'Bir Karşı Darbeyle, Toplum Üzerine Baskı Kurmak Gibi Bir Olayla Karşı Karşıya Kaldık'
Cumhuriyet Gazetesi'nin Ankara bürosunu ziyaret eden CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, gazetenin yazar ve yöneticilerinin gözaltına alınmasına tepki göstererek, 'Darbe fırsatçılığı yapıp toplumun aydın kesimlerini, düşünenleri susturmak; medya, sivil toplum üzerine baskı kurmak gibi bir olayla karşı karşıya kaldık. Parlamentodan alınan yetkilerle kanun hükmünde kararname çıkararak, bir anlamda anayasal düzen değiştirilmek isteniyor' dedi.
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Cumhuriyet Gazetesi'nin Ankara bürosunu ziyaret etti.
Kılıçdaroğlu'nun ziyaretinde, CHP Grup Başkanvekili Levent Gök, CHP Genel Başkan Yardımcısı Tekin Bingöl, CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Sözcüsü Selin Sayek Böke ve Cumhuriyet Gazetesi Ankara Temsilcisi Erdem Gül hazır bulundu.
Gazetenin Ankara bürosunu ziyaretinin ardından açıklamalarda bulunan Kılıçdaroğlu, anayasal düzenin değiştirilmek istendiğini belirterek şöyle konuştu:
'Karşı darbeyle karşı karşıya kaldık'
'15 Temmuz akşamı bir darbe girişimidir. Türkiye'deki bütün siyasi partiler, sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları, hepimiz darbeye karşı ortak tavır sergiledik. Bu bizim tarihimizde bir ilkti. Bu algıyı güçlendirmemiz gerekirken, bir karşı darbe olayıyla karşı karşıya kaldık. Darbe fırsatçılığı yapıp, toplumun aydın kesimlerini, düşünenleri susturmak; medya, sivil toplum üzerine baskı kurmak gibi bir olayla karşı karşıya kaldık.'
'Anayasa Mahkemesi eski içtihatında direnebilseydi, bu tablo bugün gerçekleşmeyecekti'
'Parlamentodan alınan yetkilerle KHK çıkararak, bir anlamda anayasal düzen değiştirilmek isteniyor. Anayasa hükmünde kararname çıkarıyorlar artık. Eğer bugün Türkiye, bu koşullarla karşı karşıyaysa bunun sorumluluklarından birisi de Anayasa Mahkemesi'ne aittir. Anayasa Mahkemesi eski içtihatında direnebilseydi, bu tablo bugün gerçekleşmeyecekti.'
'Cumhuriyet'e ve Cumhuriyet Gazetesi'ne sahip çıkmak zorundayız'
Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
'Cumhuriyet Gazetesi, bizim basın tarihimizin de Türkiye'nin de çok önemli gazetelerinden birisidir. Gazetenin tarihine baktığınız zaman her darbe sonrası en ağır bedeli ödeyen gazetedir. Sadece gazete kendisi ödememiştir. Yazarları da bedel ödemiştir. Uğur Mumcu, Ahmet Taner Kışlalı gibi hayatını feda ederek, yani katledilerek, bir bedelle karşı karşıya kalmıştır Cumhuriyet Gazetesi. Demokrasiye ve özgürlüklere hep birlikte sahip çıkmak zorundayız. Bunun ön koşulu da cumhuriyete sahip çıkmaktan geçiyor. Hep beraber Cumhuriyet'e ve Cumhuriyet Gazetesi'ne sahip çıkmak zorundayız. Cumhuriyet Gazetesi, cumhuriyetle yaşıt olan bir gazetedir.'
Gazetecilere seslendi: 'Bir gün sıra onlara da gelir'
'Eğer medya üzerindeki baskılara ortak direnç gösterebilirsek o zaman Türkiye'de demokrasiyi de ortak savunmuş konuma gelmiş oluruz. 'Cumhuriyet Gazetesi'ne baskı yapıldı, ses çıkarmayalım'. Bir gün sıra onlara da gelir. Bu tehlikeye de onların dikkatini çekmek istiyorum. Ben CHP'nin genel başkanı olarak demokrasiyi, özgürlükleri, medya özürlülüğünü savundum. Bizimle beraber aynı düşünceleri paylaşmasalar bile bütün aydınları savundum. Hapishanedeki gazetecilerin hapishanede olmamaları gerektiğini söyledim. Onları savundum ve savunmaya da devam edeceğim. Hep birlikte demokrasiyi savunmak, hepimizin ortak görevidir.'
Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından ise şunları paylaştı:
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın