Görüş Bildir
Haberler
Ben Hayatta Yemem Diyenler Bir Daha Düşünsün! Tabağın Dibini Sıyıracak Kadar Çok Seveceğiniz Sakatat Tarifleri

Ben Hayatta Yemem Diyenler Bir Daha Düşünsün! Tabağın Dibini Sıyıracak Kadar Çok Seveceğiniz Sakatat Tarifleri

Rana Şen
22.08.2020 - 07:15

Bir yazısında Mehmet Yaşin şöyle söylemiş; 'Sakatat yemekleri olmasaydı, dünya mutfağı bu kadar lezzetli ve çeşitli olmazdı.' Sakatat bir çok kültürün mutfağında farklı farklı kullanılıyor ama bizim coğrafyamızda yeri baş üstünde. 'Ay nasıl yiyorsun onu' diyen olursa da, 'bir danayı bile deviririm güzelim' demeyelim de, 'ziyan sevmiyoruz' diyelim.

1. Çorbayla başlayalım: İşkembe

1. Çorbayla başlayalım: İşkembe

Geleneksel Türk mutfağının vazgeçilmezlerinden olan işkembe çorbası yumurta, işkembe, soğan, limon, yoğurt ve tereyağı ile hazırlanır. Tarihi Osmanlı İmparatorluğu’na dayanan işkembe çorbası; Bulgaristan, Romanya, Makedonya ve Yunanistan gibi birçok Balkan ülkesinde tüketilmektedir. İşkembe çorbasının önemli faydalarından birisi de bağışıklık sistemine olan katkısı ve metabolizmayı hızlandırıp sindirimi rahatlatmasıdır.

Malzemeler

  • 1 kilogram işkembe

  • 3 yemek kaşığı tereyağı

  • 3 yemek kaşığı un

Haşlamak için

  • 1/2 adet limon suyu

  • 1 adet küçük boy kuru soğan

  • 2 diş sarımsak

  • 6 su bardağı su

Terbiyesi için

  • 1 adet yumurta sarısı

  • 2 yemek kaşığı un

  • 4 yemek kaşığı yoğurt

  • 1/2 adet limon suyu

  • 1 çay kaşığı tuz

Yapılışı

İyi temizlenmiş 1 kilogram işkembenin üzerini geçecek kadar su ilave edip, işkembeler yumuşayana kadar yaklaşık 40 dakika haşlayın. İşkembe haşlandıktan sonra bir kevgir yardımıyla kaseye aktarın. Ayrı bir tavada 3 yemek kaşığı tereyağını eritip üzerine 3 yemek kaşığı unu ileve edin ve unun kokusu çıkana kadar kavurun. Süzdüğünüz ve ılınmış olan haşlama suyundan tavaya azar azar ekleyin. Unun topaklanmaması için; bir çırpıcı yardımıyla hızlıca karıştırın. Bu karışımı işkembeleri haşladığınız tencerenin içerisine sürekli olarak karıştırarak yavaş yavaş yedirin. Çorbanın terbiyesini hazırlamak için; 4 yemek kaşığı yoğurt, 2 yemek kaşığı un, 1 çay kaşığı tuz, 1 adet yumurta sarısı ve yarım limon suyunu ayr bir kapta çırpın. Terbiye karışımını kaynamakta olan haşlama suyu ile ılıştırdıktan sonra çorba tenceresine azar azar ekleyin ve hızlıca karıştırın. Son olarak; haşlanan işkembeyi çorbaya ilave edin ve kısık ateşte, 15 dakika kadar kaynatarak pişirin. Sarımsakları rendeledikten sonra sirke ile karıştırın. Servis kaselerine aldığınız çorbayı, sarımsaklı sirke ilavesiyle sıcak olarak servis edin.

2. Tek başına eczane: Kelle paça

2. Tek başına eczane: Kelle paça

Kökeni uzun yıllara dayanan kelle paça çorbası Türkiye’ye Rumeli ve Balkan topraklarından girmiştir. 1800’lü yılların sonunda yapılmaya başlanan bu çorbanın günümüzde hala birçok alıcısı bulunmaktadır. En çok tüketildiği bölgelerin başında Marmara Bölgesi ve özellikle Trakya gelmektedir. Paça çorbasının içerisinde bulunan protein, kolesterol ve kollajen maddeleri kelle paça çorbasını zengin bir besin haline getiriyor.

