Görüş Bildir
Haberler
Kurbanlarını Evcil Köpeğine Yediriyormuş! Tarihte İnsanların Canına Okuyan 5 Kadın Seri Katil

Kurbanlarını Evcil Köpeğine Yediriyormuş! Tarihte İnsanların Canına Okuyan 5 Kadın Seri Katil

Biliyorsunuz ki dünya çapında insanlığa terör estiren birçok cinayet vakası var. Bunlara neden olan seri katillerin de kendine özgü geliştirdikleri planlı cinayet yöntemleri var. Ted Bundy ve Aileen Wuornos'a bile meydan okuyan 5 kadın seri katili sizler için listeledik. Detaylar... 👇

Uyarı: İçeriğin devamı katliam tasvirleri ve hassas fotoğraflar içeriyor.

İçeriğin Devamı Aşağıda

1. Bakire kadınların kanıyla ölümsüz olacağını düşünen Elizabeth Báthory (Kanlı Kontes)

1. Bakire kadınların kanıyla ölümsüz olacağını düşünen Elizabeth Báthory (Kanlı Kontes)

Elizabeth, Macaristan halkının öncülerinden biriydi. Bu güzel görünüşü ve yönetici ruhu sizi yanıltmasın. Kendisi gerçek anlamda vahşi bir seri katil.

Cadı teyzesi Dork ve cüce Ficzko da dahil olmak üzere birçok insanın yardımıyla köylülere ve hizmetçilere yıllarca işkence etti.

Cadı teyzesi Dork ve cüce Ficzko da dahil olmak üzere birçok insanın yardımıyla köylülere ve hizmetçilere yıllarca işkence etti.

Elizabeth; Transilvanya kalesinde insanların etlerini parçaladı, bu etlere kızgın madeni paralar bastı ve kurbanlarının vücuduna çiviler soktu. Bununla da kalmayıp kurbanlarını balla kapladı ve böceklere yem olmaları için ağaca bağladı.

Kanlı Kontes ölümsüzlükle adeta kafayı bozmuştu.

Kanlı Kontes ölümsüzlükle adeta kafayı bozmuştu.

Bakirelerin kanıyla banyo yapmanın onun güzelliğini koruyacağını düşünüyordu. Bu nedenle birçok köylüyü sarayına çağırır, onlara işkence ettikten sonra kanlarını fıçı ve kovalarda biriktirirdi.

Bir süre sonra insanlar bir şeylerin yolunda gitmediğini fark ettiler.

Bir süre sonra insanlar bir şeylerin yolunda gitmediğini fark ettiler.

Bu nedenle Elizabeth'in sarayında ufak bir keşif yapıldı. Her şey açığa çıksa da aristokrasi üyelerinden olduğu için Elizabeth'e herhangi bir ceza verilmesi yasal değildi.

Elizabeth'i ailesi cezalandırdı.

Elizabeth'i ailesi cezalandırdı.

1614 yılında hayatını kaybedene kadar ailesi Elizabeth'i odaya kapattı ve kapı boşluğundan besledi.

İçeriğin Devamı Aşağıda

2. Hristiyanların korkulu rüyası Kraliçe Ranavalona

2. Hristiyanların korkulu rüyası Kraliçe Ranavalona

Kraliçe Ranavalona 1828'den 1861'e kadar Madagaskar adasını yönetti. Bu süre zarfında vatandaşlarının yarısından fazlasını öldürdü.

Ranavalona'ın acımasızlığı Hristiyanlığa olan nefretinden geliyordu.

Ranavalona'ın acımasızlığı Hristiyanlığa olan nefretinden geliyordu.

Tanrının emirlerini yaymaya gelen görevlilerden tiksindi ve halkı Hristiyanlığa inanmaya başladığında tüm herkesi yok etmeye yemin etti.

Ranavalona, Hristiyanları akılalmaz yollarla öldürdü!

Ranavalona, Hristiyanları akılalmaz yollarla öldürdü!

Ranavalona Hristiyanları yüksek kayalardan attı, kazığa oturtup pişirdi, kafalarını kesti, diri diri haşladı ve zehirli sıvılar içmeye zorladı!

Bu infazlar halka açık alanda yapıldı.

Bu infazlar halka açık alanda yapıldı.

Ranavalona insanların ders almasını istiyordu. Ama gün geçtikçe birçok kişi Hristiyanlığa dönüyordu. Ne yaparsa yapsın bu artışı durduramadı. Saltanatı sona erdiğinde öldürdüğü insan sayısı iki milyondan fazlaydı.

3. Bebek bakıcılığını katliama dönüştüren Amelia Dyer

3. Bebek bakıcılığını katliama dönüştüren Amelia Dyer

Viktorya döneminde bekar anneler genellikle hor görülürdü. Bu sebeple aşağılanmamak için anneler çocuklarını bebek bakıcılarına verirlerdi. 1860 yıllarında Amelia Dyer, bebek bakıcılığına başladı.

