Hemogram (Tam Kan Sayımı)
Hemogram (Tam Kan Sayımı)
Hemogram (Tam Kan Sayımı)
Tam kan sayımı (Hemogram) kanda bulunan hücrelerin (Eritrosit,
lökosit, trombosit v.b) sayısını ve oranlarını gösteren bir testtir.
Hemogram testi bir çok hastalık hakkında fikir vermekle birlikte
Anemi (Kansızlık) tiplerini ayırt etmek amacıyla kullanılmaktadır.
Tam kan sayımı içerisinde sayılan hücrelerin açıklamaları;
WBC (White Blood cells) Beyaz kan hücreleri (lökosit-akyuvarlar);
Lökositler vücudun savunma sisteminde görev alırlar bu hücrelerin
kandaki miktarı bağışıklık sisteminde görev alan hücrelerin yani
lökositlerin toplamını gösterir. Yüksekliği bir enfeksiyon hastalığı
veya lupus gibi kronik iltihabi hastalıkların varlığını gösterir. Ayrıca
lösemi’de yükselir. Düşüklüğünde ise lökosit yapımını bozan ciddi bir
hastalık varlığını gösterir. Örneğin bazı kanserlerde, kemik iliği
hastalıklarında, AIDS’te lökosit miktarı (WBC) düşüktür.
WBC (lökositler)in alt grupları;
LYM / Lymphocytes (Lenfositler): Kandaki lökosit
miktarının neredeyse yarısını oluşturan bir lökosit türüdür. T-B ve NK
lenfositleri olmak üzere 3 gruba ayrılırlar. T ve B lenfositleri küçük
lenfositler olarak adlandırılır. Lenfositlerin %80’lik kısmını
oluştururlar. Hücresel bağışıklıktan ve B lenfositlerin aktivasyonundan
sorumludur.
B-Lenfositleri ise humoral bağışıklığından sorumludurlar ve antikor
oluşturmada etkilidirler. NK lenfositleri ise büyük granüler lenfositler
olarak adlandırılır. Doğal öldürücü hücreler olarak da bilinir, doğal
bağışıklığın bir parçasıdırlar. Tümörlere ve virüslerle enfekte olmuş
hücrelere karşı savunmada işlev görürler.
Kanda Lenfosit artışına lenfositoz denir. Lenfositler, Bazı kronik
hastalıklarda (Tüberküloz ,Toksoplasmosis) Viral enfeksiyonlarda (HIV
enfeksiyonu,CMV,EBV enfeksiyonu) Non Hodgkin lenfoma, Bazı Endokrin
Hastalıkları (Hipertiroidi,Addision Hastalığı,Hipopitütiarism gibi) ve
Lösemi (KLL) de artış gösterirler.
MON / Monocytes (Monositler): Bir lökosit türüdür.
Kemik iliğinde üretilir, kan dolaşımına geçer ve oradan da dokulara
geçer burada makrofaj adını alırlar. Diğer lökosit türleri gibi
monositler de savunma sisteminde görev alırlar. Düşüklüğünden çok
yüksekliği anlamlı olup, bazı bakteriyel enfeksiyonlar ya da akut
enfeksiyonlar sonrası iyileşme dönemleri, bazı protozoal
enfeksiyonlar(sıtma gibi), bazı kan hastalıkları (monositik lösemi, KML,
Polisitemi) Lenfomalar, bazı kanser türleri (Over,Mide,Meme Kanseri),
sebebi bilinmeyen bazı ateşli hastalıklar da artarlar. (%10-12
seviyesinin üzerine çıkarlar) Kan sayımı içerisinde bakılır. Tek başına
monosit testi yoktur.
EOZİNOFİL: İsmini eozin adlı boyadan alan bu
hücreler kandaki lökositlerin %7 sini oluştururlar. Savunma sisteminde
görev alırlar. Parazitlere ve allerjik reaksiyonların sebep olduğu
iltihaplanmalara karşı vücudu korurlar. Yüksekliği genel olarak
parazitlere ya da vücudun allerjik bir reaksiyona (gıda ve ilaç
alerjileri dahil) tepki verdiği anlaşılır. Bunun yanı sıra böbreküstü
bezlerinde yaşanan sorunlar, cilt hastalıkları, zehirli maddelerin
vücuda girmesi, bağışıklık sistemi hastalıkları, tümörler ve endokrin
hastalıklarında kemik iliğinde üretilen eozinofil miktarı artar.
Anaflaktik şok, stres sonrası ve cushing sendromu gibi bazı
hastalıklarda düşük çıkabilir.
