Kılıçdaroğlu ‘Yüzyılın Projesi’ni Açıkladı, İşte Detaylar...
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, hazırlıkları yaklaşık bir yıldır süren yeni vizyon projesi “Yüzyılın Projesi”nin sunumunu yaptı. Anadolu'da kurulacak yeni mega kentin özel bir yasayla hayata geçeceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, 'Bu proje bölgemize barışı, zenginleşmeyi getirecek, yoksulluğu bitirecek' dedi. Projeye göre, 20 yılda 200 milyar dolarlık yatırım hedefleniyor ve 2 milyon 200 bin kişiye iş imkanı sağlanacak. Proje tamamlandığında ekonomiye 147 milyar dolarlık katma değer yaratacak. İşte detaylar...
'Merkez Türkiye' adı verilen proje nedir?
Tanıtım videosunda şu bilgilere yer verildi:
'Dünyada ticaret yollarını birbirine bağlamayı amaçlayan üç proje var. Merkez Türkiye dördüncüsü olacak. Türkiye’yi içine düştüğü orta gelir tuzağından kurtaracak. Sadece yolları birbirine bağlamıyoruz; ülkeleri, kültürleri yaşamları birbirine bağlıyoruz.
Bürokrasi sıfırlanacak, 2020’de faaliyete geçecek ve büyüyecek 2035 yılına gelindiğinde tamamlanacak.
Yeni bir şehir, küresel bir proje. Akdeniz ve Karadeniz limanları üzerinden dünyaya bağlanan bir merkez. 3 milyon nüfuslu yaşanacak bir cazibe merkezi olacak.
Otoyol ve demiryolu ağlarının tam ortasında yer alan bir şehir. AR-GE, tekno park şehri. Bölgenin en fazla yeşil alana sahip şehri olacak. 1 milyon 633 bin kişiye çevresine ile 2 milyon 200 bin kişiye istihdam yaratacak.
2035’de 100 milyar dolar katma değer yaratacak. 2035 yılında Türkiye insani gelişmişlikte dünyanın ilk 20 ülkesi arasına girecek. İşsizlik yüzde 5’in altına inece büyüme hızı ortalama yüzde 6 olacak. Tüm yakın coğrafyaya barış mutluluk ve refah gelecek.'
'Üreten bir ülkenin sözünün geçeceğini gayet iyi biliyoruz'
Kılıçdaroğlu'nun açıklamalarından satır başları:
Saygıdeğer basın mensupları, bizleri televizyon başından izleyen değerli vatandaşlarım. Yaklaşık bir aydır yaşanacak bir Türkiye sloganıyla yolumuzda ilerliyoruz.
Üreten bir ülkenin sözünün geçeceğini gayet iyi biliyoruz. Ekonomi ülkenin gücünü belirliyor. Üreten ülke derken de katma değeri yüksek bir Türkiye. Üniversiteleri bilgi üreten bir Türkiye. YÖK'ün kaldırılması gerekiyor dememizin sebebi de bu. Ürettiğini hakça bölüşen bir millet olmalıyız. Madem ki birlikte yaşayacağız hakça bölüşmemiz gerekiyor. Bu da güçlü bir sosyal devlet kurmaktan geçiyor. Emekliye ikramiye verilmesi, asgari ücretin yükseltilmesi bunlar bizim refahı tabana yayma projemizdi. Türkiye'nin ve bölgenin üstünlüklerini avantaja çevirmemiz gerekiyor.
‘Türkiye küresel dünyanın gücü olacaktır’
Bu projeye 100 yılın projesi dememizin anlamı bu. Eğer biz, gücümüzü kullanırsak, coğrafyanın avantajını kullanırsak, genç nüfusumuzu kullanabilirsek Türkiye bölgenin ve dünyanın önemli bir ülkesi haline gelecek, küresel dünyanın gücü olacaktır. Sadece ekonomik büyüme projesi olarak görmüyoruz. Barışın da projesi olarak görüyoruz. Ekonomi değil, kültürler de entegre olacak. İnsanlık farklı bir sürecin içine girdi biz de bu süreç için geç kalmayacağız.
