Basit Ameliyat Geçirenlerin Yaşadığı 10 Hüzünlü Durum
Ameliyatın büyüğü küçüğü olmaz farkındayız, ancak açık kalp ameliyatı ile bademcik ameliyatını aynı klasmanda değerlendirmek de olmaz. İşte toplumda yerleşmiş olan bu algının bir sonucu olarak bademcik, apandisit, kıl dönmesi, vb. nispeten daha kolay ve toplumun geniş kesiminin tecrübe ettiği bir ameliyatı geçiren kişilerin yaşadığı, yaşamayanın bilmediği gizli hüzünler vardır. Bir daha ki sefere, bademcik ameliyatı olmuş arkadaşınızı, akrabanızı, vs. ziyarete gitmeden önce bunları bilmenizde fayda olabilir.
İnsana İş Hayatını Dar Eden Baskıcı, Zorba ve Geçimsiz Amirlerle 11 Maddelik Baş Etme Rehberi
İş hayatına atılan herkesin kabusudur; baskıcı, zorba ve geçimsiz tavırları olan amirler. Çoğu insan bu tür insanlarla daha önce karşılaşmadıkları için bu tür durumlarda ne yapacağını bilmez. Ve genellikle de içe kapanırlar. İşe başladıktan kısa bir süre sonra ağlayarak istifa ettiklerini gördüğünüz kimseler, işte bu insanlardır..İstifa ederek bir an önce; kendilerini koşulsuz seven anne ve babalarının yanına yani güvenli bir ortam olan evlerine dönmek isterler. Nasıl olsa orada zorbalar yoktur. Ama bu tarz insanlar kendilerine şu soruyu sormalıdır, ' Hayatımın sonuna dek evimde saklanabilir miyim?' Şüphesiz cevap 'hayır' olacaktır. O halde yapmaları gereken, geri dönüp bu tarz insanlarla nasıl mücadele edileceğini öğrenmektir...
20 Adımda Evinizi Kışa Hazırlayın
Evinizi dekore ederken en çok dikkat etmeniz gereken unsurlardan biri aydınlatmadır. Özellikle salon için seçeceğiniz modellerin odanın rengine, mobilyaların tarzına uygun olduğuna emin olun. Ayaklı abajurlar masa üstü lambalar ortamı yumuşatmak loş ışık yaratmak için doğru seçim olacaktır. Sezonun öne çıkan renkleri metalik, ışıltısıyla evlerinizi şıklaştıracak.
İç Çamaşırı Seçiminde Dikkat Edilmesi Gerekenler
Bir tişört bile alırken kumaşına, kalitesine ve modeline bakarız. Ama çoğu zaman iç çamaşırına bu kadar bile özen göstermiyoruz. Oysaki tenimize en yakın giysiler olarak hangi iç çamaşırını giydiğimiz gerçekten önemlidir… Hem sağlık, hem de rahatlık açısından iç çamaşırı / camasirim.com seçimi doğru yapılması çok önemli. Özellikle yaz aylarında terleme ve bu nedenle hem sağlık hem de konfor açısından rahatsızlık hissetme riski çok yüksek. Peki, hangi iç çamaşırını almamız gerektiğini nasıl mı bileceğiz? İşte cevabı…• Sizi sıkan, rahatsız eden bir iç çamaşırı giyinmek oldukça kötü bir durumdur. Ne kadar güzel olursa olsun mutlaka içinde rahat davranabileceğiniz bir iç çamaşırı seçmelisiniz.• Eğer açık renk kıyafetler tercihinizse sürekli koyu renklerde iç çamaşırı almanız bir işe yaramaz çünkü giymeniz mümkün olmaz. Ya da transparan giyinmeyi tercih edenlerdenseniz dantelli bir iç çamaşırı tüm gizliliğinizi ortadan kaldıracaktır.• Kendi vücut ölçünüze uygun olan bir çamaşır seçmelisiniz. Örneğin küçük göğüslere sahipseniz büyük görünsün diye büyük ölçülerde bir sütyen almaya kalkmayın. Bu sizi gün boyu rahatsız eder.• Çoğu kadın g-string giyinmekten kaçar oysa artık her vücuda göre bulmak mümkün ve kullandıkça yararlarını görebilirsiniz.• İç çamaşırında kullanılan malzemeye dikkat etmeniz gerekir. İpeksi string bir külot pantolonların ya da ince eteklerin altında oldukça hoş durabilir.