"Cumhurbaşkanı'na hakaret" iddiasıyla tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Mahruki, bugün Sözcü'deki köşe yazısında bir televizyon programındaki sözlerinin algı operasyonuna dönüştürüldüğünü ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret etmediğini belirtmiş, yaşanan süreçten dolayı Erdoğan ile AKUT'tan özür dilemişti.
AKUT Başkanı Nasuh Mahruki Serbest
Bir televizyon programındaki konuşması nedeniyle hakkında soruşturma açılan AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, bugün İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Basın Bürosu savcısı tarafından sorgulandı.
Doğan Haber Ajansı'nın haberine göre sorgusunun ardından "Cumhurbaşkanı'na hakaret" suçlamasıyla tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edilen Mahruki, adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.
Bugünkü köşe yazısında Cumhurbaşkanı'na hakaret iddialarını yalanlamış ve Erdoğan ile AKUT'tan özür dilemişti
Nasuh Mahruki, dernek binalarının valilik tarafından tahliye edilmesinin istenmesinin ardından kendisiyle ilgili ortaya çıkan "Cumhurbaşkanı'na hakaret" iddialarını yalanlayarak, bugünkü köşe yazısında "Sn. Cumhurbaşkanı'na hakaret etmedim ve tehdit etmedim" demişti.
İfadelerinin algı operasyonuna dönüştürüldüğünü söyleyen Mahruki, "İstemeden de olsa sebep olduğum bu olayda kendi payıma düşen kısmı için başta Sn. Cumhurbaşkanı ve tüm AKUT ailesi olmak üzere bu süreçten rahatsız olan herkesten özür dilerim" demişti.
Cumhurbaşkanı’na tehdit iddiasıyla AKUT’a ve bana kurulan kumpasshttps://t.co/tkWqFnxo2v@nasuhmahruki
— Sözcü (@gazetesozcu) 24 Ekim 2016
Mahruki'nin bugünkü yazısının ilgili bölümü şu şekildeydi:
"Öncelikle, yandaş medya üzerinden AKUT'a ve bana kurulan kumpası başlatan tehlikeli yalanı düzelterek başlamak istiyorum. Sn. Cumhurbaşkanı'na hakaret etmedim ve tehdit etmedim, estağfurullah, ülkeyi yönetme ve siyaset biçiminden hiç hoşlanmasam da makamına saygısızlık etmeyi aklımdan bile geçirmedim çünkü uygun olmaz.
Yandaş kanalda üretilen, büyütülen, köpürtülen ve büyük bir algı yönetimi operasyonuna dönüştürülen ifadem, gazetemin avukatlarının da ifadesine ve AB müktesebatına ve içtihatlarına göre basın ve ifade özgürlüğü kapsamındadır ve 17 adamızın Yunanistan'a yasa dışı olarak terk edilmesi nedeniyle, gelecekteki olası yasal süreçlerle ilgili bir görüş paylaşımıdır. Tehdit veya hakaret kastım asla yoktur. Ege adalarını Lozan'da kaybettik uydurmasına, aydın bir yurttaş ve gazetecilik sorumluluğumla, asıl neleri kaybettiğimizi göstererek verdiğim cevaptır...
Yine de işlerin buraya kadar gelmesinde ve geniş bir kesimde yarattığı gerginlikte, AKUT'a ve AKUT'lulara yaşatılan sıkıntılarda, istemeden de olsa sebep olduğum bu olayda kendi payıma düşen kısmı için, başta Sn. Cumhurbaşkanı ve tüm AKUT ailesi olmak üzere bu süreçten rahatsız olan, alınan, kötü hisseden, etkilenen herkesten özür dilerim. Benzer bir özrün, bu süreci kasıtlı olarak ortaya çıkaran, köpürten, büyüten, yayan ve yandaş kanallarda coşturanlardan da gelmesini dilerim..."
İstanbul Valiliği, AKUT'un İstanbul Esentepe’de 15 yıldan bu yana merkez olarak kullandığı binasını tahliye etmesini istemişti
AKUT Başkanı Mahruki ise "Siyasi bir karar olarak AKUT'a kumpas kurdular" demiş, katıldığı bir televizyon programındaki konuşması nedeniyle AKUT'un hedef alındığını söylemişti.
Mahruki, "Başındaki kişi olabilirim ama burası benim şirketim değil. Siyasi bir yorum yapıyorsam AKUT adına yapmıyorum. AKUT siyaset üstü bir kurumdur" ifadelerini kullanmıştı.