Ünsal Ban Haberleri

Dünya Ekonomik ve Stratejik Araştırmalar Vakfı Başkanı Prof. Dr. Ünsal Ban, Ankara’da katıldığı bir programda Çankaya seçimlerine kadar çeşitli ekonomik suikastların yaşanabileceğini, ancak sonuç alınamayacağını açıkladı. Profesör Ban, siyasete yapılan tüm müdahalelerin dış güdümlü olduğunu belirtirken, “Başbakan Erdoğan'ın liderliğinde geçirdiğimiz 12 yıl boyunca birçok dış güdümlü müdahale söz konusu oldu. Ne var ki, bu kısa gibi görünen süreç kolay geçmeyecek. Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde çok farklı gelişmeler yaşanmaya devam edecek” dedi. Gelişmelerin özellikle ekonomik boyutlarına ilişkin tahminlerini açıklayan Profesör Ban, “Hisse senetleri piyasasında suni düşüşler meydana getirilecek, şirketlerin piyasa değeri ile birlikte borsada değerlendirilen birikimler de eriyormuş görünümü oluşturulacak. Dahası, yabancı para birimleri karşısında Türk Lirası'nın değeri düşürülecek. Böylece birikimlerini hisse senetleri piyasasında ya da Türk Lirası olarak tutanların kayba uğraması sağlanacak. Aynı şekilde, faiz oranları yükseltilerek bütçe denge bozulmaya çalışılacak. Mevcut faiz oranlarından memnun olmayan faiz lobisinin ayakları, bağlı oldukları küresel güç odakları ile ortak hareket ederek faiz oranlarını yükseltmeye çalışacak. Finansal piyasalar aracılığıyla suni bir ekonomik kriz ortamı meydana getirilmek istenecek” dedi.“TAKSİM BAYATLADI, GÜNEYGOĞU’YA DİKKAT”Prof. Dr. Ünsal Ban açıklamalarının devamında, “Şili ve Venezüella gibi küresel güç odaklarının hedefinde olan ülkelerde bu tarz ekonomik suikastları çok gördük. Türkiye'de de büyük ihtimalle göreceğiz. Peki bunlar sonuç verecek mi? Ekonomi güçlü, sistem sağlam, sonuç vermesi beklenmez. Sonuç vermesini temin için, bir takım toplumsal olaylar gerçekleştirmeleri kuvvetle muhtemeldir. Sokakları hareketlendirmek bir yoldur. Taksim işi bayatladı, şimdilerde özellikle Güneydoğu'ya dikkat etmek gerekiyor. Cumhurbaşkanlığı seçiminin kilit alanı Güneydoğu. Küresel güçlerin bugüne kadar kurduğu hiçbir tezgah tutmadı. Türkiye Cumhuriyeti’ndeki IMF vesayetini bitiren Recep Tayyip Erdoğan yönetimine yönelik ekonomik suikast girişimleri devam edecektir” diye konuştu.İHA