• Kendi ten renginize uygun iç çamaşırı seçmenizde yarar var özellikle de siyah ve beyaz pantolonların altına giyinmek için. Çünkü beyaz bir pantolonun altına yine beyaz bir iç çamaşırı giyinmek oldukça çirkin duracaktır. Bunun yerine ten rengini tercih etmelisiniz.• Çoğu kadın kimsenin görmeyeceğini bilseler dahi sütyen ve külotun takım olmasına dikkat ederler. Çünkü kendilerini böyle daha çekici hissederler. Nasıl bir kumaştan yapıldığına dikkat etmemiz gerek iç çamaşırı satın alırken, öncelikle kumaşına dikkat etmek gerekir. Bunun için tabii ki pamuklu kumaşlar önerilir. Özellikle hassas cilde sahip olan kişilerin buna mutlaka özen göstermeleri gerekir. Vakıf Gureba Hastanesi’nden Dermatoloji Klinik Şefi Doç. Dr. Nahide Onsun, bazı kadınlarda iç çamaşırının, lastik yerinin deriyle temas ettiği bölgede alerji meydana geldiğini vurguluyor. Hatta bu bölgelerde baskı nedeniyle kaşıntı veya kızarıklık da oluşabiliyor. Bu nedenle kişiler, neye alerjilerinin olduğunu ve hangi iç çamaşırların kendilerine uygun olduğunu önceden belirlemeli.İç çamaşırların vücudu rahat ettirecek nitelikte olmalarına dikkat etmek gerekir. Çamaşırların vücudu sıkması durumunda, o bölgedeki yağ dokusunda bazı kayıplara yol açabilir. Bunun yanında, baskı oluşan deri bölgelerinde temastan dolayı egzama gibi rahatsızlıklar meydana gelebilir. Eğer sütyen lastikleri sizi sıkıyorsa, almayın! Herkesin göğüs yapısı birbirinden farklıdır. Bu nedenle uygun sütyen seçerken, çok sıkı olmamasına ve lastiğin tene temas etmemesine dikkat etmek gerekir. Çünkü eğer lastik açıktaysa, lateks alerjileri meydana gelebilir. Fanilaya gelince, bunlar her şeyden önce kış aylarında vücudu soğuktan korur. Günümüzde gençler fanila giymekten pek hoşlanmaz. Fanilalar ayrıca dıştan giyilen giysilerin tene temasını engeller. Özellikle pamuk içeren kaliteli çamaşırlar kullanırsanız, bu, vücudunuzu bir zırh gibi kavrar ve dışarıdan giydiğiniz sentetik kıyafetlerin teninize temasını engeller. Özellikle hastalıklarda slipe dikkat! Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Dr. Murat Taşdemir, kadınların özellikle külot seçiminde hassas davranmaları gerektiğini vurguluyor ve sözlerine şöyle devam ediyor; “En sık görülen jinekolojik sorunlardan biri, vajinal enfeksiyonlar. Şiddetli kaşıntı, yanma hissi, sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma, cinsel ilişki sırasında ağrı, kötü kokulu akıntı gibi belirtiler, vajinal enfeksiyonlara işaret eder. Böyle sorunlarla karşı karşıya olan kadınların, doktor tedavisinin yanı sıra, çamaşır seçimine de dikkat etmeleri gerekiyor.” Doç. Dr. Nahide Onsun, vücudu fazla sıkmayan slip kullanılmasını öneriyor ve şu noktalara dikkat çekiyor; “Fazla sürtünmeden dolayı kadınların ter bölgelerinde tahriş egzamaları meydana gelebilir. Kullanılan iç çamaşırlar tamamen pamuk olmasa da, pamuk oranının yüksek olması gerekir. Ancak kişinin hiçbir şikayeti, herhangi bir maddeye reaksiyonu yoksa naylon iç çamaşırı da kullanabilir.” Ancak yaz aylarında özellikle naylon içeren iç çamaşırlardan uzak durmak önem taşıyor. Çünkü terleme nedeniyle oluşan mantar enfeksiyonları yaz