onedio
Görüş Bildir

Yalçın Küçük Haberleri

Yalçın Küçük ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Yalçın Küçük ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Perinçek’e Tahliye Veli Küçük’e Ret!
Mahkemeler 19 Ergenekon sanığının tahliyesine karar verdi. Tahliyesine karar verilen son isimlerden biri Doğu Perinçek. Veli Küçük dahil 7 sanığın tahliye talebi ise reddedildi. Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Anayasa Mahkemesi'nin 'hak ihlâli' kararı üzerine 7 Mart Cuma akşamı Silivri Cezaevi'nden çıkarken, Ergenekon davasının diğer sanıkları için de tahliyeler gündemdeydi. Özel Yetkili Mahkemeleri kaldıran ve tutukluluk süresini 7,5 yıldan 5 yıla indiren yasanın cuma günü yürürlüğe girmesiyle, 5 yılı aşkın süredir cezaevide bulunan tutukluların tahliyesine kesin gözüyle bakılıyordu. Zira cuma günü birkçok davada benzer tahliye kararları çıkmıştı. Ancak, 13. Ağır Ceza Mahkemesi bugün sürpriz bir karar verdi. Veli Küçük, Doğu Perinçek, Tuncay Özkan, Sedat Peker, Mustafa Levent Göktaş'ın da aralarında olduğu Ergenekon davası sanığı 33 kişinin tahliye taleplerini reddetti. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Özel Yetkili Mahkemeleri kaldıran yasanın anayasaya aykırı olduğunu, bu konudaki kararın HSYK tarafından verilmesi gerektiğini söyledi. Özese, bu konuda Anayasa Mahkemesi'ne başvurduklarını açıkladı. Diğer mahkemelerden tahliye kararları Bu karardan kısa bir süre sonra, 13. Ağır Ceza'nın 'tahliye talebi reddedildi' diye açıkladığı isimlerden Tuncay Özkan, Levent Göktaş ve Sedat Peker için tahliye kararı açıklandı. Bu kararı 21. Ağır Ceza Mahkemesi verdi. Mahkeme Tuncay Özkan ve Levent Göktaş'a yurtdışı yasağı koyarken, Sedat Peker'e aldığı ceza miktarını dikkate alarak yasak koymadı. Ardından tahliye taleplerini inceleyen çeşitli mahkemelerden peş peşe tahliye kararları çıktı. Eski Jandarma Genel Komutanı Şener Eruygur, Emekli Org. Hasan Iğsız, Alaaddin Sevim, Danıştay saldırısı sanığı Alpaslan Aslan, Albay Dursun Çiçek, Eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin, Kemal Kerinçsiz, Yalçın Küçük, Teğmen Mehmet Ali Çelebi. gazeteci Merdan Yanardağ, Mehmet Demirtaş, Hikmet Çiçek ve Hasan Atilla Uğur için tahliye kararı verildi. Aralarında Veli Küçük'ün de bulunduğu 7 sanığın tahliye talepleri ise reddedildi. Aslan ve Çiçek cezaevinden çıkamayacak Dursun Çiçek, Balyoz davasından hüküm giydiği için, Alpaslan Aslan da 3 davadan kesinleşmiş toplam 4 yıl 2 ay cezası olduğu için cezaevinden çıkamayacak. Aslan'ın avukatı, bu cezanın yattığı süreden düşülmesini isteyeceğini açıkladı. İlk Tuncay Özkan tahliye oldu Silivri Cezaevinden ilk çıkan isim 1994 gün sonra tahliye olan Ergenekon sanığı Tuncay Özkan oldu. Özkan çıkışta yaptığı açıklamada, '6 yıl sonra zulmün bittiği, özgürlüğe kavuşytuğumuz bir gün olmasını çok isterdim. 6 yıl boyunca çektiğimiz sıkıntıların, gündem olmasını isterdim. Biz kin, husumet, öç alma duygusu içinde asla değiliz' dedi. Tuncay Özkan 1996'dan 2007'ye kadar 5 kez suikast girişimine uğradığını, 2007'de de öldürülmediği için hapse atıldığını söyledi. 