onedio
Görüş Bildir

Netflix Haberleri

Netflix ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Netflix ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Cüneyt Özdemir Squid Game İkinci Sezona İsyan Etti: "İçine Ancak Bu Kadar S*çılabilirdi!"
Netflix'in en çok izlenen yapımlarından Squid Game'in 2. sezonu yayınlandı. Ancak tepkilerden anladığımız üzere kimse ilk sezondaki kadar beğenmedi. Hatta dizi Cüneyt Özdemir'i ağır konuşturdu. Yeni sezonu hepimiz gibi ilk çıktığı gün 26 Aralık'ta heyecanla izleyen Özdemir, Netflix'e gönderme de bulundu. Sosyal medyadan 'Squid Game'in 2. sezonundayım. Bir projenin içine ancak bu kadar s.çılabilir!' diye yazdı.
Rüzgara Bırak Filminin Konusu Nedir, Oyuncuları Kimlerdir? Rüzgara Bırak Filmi Ne Zaman Yayınlanacak?
Başrollerinde Hande Erçel ve Barış Arduç'un rol aldığı Rüzgara Bırak filmi için geri sayım başladı. Güçlü oyuncu kadrosu ile dikkatleri üzerine çeken Netflix'in iddialı yapımı tanıtımı ile seyirciden beğeni topladı. Yayınlanacağı tarih merakla beklenen filmin senaryosu da heyecan yarattı. Peki, Rüzgara Bırak filminin konusu ne? Oyuncuları kimler? Rüzgara Bırak ne zaman yayınlanacak? İşte, detaylar...
Squid Game'in PR Çalışmasıyla Metroda Karşılaşan Teyzeden Güldüren Yorum
Netflix'in sevilen dizisi Squid Game, 2. sezonuyla bugün (26 Aralık) yayınlandı. Dizinin tanıtımı için pek çok ülkede çalışmalar yapan Netflix'in listesinde İstanbul da vardı. Squid Game'deki kırmızı-pembe kıyafetli karakterleri İstanbul'un dört bir yanına salan Netflix, metro bekleyen teyzelerin radarına takıldı. Dizinin karakterlerini gören teyzenin yorumu ise izleyenleri güldürdü.
4K Televizyonlar Gerekli Mi?
Bu yazı daha önce Oyungezer Dergisi'nde yayınlanmıştır.HD görüntü teknolojisi yıllardır hayatımızda ve artık standart haline geldi. Geçen nesilden beri konsollarda HD oyunların keyfini sürüyoruz, Blu-Ray ve medya oynatıcılar HD filmleri destekliyor, uydu ve kabloda pek çok kanal HD’ye geçti, internet videolarında bile HD olmayan içeriği yadırgar olduk.Biliyorsunuz bir teknoloji ne zaman standart haline gelse hemen daha iyisi kendini gösterir. Görüntü teknolojilerinin ufkunda gözüken yeni nesil ise 4K, diğer bir ismiyle Ultra HD.Yakın zamanda bir teknoloji mağazasına gittiyseniz gözünüze mutlaka çarpmıştır. 55” ve üzeri Ultra HD televizyonlar mağazaların en şık köşesinde kendilerine çoktan yer buldu bile. Bugün on bin liranın üzerindeki fiyatlarıyla cep yaksalar da bizim için asıl sorulması gereken soru, neler getirdikleri ve evlerimize girmeye ne zaman başlayacakları. Tabii önce Ultra HD’yi biraz daha yakından tanımalıyız.Ultra HD görüntü bize hem daha yüksek çözünürlük hem de daha zengin renkler vaat ediyor. Genelde 4K olarak anılsa da Ultra HD olarak tanımlanan iki farklı çözünürlük var, 4K (2160p - 3840 x 2160) ve 8K (4320p - 7680 x 4320). Kabaca 4K, Full HD’den 4 kat, 8K ise 16 kat daha yüksek çözünürlüğe sahip. Normal bir 35mm sinema filminin 6K’ya denk düştüğünü söyleyebiliriz. Yani Ultra HD teknolojisi ile koskoca bir sinema perdesini dolduran görüntüyü evimizdeki çok daha küçük olan TV’ye sıkıştırıyoruz. Bu da korkunç bir netlik sunuyor.Hali hazırda kullandığımız HDTV’lerde her piksel için 8-bit RGB renk bilgisi kullanılıyor, yani üç rengin toplamında 24-bit renk derinliği elde ediliyor. UHDTV’lerle birlikte renk derinliği 30-bit ve üzerine çıkıyor. Altı üstü renk başına 2-bit’lik bir artış var anlayacağınız. Peki, bu pratikte neye tekabül ediyor, bu artış hayatımızı ne denli değiştiriyor? 