aylarında daha sık görülüyor. Dr. Onsun, özellikle kalçaların arasına giren ve pantolonda izi belli olmasın diye tercih edilen slipleri fazla tercih etmemek gerektiğini belirtiyor. Bu slipler, eğer giyilen pantolon sentetikse veya sentetik karışımından oluşuyorsa ve kişinin sentetiğe karşı duyarlılığı varsa, ciltte yine bazı egzamaların ortaya çıkması kolaylaşıyor. Ancak Dr. Onsun, hiçbir şikayeti olmayan insanlarda buna bağlı rahatsızlık yaşanmayabildiğini de söylüyor ve sözlerine şunları ekliyor; “Bizim iç çamaşırlara bağlı en çok gördüğümüz rahatsızlık, sütyen ve külotların lastikleriyle ilgili ortaya çıkanlar.” Her renkli iç çamaşırı kullanmayın Renkli iç çamaşırı alırken, kumaşı renklendirmek için kullanılan boyalara dikkat etmek gerekiyor. Çünkü bazı boyamalarda, içeriğinde kanserojen madde bulunan boyalar kullanabiliyor. Bu nedenle aldığınız iç çamaşırların doğal boyalarla renklendirilmiş olup olmadığını öğrenin. Günümüzde birçok ünlü firma, iç çamaşırların renklendirilmesinde kullandıkları boyaların kanserojen madde içerip içermediğini belirtiyor. Boya maddesi kadar, iç çamaşırların yıkanması da büyük bir özen gerektiriyor. Deterjanlara karşı alerjisi olan kişiler, az miktarda deterjanla bile rahatsızlık hissedebiliyorlar. Böyle durumlarda kullanacağınız deterjanın özelliğine ve yıkadıktan sonra çamaşırı iyi durulamaya dikkat özen gösterin.NASIL bir ürün kullanırsam vücut şeklimi daha düzgün gösterir? Çocuksu ve düz hatlılar: Gece elbisenizin içine büstiyer giyerek daha dolgun hatlı bir görünüme kavuşabilirsiniz. Bunun yanında,vücut hatlarınızı daha düzgün gösterecek korse çeşitleri de deneyebilirsiniz. Vücut yapınıza uygun bir korse seçtiğiniz halde, istediğiniz görünüme sahip olabilir, bedeninizi olduğunuzdan daha ince gösterebilirsiniz
Hakan Şükür'den Oyunculara Tepki; "Böyle Bir Şey Yok"
Galatasaray efsanelerinden Hakan Şükür, Bursaspor mücadelesinin sonrasında, GS TV canlı yayınında geçen sezon transfer edilen Türk oyunculara tepki gösterdi.İŞTE ŞÜKÜR'ÜN SÖZLERİ...'Oyuncuların aldıkları kontratın rahatlığı ile davrandığını ve mücadeleden uzaklaştığını kaydeden Şükür, oyunculara uyarıda bulundu.'Ben arada antrenmanlara gidiyorum. Genel gözlemim boşvermişlik var. Yüksek bonservis ile gelmişler. Biz kapağı attık, Galatasaray'dayız anlayışı var. Güçlü olmak zorundasınız, Galatasaray'ı yaşarken dikkat etmeniz lazım. Profesyonel bir dünyadasınız, antrenör size antrenman sahasında ve soyunma odasında bir şeyler söyler. Gerisi sizde. Galatasaray'da sorumluluktan kaçan çok oyuncu var. Biz kıyıda köşede kalalım, biz bu süreyi dolduralım anlayışı var. Böyle bir şey yok. Siz kendi pozisyonunuzdaki oyuncularla yarışmazsanız, olmaz''ALDIĞIN PARANIN ANLAMI YOK''Bu oyuncu yapısı ile bir süre mücadele edersiniz, ardından herkes kaçmaya başlar. Milli takıma yansımasını zaten görüyoruz. Oynamayan bir oyuncu iseniz, takım arkadaşını motive edersin. 5 sene daha mukavelem var, rahatım. Böyle bir şey yok. Ben yurt dışında iken, gidiyordum alt yapıda oynayıo, güçlenip geliyordum. Böyle olduğu zaman aldığın paranın da anlamı yok. Yerli oyuncular daha fazla sorumluluk almalı, dikkat etmeli'Sporx
Vücuduna En Uygun Ceketi 7 Adımda Nasıl Seçersin?