'Bugün çıkarken dahi, aldıkları tavır ibretliktir, şeytanla yatağa girdiler, çarpılarak çıktılar' diye konuştu. Bozdağ: HSYK'yı göreve çağırıyorum Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, Ergenekon mahkemesinin kararına ilişkin açıklamada, 'İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, kaldırılmış bir mahkemedir. Ortada olmayan bir mahkeme var. Burada görevli hakim ve savcıların görevleri sona ermiştir. Bunlar sadece ellerinde bulunan dosyaları devredebilirler. Bu işlemleri yapabilirler. Karar verme yetkileri yoktur. HSYK'yı göreve çağırıyorum' dedi. Mahkemenin ısrarı 13- Ağır Ceza Mahkemesi, davaya bakan mahkeme. Tahliye talepleri için yetkinin kendisinde olduğunu söylüyor. Sanık avukatları ise, 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin artık yok hükmünde olduğunu, tahliye taleplerinin nöbetçi mahkemelerce karara bağlanması gerektiğini savunuyor. Sanık avukatlarından Celal Ülgen, ilginç bir iddiada bulundu. Ülgen, hafta sonu 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin infaz koruma memurları aracılığıyla Ergenekon sanıkları tek tek tahliye dilekçesi topladığını iddia etti. Ve bu dilekçeler ışığında tahliye taleplerini reddettiği söyledi. Ülgen 'Biz avukatlar olarak mahkemeye böyle bir başvuruda bulunmadık. Bu mahkeme kanunla kaldırıldı. Mahkeme kanuna direniyor. Beni HSYK kurdu o kaldırsın nasıl der? Artık tarihe gömüldüler. Bunlar sadece direnmedir. Bu bir darbedir. Darbeyi yargılayanlar darbe yapmaya çalışıyor. Bazı nöbetçil mahkemeler de tahlliye taleplerine direnebilir.' dedi. Ülgen, tahliyelerle ilgili bir sorun yaşanmayacağını savundu. 'Sorun çıkması için legal bir kurum olmalıdır karşı tarafta. Legal bir kurum yok. Onun için verilen kararın kıymet-i harbiyesi yok' diye konuştu. Al Jazeera'nin görüşünü aldığı bir savcı ise, özel yetkili mahkemelere ellerindeki dosyaları teslim etmeleri için 15 gün süre tanındığını, bu süre içinde yetkinin de kendilerinde olduğunu söyledi. 13. Ağır Ceza'nın 'hayır' dediği isimler Mustafa Levent Göktaş, Mehmet Fikri Karadağ, Özkan Kurt, Ulaş Özel, İsmail Sağır, Mehmet Demirtaş, Hasan Ataman Yıldırım, Levent Ersöz, Muzaffer Tekin, Sedat Peker, Boğaç Kaan Murathan, Semih Tufan Gülaltay, Veli Küçük, Fikret Emek, Kemal Kerinçsiz, Serdar Öztürk, Yalçın Küçük, Aykut Metin Şükre, Ergün Poyraz, İbrahim Şahin, Kemal Aydın, Doğu Perinçek, Mehmet Bedri Gültekin, Turhan Özlü, Erkan Önsel, Hikmet Çiçek, Mehmet Deniz Yıldırım, Hasan Atilla Uğur, Tuncay Özkan, Durmuş Ali Özoğlu, Memet Zekeriya Öztürk, İsmail Yıldız, Oktay Yıldırım. Hukukçuların görüşü: Mete Göktürk - Eski Devlet Güvenlik Mahkemesi (DGM) Savcısı: 'Özel yetkili mahkemeler kalkınca bu davalar ağır ceza mahkemelerine devredildi. İki mahkemenin aynı suçlara farklı kararlar verebildiğini görüyoruz. Tam bir hukuk karmaşası hakim. Bu kararlara itiraz etmek hâlâ mümkün. Tahliye kararı verilenler çıkacaktır, asıl mağdur olanlar tahliye kararı verilmeyenler.' Yusuf Utku Tekayak - Ergenekon davasından 10 yıl hapis cezası alan Sedat Peker’in avukatı: 'Özel yetkili mahkemeler kalkınca, 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin yetkisi kalmadı. Artık incelemeleri yapacak olan diğer mahkemeler. 