24-bit bir ekran 16.8 milyon görüntüleyebilirken, 30-bit ekran 1,07 milyar ve 36-bit bir ekran 68,71 milyara renk gösterebiliyor. Vay vay vay… 2-bit sen ne renklere kadirmişsin. Eğer 60” veya üzeri bir HDTV’den bahsetmiyorsak renk zenginliğinin görüntüye katkısı çözünürlükten çok daha belirgin olacaktır.Yukarıda bahsettiklerimiz çok güzel ama bu aynı zamanda Ultra HD’nin daha fazla bant genişliğine ihtiyaç duyduğu anlamına geliyor. Bu önemli bir problem çünkü hali hazırda kullandığımız HDMI 1.4 standardının 10.2 Gbit/s’lik bant genişliği Ultra HD’nin bütün nimetleri için yetersiz kalıyor. HDMI 1.4, bu haliyle Ultra HD içeriği 24-bit renk derinliği ile saniyede 24 fps ve 30 fps olarak gösterebiliyor ancak 60 fps ve 30-bit üstü renk derinliği için yeni HDMI standardını beklememiz gerekiyor. Ayrıca bant genişliği yetmediğinden henüz 3D görüntüleri bu yüksek çözünürlükte alamıyoruz. Anlayacağınız HDMI elini kolunu bağlıyor Ultra HD’nin.Eğer 4K bir bilgisayar monitörünü DisplayPort kullanarak bağlarsanız bu sorunları yaşamıyorsunuz elbette. Ancak monitörler için 4K henüz çok yeni. Piyasaya çıkan birkaç model pahalı ve başarısızdı. Bu ay CES fuarında kayda değer ilk 4K bilgisayar monitörlerinin duyurulmasını bekliyoruz.1080P HDTV’ler piyasaya ilk çıktıklarında bu çözünürlükte pek fazla içerik yoktu ortada. Ancak PlayStation 3 ve Blu-Ray’in hayatımıza girmesiyle anlam kazanmışlardı. Ultra HD’de ise durum daha da vahim. Öncelikle yeni nesil oyun konsolları henüz 4K’dan hiç faydalanamıyor. Gelecekte güncellemelerle video oynatma desteğinin gelebileceği konuşulsa da donanımda değişiklik yapılmadan oyunların 4K’ya çıkması beklenmiyor. Zaten her iki konsolun bu çözünürlükte bir oyunu kaldırıp kaldıramayacakları büyük bir soru işareti.4K desteğine sahip Blu-Ray’ler de kısa belgeselleri saymazsanız ortada yok. 4K çözünürlüğünde filmler mevcut Blu-Ray disklere sığmadığından 100GB kapasiteli yeni Blu-Ray diskleri beklemek durumundayız. Ama ne zaman gelecekleri belirsiz. Bu yeni disk formatı mevcut Blu-Ray oynatıcılarla uyumlu olacak mı bu da bilinmiyor. Muhtemelen 4K Blu-Ray’ler gelmeden önce Amazon ve Netflix gibi platformlar 4K streaming’e başlayacaklar. Ama bunlar Türkiye’de olmadığı gibi webden 4K yayını kaldıracak bağlantı hızı ve kotası olan kaç kişi vardır büyük soru işareti.Televizyon tarafında Digiturk ilk deneme yayınlarını yaptı. Geçen sene Nisan ayında yaptığı bir duyuru ile bunu dile getiren Digiturk, altyapılarının hazır olduğunu ancak sektörün olgunlaşması 1-2 yıla daha ihtiyaç olduğunu söylüyor. Dokuz aydır da 4K’dan bir daha haber vermediler.Şu an bir parça akla yatkın tek Ultra HD film içeriği Sony sunuyor. 700$’lık fiyatıyla 4K Ultra HD Media Player alarak, Sony’nin Video Unlimited 4K servisinden filmleri indirebiliyorsunuz. Cihaz sadece Sony Ultra HD TV’lerle çalışıyor, on film yüklü olarak geliyor, kota katili olsa da en azından stream etmek zorunda değilsiniz. Ancak bu ürün de servis de henüz Türkiye’de yok.Kısacası 4K kullanan içerikler ortada yok, bugün elimizde sadece soru işaretleri ve geleceğe yönelik umutlar var. Şu an en fazla yapabileceğiniz TV veya Blu-Ray oynatıcınızın upscale özelliği ile Full HD görüntüyü yazılımsal olarak Ultra HD’ye dönüştürmek.
