Görüş Bildir
Haberler
Guantamano esiri Uygurların film olan acılı hayatları

Guantamano esiri Uygurların film olan acılı hayatları

Yücel Tanay
04.02.2015 - 22:32 Son Güncelleme: 04.02.2015 - 23:10

Guantamano esiri Uygurların film olan acılı hayatları

Doğu Türkistanlılar; bağımsızlık  uğruna yüz yıllardır bedel ödüyorlar, Çin  sömürgeciliğinin    soykırımlarına rağmen büyük bir inançla bağımsızlık  mücadelesini  sürdürüyorlar, İster Ata yurtları Doğu, Türkistan'da, veya göçmek zorunda kaldıkları  ülkelerde.

Çin, yaptığı  katliamlar bunca zulümlere rağmen Doğu Türkistan'daki  bağımsızlık ateşini  söndüremedi;Uygurlar kahramanlık destanı yazarak direndiler, bu uğurda çok şehitler toprağa düştü, bazen kendi kanlarından olan  Mankurt Türk dünyası liderlerinin  ihanetini uğradılar, kimi zamanda  sözde  Müslüman ülkelerin , İşte adlarına film yapılan Guantamano'da  esir tutulan  Uygurlar  kardeş bildikleri Afganistan ve Pakistan'ın ihanetine uğrayan Uygurlardır.

Yürekler  burkan olay nasıl gelişmişti? 11 Eylül saldırılarından sonra Pakistan ve Afganistan'da , bulunan  22 Doğu  Türkistanlı  Uygur bu ülkeler tarafından  para ödülü karşılığı ABD.ne teslim edilmişti.  İşte  bu Uygurların  hayatını anlatan Kanadalı   yapımcı  Patricia Henriquez tarafından 'Guantanamo'daki Uygurlar :  Cehaletin  Esirleri '  adlı  film Montreal Film Festivali'nde  gösterime girmiş,   seyircinin büyük ilgi ve beğenisini  kazanmıştı.

Film yapımcısı Şili asıllı rejisör  Patricia Henriquez, 1970'lı yıllarda ülkesindeki askeri rejimin baskılarından kaçarak Kanada'ya iltica etmiş bir yönetmendi.Kendisi de bir   baskı ve zulüm mağduru olar rejisör'ün  kendisi ile aynı kaderi paylaşan ve belki daha fazla baskı, zulüm ve etnik ayrımcılığa maruz kalan Müslüman Uygur Türklerinin hayatını beyaz perde'ye aktarmıştı.

Film, Guantamano'da ölüm kamplarında yıllarca  suçsuz yere esir tutulan    Uygurlar ile bire bir yapılan görüşmeler ve onların hayat hikayelerinden yola çıkılarak  yapılmış olup,   belgesel yönünün öne çıkması  filmin önemini arttırmaktadır. Filimin çekilmesi esnasında Rejisör Hanriquez'e yardımcı olan ABD.'da yaşayan Uygur aydını ve   aktivisti Ruşen Abbas Hanım, Hür Asya radyosuna bu belgesel  filmi  şöyle değerlendirmişti , ' Bu film, Guantanamo'daki Uygurlar hakkında şimdiye kadar yapılan belgeseller içinde en önemli ve başarılı olarak gördüğüm  bir eserdir. Rejisör P.Henriquez'in de Uygurlar ile  aynı  kaderi  paylaşan,    zulüm ve baskı yüzünden ülkesini terk eden bir kişi olduğu için, suçsuz yere yıllarca esir hayatı yaşayan  Müslüman Uygurların  acılarını kalbinin derinliklerinde hissetmiş olduğunu düşünüyorum ve bu nedenle bu belgeseli yapmış olduğunu tahmin ediyorum. ' Şeklinde konuşmuştu.

Ruşen Abbas, ayrıca Belgesel'in  Guantanamo Esir Kampı'nda yıllarca  esir tutulan ve suçsuzlukları sonradan anlaşılan  2006'de   Arnavutluk'a yerleştirilen Ebubekir Kasım, daha sonraki yıllarda Bermuda'ya  gönderilen Abdulhalil ile  Paulo'ya yollanan  Ahmet olmak üzere 3 Uygur mültecinin anıları ve anlatımları   ile  Guntanamo'da  yıllarca zor şartlar altında  esir  tutulan günahsız Uygurların  hayatını aydınlatmaya çalıştığını de açıkladı.

Film'de yine Guantanamo'da esin tutulan masum Müslüman Uygurların sorunu ile  yıllarca ilgilenen ve bunların hayatına yakından tanıklık eden, bunlara    çeşitli yollarla  yardımcı  olmaya çalışan Ruşen Abbas başta onların  Avukatlarının ve bunlara tercüman olarak görevlendirilen tanıkların   hatıratları ile açıklamaları  de yer almakta.

Belgesel'de 22  Müslüman Uygur Türkü'nün    tutuklanması, Guantanamo'ya nakli  ve bunların suçsuzluğunun  anlaşılmasından sonrası yıllarca süren tartışmalar ile bunların Üçüncü bir ülke'ye yerleştirilmesi safhalarına  dair bütün ayrıntılar  'Anlamsızlıklar ve  Yersiz Hatalar' temelinde   aydınlatılıyor.

Film  Türkçe alt yazıyla  Türkiye'deki  sinemalarda gösterime girmeli belediyeler ve kültür bakanlığı filmin ülkemizde gösterime girmesi için gereken yardımı  yaparak Uygur  Türklerinin çektiği acılara az da olsa merhem olmalıdır. Filmin Guantanamo'da esir hayatı yaşayan Uygurların hayat hikayeleri temelinde Doğu Türkistan'daki Çin baskı zulmünün ve etnik ayrımcılık ve Çin soykırımının bir kez daha  sanat camiasının gündemine gelmesini ve Uygur Türkleri probleminin uluslar arası toplumun dikkatini çekmesi  bakımdan çok önemli  bir   yeri var.

Sadece Guantanamo'da  çeşitli işkencelere uğrayan Uygurlar değil, Çin  zulmü  yüzünden  ülkelerinden kaçıp  Uzak  doğu Ülkelerinden(  Tayland, Malezya, Vietnam..) mülteci durumunda  Olan  Uygurların hayatı için de   binlerce film yapılabilir, bu  ülkelerde  mülteci kamplarında bulunan, Uygur çocuklarından yetersiz beslenme yüzünden  , bu ülkelerin polis,   askerinin   şiddetine uğrayanlardan ölenler oluyor.. Unutmayın!

Kaynak: http://blog.radikal.com.tr//kultur-ve...
İçeriğin Devamı Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın