Testi Adım Adım Çöz ve Seri Cinayetler İşleyen Gizemli Katili Yakalayabilecek misin Gör!
Ülke tarihinin en zeki seri katiliyle karşı karşıyayız. Onu durdurabilecek tek kişi ise, ülke tarihinin en zeki dedektifi.
Bir gün evinde tek başına otururken bilinmeyen bir numaradan telefon alıyorsun. Telefonda bir adam 'Merhaba dedektif. Sizinle bir oyun oynayacağız. Öncelikle, bu telefonun izini sürmek yok. Polis teşkilatından arkadaşlarınla en ufak şekilde iletişime geçmek yok, sadece ikimiz oynayacağız. Aksi takdirde oyun biter, bu güzel sesin sahibi de ölür. Ayrıca, ülkenin dört bir tarafında eş zamanlı cinayetler işlerim. Beni henüz tanımadığın için inanmamayı seçip polise gidebilirsin, ancak ben, beni denememeni öneriyorum. Tek yapabileceğin şey, ipuçlarını çözmek. Yardım almadan, yanlış yapmadan. İlk ipucunu kimseye haber vermezsen yarım saat içerisinde yollayacağım, o zamana kadar önüne bir harita al ve beni bekle, sonrasında da hangi ilde cinayetin işleneceğini mesaj at. Çabuk çöz, yoksa bu zavallı adamın sesini duyan son insan sen olacaksın.' diyor ve bir anda ağlamaya başlayarak telefonu kapatıyor.
İlk iş olarak ne yapacaksın?
Oyunu bozdun!
Teşkilata haber verdikten 5 dakika sonra bu sefer yedek telefonundan bir arama aldın. 'Sana polislere haber vermemeni söyledim, gizli telefonundan bile haberim var. Attığın her adımdan var. Ancak beni hayal kırıklığına uğrattın, oyunu başlamadan bitirdin. Sonraki tüm cinayetler senin yüzünden...' dedi ve kapattı. Kaybettin!
Oyuna gelmedin!
Yıllarca süren dedektiflik kariyerin sonunda artık bu işlerden bıkman gayet normaldi, 'Biraz dizi izlemek istiyorum, manyak manyak işlerinize beni alet etmeyin' diyerek isyan ettin ve oyuna hiç başlamadın. Tabii telefondaki adam öldü, ama yanlış bir şey yapmadığın için ülkenin dört bir yanındaki seri cinayetler de gerçekleşmedi. Ancak katil hala oralarda bir yerlerde, ve muhtemelen farklı cinayetler işlemeye devam ediyor...
Uslu uslu bekledin ve ipucu geldi. Kapına bir broşür bırakıldı. İpucuna göre şimdi ne yapacaksın?
İpucunu maalesef yanlış çözdün...
Bir şekilde ipucunu anlamayı başaramadın ve daha ilk aşamadan oyunu kaybettin sayın dedektif... Demek ki sanıldığı kadar zeki değilmişsin.
Dedektif arkadaşına şifreli bir mesaj çektin. Aslında planınız olmadığı halde "Yarım saat geç kalacağım ben, şimdiden özür dilerim." dedin ve o da bir terslik olduğunu anladı. Bu tip durumlarda hep buluştuğunuz kafeye gittin. "Durum nedir?" diye sordu.
Oyunun kuralını bozdun!
İpucunu cebinden çıkarıp dedektif arkadaşına göstereceğin anda birdenbire gözlerinin önünde beyninden vuruldu. Muhtemelen bir sniper'ın işiydi ve başından beri gözleniyordun...
Yardım edeceğini söyledi. O sırada garson ikinci kez geldi, konuşmayı böldünüz. "Karar verebildiniz mi efendim" diyor, ne yapsan?
Fena oyuna geldin!
Garson da muhtemelen işin içine çekilmişti, nitekim içeceğinizi içtikten sonra dışarı çıktınız ve birden ikinizde de zehirlenme belirtileri ortaya çıktı. Ayakta bile duramyor hale geldiğinizde büyük bir araba yanaştı ve içeriden çıkan 3 kişi ikinizi de içeri çekti, son nefesinizi arabanın içinde verdiniz... Öldüğünüzü kimse anlamayacaktı, kuralı bozup başkasından yardım istemenin bedelini canınla ödedin...