Dolapların en şık parçası ceketler her sezonun en moda parçası… Peki, ister bir jean pantolon ile casual, isterseniz şık bir kumaş pantolon ile formal bir kombin yapmanıza olanak sağlayan ceketleri seçerken nelere dikkat etmek gerekir? İşte karşınızda vücudunuza en uygun ceketi seçme rehberi!
Sıkı Kalçalara Sahip Olmanın Yolları
Sağlıklı ve sıkı kalçalara sahip olmak ister misiniz? Bu da soru mu değil mi? Kim istemez ki? O halde sıkı kalçalara sahip olmak için neler yapmalı, ne yiyip ne içmeli ve nelerden uzak durmalı gelin bakalım.
Blogger ve WordPress'te Hit Arttırmanın 14 Yolu
Sanal alemin her dönem kendine has popülaritesi mevcut uygulamalar vardı. Türkiye internet ilk hayatımıza girdiği yıllarda bir kısım insanlar daha çok araştırma bir kısım insanlar özellikle gençler sohbet programlarına çok ilgi gösteriyordu. Zamanla bu alışkanlıklarımız değişmeye daha çok oyun ve sosyal medyaya kayar hale geldi. Son zamanların sanal âlemdeki en büyük trendlerinin başında ise blog yazmak geliyor. Bizde bu nedenle Blogger ve Wordpress Hit Arttırma Teknikleri ile ilgili bir yazı yazma gereksinimi duyduk. Blog yazmak için hali hazırda kullanımda olan pek çok hazır blog sağlayıcılar mevcut bunlardan en yaygın olarak kullanılanları ise Blogger, Wordpress ve Tumblr özellikle Blogger ve Wordprees bu yarışta bir adım öndeler. Blog yazan herkes kendi bloğunun ilgi görmesini ve daha fazla tıklanmasını istiyor doğal olarak. Peki, Bloğunuzu daha fazla kişiye ulaştırmak için ne yapmanız gerekiyor. Bu yazımızda size Blogger ve Wordpress Hit Arttırma Tekniklerini kısaca anlatmaya çalışacağız. Yaptığımız her işte olduğu gibi blog yazma işlemi içende en öncelikli yapmamız gereken şey planlı ve doğru hedefi seçerek yönde mesafe kat etmek. Bu yüzden blog yazmaya başladığımızda ilk yapmamız gereken şey doğru hedef kitlesine hitap etmektir. Uzmanlık alanınız olan bir alana yönelin ve doğru ve hızlı bilgiyi siz paylaşın.
Her Evde Bulunan Malzemelerle Kendinizi Öldürmemek İçin Dikkat Etmeniz Gereken Dozajlar
Kazara evdeki yenmemesi gereken bir maddeyi yediniz. Hiç '' acaba ne kadarı beni öldürür? '' diye merak ettiğiniz oldu mu? Bazen böyle şeyler düşünebiliyoruz. Güvenliğiniz için ( ayrıca biraz da eğlenmeniz için), size evde bulunan malzemeleri ne kadar miktarda tüketirseniz artık aramızda olmayacağınızı gösteren bir liste hazırladık. Ayrıca bazıları sizin ağız tadınıza hiç uygun değil. Sizi baştan uyaralım, listedekilerin hiçbirini evde ya da herhangi bir yerde sakın denemeyin. Bize güvenin. Bu arada bu liste yaklaşık 70 kiloluk bir yetişkin için hazırlanmıştır.