Milletvekili aday adayı olmak isteyen ve bürokraside görev alan ve işçi statüsünde olmayanlara istifa etmeleri için tanınan süre sona erdi. Bürokraside kilit noktalardaki istifalar şöyle:MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın 7 Şubat günü 2015 Genel Seçimleri’nde milletvekili adayı olmak için istifa etmesi üzerine “Devleti kim yönetecek” ve “Cumhurbaşkanına rağmen” içerikli tartışmalar çıkmasına rağmen bürokrasinin üst kademesinde istifalar sürdü.Anayasa'nın 77. maddesinin birinci fıkrasında ve 2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu'nun 6. maddesinin ikinci fıkrasında ise 'Bir önceki seçimin yapıldığı tarihten itibaren dört yılın dolmasından önceki son pazar günü oy verilir. Oy verme gününden geriye doğru hesaplanacak doksan günlük sürenin il günü seçimin başlangıç tarihidir' deniyor.Yüksek Seçim Kurulu 25. Dönem Milletvekili Genel Seçimi'nin 7 Haziran 2015 Pazar günü yapılacağını duyurdu.Kimler istifa etmeli2839 sayılı Milletvekili Seçimi Kanunu'nun 'Adaylık için görevden çekilmesi gerekenler' başlıklı 18. maddesi uyarınca 7 Haziran 2015 tarihinde yapılacak milletvekili genel seçimlerinde aday olmak isteyen hakim ve savcılar, yüksek yargı organlarının mensupları, yüksek öğretim kurumlarındaki öğretim elemanları, Yükseköğretim Kurulu üyeleri, Radyo ve Televizyon Üst Kurulu üyeleri, kamu kurumu ve kuruluşlarının memur statüsündeki görevlileri ile yaptıkları hizmet bakımından işçi niteliği taşımayan diğer kamu görevlileri, belediye başkanları, subaylar ile astsubaylar, siyasi partilerini il, ilçe yönetim kurulu başkan ve üyeleri, belediye meclisi üyeleri, il genel meclisi üyeleri, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları ile sendikalar, kamu bankaları ile üst birliklerin ve bunların üst kuruluşlarının, katıldıkları teşebbüs veya ortaklıkların yönetim ve denetim kurullarında görev alanların seçimin başlangıç tarihinden bir ay önce görevlerinden ayrılma isteğinde bulunmaları gerekiyor.MİT Müsteşarı Hakan Fidan kanunda tanımlanan görevde bulunduğu için istifa açıklamasını yaptı. Kanun gereği seçim başlangıç tarihinden bir ay öncesi 10 Şubat 2015 Salı gününe denk geliyordu. Vekil adaylığı için başvuracakların görevlerinden istifa etmeleri için tanınan süre bugün Saat 17.00 itibariyle sona erdi.Bürokrasinin üst yönetiminden dikkat çeken isimler şöyle:* En üst düzey kadın bürokrat konumundaki Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) Başkanı Yadigar Gökalp İlhan görevinden istifa etti.* Maliye Bakanlığı Müsteşarı Naci Ağbal. Ağbal, istifasını Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'e sundu.* Sosyal Güvenlik Kurumu İnşaat ve Emlak Daire Başkanı Abdullah Kavaklı da milletvekili aday adaylığı için istifa eden bürokratlar kervanına katıldı. Kavaklı, 2003-2007 yılları arasında TİKA Başkanlığı yapan Hakan Fidan ile Daire Başkanı olarak çalışmıştı. Kavaklı AKP'den milletvekili aday adayı olmak için istifasını verdi.* AB Bakanlığı'nda, Bakan Yardımcısı Alaattin Büyükaya 1 Şubat itibarıyla istifa etti. Büyükaya daha önce AKP milletvekilliği yapmıştı.* AKP Ankara Milletvekili, TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya'nın yeğeni Osman İyimaya, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndaki, Tabiat Varlıklarını Koruma Genel Müdürlüğü görevinden istifa etti.* Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'ndan Bakan Yardımcısı Muhammed Baltave Müsteşar Yardımcısı Mücahit Demirtaş istifa etti.* Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı görevinde 12 yıl boyunca danışmanlığını Türker Yörükçüoğlu daha sonra Ulaştırma Bakanlığı Müsteşar Yardımcılığı görevinden ayrılarak siyasete girmeye karar verdi.* AKP hükümetinin iktidarı dönemindeki en eski müsteşar olan Tarım Bakanlığı Müsteşarı Vedat Mirmahmutoğulları siyasete girmek için emekliliğini istedi.* Tarım Bakanlığı’ndan ayrıca personel genel müdürü Nizamettin Ekincide görevinden ayrıldı.* Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Salih Çelik, milletvekili aday adayı olmak için görevinden istifa etti. Çelik 2003 yılından bugüne  MEB Müsteşar Yardımcılığı görevini yürütüyordu.* TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in özel kalem müdürü Mücahit Durmuşoğluda istifasını verdi. Durmuşoğlu’nun Osmaniye’den aday olacak.* Basın ilan Kurumu Genel Müdürü Mehmet Atalay milletvekili adayı olmak için istifasını 7 Şubat günü açıkladı.* Basın İlan Kurumu’nda yöneticilik yapan, aynı zamanda Numan Kurtulmuş’un da basın danışmanı da olan Mustafa Canbey’den de Balıkesir’eden aday olmak için istifa etti.* RTÜK Uluslararası İlişkiler Daire Başkanı Mehmet Çakırtaş ve RTÜK Başkanlık Müşaviri Yaşar Uğurlu 7 Haziran seçimlerinde aday adayı olmak için istifa etti.* Özelleştirme İdaresi Başkan Yardımcısı İbrahim Halil Kırşan ile Tütün ve Alkol Piyasası Düzenleme Kurulu Üyesi, Sağlık Bakanlığı Eski Müsteşar Yardımcısı Dr. Şanal Tosun da AKP'den aday adayı olmak için istifa etti.* Filistin ve Türkmenistan Büyükelçilik görevlerinde bulunan Hüseyin Avni Bıçaklı, memleketi Isparta'dan, MHP'den aday olacak.Akademiden istifalar* İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yunus Söylet* Galatasaray Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ethem Tolga* Türk Hava Kurumu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Prof. Dr. Ünsal Ban* Muş Alparslan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nihat İnanç* İzmir Katip Çelebi Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Tancan Uysal* Harran Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İbrahim Halil Mutlu* Şırnak Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Akmaz* Karabük Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Burhanettin Uysal* Katip Çelebi Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Diş Hekimliği Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tancan Uysal* Trakya Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Ahmet Günşen* Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi Dekanı Prof. Dr.Yılmaz BingölHüseyin Yayman istifa etti* Gazi Üniversitesi İktisadi İdari Bilimler Fakültesi Kamu Yönetimi bölümü öğretim üyesi Hüseyin Yayman, 7 Haziran genel seçimlerinde milletvekili olmak için akademik görevinden istifa etti.* YÖK üyelerinden Naci Ağbal, Dr. Emin Zararsız ve Prof. Dr. Muhittin Şimşek ile birlikte MEB Ortaöğretim Genel Müdürü Ercan Türk de milletvekili aday adayı olmak üzere görevlerinden ayrıldı. Ercan Türk, yaptığı yazılı açıklamada, AK Parti’den Giresun Milletvekili aday adayı olmak için görevinden istifa ettiğini belirtti.* Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürü Recep Kaymakcan Çorum’dan AKP milletvekili aday adayı olmak için görevinden istifa etti. Bianet

