Arınç: 'Suruç'taki Patlamada Neden HDP'li Yönetici Yoktu?'
Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında, Başbakanlık Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen kabine toplantısında ana gündem Suriye ve sınır güvenliğiydi. Saat 15.50'de başlayan toplantı yaklaşık 7 buçuk saat sürdü. Basına açıklamalarda bulunan Hükümet Sözcüsü Bülent Arınç, Suriye sınırında IŞİD militanlarının geçişlerini engellemek için fiziki güvenlik sistemi kurulacağını açıkladı. Suruç’taki patlamayla ilgili polisin suçlanmasına tepki gösteren Arınç 'Ölenlerin içerisinde ne belediye yöneticilerinden ne HDP yöneticilerinden bir kişi var. Bunların o topluluk içine özel olarak sokulmadığı uzakta kaldıkları ayrıca bir istihbarat konusu. Bütün bunların cevabını bulacağız' dedi. Arınç, Suruç saldırısı ile ilgili ulusal yas tartışmalarına ise 'Buna benzer olaylarda her gün tek tek ulusal yas ilan edersek anlamını kaybeder' diyerek cevap verdi.
Suruç'taki intihar saldırısı sonrası Bakanlar Kurulu'nun ilk toplantısı yapıldı. Ana gündem maddeleri Suriye ve sınır güvenliği olan toplantıdan çıkarak basına konuşan Hükümet Sözcüsü ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, sınırda ‘fiziki güvenlik sistemi’ kurulacağını açıkladı.
Arınç, 'Kabinede sınır güvenliği konusunda sunum yapıldı. DEAŞ (IŞİD) tehdidine karşı teröristlerin geçişlerini engellemek amacımız ve bunun için sınırda fiziki tedbir alınacak. Sınırda entegre güvenlik sistemi kurulacak' dedi.
Kurulacak 'Fiziki Güvenlik Sistemi'nin detayları
Güvenlik Politikaları Uzmanı Mete Yarar, Arınç'ın bahsettiği fiziki güvenlik sisteminin taslağını Şirin Payzın'ın CNN Türk'te yayınlanan programında anlattı.
'Türkiye DAEŞ'le mücadele etmeye kararlıdır'
'IŞİD'e karşı hükümeti yeterli mücadeleyi yapamadığı' algısı üzerinden propaganda amaçlı, etkili bir kampanya yürütüldüğünü belirten Arınç, 'Bu alçakça bir yalandır. Hiçbir noktası doğru değildir. DAEŞ, Türkiye'nin lanetlediği bir terör örgütüdür. Ülkemiz terörün her türüyle olduğu gibi bu terör örgütüyle de mücadele etmeye kararlıdır' diye konuştu.
'Ulusal Yas Anlamını Kaybeder'
Arınç, Suruç'taki saldırıya ilişkin CHP'nin ulusal yas ilanı için kanun teklifi vermesini de değerlendirerek; 'Meclis tatildeyken, bu yasanın komisyonlardan ve Genel Kurul'dan geçmesi mümkün değil. CHP esasında bunu bilir. Onların acılarını paylaşıyoruz. Ama bunun için ulusal yas ilan edilmesi, bu ve buna benzer olaylarda her gün tek tek yapmaya kalkarsak bu anlamını da kaybeder diye düşünüyorum' diye konuştu.
Arınç: 'Biz şahsen hükümet olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin olağanüstü toplantıya çağrılmasında bir fayda görmüyoruz. Çünkü böyle bir toplantı yapıldığı takdirde siyasi partiler arasında öylesine büyük tartışmalar yaşanabilir ki mecrasından sapar ve hiç ümit etmediğimiz bir davranışla karşı karşıya kalabiliriz' dedi.
‘Niye HDP yöneticileri orada yoktu?’
Suruç’taki patlamayla ilgili polisin suçlanmasına karşı çıkan Başbakan Yardımcısı Arınç, ölenlerin Suruç’a ‘masumane bir amaçla’ gittiğini belirterek, HDP yöneticilerinin patlama bölgesinde olmadığı yönünde istihbarat aldıklarını söyledi:
“Silah ve şiddet yoksa kabulümüzdür. Masumane bir amaçla geldiklerini biliyoruz. Bugün bir gazetede diyorlar ki, ‘Polis nerede?’ diye şikâyet ediyorlarmış. Polisin görevini yapmasına engel oldular. Belediyenin oradaki kültür merkezinde polis, ‘Tekrar arama yapalım, tespit yapalım’ dediğinde, belediye görevlileri polise izin vermemiştir. Güvenlik kameralarının 10 aydır çalışmadığı yerde, belediye polis aramasına izin vermiyor.
