Yayımlandığı dönemde, Time tarafından ingilizce yazılmış en iyi 100
kitap arasında yer alan bu roman, yıkıma götüreceğini bile bile kendi
kaderini kabullenenlere odaklanmıştır.
Nedir bizim bu Japonlardan çektiğimiz. Adamlar kelimelerin tozunu attıra attıra yazıyor, biz de elimizden bırakmadan tek solukta okuyoruz. Ama şikayetim yok, iyi yapıyorlar.
Kitap kapağına değinmeden edemeyeceğim. Korku filmi afişi gibi değil mi? Dün gece yatmadan önce okudum ve kitabı tersten kapattım. Uyumadan önce gördüğüm son şeyin bu kapak olmasını istemiyordum. Ama nafile. Kapak olmasa da kitabın konusu, karakterleri bütün gece rüyalarımdaydı.
İtitaf etmeliyim ki; İnci Gibi Dişler'den sonra Beni Asla Bırakma, kızgın kumlardan serin sulara atlamak gibi bir etki yarattı bende. Bir kere konusu çok ilginç. Bölümler genellikle on sayfadan oluşuyor ve her bölüm mutlaka merak uyandırıcı bir şekilde bitiyor. E doğal olarak elinizden bırakmadan okuyorsunuz. Ay şu bölümü de okuyayım, ay şu da bitsin derken kitabı yarılamış oluyorsunuz. Böyle kitaplar her okurun favorisidir değil mi?
Arka Kapak:
Yatılı okul Hailsham'ın öğrencileri, bahçe duvarının arkasındaki karanlık ormandan çok korkarlar. Hafta sonları veya tatillerde evlerine gitmez., Hailsham'dan önceki yaşamlarını hatırlamazlar. Dış dünyayla bağlantıları yoktur. Öğretmenler değil, gözetmenler tarafından eğitilirler. Spor ve sanata büyük önem veren gözetmenler, Hailsham öğrencilerine sürekli özel olduklarını hatırlatır ve bedenlerine çok iyi bakmaları gerektiğini tekrarlar.
Kathy H. de bir Hailsham mezunu. Otuz bir yaşında ve bakıcılık yapıyor.Hailsham'daki en yakın iki arkadaşının yeniden hayatına girmesi üzerine, onlarla paylaştığı geçmişi gözden geçirmek zorunda kalıyor. Onları özel kılan şeyin ne olduğunu ve bundan sonra hayatlarını nasıl biçimlendireceğini daha derinden anlamaya ihtiyacı var.
Şu sorunun cevabını da bulması gerek; sanat ve aşk zamanı durdurabilir mi?
Kazuo Ishiguro, yayımlandığı yıl Time tarafından İngilizce yazılmış en iyi 100 roman listesine alınan Beni Asla Bırakma'da, yıkıma götüreceğini bile bile kendi kaderini kabullenenlere odaklanmış görünüyor.
Kaynak