Cezaevi Cinayetinin Ayrıntıları Netleşiyor: 'Silahı Tuvalette Bulduk'
Özgecan Aslan'a tecavüz etmeye çalışıp sonrasında onu öldüren Ahmet Suphi Altındöken ve suç ortağı babasını vuran mahkûm G.A., cinayet silahını tuvalette bulduğunu söyledi. G.A.'nın olayın ardından bir gardiyanı da 2.5 saat boyunca rehin aldığı, baba ve oğlunun hastaneye sevkini böylece geciktirdiği öğrenildi. Konuyla ilgili araştırmalar sürerken Adalet Bakanlığı'ndan henüz bir açıklama gelmedi. Ayrıca aileye teslim edilen Suphi Altundöken'in cenazesi için ne Adana'da ne de Tarsus'ta defin yeri bulunamadı. Cinayeti işlediği belirtilen G.A.'nın kardeşi ise ağabeyi ile gurur duyduğunu söyledi.
Üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ı evine gitmek üzere bindiği minibüste tecavüze yeltenirken direndiği için öldüren şoför Ahmet Suphi Altındöken'in öldürülmesi, suç ortağı babası Necmettin Altındöken'in de yaralanması olayının yüksek güvenlikli bir cezaevinde nasıl gerçekleşebildiğine ilişkin soruşturma ve inceleme bakanlık müfettişleri ve savcılıkça sürdürülüyor. Cinayeti işleyen G.A., silahı tuvalette bulduğunu söyledi. Adalet Bakanlığı'ndan konuyla ilgili henüz bir açıklama gelmedi.
"Katil aşırı kan kaybından öldü"
Yüksek güvenlikli F Tipi Adana Kürkçüler Cezaevi'nde gerçekleşen cinayetle ilgili 7 Cumhuriyet Savcısı ve 2 bakanlık müfettişi soruşturmayı sürdürürken, gün içindeki tüm ziyaretçiler mercek altına alındı, güvenlik kameraları da titiz şekilde incelendi.
Doğan Haber Ajansı'nın haberine göre 50 yıl hüküm giyen ve 10 yıldır da Adana'daki cezaevinde bulunan G.A., savcılık sorgusunda cinayet silahını tuvalette bulduğunu söyledi.
Gardiyanı da rehin almış
Tabancayla baba ile oğlunu vuran G.A., olaya müdahale eden gardiyanı da 2,5 saat rehin aldı, ağır yaralanan baba ile oğlunun hastaneye sevkinin gecikmesini sağladı. Ahmet Suphi Altındöken aşırı kan kaybı nedeniyle öldü.
Tabancanın cezaevine nasıl sokulduğu konusu hala araştırılırken, G.A.'nın yanında A.G. adlı bir mahkûm da tabancanın teminiyle ilgili olduğu şüphesiyle sorgulandı.
Cezaevi görevlilerinin de ifadeleri alındı
Sorgulanan şüphelilerin tabancayı tuvalette buldukları iddiasını inandırıcı bulmayan soruşturma ekibi, mahkûmların yanı sıra cezaevi görevlilerinin tümünün de sabaha kadar ifadesini aldı, şüphelilerin dışarı çıkmalarına izin verilmedi.
Saldırıda vurulan baba Necmettin Altındöken'in tedavisinin sürdüğü hastanede, linç girişimine karşı da geniş güvenlik önlemleri alındı.
"Defin yeri bulunamadı"
Suphi Altındöken'in cenazesi Adana Adli Tıp Kurumu'nda yapılan otopsinin ardından sabaha karşı 03:15'te annesi ve kız kardeşine teslim edildi. Tarsus'a götürülen cenaze, 'gece defin işlemi yapılamayacağı' gerekçesiyle toprağa verilemeyince aile, cenazeyi tekrar Adana'ya götürdü, kimsesizler mezarlığında toprağa vermek istedi.
Belediyeler cenazenin Adana'daki mezarlıklarda toprağa verilmesini istemeyince anne Naciye Tan ve kız kardeşi, cenazelerini tekrar Tarsus'a götürmek istedi, ancak bu kez ne belediyeler ne de özel şirketler cenaze aracı vermedi.
Anne, oğlunun cenazesini kendi köyü olan Tarsus'un Kocaköy mahallesine götürmek istediğini bildirdi. Ancak Kocaköy Mahallesi’ne haber gelmesi üzerine Mahalle Muhtarı, mezarlığı kilitleyerek cenazenin mahallesinde gömülmesine izin vermeyeceğini söyledi.
"Niye gömdürmüyorsunuz? Çöpe mi atayım?
Bunun üzerine Anne Altındöken de, 'Oğlum öldü, niye gömdürmüyorsunuz? Çöpe mi atayım?' diyerek gözyaşı döktü. Tarsus'daki Kocaköy Mahallesi Muhtarı ise cenazenin kadavra olarak bağışlanmasını istedi.
20 bin metrekarelik cezaevi
Adana Kürkçüler F Tipi Cezaevi, E tipi ve açık cezaevinin bulunduğu kente 18 kilometre uzaktaki kompleksin 34 dönümlük bölgesinde yer alıyor. F Tipi 20 bin metrekare alana sahip ve 3 bloktan oluşuyor. Mahkûmlar 103 adet 3, 59 adet tek kişilik hücre ve koğuşlarda kalıyor.
Mahkûmların aileleri ile görüşleri kırılmaz şeffaf camlı kabinlerde telefonla yapılıyor. Cezaevinin çevresi 4 metre yükseklikte duvarlarla çevrili.
Hastalanan mahkûmların dışarıya sevkinde yaşanabilecek kaçma girişimleri nedeniyle, cezaevi içinde tıp doktoru ve diş hekimi bulunan sağlık merkezi var.
G.A.nın kardeşi: Ağabeyimle gurur duyuyorum
Cinayeti işlediği belirtilen G.A.'nın memleketi Tokat'taki kardeşi Tevfik A. olayın ardından ajanslara yaptığı açıklamada, 'Gurur duyulmayacak bir şey değil. Ben ağabeyimle hep gurur duydum' dedi.
Tokat'ta merkeze bağlı Emirseyit Beldesi nüfusuna kayıtlı olan ve 11 yıldır çeşitli cezaevlerinde yatan G.A.'nın cinayet, sahte para, suç örgütü kurma gibi çeşitli suçlardan dolayı toplamda 50 yıl hapis cezası bulunuyor.
Yakınlarının 3 kız babası olduğunu söylediği G.A.'nın sırasıyla Zile, Tokat, İzmir ve son olarak da Adana F Tipi Kapalı Cezaevi'ne sevk edildiği öğrenildi.
DHA
Yorum Yazın
Ölen öldü defoldu gitti ama zavallı bir kadıni canide olsa oğlunun cesediyle başbaşa bırakmak büyük günahtır.insanlık suçudur.
bence ölmemeliydi. her gün ölmeyi isteyerek yaşamalıydı.
Annesini izlerken üzüldüm açıkçası. Anne sonuçta. Anlamıştır bir nebze evlat acısını diyeceğim o da olmayacak. Kadıncağızın ne suçu vardı ki? sanki kadın evl... Devamını Gör