13. Ağır Ceza hâlâ görevli olduğunu söyleyip tahliyeleri reddediyor; ama bunun çözümü başka bir mahkemeyle alakalı değil. Kararı Yargıtay verir. 13. Ağır Ceza’nın tahliyesini reddettiği kişiler de itiraz hakkını kullanmalı. Tutukluluk süresinin 5 yıla inmesiyle zaten 13. Ağır Ceza kendiliğinden tahliye kararı vermeliydi. Burada bir hukuksuzluk var. Anayasa’yı ihlâl ediyor.' Süreç Başbuğ'un tahliyesi ile başlamıştı Mahkemelere, yeni yasanın yanı sıra, İlker Başbuğ'un tahliye gerekçesine atıfta bulunarak yapılan başvurular da vardı. Anayasa Mahkemesi, davada 5 Ağustos'ta açıklanan kararın gerekçesinin hâlâ yazılmadığına, bu nedenle temyiz yolunun kullanılamadığına dikkat çekmişti. Sanık avukatları dilekçelerinde, 'Kişi hürriyeti ve güvenliği hakkının ihlâl edildiği' yönündeki yüksek mahkeme kararının tüm sanıkları ilgilendirdiğini, Başbuğ için verilen tahliye gerekçelerinin kendileri için de geçerli olduğunu belirtti. Cuma gününden itibaren İstanbul Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi'ne bu iki gerekçeyle tahliye talebinde bulunanların sayısı 30'u geçti. Bu isimler arasında Yalçın Küçük, Sedat Peker ve Teğmen Mehmet Ali Çelebi de var. 5 yılı aşkın süredir cezaevinde olan ve müebbet hapis cezası alan gazeteci Tuncay Özkan, yine müebbet alan İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli Albay Hasan Atilla Uğur, Muzaffer Tekin, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Hikmet Çiçek, Mehmet Demirtaş ve Oktay Yıldırım da daha önce tahliye talebinde bulunmuştu. Tutukluluk süresini 5 yıla indiren yasanın yürürlüğe girmesinin ardından, ilk tahliye olan isim, Hrant Dink cinayeti davası sanığı Erhan Tuncel'di. 8 Mart Cumartesi günü de, Zirve Yayınevi cinayetleriyle ilgili davanın beş sanığı tahliye edilmişti. aljazeera.com.tr
'Kahrolsun Cumhuriyet Düşmanları!'
Yalçın Küçük Silivri Cezaevi'nden ayrıldı. Küçük cezaevi çıkışında açıklama yaptı.Küçük'ün ilk sözleri, 'Yaşasın cumhuriyet, yaşasın emekçi cumhuriyet, yaşasın aydın cumhuriyet, kahrolsun cumhuriyet düşmanları' oldu. Küçük, 'İlker Paşa hazretleri çıktı. Çıkarken, kin ve nefret duymadığını söyledi. Doğrudur. Tuncay Özkan arkadaşımda çıktı bugün öğleden sonra, akşam üzeri. Kin ve nefret duymadığını söyledi. Doğrudur' dedi. Küçük sözlerine şöyle devam etti: 'Ancak bir gün 32. Gün'de bir oturumda Erol Mütercimler, 'Ordu iktidara gelecekmiş. Gelirlerse 25 yıl çıkmaz' dedi. Benim öyle bir niyetim yok, tavsiyem de yok, orada da söyledim. Ama bunların cumhuriyete verdikleri tahribatı 30 yılda tamir edemeyiz. Cumhuriyet tahrip olmuştur. Cumhuriyeti tahrip edenlerle, cumhuriyeti yeniden kurmak üzere savaşa devam edeceğiz. Bunları yapanlar, bunların karşılığını görecekler 1. 