Hitler'in Yakın Dostu Eşcinsel Nazi Subayı Ernst Röhm'ün İlginç Hikayesi
Hitler'in yakın dostu olan Nazi subayı Ernst Röhm'ün ilginç hikayesi hakkında bilinenleri sizin için derledik. İyi okumalar!
Ernst Röhm kimdir?
Nazilerin SS’ten önceki paramiliter gücü olan ‘Sturmabteilung’un (kısaca SA, Türkçe: Taarruz Bölüğü) başı olan Ernst Röhm, ömrü boyunca Adolf Hitler’in yanında duran sadık bir Nazi idi. Birinci Dünya Savaşı’nın başlangıcında yüzüne aldığı darbenin izini taşıyan Röhm, Birinci Sınıf Demir Haç Madalyası sahibi, kıdemli ve organizasyon becerisi yüksek bir askerdi.
Birinci Dünya Savaşı bitince Röhm, Almanya’nın haksızlığa uğradığını düşündü.
Ernst Röhm, genç yaşta tanıştığı Adolf Hitler’in 1923 yılında organize ettiği Birahane Darbesi’nde önemli bir rol oynadı. Bu darbe girişiminde Hitler, beraberindeki destekçileri ile birlikte Bavyera’nın eyalet yönetimine el koymak amacıyla Bavyera’nın Savaş Bakanlığı binasını bastı. Darbe bastırıldı ve Hitler’in de aralarında bulunduğu darbe girişiminden sorumlu subaylar hapse atıldı.
Röhm ise beraat ile kurtuldu ve meclise girip siyasetle uğraşmaya karar verdi.
Ancak meclisteki karışık atmosferden fayda sağlayamayacağını anlayınca milletvekilliğinden de çekilip 'Frontbann' adındaki kendi paramiliter organizasyonunu kurdu. Hitler hapisten çıkınca Röhm, ‘Sturmabteilung’ ile kendi organizasyonu ‘Frontbann’ı birleştirmek istedi, ancak Hitler bunu reddetti. Röhm bu duruma bozulunca askerî tecrübesini kullanarak Bolivya’ya askeri danışman oldu ve oranın ordusunda görev almaya başladı.
Bu, Hitler ile Röhm arasında yaşanan ilk gerilimdi.
Röhm, kaba tabirle sokaktan geldiği için daha radikal ve militarist bir anlayışa sahipti. Hitler ise, nihai amacı iktidara gelmek olduğundan dolayı, daha diplomatik davranıyordu ve Almanya’nın ileri gelenlerini incitmemeye çalışıyordu. Röhm’ün Bolivya yılları, Hitler’in 1930 yılında bir organizatöre ihtiyaç duymasıyla sona erdi. İkilinin arasındaki buzlar eridi ve Hitler, Röhm’ü Bolivya’dan geri çağırıp SA’nın başına geçirdi.
Röhm çok başarılı bir organizatördü.
Hitler de yakın arkadaşının bu yeteneğini çok iyi biliyor ve ona çok güveniyordu. Röhm, paramiliter SA güçlerini hızla parti kontrolünden çıkarıp organize etti. Tüm dünyada ekonomik krizlerin başgösterdiği dönemde SA güçleri hem komünistlere karşı bir tehdit oluşturduğu için gerekliydi, hem de seçimlere hile karıştırma ve Nazilere karşı aday olanları korkutma planlarında işe yarayabilecek bir unsurdu.
Röhm’e göre Naziler iktidara gelince SA orduya katılmalı, Naziler tüm sistemi kökünden değiştirmeliydi.
Alman ordusundaki generaller ise aristokratik kesimlerden geldikleri için SA’daki Nazileri küçük görmekteydiler. Röhm’ün bu amacının duyulması skandala yol açtı. Almanya’nın cumhurbaşkanı Hindenburg, Röhm’ün planlarına şiddetle karşı çıktı. O dönemde Hindenburg, Nazilerin görevine son verme yetkisine sahip olan tek kişiydi. Onun Nazi uygulamalarından rahatsız olması, Hitler’in planlarını uygulayamayacağı anlamına geliyordu. Üstüne üstlük dönemin Savunma Bakanı Blomberg, Hitler’e gönderdiği ultimatomda ‘bu gerilimin çözülmemesi halinde ülke yönetiminin orduya devredileceğini’ söyledi. Geriye tek bir seçenek kalmıştı.
Hitler, Röhm’ün işini bitirmeye karar verdi.
Adolf Hitler, tek seçeneğinin Röhm’ü ortadan kaldırmak olduğuna karar verdi. Bu dönemde Hitler ile Röhm’ün arasından su sızmıyordu; öyle ki Röhm, herkesin ‘Führer’ dediği Nazi liderine ‘Adolf’ ve ‘sen’ diye hitap edebilen çok az sayıda kişiden biriydi. Gizli kapaklı bir plan yapıldı ve uydurma belgelerle Röhm’ün Fransa’dan para alıp Hitler’i devirmeyi planladığı iddiası duyuruldu. Bu iddialar, Berlin’de yayılan dedikodularla da tutarlıydı: Röhm’ün yer yer muhalif bir tavır alması, dedikodunun yayılmasında Hitler’in işine yaramıştı.
Röhm bu suçlamayla tutuklandı.
Beraberinde tutuklanan SA subayları infaz edildi, Röhm’e ise bir silah verildi ve ‘kendisini 10 dakika içinde öldürmesi’ söylendi. Röhm, 'eğer öldürüleceksem bunu Adolf yapmalı' cevabını verdi. Subaylar on dakika sonra beklemeye devam eden Röhm’ü vurarak öldürdüler.
Ölümünün ardından Röhm’ün eşcinselliği üzerinden bir "skandal" yaratılmaya çalışıldı.
Röhm’ün eşcinsel olduğuna yönelik haberler, şoke ediciymiş gibi gazetelerde yayınlandı. Oysa başta Hitler olmak üzere ileri gelen Nazilerin çoğu, Röhm’ün açık eşcinselliğinden haberdardı. Hatta polis birkaç kez Röhm’ün eşcinsel olduğunu ispatlayan bazı mektuplarını Hitler’e göndermişti. Hitler ise bu durumu önemsemedi; zira tüm popülist politikacılar gibi onun da tutuculuğu kendi yakın çevresine değil, dışarıya yönelikti.
İlerleyen yıllarda Röhm'ün adı, Nazi tarihinden silinmeye çalışıldı.
Ölümünün ardından Röhm’ün itibarını yok etmek isteyen Nazi partisi mensupları, Hitler ile ilgili çekilen meşhur propaganda filmlerinden bile Röhm’ün görüntülerini sildirdiler. Röhm o gün öldürülmeseydi belki de Naziler görevden alınacak ve bu bozgunun ardından diğer ölümcül planlarını hayata geçirmeye cesaret edemeden tarih sahnesinden silineceklerdi.
Bu içerikler de ilginizi çekebilir!
Nazi Almanyası'nın Hitler'den Sonraki En Güçlü Adamı: Heinrich Himmler
Yorum Yazın
Arkadaşlar orijinali Emrah Safa Gürkan'ın Youtube kanalında. Çalıyorsunuz bari link mink verin.
Aslinda senaryo basit ,pis işlerini yapacak ve sadik kişilerden oluşan SA grubu karşi olduklari tüm kişileirn evlerini dükkanlari kirip dökme ,kişileri dövme... Devamını Gör