onedio
Görüş Bildir
article/comments
article/share
Haberler
Zekalarıyla Bizi Büyüleyen Filozoflar Hakkında Muhtemelen Bilmediğiniz İlginç Bilgiler

Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!

category/test-white Test
category/gundem-white Gündem
category/magazin-white Magazin
category/video-white Video

etiket Zekalarıyla Bizi Büyüleyen Filozoflar Hakkında Muhtemelen Bilmediğiniz İlginç Bilgiler

Felsefeye bir de buradan bakalım.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

1. Platon'un gerçek adı aslında Aristocles'ti. Platon, Eski Yunanca'da "geniş" anlamına gelen bir sözcüktü. Kendisine bu adın verilmesinin sebebi ise geniş omuzlarıydı.

1. Platon'un gerçek adı aslında Aristocles'ti. Platon, Eski Yunanca'da "geniş" anlamına gelen bir sözcüktü. Kendisine bu adın verilmesinin sebebi ise geniş omuzlarıydı.

Platon çirkinliği ile bilinen hocası Sokrates'in aksine son derece çekici bir adam olarak görülüyordu.

2. Sokrates günümüzde yaşasa kendisine şizofreni tanısı konulabilirdi. Çünkü filozof etik ve felsefe alanında kendisine rehberlik eden bir "daimon"un olduğunu söylüyordu.

2. Sokrates günümüzde yaşasa kendisine şizofreni tanısı konulabilirdi. Çünkü filozof etik ve felsefe alanında kendisine rehberlik eden bir "daimon"un olduğunu söylüyordu.

Daimon batı dillerine demon (şeytan, cin anlamında) olarak geçen Eski Yunanca bir sözcük. 

Sokrates kendi içinde böyle bir sesin olduğunu ve kendisine rehberlik ettiğini belirtiyordu.

3. "Düşünüyorum o halde varım" cümlesiyle zihinlere kazınan Descartes, analitik geometriyi gördüğü bir rüyanın ardından geliştirdi.

3. "Düşünüyorum o halde varım" cümlesiyle zihinlere kazınan Descartes, analitik geometriyi gördüğü bir rüyanın ardından geliştirdi.

1619’da, 10 Kasım’ı 11 Kasım’a bağlayan gece, Almanya Neuburg’dayken, Descartes kendini soğuktan korunma adına içinde bir (eski usul) fırının bulunduğu odaya kapattı ve içerideyken kutsal ruhun kendisine yeni bir felsefe konusunda aydınlattığına dair üç imge gördü. 

Çıkana kadar analitik geometriyi formüle etmişti ve matematiksel metodu felsefeye uygulama fikrini bulmuştu. Gördüğü imgelerden bilim arayışı onun için gerçek bilgelik arayışıydı ve hayatındaki çalışmalarının merkezi bir kısmıydı.

4. Demonax belki de tarihteki ilk açlık greviyle yaşamına son verdi.

4. Demonax belki de tarihteki ilk açlık greviyle yaşamına son verdi.

Yaşlandığı zaman kendine bakamayacak hale gelince Demonax bu haliyle kimseye yük olmak istemediğine karar verdi. 

Yemek yemeyi tamamen bıraktı. O vakitten itibaren ölene dek hiçbir şey yemedi. 100 yaşında öldü. Belki de açlık grevi sonunda ölen ilk insandı...

5. "Hazcı" olarak bilinen filozof Epikuros, hiç de sanıldığı gibi zevk ve sefa alemlerinde yaşayan biri değildi.

5. "Hazcı" olarak bilinen filozof Epikuros, hiç de sanıldığı gibi zevk ve sefa alemlerinde yaşayan biri değildi.

Sadece arpa ekmeği, peynir ve meyve ile besleniyordu. Takipçilerinin de sadece yılda bir kez şarap günlerinde şarap içmelerine izin veriyor ve cinsel ilişkiden uzak durmalarını öğütlüyordu.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

6. Jean-Jacques Rousseau "Emile ya da Çocuk Eğitimi Üzerine" diye bir kitap yazmış ancak kendi çocuklarını terk etmişti.

6. Jean-Jacques Rousseau "Emile ya da Çocuk Eğitimi Üzerine" diye bir kitap yazmış ancak kendi çocuklarını terk etmişti.

Jean Jacques Rousseau 'toplum sözleşmesi' kavramıyla bugün dahi tartışılan son derece önemli bir filozof. 

Bunun dışında 'Emile ya da Çocuk Eğitimi Üzerine' diye bir kitap yazmış ve eğitim felsefesi ile ilgili görüşlerini ortaya koymuştu. 

