Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Einstein İsrail'e Cumhurbaşkanı Olma Teklifini Neden Reddetmişti?
Albert Einstein, ABD'deki Princeton Üniversitesi'nde görev yaptığı 1952 yılında İsrail'in Washington Büyükelçisi Abba Eban imzalı bir mektup aldı. İsrail Başbakanı David Ben Gurion, Einstein'a, hayatını kaybeden İsrail'in ilk cumhurbaşkanı Haim Weizmann'ın yerine İsrail cumhurbaşkanlığını teklif etmekteydi. Mektupta şu ifadeler yer alıyordu:
'Bu mektubu size getiren kişi, Washington Büyükelçiliği’mizde görev yapmakta olan Bay David Goitein’dir. Size değerli başbakanımız Ben Gurion’un bir sorusunu iletecek. Eğer Knesset’te (İsrail Meclisi) yapılacak bir oylamanın sonucunda, başkanlık için uygun bulunursanız, İsrail cumhurbaşkanı olmak ister misiniz? Bu durumu kabul ettiğiniz takdirde İsrail yurttaşı olup İsrail’e taşınmak zorunda kalacaksınız. Fakat başbakanımız size garanti veriyor ki, aynı zamanda araştırmalarınız ve bilimsel keşifleriniz için de devlet size maddi açıdan destek verecektir.'
"Gerekli deneyimden ve yetenekten yoksunum"
Einstein 18 Kasım 1952 tarihli mektubunda bu teklife olumsuz yanıt verdi. Bu görevi neden kabul edemeyeceğini nazik bir dille şöyle anlattı:
'Devletimiz İsrail adına şahsıma yapılan teklif beni son derece duygulandırdı, ama aynı zamanda üzdü ve altüst etti; zira bu teklifi kabul etmem mümkün değil. Yaşamım boyunca kendimi cisimlerin dünyasına adamış olduğumdan, insanların dünyasıyla ilgilenmek ve resmi görevlerle uğraşmak için gerekli olan deneyimden de yetenekten de yoksunum. Bu nedenle yaşımın ilerlemesi gücümü sınırlamamış olsaydı bile, böylesi bir makamın yüklediği sorumlulukları yerine getiremezdim.
Tüm bunlar çok üzücü; Yahudi halkıyla aramdaki ilişkinin uluslar bünyesindeki nazik konumumuzun bilincine vardığımdan beri en fazla gönül vermiş olduğum şey olması üzüntümüm boyutunu daha da fazlalaştırıyor. Son derece trajik koşullarda yazgımızın ve bağımsızlık mücadelemizin yükünü böylesine uzun süre omuzlarında taşıyan kişinin (Weizmann) arkasından ağlarken, geçmişteki faaliyetleri ve kişiliği itibariyle bu ağır ve zor görevin altından kalkabilecek birinin bulunmasını tüm yüreğimle diliyorum.'
Siyonizme nasıl bakıyordu?
Cumhurbaşkanı olma teklifini neden reddettiğini anlamak için Einstein'ın hayatına daha yakından bakmak gerekiyor.
Albert Einstein 1879'da Almanya'nın Ulm kentinde doğdu. Ailesi Yahudiydi ancak dindar değillerdi. İnançlı biri olmayan Einstein'ın Yahudiliği de daha çok kültürel boyutla sınırlı kaldı.
Einstein çok genç yaşlarda akademik çevrelerde adından söz ettirmeyi başardı. 1908 yılında Bern Üniversitesi'ne profesör olarak atanan Einstein, ardından Avrupa'nın çeşitli üniversitelerinde görev aldı. Dünyada Yahudi sorununun hararetle tartışıldığı ve çözüm yollarının arandığı bu dönemde Einstein bu sorunla pek de ilgili değildi.
Sosyalizme inanan, milliyetçiliğe ve militarizme karşı çıkan Einstein, 1. Dünya Savaşı'nda barış için çabaladı.