2 biz neyiz. Bizi kimse çıkartmıyor. Bizleri, Türkiye Cumhuriyeti'ni tahrip ettiklerini, yok ettiklerini düşündükleri için bizleri sembol olarak, o cumhuriyet olarak hapse attılar. Ama şimdi kendileri eriyorlar. Bizleri burada tutacak güçleri yok. Biz onun için dışarıya çıkıyoruz. Bizi kimse çıkartmıyor. Cumhuriyete yaptıkları zararları taşıyamaz oldular. Bunun için buradayız.' '30 YIL BUNUN İÇİN MÜCADELE EDECEĞİZ' Küçük konuşma yaptığı sırada tahliye olan Hasan Iğsız yanına gelerek Küçük'e hayırlı olsun dedi. Küçük daha sonra açıklamalarına devam ederek, 'Bu cumhuriyete verdikleri tahribatı yeninceye kadar çalışacağız' diyerek sözlerini şöyle sürdürdü: 'Cumhuriyeti yeniden yapacağız. Bu Gezi Parkı'nın olduğu yer, bir kışlaydı, Topçu Kışlası, o kışladan 31 Mart çıktı. 31 Mart'tan önce Türkiye'de meşruti krallık kuruldu. Bundan sonra meşruti demokrasi, şartlı demokrasi kurmak zorundayız. Öyle al oy, bilmem neyi, kulların demokrasisi olmaz. Aydınların demokrasisi olacak. Kurulların demokrasisi olacak. Dört tane yüksek komutanla, dört tane Bakanlar Kurulu üyesi yan yana gelecek, eşit haklarla güvenlik meselelerini kuracak. Dört tane plancıyla, iktisatçıyla, yüksek görevliyle, dört tane Bakanlar kurulu üyesi gelecek, ekonomiyi yapacaklar. Şartlı. Bunlara olmaz, yüzde 34'le gelip de bir gece 40 kanun çıkartarak... Ona demokrasi denmez. Büyük kurtarıcının dediği gibi 'Büyük Türk milletine hiç kimse mazlum rolünü vermemelidir'. Türk milleti mazlumiyeti kabul etmez. Yaşasın o Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti yaşasın ve Kürt ve Türk emekçilerinin birlikte olacağı bir cumhuriyet kuracağız. Yaşasın Türkiye'nin Kürt ve Türk emekçileri, yaşasın yeni büyük cumhuriyetimiz. 30 yıl bunun için mücadele edeceğiz. Bunun için savaşacağız.' Haber-Kamera: Mehmet AKTARAN-İbrahim AKTÜRK-Faruk KAHRAMAN / İSTANBUL DHA
Bugün Mutlaka Okumanız Gereken 10 Köşe Yazısı
Önce bir yanlışı düzeltmeliyim: Gelişmiş ülkelerde yaygın olan sistem, başkanlık değil, parlamenter sistemdir.Bu konuda benim elimdeki son tarihli kaynak, Jose Antonio Cheibub'un Cambridge Üniversitesi tarafından yayınlanan kitabıdır. Yazar seçimler yapılan ülkelerdeki sistemlerin dökümünü çıkarıyor, sonra gelişmişlik düzeylerine bakıyor. Bulduğu sonuç şöyle:'Parlamenter demokrasilerde fert başına gelir, başkanlık sistemiyle yönetilen ülkelerden 1.5 kat daha fazla. Parlamenter demokrasiyle yönetilen ülkelerin ortalama büyüme hızı da yaklaşık 1.5 puan daha yüksektir.' (Presidentialism, Parlamentarism and Democracy, 2009, s. 137)Yazıyı rakama boğmamak için diğer bulguları buraya almıyorum.
Bugün Mutlaka Okumanız Gereken 10 Köşe Yazısı
Hakan Fidan'ın şahsı ayrı konu fakat 'MİT Müsteşarı'nın bir partiden aday olmasını ben de olumlu bulmadım. Yüksek yargı, MİT ve Genelkurmay gibi özelliği olan kurumlardaki görevlilerin iç politikaya mesafeli durmaları gerektiğine inanırım da ondan.Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay gibi yüksek yargı kurumlarının başkan ve üyeleri görevlerinden ayrılarak veya hemen emekli olur olmaz siyasete girmemelidir. Görevlerini siyasi saiklerle yaptığı kuşkusu doğar çünkü. MİT ve Genelkurmay Başkanlığı gibi kurumlar için de böyle. Amerikan, İngiliz, Fransız yargı kurumları veya istihbarat teşkilatları ülkelerindeki hangi partiye yakındır?!
