Görüş Bildir
Haberler
Almanya’dan Türkiye’ye Tatile Gelen Gurbetçi Aile Gasp Edildi: 10 Bin Euro Kayıpları Varmış

Almanya’dan Türkiye’ye Tatile Gelen Gurbetçi Aile Gasp Edildi: 10 Bin Euro Kayıpları Varmış

Almanya’nın Hannover kentinden Türkiye’ye hem tatil hem de sağlık hizmeti almak için gelen gurbetçi aile, dinlenme tesisinde arabının içinde uyurken gasp edildi. “Bir hevesle ülkemize geldi ama canımıza kastedildi” diyen ailenin, yaklaşık 8-10 bin euro parası çalınmış.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Almanya’da yaşayan Yusuf ve Fatma Bayram çifti, 3 çocuğuyla birlikte 22 saatlik araba yolculuğu sonrasında Edirne’den Türkiye’ye giriş yaptı.

Almanya’da yaşayan Yusuf ve Fatma Bayram çifti, 3 çocuğuyla birlikte 22 saatlik araba yolculuğu sonrasında Edirne’den Türkiye’ye giriş yaptı.

Bayram ailesi, Lüleburgaz'da bir tesise ait otoparkta mola verdi. Aile otomobilde uyuduğu sırada, kimliği belirlenemeyen saldırgan, önce Yusuf Bayram'ın bulunduğu taraftaki ön sağ camı kırdı. Elindeki kesici aletle Yusuf Bayram'a saldıran şüpheli, Fatma Bayram'a ait çantayı alarak kaçtı. Yaklaşık 10 bin avro maddi kayba uğradığını ifade eden Bayram, olayı hafif sıyrık ve kesiklerle atlattı.

Bayram ailesi, Lüleburgaz'da bir tesise ait otoparkta mola verdi. Aile otomobilde uyuduğu sırada, kimliği belirlenemeyen saldırgan, önce Yusuf Bayram'ın bulunduğu taraftaki ön sağ camı kırdı. Elindeki kesici aletle Yusuf Bayram'a saldıran şüpheli, Fatma Bayram'a ait çantayı alarak kaçtı. Yaklaşık 10 bin avro maddi kayba uğradığını ifade eden Bayram, olayı hafif sıyrık ve kesiklerle atlattı.

Uyuduğu sırada gaspa uğrayan Yusuf Bayram, "Almanya'dan yola çıktım cumartesi günü. Farklı ülkelerden geçerken, yolda tedirginken başıma böyle bir şey geleceğini kestiremezdim, kestiremedim de. Ne zamanki Türkiye'ye girdim. Edirne Gümrük Kapısı'ndan Kırklareli istikametinde İstanbul'a doğru seyir halindeyken güvenli gördüğüm bir dinlenme tesisine girdim. Yol hali, araçta çocuklarım var. Benim de dinlenmem gerekiyordu. Onların da can güvenliğini sağlamam gerekiyordu. Keşif yapmışlar açıkçası. Ön lastikleri patlatmışlar. Akabinde buji parçasıyla, aracımın camını kırıp elinde bıçağıyla beraber camdan içeri canıma kastederek bizi gasp ettiler. Sol dirseğiyle camdan içeri direk göğsüme bastırarak, koltuktan hareket etmemi engelledi. Sağ elinde de bıçak fark ettim dizlerimde, sağ ayağımın altından eşimin çantasını alıp gitti, bunu daha sonra farkettik. Uyku esnasında olduğum için darptan sonra şok içerisindeydim. Ne yapacağımı tamamen karıştırdım. Şok içerisindeydim. Akabinde tabi çocukları kontrol ettim" dedi.

Uyuduğu sırada gaspa uğrayan Yusuf Bayram, "Almanya'dan yola çıktım cumartesi günü. Farklı ülkelerden geçerken, yolda tedirginken başıma böyle bir şey geleceğini kestiremezdim, kestiremedim de. Ne zamanki Türkiye'ye girdim. Edirne Gümrük Kapısı'ndan Kırklareli istikametinde İstanbul'a doğru seyir halindeyken güvenli gördüğüm bir dinlenme tesisine girdim. Yol hali, araçta çocuklarım var. Benim de dinlenmem gerekiyordu. Onların da can güvenliğini sağlamam gerekiyordu. Keşif yapmışlar açıkçası. Ön lastikleri patlatmışlar. Akabinde buji parçasıyla, aracımın camını kırıp elinde bıçağıyla beraber camdan içeri canıma kastederek bizi gasp ettiler. Sol dirseğiyle camdan içeri direk göğsüme bastırarak, koltuktan hareket etmemi engelledi. Sağ elinde de bıçak fark ettim dizlerimde, sağ ayağımın altından eşimin çantasını alıp gitti, bunu daha sonra farkettik. Uyku esnasında olduğum için darptan sonra şok içerisindeydim. Ne yapacağımı tamamen karıştırdım. Şok içerisindeydim. Akabinde tabi çocukları kontrol ettim" dedi.

Bayram, "İşin kötüsü, jandarma mıntıkası 45 dakika sonra geldi. Bayağı uzun bir süre bekledim. Yardımcı olan vatandaşlar da bir yerden sonra gitmek, seyir haline geçmek zorunda kaldılar. Ne ambulans geldi, ne sağlık problemimi soran oldu. Darptan sonra hastaneye rapora bile gidemedim ben. Apar topar karakola gidip ifademizi verdik. Çalınan çantada tabi ki belirli bir miktar nakit para, yakın zamanda eşim annesini kaybetti; ondan kalan değerli eşyalar, yine cüzdanın içinde çocuklarımın sağlık kartları, eşimin kimlikleri ehliyetleri, mavi kartları, eşim Türk ve Alman uyruklu olduğu için Türkiye adına mavi kartlarım ve şu an aklıma gelmeyen birçok evraklarım ve değerli eşyalarım çantanın içerisinde olduğu için hepsi gitti. 8-10 bin avro civarında maddi kayıp var" şeklinde konuştu.