1919’da Siyonist önder Blumenfeld’e 'bir milliyetçiliğin daha ortaya çıktığını görmeyi kabullenemeyeceğini” söyleyen Einsten, daha sonra fikir değiştirip 'milliyetçiliğe karşıyım fakat Siyonizm taraftarıyım” dedi. Einstein'ın Yahudi davasına bakış açısının değişmesinde Almanya'da Nazilerin yaydığı Yahudi nefreti oldukça etkili oldu. Einstein ilerleyen yıllarda görüş değişikliğini şöyle açıklayacaktı:
'Hoşgörüsüz, aşağılık, şiddet yanlısı adamların ortasında yaşamak zorunda kalmasaydık evrensel bir insan topluluğunun yararına her türden milletçiliği reddedecek ilk kişi ben olurdum.'
1922 yılında Nobel Fizik Ödülü'nü kazanan Einstein, şöhretinin getirdiği avantajlar ile Siyonizme destek çıktı. Örneğin 1921 yılında Kudüs İbrani Üniversitesi'nin kurulması için para toplamak için ABD'ye yapılan gezide, Siyonist hareketin dünyadaki lideri ve geleceğin ilk İsrail Cumhurbaşkanı Haim Weizman'a eşlik etti. Einstein bundan bir yıl sonra İngiliz manda yönetimi altındaki Filistin'i ziyaret etti. İngilizlerin teşvikiyle sayıları giderek artan Yahudi yerleşimlerini ziyaret eden Einstein, burada gördüğü çalışkanlıktan etkilendi.
Einstein Nazilerin 1933 yılında iktidara gelmesiyle Almanya'yı terk edip ABD'ye yerleşti. Avrupa'dan akın akın ABD'ye gelen Yahudi göçmenlere yardım elini uzatan ünlü fizikçi, İngiltere'nin 2. Dünya Savaşı'nın patlak verdiği 1939 yılında Filistin'e Yahudi göçünü sınırlamasına sert tepki gösterdi.
Araplar ile "barış içinde bir arada yaşamayı" savunuyordu
Evet, Einstein'ın Siyonizme destek olduğunu söyledik ancak o Siyonistlerin Araplara yönelik politikalarına karşı çıkıyordu.
Einstein, Araplar ile iyi ilişkiler kurulması gerektiğini ve 'barış içinde bir arada yaşama' idealini savundu. Ancak Einstein'ın bu ideali gerçekleşmedi.
İngiliz Manda yönetiminin sona ermesinin ardından 14 Mayıs 1948 tarihinde İsrail devletinin kuruluşu ilan edildi. Bu kararın bildirilmesinden saatler sonra Arap Birliği, İsrail'e savaş ilan etti. İsrail bu savaşta Mısır, Suriye, Ürdün ve Irak kuvvetlerine karşı üstünlük kurdu.
1947'de Birleşmiş Milletler'in (BM) taksim planıyla tarihi Filistin topraklarının yüzde 56'sını alan İsrail, savaşta yeni bölgeleri işgal ederek Filistin'in yaklaşık dörtte üçünü kontrolü altına aldı. Savaştan dolayı yaklaşık 750 bin Filistinli mülteci durumuna düştü. İsrail, Birleşmiş Milletler kararlarına rağmen işgal ettiği bölgelerden çekilmedi.
Albert Einstein 18 Nisan 1955 tarihinde hayatını kaybetti. Filistin sorunu aradan geçen onlarca yıla rağmen henüz çözüme kavuşmuş değil...
Kaynaklar:
Mine Haksal: Einstein Ortadoğu'nun Kaderini Değiştirebilir miydi? (Popüler Tarih Dergisi 48. Sayı)
Lütfullah Karaman: Uluslararası İlişkiler Çıkmazında Filistin Sorunu
Yorum Yazın
İyi ki siyasete bulaşmamış siyasete girseydi bilimsel olarak dünya belki 50 yıl geride olurdu