‘Gelişen ve yükselen ekonomiler daha fazla pay alıyor’
Bu projeyi neden hazırladık? Küresel ekonomide gelişen ve yükselen ekonomiler var. Gelişen ve yükselen ekonomilerin çok daha fazla pay aldığını biliyoruz. 1990'da gelişen ve yükselen ekonomilerin küresel gelirlerden aldığı pay yüzde 30 ticaretten ise yüzde 23. Bugün aynı ekonomiler küresel gelirden yüzde 57 değil, küresel ticaretten yüzde 23 değil yüzde 42 pay alıyor. Ama Türkiye bu başarıyı yakalayamıyor. Neden yakalayamıyor, işte bu projeyle bu başarıyı yakalamak istiyoruz. Sadece proje bizim öngördüğümüz proje değildir. 3 dev proje zaten dünyada hayata geçmek üzere. Dünyanın önemli bir gücü olmak istiyoruz. Coğrafı güç ve nüfusumuzu değerlendirmek istiyoruz.
‘Coğrafi avantajımızı kullanamıyoruz’
Bu projeyle biz şunu amaçlıyoruz; Dört buçuk saatlik bir uçuş mesafesinde 58 ülkeye ulaşıyoruz. 1,5 milyar nüfusa ulaşıyoruz. Hiçbir ülkeye nasip olmayan bir avantaj, bu hep gözardı edildi. Biz bundan yararlanmak istiyoruz. Küresel ekonominin güçlü bir parçası olmak istiyoruz. Coğrafi olarak baktığımızda pırlanta gibi duran Türkiye'yi görüyoruz. Bu avantaj yeteri kadar kullanılmış değil. Bütün yollar ile küresel sisteme entegre olacaktır.
‘Anadolu'da Mega kent oluşturuyoruz’
Sadece lojistik değil, mükemmel altyapısıyla Anadolu'da megakent oluşturuyoruz. Bu megakentten ürünler, Kafkasya, Asya, Ortadoğu, Avrupa'ya ulaşacaktır. O nedenle ki biz, 21.yüzyılın projesi dedik. Herşeyin merkezi bu bölgede Türkiye olacak. Bunun iddiasını sürdüreceğiz. Bu proje bölgemize barışı, zenginleşmeyi getirecek. Yoksulluğu bitirecek. Güçlü bir bölge, ama kalbinde güçlü bir Türkiye olacak. Şangay’dan yüklenen mal Bakü’ye gidecekse 55 gün geçiyor. Bu proje hayata geçtiğinde o mal 15 gün içinde Bakü’de olacak. Maliyetlerde yüzde 15-20’lik avantaj sağlanacak.
Yapımı ne kadar sürecek?
Projenin yapımı ne kadar sürecek? Projeyi gerçekleştirirken pek çok fondan yararlanacağız. İşe demir yollarını yeniden ele alarak düzeltme ile başlayacağız. Samsun ve Trabzon’u mega kent ile buluşturacağız. Mersin ve İskenderun’u mega kent ile buluşturacağız. Ulaştırma, iletişim, enerji alt yapısını yeniden düzenleyerek işe başlayacağız.
Bürokrasi sıfıra inecek
Mega kent’in yönetimi nasıl olacak? Özel bir yasa ile kurulacak. Bürokrasinin sıfıra indiği özel bir yasa ile. Vali atanacak, yönetimi sivil toplum örgütlerinden oluşacak. Aynı zamanda bilim üssü olacak. Yönetimde Odalar Borsalar Birliği, Nakliyeciler Derneği, Turizm Yatırımcıları Derneği gibi pek çok kuruluş burada görev alacak.
