AKUT Başkanı Nasuh Mahruki Serbest
'Cumhurbaşkanı'na hakaret' iddiasıyla tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edilen AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Mahruki, bugün Sözcü'deki köşe yazısında bir televizyon programındaki sözlerinin algı operasyonuna dönüştürüldüğünü ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret etmediğini belirtmiş, yaşanan süreçten dolayı Erdoğan ile AKUT'tan özür dilemişti.
Bir televizyon programındaki konuşması nedeniyle hakkında soruşturma açılan AKUT Başkanı Nasuh Mahruki, bugün İstanbul Cumhuriyet Savcılığı Basın Bürosu savcısı tarafından sorgulandı.
Doğan Haber Ajansı'nın haberine göre sorgusunun ardından 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' suçlamasıyla tutuklanması talebiyle mahkemeye sevk edilen Mahruki, adli kontrol şartı ile serbest bırakıldı.
Bugünkü köşe yazısında Cumhurbaşkanı'na hakaret iddialarını yalanlamış ve Erdoğan ile AKUT'tan özür dilemişti
Nasuh Mahruki, dernek binalarının valilik tarafından tahliye edilmesinin istenmesinin ardından kendisiyle ilgili ortaya çıkan 'Cumhurbaşkanı'na hakaret' iddialarını yalanlayarak, bugünkü köşe yazısında 'Sn. Cumhurbaşkanı'na hakaret etmedim ve tehdit etmedim' demişti.
İfadelerinin algı operasyonuna dönüştürüldüğünü söyleyen Mahruki, 'İstemeden de olsa sebep olduğum bu olayda kendi payıma düşen kısmı için başta Sn. Cumhurbaşkanı ve tüm AKUT ailesi olmak üzere bu süreçten rahatsız olan herkesten özür dilerim' demişti.
Mahruki'nin bugünkü yazısının ilgili bölümü şu şekildeydi:
'Öncelikle, yandaş medya üzerinden AKUT'a ve bana kurulan kumpası başlatan tehlikeli yalanı düzelterek başlamak istiyorum. Sn. Cumhurbaşkanı'na hakaret etmedim ve tehdit etmedim, estağfurullah, ülkeyi yönetme ve siyaset biçiminden hiç hoşlanmasam da makamına saygısızlık etmeyi aklımdan bile geçirmedim çünkü uygun olmaz.
Yandaş kanalda üretilen, büyütülen, köpürtülen ve büyük bir algı yönetimi operasyonuna dönüştürülen ifadem, gazetemin avukatlarının da ifadesine ve AB müktesebatına ve içtihatlarına göre basın ve ifade özgürlüğü kapsamındadır ve 17 adamızın Yunanistan'a yasa dışı olarak terk edilmesi nedeniyle, gelecekteki olası yasal süreçlerle ilgili bir görüş paylaşımıdır. Tehdit veya hakaret kastım asla yoktur. Ege adalarını Lozan'da kaybettik uydurmasına, aydın bir yurttaş ve gazetecilik sorumluluğumla, asıl neleri kaybettiğimizi göstererek verdiğim cevaptır...
Yine de işlerin buraya kadar gelmesinde ve geniş bir kesimde yarattığı gerginlikte, AKUT'a ve AKUT'lulara yaşatılan sıkıntılarda, istemeden de olsa sebep olduğum bu olayda kendi payıma düşen kısmı için, başta Sn. Cumhurbaşkanı ve tüm AKUT ailesi olmak üzere bu süreçten rahatsız olan, alınan, kötü hisseden, etkilenen herkesten özür dilerim. Benzer bir özrün, bu süreci kasıtlı olarak ortaya çıkaran, köpürten, büyüten, yayan ve yandaş kanallarda coşturanlardan da gelmesini dilerim...'
İstanbul Valiliği, AKUT'un İstanbul Esentepe’de 15 yıldan bu yana merkez olarak kullandığı binasını tahliye etmesini istemişti
405 metrekare büyüklüğündeki ve Bülent Ecevit döneminde 49 yıllığına AKUT’a tahsis edilen bina, gönderilen yazı ile tebliğ tarihi olan 12 Ekim 2016’dan itibaren 15 gün içerisinde ‘boş ve işgalsiz’ olarak tahliye edilmesi istenmişti.
AKUT Başkanı Mahruki ise 'Siyasi bir karar olarak AKUT'a kumpas kurdular' demiş, katıldığı bir televizyon programındaki konuşması nedeniyle AKUT'un hedef alındığını söylemişti.
Mahruki, 'Başındaki kişi olabilirim ama burası benim şirketim değil. Siyasi bir yorum yapıyorsam AKUT adına yapmıyorum. AKUT siyaset üstü bir kurumdur' ifadelerini kullanmıştı.
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
işe bak ya iki tartışıyolar hemen merkez binalarına tahliye kararı , bizim bir davamız olsa 3 yıl sürer adamlar 15 gün içerisinde karara bağlıyor helal olsun... Devamını Gör
Dindarsan ve iktidara muhalefet oluyorsan FETÖcü, dindar degilsen ve iktidara muhalefet oluyorsan Ateist Chpli,Kürtsen ve iktidara muhalefet oluyorsan Hdpli ... Devamını Gör
Bi de adam gerçekten osmanlı torunu :D dedesi kaptan-ı deryalık yapmış, görevi başında şehit düşmüş bir adam. Bizim zırcahil çomarlar da adama laf ediyor
Aynen öyle. Mahruki, yanarak ölen demek. Sancak gemisinde bir savaşta savaş esnasında yanarak ölen Kaptan-ı Derya dedesinden almış soy ismini...