7 Başlık ile Kapatılan Üniversitelerin Öğrencileri Yeni YÖK Kararı Hakkında Ne Düşünüyor?
Darbe girişiminin ardından alınan önlemler kapsamında kapatılan 15 vakıf üniversitesinin yaklaşık 65 bin öğrencisinin karşı karşıya olduğu belirsizlik henüz ortadan kalkmış değil. Kapatılan vakıf üniversitelerinin öğrencileri hem cemaat mensubu olarak yaftalanmaktan hem de üniversite hayatlarının belirsizliğe gömülmüş olmasından şikayetçi. Öğrencilerin çoğu, karşı karşıya kaldıkları en büyük sorunun şehir değiştirmek olduğunu söylüyor.
Ne olmuştu?
Okullardaki binlerce öğrencinin garantör devlet üniversitelerine nakledilecekleri açıklanmıştı.
Öğrenciler devlet üniversitelerine yerleşme durumunda bile vakıf üniversitesine ödedikleri ücreti ödemeye devam edecek
Kapatılan okulların öğrencileri için öğrenci işleri görevini garantör üniversite üstlenecek. Öğrenciler devlet üniversitelerine yerleştirilmeleri durumunda bile vakıf üniversitesine ödedikleri ücreti ödemeye devam edecek.
Öğretim dili yabancı dil olan programlardaki öğrenciler, aynı isimli öğretim dili Türkçe olan programları tercih edebilecek.
Fakat öğretim dili Türkçe olan programlardaki öğrenciler, eğitim dili yabancı olan aynı isimli bölümü ancak Yabancı Dil Yeterlilik koşullarını sağladıktan sonra tercih edebilecek.
İzmir'de kapatılan vakıf üniversitelerinin öğrencileri Alsancak semtindeki ÖSYM Hizmet Binası önünde eylem yaptı
Kimi şehir değiştirecek, kimi gelecek planlarını... Peki bu öğrenciler YÖK'ün yeni kararı hakkında ne düşünüyor? Yeni YÖK kararları bu öğrencileri nasıl etkileyecek?
BBC Türkçe'den Fundanur Öztürk'e konuşan öğrencilere kulak verelim...
1. 'Nefret söylemi arttı'
Öğrenciler, kendilerine yönelik nefret söyleminin artması, 'FETÖ'cü, darbeci, cemaatçi' gibi suçlamalara hedef olmaları yetmezmiş gibi kazanılmış haklarını kaybetmekten, eğitim ve öğretimlerinin tehlikeye girmesinden endişeli.
Öğrencilerin hemen hepsi sözlerine, cemaat ile ilişkileri olmadığını, 'akademik, maddi ve ailevi' nedenlerle bu okulları tercih ettiklerini vurgulayarak başlıyor.
'Bize 'FETÖ'cü okulun FETÖ'cü öğrencilerisiniz' gözüyle bakanlar var'
Gamze Koç kendi okulundan da bir örnek veriyor:
'9 Eylül Üniversitesi öğrencilerinin ve akademisyenlerinin yoğun olarak YÖK'e dilekçe yazdıklarını öğrendik. (9 Eylül, İzmir Üniversitesi'nin garantör üniversitesi) Biz de ortada bir haksızlık olduğunun ve aynı zamanda bizim için de çok sağlıklı bir çözüm olmadığının farkındaydık.'
Koç, devlet ve vakıf üniversiteleri öğrencileri arasındaki gerilimin İzmir'de kavgalara bile neden olduğunu da belirtiyor:
'Bize 'FETÖ'cü okulun FETÖ'cü öğrencilerisiniz' gözüyle bakanlar var. Malesef sırf bu nedenle buluşup birbirlerine giren öğrenciler bile oldu.'
2. 'Şehir değiştirmek zorunda kalabiliriz'
Öğrencilerin çoğu, karşı karşıya kaldıkları en büyük sorunun şehir değiştirmek olduğunu söylüyor.
Hepsi, YÖK'ün karar değiştirmesinde, söz konusu garantör devlet üniversitelerinden yükselen itirazların etkili olduğunu düşünüyor.