Malzemeler

  • 1 adet kelle

  • 4 adet ayak

  • 1 adet işkembe

  • 3 yemek kaşığı zeytinyağı

  • 2 yemek kaşığı un

  • 1 yemek kaşığı tereyağı

  • 1 tatlı kaşığı toz kırmızı biber

  • 1 çay kaşığı tuz (azaltıp arttırılabilir)

Yapılışı 

Kelleyi iyice temizlemek için bir gece boyunca aralıklarla suyunu değiştirerek suda bekletin. Ardından süzün ve bir düdüklü tencereye alıp, üstünü geçecek kadar su doldurun. Kaynamaya başladıktan sonra yaklaşık 30 dakika boyunca pişmeye bırakın. Bu sürenin sonunda kelleyi tencereden alın ve etlerini didikleyip, didiklediğinizi etleri bir kenara alın. Kelleyi haşladığınız suyu da süzerek ayrı bir kaba alın. İşkembeyi güzelce yıkayıp, temizleyin. Ardından ayakları da güzelce temizleyin ve gerekirse tütsüleyin. İşkembeyi ve paçaları düdüklü tencereye alın, üstlerini geçecek kadar su ilavesi ile, kaynamaya başladıktan sonra yaklaşık 30 dakika kadar pişmeye bırakın. Bu sürenin sonunda işkembeyi küçük küçük doğrayıp bir kaba alın. Ayakları da güzelce didikleyip, didiklediğiniz etleri bir kenara alın. İşkembe ve ayakları pişirdiğiniz suyu da süzerek bir kenara ayırın. Derince bir başka tencereye yağı ve unu alın ve unun kokusu çıkana dek unu kavurun. Sonra süzmüş olduğunuz kellenin suyunu ve işkembenin suyunu ekleyin. Un tamamen eriyene dek karıştırın. Ardından didiklediğiniz kelleleri, küçük küçük doğradığınız işkembeyi ve didiklediğiniz ayak etlerini ekleyin. Çorbanız kaynayana dek karıştırın. Kaynamaya başladıktan sonra tuzunu ilave edin ve ayrı bir tavada kırmızı biberi tereyağında kızdırıp çorbaya ilave edin. Güzelce karıştırın ve servis kasesine alın.

3. Adana'ya gidelim mi? Şırdan!

3. Adana'ya gidelim mi? Şırdan!

Görüntüsü bi değişik. Kabul ediyoruz... Şırdan; geviş getiren hayvanların midesinin 4.bölümünü oluşturur. Daha çok içerisine pilav doldurularak dolma olarak tüketilir. Özellikle Adana'da tencere tencere pişirilir ve löp löp yutulur.. Görünüşü konusundaki fobiyi yenebilirseniz, bağımlısı olacağınızı söyleyebiliriz.

Malzemeler

  • 4 adet şırdan

  • 3 su bardağı pirinç

  • 3 adet soğan

  • 1 yemek kaşığı biber salçası

  • 2 çay kaşığı tuz

  • 2 çay kaşığı karabiber

  • 2 çay kaşığı kimyon

  • 2 çay kaşığı kırmızı pul biber

Yapılışı

İçi temizlenmiş şırdanların önce her iki yüzü de soğuk suyla, sonra sıcak suyla defalarca yıkanır. İyice temizlendikten sonra bir kaç saat tuzlu ve limonlu suda bekletilir ve yeniden yıkanır. Soğanlar küçük küçük doğranır. Pirinç ve diğer malzemeler eklenerek karıştırılır. Malzemeler, şırdanlara el yordamıyla doldurulur. Bütün şırdanlar doldurulduktan sonra tencereye yerleştirilir. 60 dakika pişirilir. Üzerine bolca kimyon dökülerek servis edilir. Afiyet olsun.

4. Dolmagillerden biri daha: Mumbar

4. Dolmagillerden biri daha: Mumbar

Bumbar diyeni de var... Türkiye'nin Güneydoğu Anadolu Bölgesi illerinin büyük çoğunluğu ve Doğu Anadolu Bölgesi'nin bazı illerinde yapılmaktadır. Mumbar, genellikle kışın daha fazla tüketilir.

