Görüş Bildir
Haberler
Okulda Cinsel Saldırı Yaşandığında Ne Yapılmalı?

Okulda Cinsel Saldırı Yaşandığında Ne Yapılmalı?

FreiGeist
23.02.2016 - 13:21 Son Güncelleme: 24.03.2016 - 16:40

Çocuğa yönelik cinsel saldırı vakaları Türkiye'nin gündeminde kamu vicdanını yaralayan bir başlık olmayı sürdürüyor. Peki cinsel saldırı mağdurlarına nasıl destek sunulmalı ve eğitimciler bu tür durumlarda nasıl davranmalı? İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı'ndan psikolog Prof. Dr. Ufuk Sezgin bianet'e konuştu... 

İçeriğin Devamı Aşağıda

bianet’in verilerine göre, 2015’te taciz ve cinsel istismar faillerinin yüzde 11’i mağdurların eğitmenleri. 2014’te ise taciz ve cinsel istismar vakalarının yüzde 13’ü okullarda ve dershanelerde gerçekleşti. 

Geçtiğimiz günlerde Kayseri’de bir lise öğrencisinin öğretmeni tarafından cinsel istismara uğradıktan sonra intihar etmesine ilişkin, Çiçek Tahaoğlu'na konuşan Prof. Dr. Ufuk Sezgin cinsel saldırı olaylarının nadiren yargıya bildirildiğini hatırlatıyor ve ekliyor: 

“Hele Türkiye’de herkesin mağdura adeta suçluluk yüklediği bir yere baktığımızda bunun bildirilme oranı çok daha düşük. Okullarda böyle olaylar yaşandığında genellikle ‘Kimse duymasın, okulumuzun adı lekelenmesin’ diyerek, mağdura destek olması gerekenler olayların üzerini kapatabiliyor. Tabii ki böyle davranmayanları tenzih ederek söylüyorum, az sayıda da olsa öğrencilerine sahip çıkan okul yöneticileri var.'

'Alışık olduğumuz tavır üstünü örtme'

'Alışık olduğumuz tavır üstünü örtme'

Böyle durumlarda en önemli şeyin psiko-sosyal destek olduğunu vurgulayan Sezgin şöyle devam ediyor:

 'Kişi ancak bu destekle kendini iyi hisseder. Belki de onarıma gidecek bir sonuca ulaşabilecekken, sosyal destek grupları bu durumu ele alamazlarsa mağdur daha fazla çaresizlik, korku, suçluluk ve utanca maruz kalacaktır. Alışık olduğumuz tavır üstünü örtme, mağdura yeterince destek vermeme şeklinde.

"Eğitici-öğrenci ilişkisi bir güç ilişkisidir"

"Eğitici-öğrenci ilişkisi bir güç ilişkisidir"
İçeriğin Devamı Aşağıda

Sezgin, eğitici-öğrenci ilişkisinin bir güç ilişkisi olduğunu vurgularken, eğitimcilerin büyük sorumlulukları olduğunu hatırlatıyor:

“Öğrencinin dersten bırakılacağından korkması bir baskıdır ama zaman zaman insanlar eğiticilerine hayranlık da duyabilir. Burada güç sahibi konumunda olan eğiticinin bu hayranlıktan ve ilişkiden kaçınması gerekir. Yani öğrenci ilgi duysa bile bu bir güç ilişkisinden doğduğu için taciz ve kötüye kullanma söz konusudur.'

"Tacizi ifşa eden öğretmene de mobbing uygulanıyor"

"Tacizi ifşa eden öğretmene de mobbing uygulanıyor"

Eğiticilerin karşılaştığı bir diğer sorun da öğrencilerini koruduklarında ve tacizi ifşa ettiklerinde kendilerine yönelen mobbing ve yalnızlaştırma. 

Sezgin, olayın üstünü örtmeyen ve ifşa edenleri 'cesur öğretmenler' olarak tanımlıyor: 

'Rehber ve danışman öğretmenlerle bunu sık sık konuşuyoruz, gidip yöneticisine ihbar ettiğinde rehber öğretmene mobbing uygulanıyor, işten çıkarılanları biliyoruz sadece bu durumu açığa çıkarttığı için.'

'MEB taciz uygulayan eğiticiyi o okuldan alıp başka okula gönderiyor'

Prof. Dr. Ufuk Sezgin bir diğer önemli noktaya temas ediyor:

'Bu olmadığında ise Milli Eğitim bakanlığı taciz uygulayan eğiticiyi o okuldan alıp başka okula gönderiyor. Böylece ne oluyor? Çocuklara cinsel taciz uygulayan kişiler bu sefer diğer okuldaki öğrencileri tacize başlıyor.”

Peki öğrencisi cinsel şiddete maruz kaldığında bir öğretmenin yapması gerekenler neler?

Peki öğrencisi cinsel şiddete maruz kaldığında bir öğretmenin yapması gerekenler neler?
  • Öncelikle öğretmenlerin çocuğa inanmaları gerekiyor. Mağdur için en onarıcı duygu “Bana inanıldı ve bunu yapan kişi cezasını alacak” duygusudur.

  • Eğer eğitici yaşananı mağdurun arkadaşından duyduysa, mağduru rahatsız etmeden ona yaklaşarak bir şeye ihtiyacı olup olmadığını öğrenebilir.

  • Eğiticiler unutmamalı ki, böyle bire olay görmezden gelinemez. Bu cinsel saldırılar o anda sonlanmış olsa bile kişinin üzerinde çok uzun yıllar etkiler bırakabilecek durumlardır.

  • Bu durumun açığa çıkması için yapılacakların iyi planlanması gerekiyor. Normal koşullarda yönetime bildirmesi lazım. Eğer çocuğun ailesi buna müsaitse, onların desteğini alarak bu durumun açığa çıkmasını, yasal olarak başvuruda bulunulmasını sağlayabilir.

  • Eğer aile buna müsait değilse, yani çocuk eve döndüğünde zarar görecekse, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı aranır. Çocuk korumaya alınır ve olay öyle açıklığa kavuştururlur.

  • Bu süreç, tek başına üstlenilebilecek bir durum değil. Eğiticiler, kendilerine destek olabilecek diğer öğretmenleri bulamadıklarında bu konuda çalışan kurumlarla iletişime geçip destek isteyebilirler.

  • Öğrenciyi güvenlik içinde tutmak, saldırgan öğretmenin hışmına uğramamasını sağlamak gerekir. Bir öğretmen, hem kendisinin hem de mağdurun etrafındaki sistemi güçlendirirse daha iyi bir sonuç alır.

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın
Pasif Kullanıcı

"Okulda Cinsel Saldırı Yaşandığında Ne Yapılmalı?" mı? Yoksa OKULLARDA(!) cinsel saldırı olmaması için ne yapmalı mı? Meşru göstermeye çalışmaları bir yana b... Devamını Gör

Captainn Peroxide

Bakanlar onu diyerek destek vermiş oluyorlar sanki ama bu saçma geliyor bana. Asıl eğitim okulda değil evde verilir. Yani aileden gelir. Eğitim evde öğretim ... Devamını Gör

Uğur Birik

Ya idam ya hadım gelmeli. Yoksa bu vakalar artar. Kravat takana bile iyi hal indirimi veriliyor, adalete bak.

Pasif Kullanıcı

cinsel saldırıyı yapanı kurşun yağmuruna tutacaksın milletin namusu onuru gururu var hükümet önüne gelene verebilir bir kereden bişey olmaz diyebilir.