Apple, Google ve Facebook Greenpeace'ten Pekiyi Aldı
Küresel çevre örgütü Greenpeace, yeşil internetin peşinde. İnternette olan 2,5 milyar nüfusun, resimden müziğe, fotoğraftan e-maillere kadar dijital dünyada kapladığı alanın büyümesi çevre için de yeni riskler getiriyor. Zira çevre dostu olmayan veri merkezlerinin neden olduğu kayıp, dijitalleşmeyle sağlanan enerji kazançlarını geride bırakıyor. Greenpeace’ın dün yayımladığı Clicking Clean raporu da şirketlerin enerji tüketiminde belirleyici olan veri merkezlerini değerlendiriyor. Rapora göre, Apple, Google ve Facebook sürdürülebilir enerji kaynaklarına yönelim çabasında başı çekerken, Twitter ve Amazon kirli enerji geçmişinde çakılı kalmış. Microsoft ve Yahoo ise yolun henüz ortasında olan iki teknoloji devi. Raporda Türkiye’nin, enerji talebinin küresel ortalamanın üzerinde arttığı ülkelerden biri olduğuna da dikkat çekiliyor. Şirketlerin ayrı ayrı değerlendirildiği raporda, sektörün büyük oyuncularının genel görünümü yukarıda paylaştığımız infografikle özetleniyor. Siyah yani en kirliden, en çevre dostu olan yeşile doğru şirketlerin bir tür sıralamasını görmek mümkün. Listede yeşil internet konusunda liderlik Apple’da. Şirketin iCloud’u % 100 yenilenebilir enerjiyle sağlamaya yönelmesi, bütün sektör için çıtayı yükselten bir adım olarak görülüyor. Apple veri merkezleri için güneş, jeotermal ve rüzgar enerjileri kaynaklarını kullanıyor ve kararlılığıyla diğerlerine örnek oluyor. Facebook, 1,23 milyar kullanıcısıyla dünyanın en büyük veri merkezlerinden birine sahip şirketi, sürdürülebilir enerjiye olan bağlılığını artırmaya çalışıyor. Şirketin enerji kullanımının yarısını yenilenebilir kaynaklar sağlıyor buna karşın diğer yarısı kömür, nükleer ve doğal gazdan sağlanıyor. Facebook en yeşil şirketler arasında yer alıyor. Benzer şekilde Google’ın sürdürülebilir kaynaklardan enerji sağladığı Gmail, YouTube, GooglePlay’in dahil olduğu web tabanlı ürünleri, toplam tüketiminin yüzde 34′ünü oluşturuyor. Amazon, özellikle Amazon Web Services (AWS) ise listenin en karanlık şirketlerinden. Dünyanın en büyük dijital ekosistemlerinden biri olan AWS bugün Netflix, Pinterest, Spotify ve Vine gibi şirketlere hizmet veriyor. Doğal olarak bu şirketler de Amazon’la aynı kaderi paylaşıyorlar. Peki Amazon bu kadar kirli olmayı nasıl başarıyor? Yenilenebilir kaynaklar, AWS’in enerji tüketiminin yalnızca yüzde 15′ini oluşturuyor. Bununla birlikte AWS, incelenen şirketler arasında enerji kaynaklarıyla ilgili en az şeffaf olanı. AWS, müşterilerine ya da kamuoyuna enerji tüketimi hakkında açıklama yapmaya gerek duymuyor. Bir zamanların temiz enerji lideri Yahoo’nunsa rakiplerinin çabalarının gerisinde kaldığı göze çarpıyor. Yahoo, nun yaptığı yatırımlara karşın, Microsoft gibi henüz alacak yolu olduğu görülüyor.Raporda henüz bir veri merkezine sahip olmadığı belirtilen Twitter’ın, enerji kaynaklarına ilişkin bir raporlama yapmadığına da dikkat çekiliyor. Twitter’ın enerji kaynakları yeşil olmaktan epey uzak. Twitter, bir diğer sosyal medya şirketi Facebook’un oldukça gerisinde. Greenpeace teknoloji devlerini sürdürlebilir kaynaklara yönelmeye davet ediyor, bu heme şirketlerin hem de gezegenin geleceği için bir zorunluluk. GreenPeace Clicking Clean raporuna buradan erişebilirsiniz.webrazzi
Yahoo da TV Program Oyununa Giriyor