Tutukluluk Süresi 5 Yıla İnerse Kimler Tahliye Olacak?
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, hükümetin hazırlamakta olduğu yeni demokratikleşme paketi çerçevesinde tutukluluk süresinin 5 yılla sınırlanmasına ilişkin yasa çalışması olduğunu açıkladı. Yasa ile, uzun süredir devam eden Ergenekon davası gibi davalarda halen tutuklu olan ve cezaları kesinleşmemiş sanıkların tahliyesinin önü açılacak. Yasa TBMM'den geçip, resmen yürürlüğe girdiğinde hemen salıverilecekler arasında gazeteci Tuncay Özkan, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Türk Ortodoks Patrikhanesi sözcüsü Sevgi Erenerol, Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, Emekli Tuğgeneral Levent Ersöz, Doğu Perinçek, Emniyet eski özel hareket dairesi başkanı İbrahim Şahın gibi isimler de yer alıyor. DANIŞTAY DAVASI SANIĞI ARSLAN DA ÇIKACAK Ergenekon davasıyla birleştirilen Danıştay davası sanıkları da, yasanın çıkması halinde tahliye edilebilecekler. Danıştay sanığı Alparslan Arslan 22 Mayıs 2006'da tutuklanmıştı. Arslan ile birlikte halen bu davadan tutuklu olan diğer sanıklar ise, İsmail Sağır, Erhan Timuroğlu, Aykut Metin Şükre, Kenan Özay, Selçuk Özkan, Erkan Ayyıldız. CUMHURİYET'İ KURŞUNLAMA DAVASI SANIKLARI DA TAHLİYE OLABİLECEK Yine Ergenekon davasıyla birleştirilen Cumhuriyet gazetesine saldırı davası sanıkları Bedirhan Şinal ve Boğaç Kaan Murathan'a da tahliye yolu açılabilecek. HİLMİOĞLU'NUN 5 YILLIK TUTUKLULUĞU NİSAN'DA SONA ERECEK Sağlık durumundaki bozulma nedeniyle son dönemde ismi gündeme gelen İnönü Üniversitesi eski rektörü Fatih Hilmioğlu ise, yasadan hemen etkilenmeyecek isimler arasında. Yasa, TBMM'den geçtikten sonra Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün onayı ile Resmi Gazete'de yayınlanacak ve Resmi Gazete'de yayınlandığı gün geçerlilik kazanacak. Hilmioğlu, 13 Nisan 2009'da tutuklanmıştı. 13 Nisan 2014'te hapishanede tutukluluk süresi 5 yılı tamamlayacak. Eğer yasa 13 Nisan'dan önce geçerse, Hilmioğlu da bu tarihte serbest kalacak. İlker Başbuğ'U ETKİLEMEYECEK Ergenekon davasıyla bağlantılı olarak, irtica eylem planından yargılanan Genelkurmay eski Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ'un durumu ise, yasa geçse bile değişmeyecek. Başbuğ, 6 Ocak 2012'de tutuklanmıştı. Dolayısıyla 5 yıllık tutukluluk süresi, eğer o zaman kadar cezası Yargıtay tarafından onanmaz, yeniden yargılama olmaz ya da Anayasa Mahkemesi bireysel başvuru çerçevesinde farklı bir karar almazsa, 6 Ocak 2017'de doluyor. BALYOZ SANIKLARI DA ETKİLENMEYECEK Yasa, tutukluluk süresini 5 yılla sınırlandırdığından, Balyoz davası sanıkları bundan etkilenmeyecek. Yargılananlar arasında MHP Milletvekili Engin Alan, Bilgin Balanlı, Gürbüz Kaya, Can Erenoğlu gibi isimlerin de olduğu Balyoz davasında, hüküm kararları Yargıtay tarafından da onandığından, bu isimler 'tutuklu' değil, 'hükümlü' sıfatı taşıyorlar. Dolayısıyla, eğer yeniden yargılama ya da Anayasa Mahkemesi'nin