30 yıllık ‘çatışmanın’ maliyeti 300 milyar lira, makro ekonomiye etkiyle birlikte fatura 1.2 trilyon liraya kadar çıkıyorPKK’ya yapılan silah bırakma çağrısı belki siyasi sonuçlarından daha güçlü ’ekonomik’ sonuçlar doğuracak. Farklı araştırmalara göre 30 yıllık ‘çatışmanın’ maliyeti 300 milyar lira. Makro ekonomiye etkiyle birlikte fatura 1.2 trilyon liraya kadar çıkıyor.Her şey 15 Ağustos 1984’te PKK’nın Siirt’in Eruh ile Hakkâri’nin Şemdinli ilçelerine baskın usulü saldırmasıyla başladı. Aynı anda karakollara ve askeri lojmanlara bombalı ve silahlı saldırı düzenlenmiş, er Süleyman Aydın şehit olmuş, 3 sivil ve 9 asker yaralanmıştı. İşte bu ilk saldırıdan bugüne terörle mücadele için harcanan para, doğrudan yaklaşık 300 milyon liraya, makro ekonomiye etkisiyle toplam 1.2 trilyon liraya ulaştı. Bu veri, dün PKK’ya yapılan ‘silah bırakma çağrısı’nın, Türkiye için siyasi etkileri kadar ekonomik etkilerinin de olacağı anlamına geliyor.Sadi Özdemir ’in Hürriyet’te yer alan haberine göre, Türkiye 2012’ye kadar yani çözüm sürecinin başladığı yıla kadar savunmaya 162 milyar TL harcamıştı. Bu rakamın bugünkü değeri 495 milyar TL’yi buluyor. Terör olmasa savunma harcamaların yüzde 50 daha az olacaktı. Yani Türkiye terör nedeniyle ekstra bir 247.6 milyar TL’lik harcama yapmak zorunda kaldı. Türkiye’nin 1986-2012 arası faiz giderleri ise 1.6 trilyon TL oldu. Terör olmasaydı faizler daha düşük seyredeceğinden yaklaşık 80 milyar TL’lik bir tasarruf olacağı da raporlarda yer alıyor.Aynı dönem itibariyle Türkiye’de terörle mücadele olmasaydı ekonomik büyümenin her yıl 0.50 daha fazla olacağı belirtiliyor. Bu büyüme kaybının toplam tutarı güncel rakamlarla 2 trilyon 345 milyar lira olarak hesaplanıyor. Bu da şu anda 10 bin dolar civarında olan kişi başına milli gelirin 12 bin doları aşmış olacağına işaret ediyor.Türkiye’nin Güneydoğu’sundaki silahlı çatışma ortamı elbette öncelikle bölgenin kalkınmasını olumsuz etkiledi. Sadece turizm gelirleri açısından bakıldığında Türkiye’nin toplam yıllık turizm gelirlerinde yüzde 10’luk kayıp olduğu tahmin ediliyor. Bu oranın parasal değeri ‘terörlü yılların toplamı için’ 120 milyar TL’yi geçiyor.Türkiye, 1980’li yılların ikinci yarısından itibaren İstanbul, İzmir, Ankara, Mersin, Adana ve Bursa’ya çok yoğun ‘Güneydoğu göçü’ aldı. Örneğin İstanbul’daki Kürt nüfusun Diyarbakır’dan daha yüksek olduğu söyleniyor. Mezra ve köylerini çoğunu iki ateş arasında kaldığı için can havliyle terk eden ailelerin göç ve sosyal yardım maliyetinin de 78 milyar TL’yi bulduğu belirtiliyor. Bölgede yaşayan halkın yaşam standartının düşüklüğünün yol açtığı sadece ‘kaçak elektrik kullanamı’ bile 1984-2012 arasında kamuya 46 milyar liralık maliyet yükledi.PKK'nın ve bölgedeki çatışma ortamının ekonomiye etkisi konusunda önemli araştırmaya imza atanlardan biri de Prof. Dr. Ünsal Ban olmuştu. Prof. Ban’a göre 27 yılın (2011’e kadar) PKK'nın maliyeti 550 milyar liraydı. Prof. Ban, araştırmasında, “Güvenlik harcamalarındaki artışlara bakıldığında 296 milyar 382 milyon liralık bir ekonomik maliyet karşımıza çıkmaktadır. Göç hareketinin maliyeti ise 70.8 milyar TL’dir” demişti. Prof. Prof Ban değerlendirmesinde, “Bu ek maliyet Türkiye’nin iktisadi büyümesi için kullanılmış olsaydı, Türkiye ekonomik anlamda dünyanın önde gelen devletleri arasında yerini rahatlıkla alırdı” yorumunu yapmıştı.T24