İnatçı Ojeleri Çıkarma Yöntemleri
Bayanlar bir tek güzelliklerinden taviz vermiyorlar belki de. Makyaj bir bayanın vazgeçilmezler listesinin başında yer alıyor. Fondöten, allık, pudra, eyeliner derken en son sıra tırnaklara sürülen ojelerde.Oje tırnakları olduğundan daha güzel gösterse de onları çıkarmak bazen işkence olabiliyor. Özellikle koyu renkli ojeleri çıkarırken illa tırnak diplerinde kalıyorlar. Bunların dışında simli ve pullu ojeleri çıkarmak daha zordur. Her ne kadar görüntü olarak çok güzel dursa da iş onları çıkarmaya geldiğinde işkenceye dönüşebiliyor.Diğer ojelere göre simli ve pullu ojeler daha zor çıktığı için aseton tek başına yeterli olmuyor. Aynısı koyu renk ojeler için de geçerli. Ne kadar ovalasanız da bir türlü istediğiniz gibi temizleyemeyebiliyorsunuz. Peki, imkansız mı? Hayır, değil. İhtiyacınız olan tüm malzemeler pamuk, aseton ve alüminyum folyo. Hepsi bu kadar.Şimdi gelelim nasıl uygulayacağımıza. İlk önce asetonla ojeleri çıkarabildiğiniz kadar temizleyin sonrasında kalan oje kalıntıları için de alüminyum folyoyu parmaklarınıza sarabileceğiniz boyutta parçalara ayırın. Sonra 10 adet pamuğa bolca aseton dökün bunları parmaklarınıza yerleştirin ve üzerine de alüminyum folyoyu sıkıca sarın ki hava almasın ve tırnaklara daha iyi etki etsin. Alüminyum folyoyu sardıktan sonra da 1,5-2 dakika kadar bekletin. Pamuğu ovalayarak parmaklarınızdan çıkarın ve o inatçı ojelerin kaybolduğunu kendi gözlerinizle görün.Dikkat etmeniz gereken bir nokta var yalnız. O da bu kadar asetona maruz kalan tırnaklar elbette yıpranacaktır. O yüzden temizleme işleminin arkasından tırnaklarınızı nemlendirmeyi ihmal etmeyin.Yazar: Zehra Yurtsever
Bilgisayarınızın İçinde Neler Var?
Bilgisayarınızı oluşturan en temel parçalar hangileri? Yeni bir PC almadan önce onları tanıyın!İster hazır toplanmış, yeni bir bilgisayar satın alın, ister kendi bilgisayarınızı oluşturun, çok sayıda kısaltma ve sayıyla karşılaşmaya hazırlıklı olmalısınız. Bu bilgiler arasından işinize yarayacak, faydalı verilere ulaşmanız ise bazen zor olabilir. Makalemizde modern bir bilgisayarın içerisindeki tüm önemli bileşenlere değinecek, ne işe yaradıklarından ve tarihinden bahsedeceğiz. Bunun yanında hangi bileşenlerin önemli olduğunu ve bunun nedenini de açıklamaya çalışacağız.Makalemizi okuduktan sonra bilgisayar veya herhangi bir bilgisayar bileşeni satın alırken, nelere dikkat etmeniz gerektiğini öğrenmiş olacaksınız.Merkezi İşlem Biriminin (CPU) çoğu zaman bilgisayarın beyni olarak tarif edildiğine şahit olursunuz. Ancak CPU, yani işlemci, tam anlamıyla bilgisayarın beyni değildir - 'bilgisayar' veya 'computer' kelimesinin karşılığını verecek bir iş yapmaktadır: hesaplamak.Tuşlara basmaktan fareye tıklamaya, bilgisayarınıza gönderdiğiniz her komut, ikiliye dönüştürülür ve işlemciye gönderilir. İşlemci, basit matematiksel işlemler gerçekleştirir, ancak saniyede