bireysel başvuru çerçevesinde farklı bir kararı olmazsa, haklarındaki hüküm kadar hapis yatmaları gerekiyor. İŞTE ÇIKACAK ERGENEKON SANIKLARI Ergenekon davasında en uzun süreli tutuklu bulunan isimler, Ümraniye'deki gecekonduda bulunan el bombalarının sahibi olarak adı geçen ve 12 Haziran 2007'de tutuklanan emekli Astsubay Oktay Yıldırım ile, aynı tarihte tutuklanan gecekondunun sahibi Mehmet Demirtaş. Bu isimleri, 15 Haziran 2007'de tutuklanan emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin ile 18 Temmuz 2007'de tutuklanan İsmail Yıldız izliyor. YAZAR ERGÜN POYRAZ DA ÇIKACAK Yine Ergenekon tutukluları arasında yer alan ve 27 Temmuz 2007'de tutuklanan yazar Ergün Poyraz da, tutukluluk süresini 5 yılla sınırlayan yasanın çıkması halinde, bu yasadan yararlanarak tahliye olacak isimler arasında yer alıyor. Aynı davadan emekli binbaşı Fikret Emek 25 Haziran 2007'de, emekli yüzbaşı Mehmet Zekeriya Öztürk de 20 Haziran 2007'de tutuklanmışlardı. ODA TV TUTUKLU SANIKLARI Oda TV davasında tutuklu sanık yok.Yalçın Küçük, Ergenekon hükümlüsü olduğu için, Hanefi Avcı da Devrimci Karargah davasından tutuklu bulunuyor. 2008'DE TUTUKLANANLARIN TÜMÜ ÇIKACAK 2008 yılında tutuklananlar da, yasanın çıkması halinde tahliye edilecekler. 2008'de tutuklanan isimler ve tutuklandıkları tarihler şöyle; Veli Küçük- Emekli Tuğgeneral- 22 Ocak 2008 Sevgi Erenerol- Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın sözcüsü- 22 Ocak 2008 Sedat Peker- 19 Mart 2008* Semih Tufan Günaltay - Akın Birdal suikastinin azmettiricisi - 20 Mart 2008 Doğu Perinçek- İşçi Partisi Genel Başkanı- 21 Mart 2008 Hikmet Çiçek- İşçi Partisi Basın bürosu başkanı 25 Mart 2008 Kemal Kerinçsiz- Büyük Hukukçular Birliği Başkanı, avukat- 22 Ocak 2008 Fikri Karadağ- Emekli Kurmay albay, Kuvayı Milliye Derneği Başkanı- 22 Ocak 2008 Emekli Orgeneral Hurşit Tolon - 1 Temmuz 2008 Levent Ersöz- Emekli Tuğgeneral- 1 Temmuz 2008 Hasan Atilla Uğur- Emekli Albay- 1 Temmuz 2008 Tuncay Özkan- 23 Eylül 2008 Durmuş Ali Özoğlu- Toplumsal Dönüşüm Yayınevi editörü- 1 Temmuz 2008* Kemal Aydın- 1 Temmuz 2008 Tutukluluğu 5 yılla sınırlayan yasa, 2009 yılının Ocak ayında tutuklananların da tahliyesinin önünü açacak. Bu isimler şöyle; Mustafa Dönmez- emekli yarbay- 7 Ocak 2009 Mustafa Levent Göktaş- Emekli Albay- 7 Ocak 2009 Hasan Ataman Yıldırım- 7 Ocak 2009 İbrahim Şahin- Emniyet Özel Harekat dairesi eski başkanı - 7 Ocak 2009 KCK DAVASINDA EN ESKİ TUTUKLULAR NİSAN 2009'DAN Tutukluluk süresini 5 yılla sınırlayan yasanın hemen çıkması halinde, bundan ilk etapta yararlanacaklar arasında KCK sanıkları bulunmuyor. Çünkü KCK’ya yönelik ilk operasyon 14 Nisan 2009’da gerçekleştirilmişti. 14 Nisan’da Diyarbakır merkezli başlatılan ve 12 ilde eşzamanlı düzenlenen bu ilk operasyonda 53 kişi gözaltına alınmıştı. Zeynep Gürcanlı | HürriyetAskeri casusluk davası Yargıtay'da onandı. Tutuklusu yok. Mahkeme kararını açıkladığı gün tutuklular tahliye edildi.