Yanlış yaptın...
Dışarı çıkar çıkmaz ikiniz de keskin nişancı tarafından öldürüldünüz... Anlaşılan birilerinin gözü senin üzerindeydi, dedektif arkadaşınla buluşmanın asıl sebebini anlamıştı. Belki de kafede birileri, konuşmalarınızı duymuştu... Kuralı bozduğun için maalesef bedelini hayatınla ödedin...
Broşürdeki telefon numarasının sonu dikkatini çekti ve "33-40"ın koordinatları temsil ettiğini anladın. Ankara'ya gittiğinde terminalde bekledin, bir taksi geldi ve önünde durdu. Taksici eliyle binmeni işaret etti.
Taksici hiçbir şey demeden ve hiçbir soruna cevap vermeden sürmeye devam etti. Daha sonra seni bir fabrikanın önüne getirdi, "Yer burası, bunlardan biri içeride işine yarayacak. Doğru olanı seçip in" dedi.
Yanlış tercih yaptın!
Anahtarı alıp içeriye girdin ama içeride elleri bağlı biri vardı. Düğümü ellerinle çözmenin imkanı yoktu. Telefon çaldı, açtın. '60 saniye süren var, adamı kurtar' dendi. Ne kadar uğraşsan da düğümü çözemedin, yeni bir telefon geldi. Telefona bakarken adam kafasından vuruldu ve öldü. İplerinden kurtaramadığın için de oyun bitti. Maalesef kaybettin...
Yanlış tercih yaptın!
Bıçağı alıp içerine girdin. Elleri bağlı adamı gördün, hemen koşup ellerindeki bağları çözdün. Defalarca teşekkür etti ve ayaklarındaki bağları çözmek için bıçağı istedi, verdiğinde ipleri çözüp sana saldırdı ve defalarca bıçakladı. 'Kurtulmam için tek şansın seni öldürmem olduğunu söyledi, çok özür dilerim' dedi ve başını usulca yere koydu. Oyuna gelmiştin...
İçeri girdiğinde bağlanmış halde bir adam buldun, ellerinle bağları çözmeyi denedin ama işe yaramadı. Telefon çaldı, yalnızca 1 dakikanın kaldığı söylendi. Son çare olarak bağlara çok yakın mesafeden silahla ateş ettin ve hepsinden kurtardın. Adam bir anda sana saldırdı, silahını almaya çalıştı, boğuşma sırasında silah sesi duyuldu. Vurulan, neyse ki sen değildin. Telefon çalmaya başladı.
Telefonda farklı bir ses duydun. Şöyle söylüyordu: "Tebrikler, ilk etabı tamamladın. Karşıdakine kurtulmasının tek yolunun onu kurtarmaya gelecek kişiyi öldürmesi olduğunu söyledim, az kalsın başarıyordu ama yapamadı. Dolayısıyla öldü. Sen de oyunu kazanmış oldun, adam ölmesine rağmen. Eh, oyunlarda biri illa ki yenilmeli, değil mi? Şimdi sıradaki ipucun geliyor, doğru ili bul." Mail'ine bir broşür daha geldi, incele ve nereye gideceğine karar ver.
İpucunu doğru analiz edemedin.
Maalesef yanlış bir ili seçtin ve bu yanlış tercihin nedeniyle bir telefon aldın. Telefonun karşısındaki ses oyunun bittiğini ve kaybettiğini söylüyordu. Bir el silah sesi duyuldu, telefon kapandı... Başaramadın :(
İpucunu çözmek senin için zor olmadı. Pek çok Saffron Hotel olduğunu biliyordun, fakat numara kısmındaki 66100'ün plaka kodu olduğunu anlaman uzun sürmedi. "Saffron Hotel No:13 66100" verilerini arattığında bahsedilen yerin Yozgat olduğunu anlamıştın. Otogara gittiğinde seni yine bir taksi karşıladı.
Taksi seni bir otelin önüne bıraktı. Telefon çaldı, "Otelin bir odasında kilitli biri var. Odayı herkes şuan boş biliyor, birazdan otelde yangın çıkacak ve herkes kaçacak, ama o odadaki kişi maalesef kurtulamayacak. O yüzden o boş odayı bul ve odayı kendi adına tutup adamı hemen kurtar. Zaman daralıyor" dedi. Ne yapacaksın?