İçeriğin Devamı Aşağıda

Onlara bakmak yerine boğarak öldürdü.

Onlara bakmak yerine boğarak öldürdü.

O zamanlar İngiltere'deki yüksek bebek ölüm oranları sayesinde şüpheleri üzerine çekmekten kurtuldu. Kimse Amelia'nın baktığı bebeklerin neden öldüğünü sorgulamadı bile.

Sonsuza dek bu şüpheden kaçamayacağı fark eden Amelia, bebekleri nehre atmaya başladı.

Sonsuza dek bu şüpheden kaçamayacağı fark eden Amelia, bebekleri nehre atmaya başladı.

1896'da Thames Nehri'nde boğulan bebeklere rastlandı. Ceset keten ve gazetelerle sarılmıştı ve içeride bir isim ve bir adres bulundu. Bu adres Amelia'nın evinin adresiydi. Evin yakınlarındaki nehirlere baktılar ve öldürülen diğer bebekleri buldular. Kesin sayı bilinmemekle birlikte tarihçiler, bebek bakıcılığı yaptığı süre boyunca yüzlerce bebeği öldürdüğüne inanıyor.

4. Barselona Vampiri olarak bilinen Enriqueta Marti

4. Barselona Vampiri olarak bilinen Enriqueta Marti

Enriqueta Marti, on dokuzuncu yüzyılın sonlarında İspanya'nın Barselona şehrinde büyüdü. 1909'da kendi genelevini açmadan önce maddi durumu berbattı ve seks işçiliği yaparak para kazandı. Ama bu sıradan bir genelev değildi. Enriqueta, kendini alt sınıf biri olarak gizledi ve üç ila on iki yaş arasındaki çocukları kaçırmaya başladı.

Marti, kaçırdığı çocukları aristokrat erkeklerine pazarladı.

Marti, kaçırdığı çocukları aristokrat erkeklerine pazarladı.

Enriqueta ayrıca yüz kremleri ve tonikler satarak da para kazandı. Bu ürünleri kaçırdığı çocukların kanını, kemiklerini ve yağlarını karıştırarak yaptı. Üst sınıflar arasında, çocukların kanının yaşlanmayı geciktirdiğine dair bir batıl inanç olduğu için birçok varlıklı kadın bu ürünlerle ilgileniyordu.

Yetkililer çocukların kaybolduğunu biliyorlardı ancak bu çocukların aileleri çoğunlukla yoksul olduğu için yıllarca hiçbir şey yapmadılar.

Yetkililer çocukların kaybolduğunu biliyorlardı ancak bu çocukların aileleri çoğunlukla yoksul olduğu için yıllarca hiçbir şey yapmadılar.

Ancak sonunda polis dairelerine baskın düzenlendi, kurbanların kanlı kalıntıları keşfedildi ve Enriqueta'nın planları açığa çıktı. Hapishaneye gönderilen Enriqueta Mart 1913'te öldü.

İçeriğin Devamı Aşağıda

5. Nazi fikirlerine kendini adayan Irma Grese

5. Nazi fikirlerine kendini adayan Irma Grese

1930'larda Almanya'da büyüyen pek çok kişi gibi Irma Grese de okulda geçirdiği süre boyunca Nazi ideolojisine maruz kaldı. Hristiyan ebeveynlerinin değerlerini reddetti ve ırksal üstünlük kavramını benimsedi.

Irma okulu bıraktıktan sonra Schutzstaffel'e (SS) katıldı.

Irma okulu bıraktıktan sonra Schutzstaffel'e (SS) katıldı.

Berlin yakınlarındaki tamamı kadınlardan oluşan bir toplama kampında eğitim kursuna gitti. Burada mahkumlara kötü davranmayı seven acımasız, duygusuz bir gardiyana dönüştü.

Ama en bilinen suçları Auschwitz'de gerçekleşti.

Ama en bilinen suçları Auschwitz'de gerçekleşti.

Irma'nın resmi görevi gaz odaları için kurban seçmek olsa da, zamanının çoğunu insanları öldürerek ve sakatlayarak geçirdi. Kurbanlarını vahşice tekmeler, yumruklar, kırbaçlar ve döverdi. Bazen köpeklerine insanları parçalamalarını bile emrederdi. Irma, kurbanlarının acı çekmesini izlemekten de keyif aldı.

Kurbanlara uygulanan acı verici prosedürler Irma'ya cinsel tatmin duygusu verdi.

Kurbanlara uygulanan acı verici prosedürler Irma'ya cinsel tatmin duygusu verdi.

Ameliyat edilmeden önce mahkumlara anestezi verilmediğinden emin olurdu. İkinci Dünya Savaşı'nın sonunda Irma, Müttefikler tarafından yakalandı ve yargılandı. Suçlarından dolayı Aralık 1945'te yirmi iki yaşındayken asıldı.

Sizce en korkunç hikaye hangisiydi? Haydi yorumlara!

Bu içerikler de ilgini çekebilir diye düşündüm:

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
43
17
7
5
3
1
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın