Çavuşoğlu: ‘Fırat Kalkanı'nda Hedef El Bab'a Kadar Gitmek’
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Fırat Kalkanı harekâtının hedefinin El Bab ilçesine kadar gidilmesi olduğunu söyledi. Türkiye'nin Musul ve Rakka operasyonlarına ilişkin tutumu hakkında da konuşan Çavuşoğlu, 'Güvenliğimizi tehdit edecek her türlü gelişmeye karşı uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızı sonuna kadar kullanırız' dedi.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu ile Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Şeyh Abdullah bin Zayed Al Nahyan, Bakanlık Resmi Konut'ta ortak basın toplantısı düzenledi.
TSK tarafından desteklenen Özgür Suriye Ordusu'nun Suriye'deki Dabık köyünü alması üzerinden Dabık'taki son durumun ne olduğu sorulan Çavuşoğlu, Fırat Kalkanı harekâtının hedefinin El Bab'a kadar gitmek olduğunu açıkladı.
Çavuşoğlu şöyle konuştu:
'Cerablus'tan başlayan operasyon emin adımlarla ilerliyor. DEAŞ'a karşı yürütülen operasyona karadan destek veriyoruz. Ayrıca koalisyon olarak da havadan destek veriyoruz. Bugüne kadar da önemli başarılar elde ettiler. Oralarda hayat normale dönüyor. Bizim Suriye'de görmek istediğimiz tablo bu. DEAŞ terör örgütünden temizlenmesi, zalim bir rejimden kurtulup ülkenin tekrar huzura kavuşması. Dabık bölgesi tamamen şu anda muhaliflerin eline geçti. Bölgede birçok köyler var ama buralara yönelik de ılımlı muhalefet ilerliyor. Hedef El Bab'a kadar giderek, Münbiç bölgesini tamamen DEAŞ terör örgütünden kurtarmak.'
Arapça’da 'kapı' anlamına gelen El Bab, IŞİD’in Suriye’nin kuzeyindeki en önemli direnç noktası, Halep’e 40 km mesafede. ÖSO'nun eline geçen Dabık’a da yaklaşık 40 km uzaklıkta.
El Bab, Halep’le Menbic arasında ÖSO ile PYD/YPG ve Suriye rejiminin askerlerinin bulunduğu Suriye’nin kuzeyinde IŞİD’in son kalesi. IŞİD burada tutunamazsa, Kuzey Suriye’yi kaybederek yaklaşık 100 km güneydoğudaki başkenti Rakka’ya çekilmek zorunda kalacak.
'Musul operasyonu başlamış değil'
Musul ve Rakka operasyonlarına ortak katılımın önemine vurgu yapan Çavuşoğlu, 'Esas büyük resme bakmak lazım. Irak ve Suriye'den DEAŞ terör örgütünü tamamen temizlemek gerekiyor. Bunun için de ortak irade gerekiyor. Operasyonlara ortak katılım önemli karadan ve havadan ve Rakka operasyonu konuşuluyor. Önümüzdeki günlerde görüşmeye devam edeceğiz. Musul operasyonu gündemde. Bazı kuşatma faaliyetleri ve havadan bazı DEAŞ'e yönelik operasyonlar oldu. Top atışları oldu ama tam olarak Musul operasyonu başlamış değil. Buralar yüzde 90'ın üzerinde Sünni Arapların yaşadığı şehirler hem Musul hem Rakka. Biz mezhepçiliğe karşıyız; ama maalesef hem Suriye'de hem Irak'ta gerek o ülke içindeki yöneticilerin gerekse dışarıda mezhepçilik anlayışıyla hareket edildiğini görüyoruz. Irak'a mezhepçiliği biz getirmedik, Maliki yönetimi getirdi. Biz zamanında Amerikalı dostlarımıza da söyledik. Maalesef tablo ortada' diye konuştu.
'Yerel kuvvetlerle Irak Ordusu operasyonu yapsın'
Çavuşoğlu şöyle devam etti:
'Bizim Irak'ta Musul operasyonuyla ilgili düşüncemiz gayet net, sade. Her şeyden önce Şii milislerle değil, Irak ordusu ve yerel kuvvetlerle bu operasyonun başlatılması gerekiyor. Bölgede peşmerge var onlardan da destek alınıyor. İnsanları DEAŞ ve Şii gruplar arasında tercih yapmaya zorlamamamız gerekiyor. Aynı şekilde Rakka'da da PKK, PYD ve DEAŞ arasında bir tercih yapmaya zorlamamamız gerekiyor. Böyle bir durumda tercihlerin ne olacağı ortadadır. Niye iki kötüden birini seçmek zorunda kalsınlar? Yerel kuvvetlerle Irak ordusu operasyonu yapsın. Peşmerge destek versin ve koalisyon içindeki ülkelerin özel kuvvetleri de yerel kuvvetlere ve Irak ordusuna destek versin. Kısa süre içinde nasıl Cerablus'tan DEAŞ temizlendiyse Irak'ın, Suriye'nin tüm şehirlerinden DEAŞ temizlensin.'
'Uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızı sonuna kadar kullanırız'
Türkiye'nin Musul ve Rakka operasyonlarına ilişkin tutumuna değinen Bakan Çavuşoğlu, 'Biz Türkiye olarak bu çerçevede gerçekleşecek tüm operasyonlara her türlü katkıyı vereceğimizi söylüyoruz. Ama şunu da unutmamamız gerekiyor. Irak ve Suriye'deki her gelişmenin Türkiye'ye etkisi oluyor. Bugün Irak'taki mevcut tablodan dolayı Türkiye, PKK ve DEAŞ terör örgütünün hedefi oluyor. Buradaki negatif gelişmelere karşı, bizim güvenliğimizi tehdit edecek her türlü gelişmeye karşı uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızı sonuna kadar kullanırız' dedi.
AA, Al Jazeera ve DHA
Yorum Yazın
gaziantepi de alırsak sevinirim sayın dışişleri bakanım
Bana sorarsanız Halep'e doğru gidip bütün bu temizlediğimiz yerleri Esad'a vermeliyiz.
Birazdan altta dünyaya meydan okuyan ve ekran karşısında siyasetçi kesilen bordo klavyelileri göreceksiniz;