Yanlış yaptın!
Tüm boş odaların listesini aldın ve hepsini tuttun. Hemen ardından yangın alarmı çalmaya başladı, hızlıc tüm odalara tek tek uğramaya çalıştın ama otel bir hayli büyüktü. Yangın hızla büyüdü, her yere sıçradı. Bu sırada sen asıl odayı bulamadın, otelin belli bir bölümündeki odalara da alevler nedeniyle erişim kesildi. Anlaşılan kilitli kişi de o bölümlerdeki odalardan birindeydi, maalesef kurtaramadın ve oyunu kaybettin.
Durumu hiçbir şekilde anlatmadan güvenliğe yüklü miktarda rüşvet vererek güvenlik kameralarına eriştin. Tüm oteli izlerken birden birinin ateşi başlattığını gördün, hemen görevlileri alarma geçirdin ve o bölgedeki ateş söndürüldü. Sonrasında da rahat kafayla boş olan odaların listesini aldın ve hepsini tek tek kontrol ederek kilitli kalan kişiyi buldun; ancak çoktan ölmüştü. Telefon çalmaya başladı. "Tebrikler, kimseye durumu anlatmadan akıllıca bir çözüm üretebildin, ama maalesef aslında çoktan öldürmüştüm. Her neyse, yeni ilde görüşmek dileğiyle" dendi ve telefon kapandı.
Oyun bir süre daha devam etti. Ankara ve Yozgat'tan sonra sırasıyla Denizli, Isparta ve Niğde'deki cinayetlerin şifrelerini de çözdün. Cinayetlerdi, çünkü hepsinde kurbanları buldun, ama çoktan öldürülmüşlerdi. Katil bir nevi seninle oyun oynuyordu. 5 olayı de çözmene ve kuralları dinlemene rağmen, 5 kişi ölmüştü. Katille ilgili hala hiçbir fikrin yoktu üstelik. Telefon çaldı.
"Final zamanı, dedektif. Bu son ve en görkemli cinayetim olacak. Nitekim ailen elimde. Kurtulmaları sadece sana bağlı. Hangi ilde olduklarına dair ipucu, diğer 5 ilde gizli. Büyük gizemi görebilmek için, son şifreyi çözebilmek için, 24 saatin var. Oyun yok, yoksa ailen ölür.". Nereye gideceksin?
Zekisin, ama sandığın kadar değil...
Telefonu açtığında ilk duyduğun sözcüklerdi bunlar... 5 ili alt alta yazmış ve baş harflerinden 'Aydın' ilini işaret ettiklerini anlamıştın... Ama hayır, katil bu kadar bariz bir ipucu gösteriyor olamazdı, bulunca 'Mükemmel!' dediğin bu ipucu, aslında sadece aldatmacaydı. Katilin zekası karşısında hem büyülenip, hem de dehşete düşmüştün. Nitekim ailen elindeydi, ve, 3 el silah sesi duyulmuştu ardından. Ailen öldürüldü, oyunu kaybettin...
Yanlış tercih yaptın...
Maalesef ipucunu doğru analiz edemedin ve katili hayal kırıklığına uğrattın... Daha zeki olduğunu düşünüyordu, ancak görünüşe göre pek de değilmişsin... Maalesef ailen öldürüldü...
Başaramadın!
Zekice bir kurguyla cinayet işlenen tüm illerin harf sayılarını toplayarak 31 sayısına ulaştın, Hatay'ın da plaka kodu 31 olduğundan oraya gittin. Fakat bu, maalesef gerçek ipucu değildi, hayır, bu kadar kolay değildi. Telefon çaldı, katil hayal kırıklığına uğradığını söyledi, 3 el silah sesi duyuldu. Ailen ölmüştü...
Oyunu kaybettin!
Maalesef ipucunu doğru analiz edemedin ve katili hayal kırıklığına uğrattın... Daha zeki olduğunu düşünüyordu, ancak görünüşe göre pek de değilmişsin... Maalesef ailen öldürüldü...
Maalesef oyunu kaybettin!
Maalesef ipucunu doğru analiz edemedin ve katili hayal kırıklığına uğrattın... Daha zeki olduğunu düşünüyordu, ancak görünüşe göre pek de değilmişsin... Maalesef ailen öldürüldü...
