Kamp Armen'in Akıbeti Ne Olacak?
Vakıflar Genel Müdürü Adnan Ertem, Anadolu’daki Ermeni çocukların eğitiminde kullanılmış Tuzla’daki Kamp Armen’in yıkımını değerlendirirken arazinin Ermeni cemaatine geri verilmesi için devletin kamulaştırma seçeneğini işaret etti.
Hrant Dink ve Rakel Dink’in de eğitim aldığı ve yöneticilik yaptığı kampa 1987’de Yargıtay’ın onayıyla el konulmuş ve yıllar içinde birçok kez el değiştirmişti. Kampın son sahibi Fatih Ulusoy, 6 Mayıs’ta yıkıma başlamış, ısrarlar üzerine bir çözüm yolu bulunması için bir ay bekleyeceklerini açıklamıştı.
Nasıl el konuldu?
Gedikpaşa Ermeni Protestan Kilisesi Vakfı’nın 1962 yılında İstanbul Valiliği ve Vakıflar Genel Müdürlüğü’nden de gerekli izinleri alarak satın aldığı kamp, 1971 yılında Yargıtay 2. Hukuk Dairesi’nin aldığı bir kararla tehdit altına girdi.
Yargıtay kararı, vakıf senetleri bulunmayan cemaat vakıflarının 1936 beyannamelerinin vakıf senedi olarak kabul edilmesini onaylamıştı. Buna göre, 1936 beyannamelerinde bağış kabul edeceklerine dair açıklık bulunmayan cemaat vakıfları, doğrudan ya da vasiyet yoluyla gayrimenkul edinemeyeceklerdi.
Böylece cemaat vakıflarının 1936’dan sonra edindikleri gayrimenkullere el konuldu, bunlardan biri de eski sahibine iade edilen Tuzla Çocuk Kampı’ydı. Boş bir arazi olarak satın alınan arazi, üzerinde orada yetişen Ermeni çocukların inşa ettiği kampla birlikte eski sahibi Sait Durmaz’a iade edildi.
Birçok kez el değiştiren kamp, yıllarca süren hukuk mücadelesi sonuçsuz kalınca 6 Mayıs’ta sabah saat 10:00 sularında Tuzla Kampı’na giren iş makinesi binanın bir kısmını yerle bir etti. Yıkım haberini alan çok sayıda kişinin kampa akın etmesiyle, yıkım bir süreliğine durdu.