Allah korusun, ölenlerin içerisinde ne belediye yöneticilerinden, ne HDP il ve ilçe yöneticilerinden bir kişi var. Bunların o topluluk içine özel olarak sokulmadığı, uzakta kaldıkları ayrıca bir istihbarat konusu. HDP yöneticileri niye orada yoktu?'
'Demirtaş deklarasyondan kaçamaz'
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun Meclis’teki partilere teröre karşı ortak deklarasyonda bulunma çağrısını hatırlatan Arınç, HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş’ın da bu deklarasyona katılmaktan kaçmaması gerektiğini söyledi:
'Ben Sayın Demirtaş'a buradan tekrar bir ricada bulunmak istiyorum. Bütün bunları kapsayan çok daha olumlu bir talebi sayın Başbakanımız dile getirdi. O da parlamentoda grubu bulunan dört siyasi partinin ortak bir deklarasyonla DAEŞ de dahil olmak üzere bütün terör örgütlerini, bu örgütlerin faaliyetlerini lanetlemesi ve bu terör eylemlerine karşı yek vücut olarak karşı duracağımızı bizzat yazı ile ifade etmemiz. Bunu Sayın Başbakanımız hep tekrarlayacaktır. Biz de tekrarlayacağız. Demirtaş deklarasyondan kaçamaz. Bundan kaçmak buna uzak durmak mümkün değil. Terör eylemlerinin bir tanesine taraftar olup öbür tanesini lanetlemek doğru değildir.'
'Hem terör eylemi yapacağız, hem de çözüm süreci lafta devam etsin diyorlarsa böyle bir şey mümkün değil. Bununla birlikte, çözüm sürecinin rasyonel bir şekilde devam etmesi gerektiğini düşünüyorum. Rasyonel derken, kamu düzeni ve güvenliğinin esas olduğu, örgütün silahtan mahrum bırakıldığı bir süreci anlayabiliriz. Kamu düzeni ve güvenliğinde sıkıntı olduğu takdirde çözüm sürecinin yürümesi mümkün değildir.
Hem Demirtaş'ın hem Yüksekdağ'ın yaptığı açıklamalar, HDP'nin hala örgütle iç içe geçmiş bir siyasi unsur olduğunu göstermektedir. Eş başkan denilen kişi 'Biz sırtımızı PYD'ye, YPG'ye yaslıyoruz' diyebiliyor. Bunların hepsi PKK'nın yan örgütleridir. Bu açıklamalar, bir partinin genel başkanına yakışmaz.'
Ceylanpınar saldırısı
Arınç, Ceylanpınar’da iki polisin öldürüldüğü saldırı hakkında ise şöyle konuştu:
“Apocu fedai timinin, gerçekten PKK bağlantısı olup olmadığı, yoksa bireysel olarak mı bu eylemi yaptıkları, propagandaya yönelik olarak mı böyle bir duyuruda bulundukları konusu istihbaratımız ve güvenlik güçlerimiz tarafından süratle araştırılıyor. Ama neresinden bakarsak bakalım, bir terör örgütünün işlediği bir terör suçudur. Mutlaka bunu yapanlar karşılığını göreceklerdir.”
Kara Kuvvetleri Komutanı da toplantıda
Başbakan Ahmet Davutoğlu başkanlığında, Başbakanlık Çankaya Köşkü'nde gerçekleştirilen toplantıya bakanların yanı sıra Kara Kuvvetleri Komutanı Org. Hulusi Akar, Jandarma Kurmay Başkanı İbrahim Yaşar, Başbakanlık Müsteşarı Kemal Madenoğlu, İçişleri Müsteşarı Mükerrem Ünlüer, Kamu Güvenliği Müsteşarı Muhammed Dervişoğlu, Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz ve diğer ilgili bürokratlar katıldı.
Davutoğlu, Bakanlar Kurulu toplantısının öncesinde MİT Müsteşarı Hakan Fidan ve CHP ile koalisyon görüşmelerini yürütmekle görevlendirilen Ömer Çelik ile de görüştü.
Sınıra sevkiyat sürüyor
Bu arada Kilis'teki Suriye sınırına askeri araçlar sevk ediliyor.
Gaziantep'teki 5. Zırhı Tugay Komutanlığı'ndan yola çıkan askeri araçlardan oluşan konvoy Kilis'e ulaştığı belirtiliyor.
Kilis il merkezinde trafik ekiplerinin öncülüğünde Suriye sınırına doğru yoluna devam eden askeri araçlar, Suriye sınırındaki Elbeyli ilçesinde bulunan sınır birliklerine katıldı.
Al Jazeera ve Ajanslar