Suriye’de 14 Ay Tutuklu Kalmıştı: Ülkeye Dönen Engin Arslan Yaşadıklarını Anlattı
Suriye’de 14 Ay Tutuklu Kalmıştı: Ülkeye Dönen Engin Arslan Yaşadıklarını Anlattı
Manisa’dan Gazze’ye savaşmak için giden ancak Suriye’de askerler tarafından gözaltına alınarak tutuklanan 30 yaşındaki Türk vatandaşı Engin Arslan, ülkede yaşanan yönetim değişikliği sonrasında serbest kalarak Türkiye’ye geri döndü. Ailesinin büyük sevinçle karşıladığı Arslan, Suriye’deki cezaevinde yaşadıklarını anlattı. 3 kere işkence gördüğünü söyleyen Arslan cezaevindeki şartların da çok kötü olduğunu ifade etti.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Suriye’de Esad’ın devrilmesi sonrasında yönetimi ele geçiren muhalifler, cezaevlerinin kapılarını kırarak mahkumları serbest bırakmıştı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Esad rejiminin işkence merkezi haline gelen Sednaya Hapishanesi’nde yaşanan vahşet ise tüm dünyanın tepkisini çekmişti.
Türk vatandaşı Engin Arslan da 14 ayını Suriye’de cezaevinde geçirdikten sonra Manisa’ya dönerek ailesiyle kavuştu.
Gazze’de savaşmak için yola çıkan ancak Suriye’de “ajanlık” suçlamasıyla tutuklanan Arslan yaşadıklarını şöyle anlattı.
"Karnım acıkmıştı. Yol kenarında fırın gibi bir şey vardı. Normalde orada Suriye parasından başka para geçmiyormuş. Yasakmış. Ben de bunu bilmiyordum. Türk parası verince kabul etmedi. Ben Arapça bilmiyorum, o da Türkçe bilmiyor, anlaşamadık. Biraz ilerlememden sonra tekrar çağırdı. Oturmamı söyledi. Telefonla bir yeri aradı. Polise ve askeri arayacağını anladım. Bir sıkıntım olmayacağını, bizim askerlere iade edeceğini düşündüm. Ajanlıkla suçlanınca o biraz kötü oldu.”
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
“Yerde battaniyenin üzerinde yatıyorduk, 45 kişilik koğuşta 95 kişi vardı. Üst üste yatanlar vardı. Bir günde küçük bir parça ekmek, bulgur pilavı ve iki kaşık yemek düşüyordu. Akşam yemeği, domates, patates. Güneş yoktu. Gökyüzü görünüyordu ama güneş görünmüyordu.”
“3 kez işkence gördüm. Demir bir sopa ile yere yatırıp dışarı çıkardılar. Dışarda falakaya yatırıp, ayaklarına sırtına vurdukları kişiler oluyordu. Koluna, kafasına neresine denk gelirse vuruyorlardı, kolu kırılan, kafası, burnu kırılan, kafası yarılanlar var.”
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Ankara Üniversitesi Tarih Bölümü’nde okuduktan sonra her zaman daha fazla ilgi duyduğum habercilik sektöründe çalıştım. Gazete ve internet sitelerinin çeşitli departmanlarında görev aldıktan sonra 2021 yılında beri Onedio’nun bünyesinde bulunmaktayım. Doğru ve yorumsuz şekilde Türkiye ve dünyadan haberleri sizlere ulaştırmak için buradayım.
Tüm içerikleri
Yorum Yazın