Malzemeler

  • 3 takım koyun bağırsağı

  • 350 g az yağlı kıyma

  • 3 su bardağı pirinç

  • 3-4 iri boy kuru soğan

  • 1 demet maydanoz

  • 2 adet orta boy domates

  • 1 çay kaşığı karabiber

  • 1 tatlı kaşığı tuz

  • Makara ipliği

Yapılışı

Bağırsakları ters yüz etmeden kaba pisliği kasabınızdan akıtmasını rica edin, temizlenmiş bağırsakların çeşmenize takarak tekrar temizleyin, pisliğin yağlı dış yüzeye bulaşmamış olmamasına dikkat edin, derince bir kapta limonlu tuzlu hazırlayın, bağırsakları bekletin(1-2 saat). Bağırsakları bir mil veya parmak yardımıyla tersine cevirin, tekrar hazırladığınız sirkeli, limonlu, tuzlu suda mıncıklayarak temizleyin. Bağırsakların yağlı yüzeyi dışta olacak şekilde tekrar çevirelim, sudan geçirerek doldurulacak hale getirelim. Bağırsaklarımız dezenfekte olmak üzere sirkeli ve limonlu suda beklerken, içimizi hazırlayalım, soğanımızı karınca başı doğrayalım ve domateslerimizi rendeleyelim, maydanozlarımı incecik kıyalım. Kıyma pirinç karabiber tuz ile karıştırarak dolma içini hazırlayalım. Patlıcan dolma oyacağına içi koyarak veya parmak yardımıyla içi dolduralım, arzuya göre porsiyonluk temiz bir makara ipliği ile bağlayalım. Tencerenize dolma seviyesinde sıcak su ekleyin. Bu tarifi pişirmek, tamamen bağırsaklarınızın pişme süresi ile ilgili, bağırsaklarınız pişmeye yakın üstünü kızartmak üzere 1 saat fırınlayabilirsiniz.

5. Onun da bir mevsimi var: Uykuluk

5. Onun da bir mevsimi var: Uykuluk

Uykuluk, hazırlaması zahmetli ama yemesi lezzetli olan sakatatlardan biridir, hayvanın hormon bezlerinden elde edilir. Tadı kokoreç ile benzerlik gösteren uykuluğun özellikle mart, nisan ve mayıs gibi ilkbahar aylarında tüketilmesi önerilir.

Malzemeler

  • 1 kilogram Uykuluk

  • Yarım su bardağı sıvı yağ

  • 1 tatlı kaşığı tereyağ

  • Kimyon, karabiber, toz biber, kekik ve tuz

Yapılışı

Uykulukları kuşbaşı doğrayın. Önceden ısıtılmış tavaya yağ dökün, tavadan duman çıktıktan sonra uykulukları ekleyip önlü arkalı pişirin. Son dokunuş olarak tereyağı ekleyin ve servis tabağına alın. Tıpkı kokoreç gibi bol baharat ilave edin ve servis edin.

6. Nereye gitsek o bizi bulur: Ciğer

6. Nereye gitsek o bizi bulur: Ciğer

Arnavut ciğeri, Edirne yaprak ciğer, Adana'da kahvaltı niyetine ciğer kebabı... Bir çok versiyonu mevcut lezzetli yiyeceğimiz. Ciğer besin maddelerinden yana çok zengindir, vücudunuzda herhangi bir eksiklik söz konusuysa, hatta eksiklik olasılığı bile varsa bunu sadece ciğer yiyerek karşılayabilirsiniz.

Malzemeler

  • 200 gram koyun ciğeri(çok ince bir şekilde kesilmiş)

  • 4 yemek kaşığı tereyağı

  • 2 yemek kaşığı zeytinyağı

  • 2 yemek kaşığı un

  • 2 diş sarımsak

  • 1 çay kaşığı tuz

  • 1 çay kaşığı karabiber

  • 1 çay kaşığı kimyon

Yapılışı

Sarımsakların kabuklarını soyun ve rendeleyin. İncecik kesilmiş ciğerleri bir kabın içine alın. Üzerine sarımsakları ilave edin. Tuz ve baharatlarla tatlandırın. Üzeri kapalı bir biçimde 1 saat kadar dolapta dinlendirin. Çıkarıp hafifçe una bulayın. Tavaya tereyağını ve zeytinyağını alın. Kızıp, eridiğinde ciğerleri tek tek ilave edin. Arkalı önlü kızarana kadar pişirin. Tabağa alıp bir süre dinlendirdikten sonra  afiyetle tüketin.

7. Unuttuk mu sandınız? Kokoreç

7. Unuttuk mu sandınız? Kokoreç

Sokak lezzetimiz kokorecin iç kısmı bumbardan, dış kısmı ince bağırsaktan yapılır. Uzunca bir şişe bumbarlar geçirilerek başlanır. Daha sonra ince bağırsaklar şişin etrafına defalarca dolanır. Ara ara ince yağ tabakaları yerleştirilir. Hijyeninden emin olunması gereken bir yiyecektir, hayır diyebileni azınlıktır.