binlercesini yapabildiğinden çok karmaşık sonuçlar üretebilir. Bunun ardından işlemci, işletim sistemine kendi komutlarını gönderir. Bu 'imlecin olduğu yere K harfini ekle' veya 'farenin üzerinde durduğu dosyası seç' gibi basit bir işlem veya 'Pi'yi çözmek' gibi karmaşık bir işlem de olabilir.Modern bilişim, 16-bit'lik Intel 8086 mikroişlemcisinin ortaya çıkmasıyla oldu. 8086'nın halefi 8088 ise ilk IBM PC'de kullanılmak üzere seçildi. 8086'nın etkisi bugün hala hissedilmekte - teoride modern Intel çipleri, 8086 için yazılmış herhangi bir komutu çalıştırabiliyor.İşlemciler, milyarlarca transistörden oluşur. Transistörler, elektrik sinyallerinin yönünü değiştirme veya güçlendirme yeteneğine sahiptir. Binlerce bilim adamı ve mühendisin çalışmaları sonucunda bu mikroskobik elektronik parçalar, işletim sisteminin ve şu an kullandığınız web tarayıcısının doğmasını sağlamıştır. İşlemcinin gücü, kabaca sahip olduğu transistör sayısına bağlıdır.
Depresyonda Olan Bir Sevdiğinize Yardım Etmeye Çalışırken Dikkat Etmeniz Gereken 16 Detay
Bu insanları seviyorsunuz ve onlara yardım etmek istiyorsunuz. Biliyorum, depresyonda olan bir sevdiğinize nasıl yardım edeceğinizi kestirmek oldukça zor. Gerçekten depresyonda olan insanların deneyimlerinden yararlanarak, psikolojik sorunları olan sevdiklerinize nasıl yaklaşmanız gerektiği hakkında bazı küçük ipuçlarını bir araya getirdim. İşte bu ipuçlarından bazıları;
Everykey ile Bütün Şifreleriniz Bileğinizde
Everykey, şık bir bileklik, aynı zamanda bütün şifrelerinizin güvenliğini sağlıyor.Günümüzde şifreler hepimizin kullandığı belki de en özel şeylerden birisi ve güvenlik amacıyla şifrelerimiz yapabileceğimiz en karışık şekillerde kombinediliyor. Zamanla bu şifreleri hatırlamak ta zorluk yaşayabilirsiniz, hatta unutabilirsiniz. Peki bileğinizdeki bir bileklik sayesinde cihazlara ve İnternet sitelerine kolayca şifrenizi girebileceğinizi söylesek? Amerika’lı yapım ekibi, Everykey ismini verdikleri cihazla bunun mümkün olabileceğini söylüyorlar.Bluetooh destekli şifre doğrulama bilekliğinin önümüzdeki sene Mart ayında, kutulanarak prototip devresinden çıkabilmesi için 100,00$ toplanılması hedefleniyor.Tabii ki giyilebilir güvenlik eşyaları diğer firmaların da dikkatini çekiyor. Apple ‘in gelecekte çıkarmayı planladığı saati, yakın mesafeden doğrulama olarak biyometrik kalp atışlarını kontrol ederek ödeme fonksiyonunu yerine getirecek. Toronto merkezli Nymi ise (geçen Nisan ayında bileklik tanıtımını görmüştük) yine giyilebilir bir aksesuar olarak kalp atışlarını hissederek doğrulamayı yapacak.Everykey , giyilebilir bir bileklik olması açısından Nymi ile benzerlik gösteriyor. Bileklik, tek güvenlik-odaklı amacıyla biyometriyi rahatsız etmiyor. Bu daşifrelerinizi, kağıda yazarak veya saklayarak çalınma tehlikesi ise karşı karşıya kalmaktansa daha korunabilir bir hale getiriyor.Peki ne için bioymetrik