17 Yaşında Kendi Nükleer Reaktörünü Yapmaya Çalışan Adam: David Hahn
Bilim tutkusu bazen beklenmedik ve tehlikeli sonuçlara yol açabilir. David Hahn, çocuk yaşlarından itibaren kimyaya ve radyoaktiviteye karşı büyük bir ilgi duyuyordu. Bu merakı, onu evinin arka bahçesinde gizli bir nükleer deney yapmaya sürükledi. Amacı, üretken reaktör oluşturarak kendi kendine üreyen bir nükleer enerji kaynağı yaratmaktı. Ancak bu çılgın deney, beklenenden çok daha büyük bir tehlikeye yol açtı ve sonunda FBI’ı bile devreye soktu! Gelin hikayesine detaylıca bi' göz atalım...
David Hahn 30 Ekim 1976’da Michigan, Royal Oak’ta doğdu.

Küçük yaşlarda, kimyaya olan ilgisi büyükbabası John Sims tarafından fark edildi ve ona 'The Golden Book of Chemistry Experiments' adlı bir kitap hediye edildi. Kitap, onun için adeta bir laboratuvar rehberi oldu. Evde kimyasal deneyler yapmaya başladı, kloroform bile üretti ve yanlışlıkla bayıldı!
Ancak Hahn’ın ilgisi, sıradan deneylerle sınırlı değildi. Onun aklında kendi nükleer reaktörünü yapmak gibi daha çılgın bir fikir vardı...
David Hahn, nükleer füzyon ve radyoaktiviteyi keşfettikten sonra evinin arka bahçesindeki küçük bir kulübeyi laboratuvara çevirdi.

Bunu yapabilmek için radyoaktif elementler toplaması gerekiyordu ve Hahn, inanılmaz bir yaratıcılıkla bunları farklı kaynaklardan elde etti:
Amerikyum: Duman dedektörlerinden
Toryum: Kamp lambası fitillerinden
Radyum: Antika saatlerden
Trityum: Silah nişangahlarından
Lityum: Binlerce dolarlık pil satın alarak
Radyoaktif maddeleri bir araya getirerek basit bir nükleer reaktör çekirdeği oluşturdu. Teorik olarak bu materyallerden enerji üretmeyi planlıyordu. Ancak planı korkutucu bir noktaya ulaştı.
Hahn, ev yapımı nükleer reaktörüyle deney yaparken radyasyon seviyelerinin normalin 1.000 katına çıktığını fark etti.

Bu durum onu korkuttu ve cihazını sökmeye başladı. Ancak yaptığı deneyler yanlışlıkla polis durdurması sırasında ortaya çıktı. 1994 yılında polis, trafik kontrolü sırasında Hahn’ın arabasında radyoaktif maddeler olduğunu fark etti. Olayı araştıran yetkililer, FBI ve Nükleer Düzenleme Komisyonu’na haber verdi. Kısa süre içinde Hahn’ın annesiyle yaşadığı ev bir radyoaktif atık sahasına dönüştüğü için EPA tarafından temizleme operasyonu başlatıldı.
Kulübesindeki malzemeler, çelik varillere konularak Utah’taki düşük seviyeli radyoaktif atık tesisine gömüldü. Ancak yetkililer, annesinin korkudan bazı radyoaktif maddeleri çöpe attığını öğrenince tam anlamıyla bir çevresel felaketin eşiğinden dönüldü!
Hahn’ın gizli laboratuvarı dağıtıldıktan sonra genç bilim insanının hayatı, giderek daha karanlık bir yola girdi.

Annesi 1996’da intihar etti ve Hahn bu olaydan sonra depresyona girdi. Lise mezunu oldu ama üniversiteye düzenli devam edemedi. Babası, yönünü bulması için onu ABD Donanması’na katılmaya teşvik etti. ABD Donanması’nda USS Enterprise adlı nükleer uçak gemisinde görev yaptı ve daha sonra deniz piyadelerine katıldı. Ancak paranoya ve mental rahatsızlıkları nedeniyle askeri kariyerini tamamlayamadı.
2007’de FBI, Hahn’ı yeniden takip altına aldı çünkü ikinci bir nötron kaynağı geliştirdiğine dair iddialar ortaya atılmıştı.

Hahn, bu sırada ağır uyuşturucu kullanıyor, halüsinasyonlar gördüğünü söylüyordu ve bir noktada 'insanların zihinleriyle onu elektrik şoku verdiğine' inanıyordu. FBI, onu büyük bir tehdit olarak görmese de zihinsel sağlığı konusunda endişelenmeye başladı.
Hahn, 2016 yılında 39 yaşında aşırı doz alkol ve uyuşturucu nedeniyle hayatını kaybetti. Otopsi raporlarına göre ölümüne fentanil, alkol ve diphenhydramine karışımı sebep oldu. Ancak bilim insanları hala Hahn’ın radyoaktiviteye uzun süre maruz kalmasının da yaşam süresini kısaltmış olabileceğini düşünüyor.
David Hahn, bilim ve keşif aşkıyla büyüyen bir gençti.

Ancak onun deneyleri sınırları zorladı ve sonunda hayatını trajik bir şekilde etkiledi. Peki, Hahn bir dahi miydi yoksa sadece tehlikeli bir maceraperest mi?
Her iki ihtimal de mümkün ama kesin olan şu ki; o, tarihe evinin arka bahçesinde nükleer deneyler yapan genç olarak geçti ve adını 'Radyoaktif İzci Çocuk' olarak duyurdu.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
İlgilenilmeyen çocuklar mahvolmaya mecbur kalıyorlar bazen ne kadar büyüseler de, istedikleri kadar zeki olsalar da..