İzmir Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Kamu Yönetimi Bölümü 2. sınıf öğrencisi Gamze Koç, 'Şehir değiştirmek zorunda kalabiliriz, sene kaybı yaşayabiliriz ve bunların neden olacağı maddi külfeti karşılayamayabiliriz' diyor.
3. 'Biz nereden bilebilirdik?'
İsmini vermek istemeyen Kayseri Melikşah Üniversitesi İşletme Bölümü 3. sınıf öğrencisi bir genç, puanının pek çok üniversiteye yetmesine rağmen, ailesinin yaşadığı şehirde kalmak için bu okulu tercih ettiğini söylüyor.
Üniversitesinin açılışını da, 2008'de dönemin Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün yaptığını hatırlatan öğrenci sözlerine şöyle devam ediyor:
'Tercih yaptığımız zaman biz nereden bilebilirdik 5 yıl sonra böyle olacağını? O zaman bu okullar ÖSYM'nin tercih kitapçıklarına hiç konulmasaydı.'
4. 'Müfredat tamamen farklı'
5. 'Bursum kesilince yıkıldım'
Gaziantep Zirve Üniversitesi'nden İlköğretim Matematik Öğretmenliği öğrencisi Gizem Kara, Kredi Yurtlar Kurumu'ndan (KYK) aldığı bursun kesildiğini öğrendiğinde yıkıldığını söylüyor:
'Bu bize, 'Siz artık öğrenci değilsiniz' demekti. İnsanların gözünde ayda 400 TL çok küçük bir para gibi gözükebilir ama ben birçok ihtiyacımı onunla karşılıyordum.'
6. 'Hükümetimizin FETÖ'ye yönelik her türlü yaptırımını sonuna kadar destekliyoruz ama biz sadece öğrenciyiz'
Aynı görüşteki Ankara Turgut Özal Üniversitesi Bilgisayar mühendisliği 3. Sınıf öğrencisi Erdem Şahin de, 'Bu burslarla geçinen, kirasını ve borçlarını ödeyen arkadaşlarımız var.' diyor. Başka bir noktanın da altını çiziyor:
'Hükümetimizin ve Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın FETÖ'ye yönelik her türlü yaptırımını sonuna kadar destekliyoruz ama biz sadece öğrenciyiz. Vatanımıza en iyi şekilde hizmet etmek istiyoruz. Garantör üniversiteye nakledilmek bizim kanunen çok önceden belirlenmiş bir hakkımızdı.'
Sorunlardan birinin de, devlet üniversitelerine yerleştirilseler bile eski üniversitelerine ödemekle yükümlü oldukları eğitim ücretini ödeyecek zorunda kalmaları olduğunu belirten Şahin, ''Üniversiteye girdiğim sene devlet okullarına da gidebilirdim, puanım yetiyordu ve para ödemeyecektim. Neden şimdi ödemem gerekiyor? Benim suçum ne?'' dedi.
7. 'Tıp fakültelerinin sistemleri farklı'
İzmir Şifa Üniversitesi'nde ismini vermek istemeyen bir tıp öğrencisi ise puanının başka şehirlerdeki üniversitelerin tıp fakültelerine de yettiğini, fakat tıp öğrencileri için asıl sorunun bu olmadığını söylüyor:
'Tıp fakültelerinde çoğu okulun sistemi birbirinden farklı. Sonuç olarak ortak dersler alıyoruz fakat bu dersleri aldığımız seneler farklı olabiliyor. Ayrıca 6. sınıf tıp öğrencilerinin şu an hastanelerde stajlarına başlamaları gerekiyordu ama onların durumu da belirsiz. Mağdur olan öğrenciler olarak dahil olmadığımız bir oluşumun hayatımızı lekelemesini istemiyoruz.'
Öğrenciler sosyal medyada seslerini duyurmaya çalışıyor
Ekşi Sözlük de bu öğrencilerin seslerini duyurmaya çalıştıkları mecralardan biri
BBC Türkçe, Onedio
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!