Yahoo 'nun planları ile ilgili bilgilendirilen kişiler, şirketin kablolu TV'lerde veya Netflix gibi hizmetlerde olduğu gibi bazı yayın programlarını almayı amaçladığını söylediler. Konuya yakın kaynaklar şirketin dört adet web serisi almaya yakın olduğunu ifade ediyor. Ayrıca geçmiş yıllarda yapılanın aksine Yahoo bu kez kısa vadeli yayınlardan çok 10 bölümlük dizi ve yarım saatlik komedi arayışı içerisinde. Şirketin bölüm başına ayırdığı bütçe ise 700 bin dolar ile birkaç milyon dolar arasında değişiyor. Değerlendirilen projelerde televizyon deneyimleri olan yazalar ve yönetmenler görevlendirilecek. Planla ilgili bilgilendirilen kişilerden birisi yaptığı açıklamada, 'Bu kez büyük bir çıkış yapmak istiyorlar' dedi. Yahoo'nun CEO'su Marissa Mayer'ın TV kapasitesine sahip bu içerikleri bu yıl yapılacak 'NewFront' pazarlama konferansı öncesinde tanıtmak istediği belirtiliyor. Ancak New York'ta 28 Nisan'da yapılacak konferans öncesinde Mayer'ın bu programlar ile ilgili anlaşmaları yapmaya yeterince yaklaşıp yaklaşamayacağı ise belirsizliğini koruyor. Yahoo ise konuyla ilgili açıklamada bulunmadı. Yahoo'ya canlandırma getirmeye çalışan Mayer, başta Google' ın YouTube sitesi gibi diğer rakiplerine nazaran daha yüksek kaliteli video programları sundukları konusunda reklam verenleri ikna etmeye çalışıyor. Konuya yakın kişiler Mayer'ın ve pazarlama başkanı Kathy Savitt'in son birkaç ayda 100'den fazla projeyi gözden geçirdiğini belirtirken ikilinin yayına hazır ve çok fazla geliştirmeye ihtiyaç duymayan seriler aradığını ifade ettiler. Şirket şu ana kadar herhangi bir program konusunda anlaşma yapmış değil. Şirket için sorunlardan biri programların reklamlardan yeterli parayı kazanıp kazanmayacağı. Eğer Yahoo içeriğin sahipliğini alırsa şovların uluslararası pazarlarda lisanslarını da satacak. Tipik TV stüdyoları kar yapmak için bu tarz kaynakları kullanıyorlar. Ses getirecek web serileri muhakkak Yahoo'nun reklam verenler üzerindeki algısına yardımcı olacaktır. Ayrıca bazı reklam verenlerin doğal olarak TV'lere gidecek bütçelerinden belli bir kısmı da kendisine çekecektir. Ancak tipik web serileri yerine daha yüksek kaliteli serileri hedefleyen Yahoo kalabalıklaşan üst seviye TV seriler pazarında girmiş olacak. Konuya yakın bir kaynak yorumunda, 'Netflix ve Amazon'un yayınlarına benzer yayınlar amaçlıyorlar' dedi. Programlar ile ilgili adım Mayer'ın videolara odaklanma stratejisinin bir parçası. The Wall Street Journal Mart ayının sonunda yaptığı bir haberde şirketin online video hizmeti News Distribution Network'u satın alma görüşmeleri yürüttüğünü yazmıştı. Yahoo ayrıca TV haber gazetecisi Katie Couric ve New York Times teknoloji yazarı David Pogue ile de anlaşmalar yapmıştı. WSJ
Televizyonlarda En Çok Kullanılan 10 Uygulama
Görünen o ki internet bağlantılı televizyonlar ve medya set üstü cihazlar gittikçe yaygınlaşıyor. Piyasa ve tüketici verilerini izleyen NPD Grup, internet bağlantısı olan televizyon sahiplerinin yüzde 75'inin video uygulamaları ile ilgilendiğini belirtiyor. Listenin ilk üç sırasında Netflix, YouTube ve Weather Channel uygulamaları var.Yapılan araştırmada kullanılışlı ya da ilgi duyulan sosyal medya, müzik ve fotoğraf uygulamalarına yer verilmedi. Ancak 3 bin 800 kişinin katıldığı ankette video kategorisindeki ilk 10 uygulama şu şekilde sıralandı: NetflixYouTubeThe Weather ChannelHuluPlusHistory (formerly, The History Channel)Amazon Instant Video/Prime VideoHBOGoFox NewsPBSWatchESPNNPD'den Connected Intelligence müdürü John Buffone konuyla ilgili yaptığı açıklamada, 'Televizyonlarında uygulama kullanan kişiler daha önce olduğunda daha farklı deneyimler arıyor. Ayrıca her yerde TV uygulamalarına daha fazla önem vermeye başladılar.' dedi. Video uygulamaları performans açısından geleneksel video yayın kaynaklarını da geçmeye başladı. Her ne kadar video yayınları, Ultra HD (diğer adıyla 4K) kalitesine yaklaşmamış olsa da teknoloji yazarı Geoffrey Fowler Netflix'in bunu yapmaya başladığını belirtti. Samsung, Sony ve Vizio gibi diğer şirketler de kendi Ultra HD cihazlarına 4K-çözünürlüklü programlar ekliyor. WSJ