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in rüşvet ağı iddialarında ismi geçen ve çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Ünsal Ban hakkında yeniden yakalama kararı çıktı. Gözaltına alınan Ünsal Ban, çıkarıldığı mahkeme tarafından yeni tutuklandı.

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker, sosyal medya hesabından yaptığı bir dizi paylaşımda yeni iddialarda bulundu. Peker, eşi Ünsal Ban'a boşanma davası açan AK Parti milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu'nun boşanma dilekçesini önce İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya gönderdiğini, ayrıca Soylu'nun bir arkadaşı vasıtasıyla Ban'ı tehdit ettiğini öne sürdü. Peker, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın danışmanı Serkan Taranoğlu ve SPK Başkanı Ali Taşkesenlioğlu'nu da rüşvet almakla suçladı.

Suç örgütü lideri Sedat Peker, eski SPK Başkanı Ali Fuat Taşkesenoğlu'nun şirketindeki yolsuzluklara ilişkin bütün suçların Ünsal Ban’ın üzerine bırakılacağını öne sürdü. Peker ayrıca, Ali Fuat Tașkesenlioğlu'nun rüşvet karşılığı aldığı 100’e yakın mal varlığı olduğunu, 180 milyon dolarını villası ve iki dairesinde sakladığını iddia etti.

Sedat Peker'in rüşvet iddialarının merkezindeki isimlerden AKP Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu'nun 5 yıl önce kullandığı ifadeler yeniden gündem oldu. 

Organize suç örgütü lideri Sedat Peker'in yolsuzluk iddialarının merkezinde yer alan isimlerden AK Parti Erzurum Milletvekili Zehra Taşkesenlioğlu Twitter'dan açıklama yaptı. 

THK Üniversitesi eski rektörü Ünsal Ban deniz yoluyla yurt dışına kaçmaya çalışırken Muğla Milas'ta yakalandı. Ünsal Ban hakkında, eşine ait kişisel verileri organize suç örgütü lideri Sedat Peker ile paylaşma, tehdit ve şantaj suçlamaları bulunuyor.

Yurt dışına kaçmaya çalışırken yakalan eski Türk Hava Kurumu (THK) Üniversitesi Rektörü Ünsal Ban, Ankara'ya getirildi.