Mükemmel bir zeka örneği göstererek illeri haritada işaretledin ve aralarındaki bağlantıyı yakından incelerken bir harf oluşturduklarını fark ettin. Z harfi. Bu harf de Zonguldak'ı işaret ediyor olmalıydı, ki öyleydi de. Zonguldak'a ulaştığında seni bir kez daha bir taksi karşıladı. Bindin ve bir fabrikanın önüne geldin.
İçeriye girdiğinde ailenle beraber bir kişi daha, birbirine bağlı olan ve yerden yüksekte duran 4 farklı kafesin içindeydi. İçeri girdiğin anda kafeslerin tamamı, hemen diplerindeki içerisinde ateş yanan dev sobalara doğru inmeye başladı. Dördüncü kişi konuştu. "Hoşgeldin dedektif, süren çok az. Aradığın kişi benim."
Soğukkanlı olamadın!
Bir anlık telaşla katili dinlemeyip, hemen aileni kurtarmak için sobaları tek tek devirmeye çalıştın. Elbette hiçbirine gücün yetmedi, ve süren de kalmadı. Sobalar hızla aşağı inmeye devam etti. Yaptığın yanlış hareket yüzünden ve katili dinlememen nedeniyle, tüm ailen yanarak öldü, tabi katil de. Neticedeyse, oyunu kaybetmiştin, sevdiklerinle beraber.
"Kafeslerin üzerinde anahtarlar var. Eğer hızlı davranırsan, anahtarlar biz ateşe girmeden elimize geçecek kadar alçalır. Anahtarları kafeslerimizin seviyesine kadar alçaltmak için hemen arkandaki düzeneğe 50 kg yük girmesi gerekiyor. Gördüğün üzere, oda tamamen boş. Fakat sen, bence 50 kg edersin. Tabii düzeneğe girdiğin an paramparça olacaksın, yani soru şu: Beni ve aileni, kendini feda edecek kadar seviyor musun? 10 saniyen var, sonrasında kendini atsan bile buradan çıktığımda aileni öldüreceğim. Kararını ver :)"
Oyunu kaybettin!
Hiçbir şey yapmadan öylece bekledin, geri sayım bitti. Kafesler hala alevin içine doğru yol alıyordu, hatta yanmaya başladılar bile. Katilin gözü gerçekten kararttığını anlayınca kendini düzeneğe attın, kafesler durdu ve anahtarlar aşağı indi. Hepsi hemen kafeslerin kilidini açıp kaçtılar, ancak katil cebindeki silahla üçünü de öldürdü. Sense, çoktan et parçaları haline gelmiştin bile... Oyunu en feci şekilde kaybettin.
Bazen tüm yollar, karanlığa çıkar!
Oyunu başarıyla tamamladın, dedektif. Fakat oyunu kazanabilmek için, canını kaybetmen gerekiyordu. Bu, katilin en başından beri tek planıydı. Kendini onun için feda etmeni istiyordu, sana çok acı bir oyun oynuyordu. Ne yazık ki, aileni kurtarmanın yolu da, kendini feda etmeni gerektiriyordu. Ve sen, büyük yüreğinle, seni paramparça edecek düzeneğin içine atladın. Kafesler durdu, anahtarlar aşağı indi. Hem katil, hem ailen kurtuldu ve katil ailene dokunmadı. Silahını doğrultup hemen orayı terk etmelerini, polise giderlerse onları da öldüreceğini, yoksa bir daha karşılarına çıkmayacağını söyledi. Aileni kurtardın, oyunu kazandın, ama artık bir ölüsün, dedektif. Başından beri ölüm, bu oyundaki tek kaderindi.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
50 kere sayfayı yenileyip testi bitirdikten sonra öldüm tşk onedio
1-Sözünü dinle ve haritayla hiçbir şey yapmadan ipucunu bekle 2-Ankara 3- Taksiye bin 4-Tabancayı al. 5-Telefonu aç 6-Yozgat 7-Taksiye bin 8-Görevli b... Devamını Gör
Saol sayende kazandım
Şık denemeye üşenen ve yorumlardan kopya çeken tek kişi ben miyim
Evet.