Bayram, "İşin kötüsü, jandarma mıntıkası 45 dakika sonra geldi. Bayağı uzun bir süre bekledim. Yardımcı olan vatandaşlar da bir yerden sonra gitmek, seyir haline geçmek zorunda kaldılar. Ne ambulans geldi, ne sağlık problemimi soran oldu. Darptan sonra hastaneye rapora bile gidemedim ben. Apar topar karakola gidip ifademizi verdik. Çalınan çantada tabi ki belirli bir miktar nakit para, yakın zamanda eşim annesini kaybetti; ondan kalan değerli eşyalar, yine cüzdanın içinde çocuklarımın sağlık kartları, eşimin kimlikleri ehliyetleri, mavi kartları, eşim Türk ve Alman uyruklu olduğu için Türkiye adına mavi kartlarım ve şu an aklıma gelmeyen birçok evraklarım ve değerli eşyalarım çantanın içerisinde olduğu için hepsi gitti. 8-10 bin avro civarında maddi kayıp var" şeklinde konuştu.

Fatma Bayram ise, "Gurbetten memlekete geliyorsun, bir hızla, bir sevgiyle, bir mutlulukla. Yıllardan beridir söylenen bir söylem vardı. Sakın Bulgaristan'da durmayın, oradan gece geçmemeye özen gösterin, gündüz geçin diye. Biz de tabi öyle yapmaya çalıştık. Mümkün olduğu kadar, fazla durmadık. Yaklaşık 22-23 saatte Edirne'ye ulaştık, Edirne Kapısı'ndan içeri girdik. Bir hevesle geliyorsun, ana yurduna. Geldikten sonra oh rahatladım deyip dinlenmek istiyorsun, canına malına gasp ediyorlar. Işık vurmasın diye buraya eşim havlu gerdi, görünmesin diye. Muhtemeldir ki, önce içeriyi keşfettiler. Eşimin ayağının dibinde benim bel çantam vardı, onu görmüşler. Olay zaten öyle bir anlık oldu ki, sanki bir hafriyat kamyonunun üzerinden üzerimize kum yağıyormuş gibi hissettik bir an. Çocuklar çığlık çığlığa, ben bağırıyorum eşim bağırıyor bir yandan. Ne olduğunu anlamadık bile. Cam parçası olduğunu kendimize geldikten sonra farkettik. Bir şeyler oluyordu deprem gibi, araba sürükleniyor gibi öyle bir atmosferdi. Kendime geldiğimde birinin arabaya bindiğini gördüm, kendi araçlarına. Ve hızla uzaklaştıklarını gördüm. Hemen arabadan indim, eşim zaten çok kötüydü. Hemen çantalarımızı kontrol ettik. Benim çantamın gittiğini gördüm. Tam eşimin ayağının arasındaydı. Rengi de açıktı. Karanlıkta daha iyi tespit edilmiş muhtemelen" ifadelerini kullandı.

Fatma Bayram ise, "Gurbetten memlekete geliyorsun, bir hızla, bir sevgiyle, bir mutlulukla. Yıllardan beridir söylenen bir söylem vardı. Sakın Bulgaristan'da durmayın, oradan gece geçmemeye özen gösterin, gündüz geçin diye. Biz de tabi öyle yapmaya çalıştık. Mümkün olduğu kadar, fazla durmadık. Yaklaşık 22-23 saatte Edirne'ye ulaştık, Edirne Kapısı'ndan içeri girdik. Bir hevesle geliyorsun, ana yurduna. Geldikten sonra oh rahatladım deyip dinlenmek istiyorsun, canına malına gasp ediyorlar. Işık vurmasın diye buraya eşim havlu gerdi, görünmesin diye. Muhtemeldir ki, önce içeriyi keşfettiler. Eşimin ayağının dibinde benim bel çantam vardı, onu görmüşler. Olay zaten öyle bir anlık oldu ki, sanki bir hafriyat kamyonunun üzerinden üzerimize kum yağıyormuş gibi hissettik bir an. Çocuklar çığlık çığlığa, ben bağırıyorum eşim bağırıyor bir yandan. Ne olduğunu anlamadık bile. Cam parçası olduğunu kendimize geldikten sonra farkettik. Bir şeyler oluyordu deprem gibi, araba sürükleniyor gibi öyle bir atmosferdi. Kendime geldiğimde birinin arabaya bindiğini gördüm, kendi araçlarına. Ve hızla uzaklaştıklarını gördüm. Hemen arabadan indim, eşim zaten çok kötüydü. Hemen çantalarımızı kontrol ettik. Benim çantamın gittiğini gördüm. Tam eşimin ayağının arasındaydı. Rengi de açıktı. Karanlıkta daha iyi tespit edilmiş muhtemelen" ifadelerini kullandı.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

Olay yerinden görüntüler 👇

Bu haberler de ilginizi çekebilir 👇

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
32
13
9
8
3
2
1
Yorumlar Aşağıda
Reklam
ONEDİO ÜYELERİ NE DİYOR?
Yorum Yazın