin sebebi, 3 Mart 1992'de Zonguldak, Kozlu'da meydana gelen ve 263 madencinin ölümüyle sonuçlanan grizu patlamalarının yıl dönümü olması. Bu maden kazası 13 Mayıs 2014 Soma faciasına kadar Türkiye'nin en yüksek sayıda ölümlü iş kazası idi.
Davutpaşalı ailelerin her ayın ilk Pazar’ı İstiklal Caddesi’nde yaptıkları eylem ses getirdi. İki yıl sonra sorumluların yargılanması için ceza davası açıldı ve 2014 yılında sonuçlandı.
Ancak bu aileler bu kez, iş cinayetlerini yakınlarını kaybeden başka ailelerle dayanışmak için yine ve hep iş başında kaldı.
Küçük 2012 yılında çıkarılan kanun ile birlikte, mevzuatta boşluk olmadığını belirtiyor.
BBC Türkçe’nin sorularını yanıtlayan Küçük, sorunun uygulamadan kaynaklandığını söylüyor.
Özellikle denetimin işveren tarafından işe alınan bir iş güvenliği uzmanı tarafından yapılmasının pratikte mümkün olmadığını vurguluyor.
Küçük, “Kanun gereğince iş güvenliği uzmanı, işyerinde bir tehlike gördüğünde bunu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirmek zorunda. Bir işyerinde patron ile iş güvenliği sözleşmesi imzaladınız ve işvereninizi bakanlığa şikayet edeceksiniz... Bu sistemi burada yanlış kuruldu zaten” diyor.
Küçük’e göre hukuki süreçte ise mahkemeler daha çok bilirkişilerin raporları yönünde kararlar oluşturuyor ve bazı bilirkişi raporları işverenden ziyade işçiyi kusurlu sayıyor bu raporlarda.
'Davalarda, kamu görevlilerinin yargılanmasına giden yol genellikle kapalı...'
Uzmanların ve avukatların dikkat çektiği konulardan bir diğeri ise davalarda, kamu görevlilerinin yargılanmasına giden yolun genellikle kapalı olması.
Türkiye’yi sarsan, ülke tarihinin en büyük maden faciası olan Soma’da 301 kişinin ölümünün ardından kamu görevlilerinin mahkeme önüne çıkarılmaması da bunun örneklerinden biri.
Yargılanması muhtemel kamu görevlilerinin bağlı olduğu bakanlıklar soruşturmalara izin vermezken, kamu görevlilerinin ihmali ile ilgili savcılığın ayrı olarak yürüttüğü soruşturma henüz sonuçlanmadı.
Türkiye, kanun ve mevzuatın uygulandığı ve etkin bir şekilde denetlendiği bir sisteme geçişin yollarını ararken ölümle sonuçlanan iş kazaları devam ediyor.
Ailelerin dilekleri ortak: Başka işçi ölmesin
Yakınlarını kaybedenlerin aileleri ise bir yandan hukuk mücadelesi verirken öbür taraftan, 28 Nisan Uluslararası İş Cinayetlerinde Hayatını Kaybedenleri Anma ve Yas Günü’nün Türkiye tarafından da kabul ve ilan edilmesi talebini seslendiriyorlar.
Dilekleri ise ortak: Başka işçi ölmesin.
İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisi ve Rengin Arslan, BBC Türkçe
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
iste insanlarin hayatlari bu kadar ucuz, biz hala survivor tartisalim
vahşi kapitalizm ülkemizi ele geçirdi.
şimdi bana kızacaksınız ama yarın devlet iş güvenliği konusunda müthiş yasalar yapsa adamlar uymyayıp bana bişey olmaz derler yalansa yalan deyin
Yalan kardeşim .Müthiş yasalar zaten var Şöyle ki sadece kanunu koyup geri çekilirsen bana bişe olmaz derler ama adam gibi denetleyip kanuna uymayanı evine g... Devamını Gör