Malzemeler

  • 250 gram kokoreç (yuvarlak)

  • 2 adet domates

  • 5 adet sivri biber

  • 1 tatlı kaşığı kimyon

  • 1 tatlı kaşığı kekik

  • 1 tatlı kaşığı acı kırmızı pul biber

  • 1 tatlı kaşığı tuz

Yapılışı

Öncelikle kokoreçi bildiğiniz ve güvendiğiniz bir yerden almanız çok önemli. En güzel kokoreç 6 aylık kuzudan yapılan ve sütte bekletilendir. 1,5-2 parmak kalınlığında yuvarlaklar halinde alın. Orta ateşte ısınmış tavaya atın ve 1-2 dakika sonra ateşi kısın. Ağır ağır her bir yüzü, kendi yağında 6-7 dakika pişsin. Kokoreçleri kenara alın. Eğer tavada yağ yoksa bir yemek kaşığı sıvıyağ ekleyin, ısıyı yükseltin ve minik küpler halinde kesilmiş domates ve biberleri soteleyin. Domates ve biberler sotelenirken, bir kesme tahtası üzerinde kokoreçlerinizi büyük bir bıçakla kıyın. Domates ve biberler piştikten, suyunu da çektikten sonra kokoreçi  ekleyin ve kavurun. Kavurmayı çok uzun tutmayın ki kokoreçler kurumasın. Birkaç dakika sonra baharatları da ekleyip ateşten alın.

8. Bir başının eti kalmıştı yemediğimiz... Beyin

8. Bir başının eti kalmıştı yemediğimiz... Beyin

Eski Osmanlı’da Türk geleneklerine göre en önemli organ olduğu için hatırı sayılır kişilere ikram edilirmiş.  Ayrıca Osmanlı Mutfak Sözlüğü’nde salatası, tavası ve ayrıca da pilavının yapıldığı belirtilmiştir.

Malzemeler

  • İki adet beyin

  • 2 adet limon

  • Tuz

  • Kırmızı biber

  • Su

Yapılışı

Beyinin tadı kemik iliğinin tadından bir farkı yok ikisinin tadı da aynı ve çok yumuşak bir dokusu var. Bunu kesimhanelerden ya da sakatat yemeği pişiren lokantalardan edinebilirsiniz. İlk önce beyin üzerindeki ince damarları ve zarı temizliyoruz. İki veya iç kez yıkıyoruz sonra orta boy bir tencereye alıyoruz. Üzerine üç su bardağı kadar su ekliyoruz beyinlerin üzerini fazla geçmesin. Bir çay kaşığı tuzu ve kabuğu soyulmuş bir limonu dilimleyip ekliyoruz. Ocağın altını açıp kısık ateşte 40-45 dakika pişiriyoruz üzerinde köpük oluşuyor onu bir iki kez kaşık yardımıyla alıyoruz. Pişince dilimleyip üzerine pul biberi serpiyoruz ve biraz limon sıkıyoruz.

9. Yürek!

9. Yürek!

Osmanlı saray mutfağının vazgeçilmez lezzetleri arasında yer alan yürek, yumuşak bir şekilde pişirilerek tüketilebilir. Pek çok kişi tarafından pişirilmesi çok zor olarak bilinir fakat belli püf noktalara uyularak kolay bir şekilde hazırlanabilir.

Malzemeler

  • Yarım kilo dana yürek

  • 1 adet kuru soğan

  • 3 adet yeşil biber

  • 2 adet domates

  • 2 diş sarımsak

  • 3 yemek kaşığı sıvı yağ

  • Karabiber, pul biber, tuz

Yapılışı

Yağ ve yürek tavaya alınarak yürek suyunu salıp tekrar çekene kadar kısık ateşte pişirilir. Yürek suyunu çekince yemeklik doğranan soğan, biber ve sarımsaklar eklenir. Soğan ve biber pembeleşince kabukları oyulan domatesler, tuz ve baharatlar eklenir. Domates yumuşayana kadar birkaç dakika pişirilir.

10. Hala doymadıysanız: Dana dil

10. Hala doymadıysanız: Dana dil

Konuşamıyor diye çocuğuna yediren anne de var, fümesinin en kalitesini diyar diyar dolaşıp arayan gurme de... Kavurma, haşlama, söğüş gibi çeşit çeşit hali de var.

Malzemeler

  • 250 gram dana dili

  • 1 lt su

  • 1 çay kaşığı karabiber

  • 1 çay kaşığı tuz

Yapılışı

Bir adet dana dili alıyoruz. Yapacağımız kadarını kesip yıkayıp düdüklümüze koyuyor geri kalanı da buzluğa atıyoruz. Etin yarısına gelecek kadar su ekleyip pişmeye koyuyoruz. Havası çıktıktan sonra düdüğü indirip altını kısıp 50 dakika pişiriyoruz. Piştikten sonra eti sudan çıkarıp soğuduktan sonra söğüş doğrayıp üzerine karabiber ve tuz atıyoruz.

Bu içerikler de ilginizi çekebilir:

BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
16
9
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
rainy34

hayvan bokunun geçtigi yeri yiyen eyy insanoğlu 🤣 igrencsiniz bööö 🤮