Maliyeti: 20 yılda 200 milyar dolar
Maliyeti ne olacak? 200 milyar dolar olacak 20 yılda tamamlanacak. 40 milyar dolarını kamu, 160 milyar doları özel sektör tarafından gerçekleşecek.
Dünyanın bütün önemli kuruluşları mega kentte yer almak için yarışacak.
2 milyon 200 bin kişiye iş imkanı
Bu proje tamamlandığında ekonomiye 147 milyar dolarlık katma değer yaratacak. Dünyanın bütün yollarını birbirine bağlayan görkemli projelerden bir tanesi. Bu proje sadece Türkiye’ye kazandırmayacak dünyaya kazandıracak. 2 milyon 200 bin kişiye iş imkanı sağlayacak.
Anadolu'da kurulacak
Mega kent Anadolu’da kurulacak. Sadece ticaret ve üretim merkezi mi olacak. Hayır. Kültür, sanat ve fuarlar merkezi olacak. Buradan çıkacak her şey bütün dünya tarafından konuşulsun istiyoruz. Kendi güneş enerjisini kullanacak. Akıllı bir kent yapacağız.
Neden 2035?
Neden 2035? 2035’in Türkiye için çok önemli bir anlamı var. Genç nüfusumuzun olduğunu söyledik. Yaşlı nüfus az, genç nüfus fazla. Bunu da üstünlük olarak kabul ediyoruz. 2035 tarihinde Türkiye yaşlı nüfusu fazla olan ülkeler sınıfına girecek. O yüzden önümüzdeki yolları çok iyi kullanmamız gerekiyor. Bu avantajı kullanamazsak Türkiye kan kaybeder.
Kurulan mega kent diğer kentlerin rakibi mi olacak? Tam tersi... Bu kentin Anadolu’nun bütün kentlerine büyük katkıları olacak. Türkiye’nin en temel sorunu orta gelir tuzağından çıkmak. Sadece orta gelir tuzağı değil, bizim aynı zamanda orta teknoloji tuzağından da çıkmamız gerekiyor. Bu merkez iki alanda da bize güç verecek.
Kent için özel yasa çıkarılacak
Kişi başı gelir 33 bin dolara çıkacak. Kent için özel yasa çıkacak. Bunun temel nedeni burayı bir dünya markası haline getirmektir. Bu kent için özel teşvikler getireceğiz. Sesi olan ürünleri ile dünyaya ses veren bir kent haline getireceğiz. Anadolu ses verecek.
Türkiye'nin ve dünyanın buna ihtiyacı var
Kamuoyu böyle bir projeyi beklemiyordu. Ama Türkiye’nin ve dünyanın buna ihtiyacı var. Denizi olmayan ülkeler için Türkiye’yi küresel liman haline dönüştürüyoruz. Ürünlerini getirecekler, burada imal edecekler, burada paketleyecekler. 21 trilyon gelire buradan ulaşacaklar. Bölgesel dengesizlikleri de gidermiş olacağız. Nasıl biz asgari ücreti 1500 lira yapacağız diyorsak, Bakü’ye Çinlilerin 15 günde mallarını satmalarına imkan sağlayacağız. Güney Amerika’nın ürünlerinin daha düşük maliyetle Orta Asya’ya gitmesini sağlayacağız.
15 bin üniversite mezununu yurt dışına doktora yapmaya göndereceğiz
Her yıl 15 bin üniversite mezununu yurt dışına doktora yapmaya göndereceğiz. 50 bin doktora yapmış insanımızın çalışması demektir. Türkiye bugüne kadar bu kadar süre içinde 50 bin kişi yetiştirmedi. Bu proje diğer bütün projelerle bütünlük içinde. Lafla peynir gemisi yürümüyor. Bu projeyi hazırlarken uzmanlarla tartıştık. Büyüme hızından tutun, kişi başı gelire kadar, hangi demir, kara yollarını bu kenti getireceğimize kadar. Özel yasa çıkartıncaya kadar her şeyi düşündük. Anadolu ve Trakya’yı öksüz bırakamayız.