Ergenekon Davasında İlk Temyiz Duruşması Sona Erdi
Yargıtay 16. Ceza Dairesinde yapılan Ergenekon davasının temyiz incelemesinin ilk gününde Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, emekli Orgeneral Hurşit Tolon'un da aralarında bulunduğu bazı sanıklar savunmalarını tamamladı. Yarınki duruşma eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ'un savunmasıyla başlayacak.Yargıtay Konferans Salonundaki duruşmaya, Başbuğ, Tolon, Perinçek ile Dursun Çiçek, Sinan Aygün, Fatih Hilmioğlu, Veli Küçük, Yalçın Küçük, Mustafa Balbay'ın aralarında bulunduğu bazı sanıklar, sanık yakınları ve avukatlar katıldı.
Ergenekon Davası'nda Karar Seneye
Yargıtay 16. Ceza Dairesi'ndeki Ergenekon davası temyiz duruşmasında sanıkların savunmaları tamamlandı. Daire kararını 21 Nisan 2016'da açıklayacak.Yargıtay, eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Orgeneraller Şener Eruygur, Hurşit Tolon, Hasan Iğsız, emekli Tuğgeneraller Veli Küçük, Levent Ersöz, yazar Yalçın Küçük, Doğu Perinçek, Mustafa Balbay, Mehmet Haberal'ın da aralarında bulunduğu 274 sanıklı 'Ergenekon' davasının temyiz duruşmasında savunmalar 14. oturumda tamamlandı. Karar, 21 Nisan 2016 Perşembe günü açıklanacak.Yargıtay 16. Ceza Dairesindeki Ergenekon davası temyiz duruşmasına, emekli Orgeneral Hurşit Tolon, Nusret Senem, Serdar Öztürk ve Veli Küçük'ün de aralarında bulunduğu bazı sanıklar, avukatları ve sanık yakınları katıldı.Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, sanıklardan Oktay Yıldırım'ın avukatı Yıldırım Çavuşovalı savunma yaptı, Veli Küçük'ün kızı ve avukatı Zeynep Küçük de dünden kalan savunmasına devam etti.BİR AYA YAKIN SÜRDÜYargıtay Konferans Salonu'nda, 6 Ekim'den bu yana yapılan duruşmalarda, 274 sanıktan, duruşmalı temyiz istemleri kabul edilen 64'ü ve avukatları, alfabetik sıraya göre dinlendi.Yargıtay 16. Daire Başkanı Eyüp Yeşil, duruşmalı temyiz istemi olanların incelemesine 6 Ekim'de başladıklarını hatırlatarak, '3 haftayı aşkındır devam ediyoruz. Şu an duruşma salonunda olup da savunma yapmamış olan varsa, savunma hakları için tekrar bir gün veririz ama yoksa baştan da açıkladığımız gibi katılanların savunmalarını aldık. Süreç tamamlanmış oldu' dedi.Bu süreçte 'gerek sanıklar, gerekse müdafilerin gerçekten ayrıntılı, ciddi emek sarf ederek savunma hazırladıklarını' belirten Yeşil, karşılıklı saygı çerçevesinde duruşmalarda bir olumsuzluk yaşanmadığını, sürecin bu şekilde tamamlandığını söyledi.Sputnik
Ergenekon'da Karar: 'Deliller Hukuka Aykırı Toplandı'
Ümraniye'deki bir gecekonduda 12 Haziran 2007'de 27 el bombası ele geçirilmesiyle başlayan Ergenekon davasında Yargıtay kararını açıkladı. Yargıtay, Ergenekon'da delillerin toplanmasında hukuka aykırılık gördü ve hükmü bozdu. Türkiye'de bir döneme damgasını vuran dava 9 yıl sonra karara bağlanmış oldu...