Erdoğan, Ak Parti Adana, Antalya, Bursa Ve Muğla 7. Olağan İl Kongrelerine Canlı Bağlantıyla Katıldı: (1)
Erdoğan, Ak Parti Adana, Antalya, Bursa Ve Muğla 7. Olağan İl Kongrelerine Canlı Bağlantıyla Katıldı: (1)
ANKARA (AA) - Türkiye Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 'Parti içi kavgalardan AK Parti'yi mesul tutmak yüzsüzlüktür, pişkinliktir, siyasi arsızlıktır.' dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin genel merkezinden, AK Parti Adana, Antalya, Bursa ve Muğla 7. Olağan İl Kongrelerine canlı bağlantıyla katıldı.
Kongrelerin hayırlara vesile olması temennisinde bulunan Erdoğan, yeni görev alacak teşkilat üyelerine de başarılar diledi.
Erdoğan, 14 Ağustos 2001'den bugüne kadar AK Parti çatısı altında büyük ve güçlü Türkiye sevdalarına gönül vermiş il başkanlığından, sandık müşahitliğine kadar hizmet etmiş olanlara teşekkür etti.
AK Parti olarak sadece 83 milyon vatandaşın değil gözünü ve kalbini Türkiye'ye çevirmiş yüz milyonlarca mazlumun da emanetini taşıdıklarını ifade eden Erdoğan, şunları söyledi:
'İşte bunun için AK Parti emperyalist niyetler karşısında şanlı bir direnişin adıdır. AK Parti 19 yıldır olduğu gibi bugün de umudun ve cesaretin remzidir. AK Parti milletimizin maziden atiye kurduğu köprünün kilit taşıdır. AK Parti geleneğin olduğu kadar, geleceğinde partisidir. Bizim yol arkadaşlığımız pazara kadar değil mezara kadardır. Bizden tesadüflerin, çıkarların ve hesapların bir araya getirdiği değil, ortak hayallerin, ortak hedeflerin, ortak ideallerin buluşturduğu insanlarız. Bizler birlik olmadan dirlik olamayacağına inanan aynı davaya aynı sevdaya gönül vermiş bir kadroyuz. Bizler toplu vuran yürekleri sindirecek hiçbir gücün olmadığını, bunu özellikle bilen böyle bir mücadeleye yaklaşan bir hareketiz.'
- Kongrelerde kadroların yanı sıra kardeşlik de tazeleniyor
Erdoğan, kongrelerde sadece kadroların değil kardeşliklerinin tazelendiğini, muhabbetlerinin daha da perçinlendiğini anımsattı.
Adana'da, Antalya'da, Bursa'da ve Muğla'daki partililere teşekkür eden Erdoğan, 'Çünkü biz şuna inandık bir olacağız, 'iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız ve hep birlikte Türkiye olacağız' dedik ve bu yola böyle çıktık.' diye konuştu.
Gençlerin heyecanı ve emektarların tecrübesini aynı potada eriterek, geçmişten aldıkları güç ve ilhamla hep birlikte istikbale yürüdüklerini anlatan Erdoğan, şu değerlendirmelerde bulundu:
'Böyle bir bilince ve müktesebata sahip olmayanlar, AK Parti'nin her biri demokrasi şölenine andıran kongre sürecini anlayamaz. Siyaset sahnesindeki varlıklarını parti içi ayak oyunlarına borçlu olanlar bizim şu dayanışmamızı ve şu muhabbetimizi bir türlü içlerine sindiremiyor. İşte bizim güzelliğimiz burada, biz gücümüzü şu salonlardaki bu yapıdan alıyoruz. Teşkilatlarını saran taciz, tecavüz, hırsızlık ve arsızlık furyasının üstünü kapatmak için her gün olmadık yalanlarla bize ve AK Parti'ye saldırıyorlar. Daha önce milletin gündemini haftalarca 'Külliye'ye giden CHP'li' yalanıyla meşgul etmişlerdi. Hatta sahte araç plakaları üzerinden hem kendilerini hem de vatandaşlarımızı kandırmaya çalışmışlardı. Tabii sonra tüm bu kuyruklu yalanların CHP Genel Merkezinde üretildiği, medyaya da yine buradan servis edildiği ortaya çıktı.'
Erdoğan, CHP'ye yönelik eleştirilerde bulunarak, 'Şimdi de partilerinde yaşanan istifalar dolayısıyla bizi hedef alıyorlar. Bölücü örgütün siyasi uzantılarıyla kurdukları ittifakı sorgulamak yerine aslı astarı olmayan hezeyanlarla AK Parti'yi ilzam ediyorlar. Oysa bugün kime sorsanız Atatürk'ün CHP'si ile Kılıçdaroğlu'nun CHP'si arasında isim benzerliği dışında hiçbir bağın hiçbir ilişkinin olmadığını size söyleyecekler. CHP yönetimi ayaklarına taş değse AK Parti'yi suçlayan siyasi kurnazlıklarla bu gerçeklerin üzerini kapatamaz. Siz gizlemeye çalışsanız da millet sizin kimlerle yol yürüdüğünüzü, hangi kirli pazarlıkları yaptığınızı, kime hangi imkanları peşkeş çektiğiniz görüyor.' şeklinde konuştu.
'Menemeni gizleyebilir misiniz?' ifadelerini kullanan Erdoğan, şunları kaydetti:
'Siz saklamak için yırtınsanız da bu millet sizin her hafta bir milletvekilinizi 6-8 Ekim olaylarının faillerinin ayağına gönderdiğinizi biliyoruz. Aynı şekilde bu millet 520 gündür evlat nöbeti tutan Diyarbakır Annelerini bir kez olsun ziyaret etmediğinizi de biliyor. Şöyle bir geriye dönüp baktığımızda karşımıza çıkan manzara şudur, CHP Genel Başkanı FETÖ'cülar için Ankara'dan İstanbul'a kimlerle yürüdü, terörist uzantıları ile yürüdü. CHP milletvekilleri günlerce FETÖ'nun paçavraları önünde nöbet tuttu. CHP'li yöneticiler marjinal terör örgütlerinin militanlarına sahip çıktı. Gezi olaylarından itibaren nerede bir provokasyon varsa CHP'liler daima ön saflarda yer aldı. Fakat ne CHP Genel Başkanı ne de CHP'li üst düzey bir yönetici evlatlarına kavuşma mücadelesi veren Diyarbakır annelerini ziyarete gitmedi.
Gazetecilerin ısrarlı soruları karşısında yasak savma kabilinden yaptıkları 1-2 açıklama dışında bu meseleyi hiçbir zaman sahiplenmediler. Teröristler için gösterdikleri empatinin binde birini dahi o teröristlerin kastettiği ve katlettiği insanlar için göstermediler. Devletin valisine, kaymakamına, hakimine, savcısına, subayına, askerine ve öğretmenine karşı 'militan' iftirası satarken, teröristleri 'arkadaş' diyerek koruma yarışına girdiler. Tüm bunlar apaçık ortadayken parti içi kavgalardan AK Parti'yi mesul tutmak yüzsüzlüktür, pişkinliktir ve siyasi arsızlıktır.'
(Sürecek)
Yorum Yazın