bileşenlerden kaçınılıyor? Chriz Wentz, Everykey CEO’su, Nymi’nin yaptığı gibi vücudun tek bir noktasından elektro diyagram bilgi alımına şüpheyle yaklaştıklarını ifade ediyor. Bu yüzden Everykey , biyometriklerden uzak duruyor.Ayrıca fiyatlarını da Nymi ‘nin altına olacak olan sensör malzemesi, bilekliğin içinde olacak. Nymi ‘nin fiyatı 79$, Everykey ‘in ise ön siparişi 50$. Aynı zamanda Nymi ‘den daha uzun bir pil ömrü sunuyor, bu da bir ay kadar oluyor.Wentz ise bilekliğin sıradan plastik bir bileklik değil de daha modaya uygun olması için çaba harcadıklarını da belirtti.Eğer bilekliğiniz de kayıtlı şifrelerinizin çalınmasından korkuyorsanız Wentz, Everykey ‘i istediğiniz zaman kredi kartınızı bir İnternet sitesindenkapatabileceğiniz gibi Everykey ‘i kapatabileceğimizi de söylüyor.Şifrelerin ne kadar sorunlu olduğunu dikkate alırsak, bu bazı kullanıcıların kabul edebileceği bir değişim olabilir. Sorun şu ki kullanıcıların hatırlayacağı basit şifre sorunu gün geçtikçe çoğalıyor ve hackerler da bu konuda kendilerini çok geliştirdiler.Eğer bir şifre ne kadar hatırlanabilecek kadar kolaysa çalınma şansı da o kadar artıyor. Fakat karışık şifreler de hackerlar tarafından kırılabilir hale geldi.LastPass ve PasswordBox gibi şifre yönetim yazılımları, bu büyüyen güvenlik sorununa karşı tek çözüm. Everykey giyilebilir cihaz ise Bluetooth ve yakınlık derecesini kullanarak çevredeki cihazlar ve ya İnternet siteleri ile etkileşime girebiliyor. Mobil cihaz uygulamaları ise eğer telefon firmasının Everykey ile birleştirilmiş ile çalışıyor.Everykey kendi içinde şifreleri biriktirmiyor, bir doğrulayıcı gibi çalışıyor. Bu da Bluetooth 4.0’a gönderilen sinyal ile oluyor.Bu süreçte 4.0 sınırlarında kilit açılıyor (Eski cihazlar için bluetooth dongle kullanmanız gerekebilir). iOS ‘ta ise sadece jailbrake ile kilit açılıyor. PC’de ise Everkey Windows 8.1+ ile uyumlu, daha eski versiyonları ise desteklemiyor.Wentz, denediği tüm web sitelerinde Everykey ‘in çalıştığını söylüyor ancak yine de bütün sitelerde çalıştığının garantisini veremiyor. Fakat Facebook, Gmail, Twitter ve benzeri sitelerde sorunsuz çalışıyor. ve Android, iOS, Windows, MAc OS ve Linux ile problemsiz çalıştığını ve sadece iOS için jailbreak gerektini ekliyor.Bir sitede birden fazla hesabı olan kullanıcılar hesaplarını birbirinden ayırmak isteyebilirler. Everykey en yakın bağlantıyı kullandığı için, yanlış hesapla giriş yapmamak için dikkat etmeniz gerekebilir. Everykey ‘i destekleyen cihazları ayarlamak için Everykey uygulamasını indirmeli, ardından bileklikte bulunan birleştirme tuşuna basmalısınız. Hemen ardından benzersiz bir kod arkasına basılacaktır. İlk defa bir İnternet sitesine girerken Everykey tarayıcı aracılığıyla otomatik olarak kullanıcı adınız ve şifrenizi hafızasına alacaktır (Yazılımı yükledikten sonra).Everykey , şifre sorunları için en güzel yol gibi gözüküyor.