Fakat bir sorun vardı, filozof kendi 5 çocuğunu doğar doğmaz terk etmiş, hiçbirine bakmamıştı.

Voltaire bu durumu sert biçimde eleştirdi ve Rousseau'nun iki yüzlü olduğunu söyledi...

7. Faydacılık görüşünün babalarından Jeremy Bentham son derece ilginç bir kişilikti.

7. Faydacılık görüşünün babalarından Jeremy Bentham son derece ilginç bir kişilikti.

Hafif tempolu koşu olan Jogging'in mucidiydi. Evcil hayvan olarak domuz besliyordu. Yol kenarlarının mumyalanmış cesetlerle süslenmesini istiyordu ve bunun çiçeklerden daha estetik olacağını düşünüyordu. 

Kendisini de mumyalatan filozofun cansız bedeni University College London'da ziyaret edilebilir.

8. Kant o kadar dakikti ki, esnaf onun yürüyüş vaktine göre, saatlerini ayarlardı.

8. Kant o kadar dakikti ki, esnaf onun yürüyüş vaktine göre, saatlerini ayarlardı.

Öylesine organize bir yaşamı vardı ki, günlük rutini asla şaşmazdı:

Her sabah, saat 04.55'te uyanır. Saat 07.00 sınıfa girerek ders verir. İki saat sonra, yani saat 09.00'da, çalışma odasına dönüp 12.45'e kadar çalışırdı. 

Sonrasında bir kadeh iyi cins şarap, likör ya da sıcak şarap içme zamanıdır. Öğle yemeğini genelde konukları ile birlikte yerdi. Yemeklerde devlet adamlarını, profesörleri, hekimleri, rahipleri, tüccarları ve genç öğrencileri ağırlardı.

Öğle yemeğinden sonra, şekerleme yapmadan önce ise 'filozof yolu' diye isimlendirilen günlük yürüyüşüne çıkardı. O kadar dakikti ki, o geçerken esnaf saatini ayarlardı.

9. Friedrich Nietzsche sahibi tarafından kırbaçlanan bir ata sarıldıktan sonra zihinsel olarak tamamen çöktü.

9. Friedrich Nietzsche sahibi tarafından kırbaçlanan bir ata sarıldıktan sonra zihinsel olarak tamamen çöktü.

3 Ocak 1889 tarihinde Friedrich Nietzsche odasından çıktı ve bir at sürücüsünün atına kamçı vurduğunu gördü. Atın üstüne büyük bir heyecanla koştu, kollarını atın boynuna doladı ve ağlamaya başladı. 

Tam bir sinir krizi geçiriyordu. Yere düştü ve kendini kaybetti. İnsanlar bu manzara karşısında şaşkına dönmüştü. O tarihten itibaren mental olarak tamamen çöktü ve bütün zihinsel yeteneklerini kaybetti.

10. Ludwig Wittgenstein, Avrupa'nın en zengin iş adamlarından birinin oğluydu.

10. Ludwig Wittgenstein, Avrupa'nın en zengin iş adamlarından birinin oğluydu.

Dâhi filozof babası öldüğünde (günümüz parasıyla servetin milyarlarca dolar olduğu hesaplanıyor) kendisine kalan mirası reddetti ve sadece kendi profesörlük maaşıyla geçindi. 

Yaşadığı odada ise bir yatak, bir masa ve bir sandalyeden başka hiçbir eşyası yoktu.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

11. Schopenhauer, kelimenin tam manasıyla bir "paranoyak"tı. Her gün tıraş olduğu berberinin usturayla gırtlağını kesebileceğinden korkuyor ve paralarının çalınabileceği konusunda kendi bankasına bile güvenmiyordu.

11. Schopenhauer, kelimenin tam manasıyla bir "paranoyak"tı. Her gün tıraş olduğu berberinin usturayla gırtlağını kesebileceğinden korkuyor ve paralarının çalınabileceği konusunda kendi bankasına bile güvenmiyordu.

Artık sen hatırlamak zorunda değilsin.

Artık sen hatırlamak zorunda değilsin.
img.onedio.com

Q senin yerine bankacılık işlemlerini takip eder, tek bir onayınla işlemleri halleder. Önemli konularda bildirim göndererek seni uyarır. 

Q her zaman yanında.

category/eglence BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
426
90
82
41
29
27
18
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Pasif Kullanıcı

Yine mi ?

Eliy Malik

içeriklerin kaynakları neden yok? ne kadar güvenebiliriz?

Şüheda Duran

Çok iyi içerik q'nun verdiği bilgi çok faydalı olmuş :))