İstanbul 30. Ağır Ceza Mahkemesi, 18 Şubat 2020 tarihinde Gezi davasında tüm suçlardan beraat kararı verdi. Cezaevinden tahliye edilen Kavala, ring aracının içerisindeyken gözaltına alındı ve daha önce tahliye edildiği 15 Temmuz darbe girişiminden yeniden tutuklandı.
Kavala, cezaevindeyken 9 Mart 2020’de bu kez casusluk iddiasıyla tutuklandı. Bu kararın ardından savcılık, 20 Mart 2020’de Kavala’nın darbe suçundan tahliyesini istedi. Hâkimlik, aynı gün tahliye kararı verdi.
Kavala soruşturması sürecinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olan İrfan Fidan önce Yargıtay Üyesi, ardından ise Anayasa Mahkemesi üyesi oldu. Casusluk iddianamesini hazırlayan başsavcı vekili Hasan Yılmaz ise Adalet Bakan Yardımcılığına getirildi.
Kavala hakkında casusluk suçundan hazırlanan iddianamede delil olarak yine Henri Barkey ile içeriği belli olmayan üç görüşme, aynı bölgeden telefon sinyali verme ve Beyoğlu’nda bir restoranda konuşma iddiası oldu. Anayasa Mahkemesi ise Kavala’nın yaptığı iki ayrı başvuruda hak ihlali olmadığı yönünde karar verdi.
Beraatle sonuçlanan Gezi ve Çarşı davalarında verilen bozma kararının ardından her iki dava, Kavala’nın tutuklu olduğu casusluk davasıyla birleştirildi.
Osman Kavala’nın İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmasına bugün devam edilecek. Kavala, protesto amacıyla duruşmalara katılmıyor.
Avrupa Konseyi'nin icra organı olan Bakanlar Komitesi, Aralık ayı başında Osman Kavala hakkındaki AİHM kararına uymadığı gerekçesiyle Türkiye'ye karşı 'ihlal prosedürü' başlatacağı yönünde bir ara karar almıştı. Karar kapsamında Komite, Türkiye’ye AİHM’in Kavala kararını nasıl uygulayacağını belirtmesi için 19 Ocak'a kadar süre vermişti.
Euronews ve DW Türkçe
Yorum Yazın