Genel olarak eozinofilin artış gösterdiği hastalıklar;
Astım
Atopik dermatit (egzama)
Kronik miyeloid lösemi
Eozinofilik lösemi
Churg-Strauss sendromu
İdiopatik HES sendromu
Crohn hastalığı
Hodgkin lenfoma
Leishmaniazis
Askariasis
Trişinelloz
Yumurtalık kanseri
Primer immün yetmezlik
Ülseratif kolit
Diğer kanser türleri
Diğer paraziter enfeksiyonlar
BAZOFİL: Lökositler içerisinde en az bulunan hücrelerdir. (%1’e yakın) Bazı hastalıklarda artar ya da azalırlar.
Bazofil’in yüksek olduğu durumlar;
– Bazofilik lösemi
– Miyeloproliferatif hastalıklar
– Hodgkin hastalığı
– Kolit (Barsak İltihabı)
– Hipotiroidi
– Diabetes Mellitus (Şeker Hastalığı)
Bazofil’in düşük olduğu durumlar;
– Akut romatizmal ateş
– Lober pnömoni (zatüre)
– Steroid tedavisi alan kişilerde
– Tirotoksikozis
– Stres durumları
RBC ( Red Blood Cell ) Kırmızı Kan hücreleri (Eritrositler)
RBC , Red (kırmızı ) Blood (kan) Cell (hücre) kelimelerinin
kısaltması olup, eritrosit adı verilen alyuvarlar olarak bilinen oksijen
taşıyan hücrelerdir. Tam kan sayımı (Hemogram) testi içerisinde bir
parametre olarak bulunmaktadır. Bu parametre ile kandaki eritrosit
(alyuvar) miktarı tespit edilebilmektedir.
Eritrositlerin temel görevi içerisinde bulunan hemoglobin ile
akciğerlerdeki oksijeni dokulara, dokulardaki karbondioksiti akciğerlere
taşımaktır.
Normal değerleri, yaşa, cinsiyete göre farklılık göstermektedir. Ayrıca yüksek rakımlı yerde yaşayanlarda farklıdır.
İshal, kusma, Akciğer ödemi, Anafilaktik şok, Dağ hastalığı,
Karbonmonoksitle zehirlenme, Mitral kapak hastalığı gibi kalp
hastalıkları, Amfizem gibi akciğer hastalıkları, Polisitemia rubra vera,
Lösemi, Kemik iliği tümörlerinde yükseklik göstermektedir.
Anemi ve Lösemiler de düşüklük gösterir.
Hgb ( Hemoglobin)
Hemoglobin, eritrositler (alyuvarlar) içerisinde bulunan protein
yapısında bir moleküldür. İçerisinde ihtiva ettiği Demir sayaseinde kana
kırmızı rengi verir. Hemoglobinin görevi dokulara oksijen taşımaktır.
Dokulardan da organlara karbondioksit taşır.
Hemoglobin, Hemogram (Tam kan sayımı) içerisinde çalışan
parametrelerden biridir. Kan tahlilinde hemoglobin yüksekliği çeşitli
sebeplere bağlı olabilir. Sigara kullanımı, ırk özelliklerine göre
genetik faktörler ve yüksek rakımlı yerlerde yaşayanlarda yüksek
çıkabilir. Bu faktörler dışında yüksekliğinde ek tetkikler bir dahiliye
varsa hemotoji uzmanı yönetiminde araştırılabilir.
Hemoglobin, erkeklerde kadınlara oranla daha yüksektir. Çok yüksek
çıktığı durumlarda kan bağışı yapmak hemoglobin değerini düşürmektedir.
Hct (Hematokrit)
Hematokrit; Kırmızı kan hücreleri olan eritrositlerin (Alyuvarlar)
oluşturduğu hacmin, toplam kan hacmine oranına denir. Hemogram tahlili
içerisinde çalışılan bir parametre olup, manuel (eski) yöntemlerle de
tespit edilmesi mümkündür ancak bu yöntem pek kullanılmamaktadır.
Eritrosit değerlerinde olduğu gibi Hematokritte de normal değerler,
yaşa, cinsiyete göre farklılık göstermektedir. Ayrıca yüksek rakımlı
yerde yaşayanlarda farklıdır.
Hematokrit, Kan hücrelerinin fazlalığı olarak bilinen Polisitemi de,
Hemokonsantrasyon da (vücut sıvısı ya da plazma kaybı sonucunda kanın
yoğunlaşması) Hemokonsantrasyona sebep olan dehidratasyon (sıvı kaybı),
yanık, aşırı kusma, intestinal obstrüksiyonlarda, egzersizlerde ve
yüksek rakımlı yerlerde yaşayanlarda yükselir.
Anemi (kansızlık) da hematokrit düşer.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın