Görüş Bildir

Figen Yüksekdağ Haberleri

Figen Yüksekdağ ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Figen Yüksekdağ ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

Popüler İçerikler

Kobani Davası'nda Kararlar Açıklanıyor: Selahattin Demirtaş'a 42 Yıl Hapis Cezası Verildi
Eski HDP eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ'ın da aralarında olduğu, 18'i tutuklu 108 sanığın yargılandığı Kobani Davası'nda kararlar açıklanıyor. Ahmet Türk'e silahlı terör örgütü üyeliğinden 10 yıl hapis cezası verildi. Mahkeme, Eski HDP eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'a 42 yıl hapis cezası verdi. Sırrı Süreyya Önder hakkında ise beraat kararı açıklandı.
Kemal Kılıçdaroğlu'dan Kendisini Eleştirenlere Tepki: "Selahattin Demirtaş ve Can Atalay Bizimdir"
CHP eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Twitter hesabından yaptığı bir paylaşımla karara tepki göstermişti. Kılıçdaroğlu’nun mesajına HDP’li vekiller başta olmak üzere çok sayıda sosyal medya kullanıcısı ‘dokunulmazlıkların kaldırılması süreci’ni işaret ederek, hedef gösterdi. Tepkilerin çığ gibi büyümesi sonrası Kılıçdaroğlu'ndan bir açıklama daha geldi. 
HDP'de Eşbaşkanlar Belli Oldu
Pazar günü olağanüstü kongreye gidiliyor…Halkların Demokratik Partisi (HDP) 2. Olağanüstü Kongresi'ni 22 Haziran Pazar günü Ankara Ahmet Taner Kışlalı Spor Salonu'nda yapacak. Yeni eşbaşkanlarını da seçecek olan HDP, cumhurbaşkanı adayını da Kongre'de açıklayacak. Demokrat Haber’in HDP kaynaklarından edindiği bilgiye göre eşbaşkanlık için çok sayıda başvuru yaşandı. Görüşmeler sonucunda Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın eşbaşkan olmaları konusunda uzlaşı sağlandı. Kongrede parti tüzüğünde ve programında da değişiklikler gerçekleştirilecek. Tüzük TBMM'de grubu olan bir partinin ihtiyaçlarına göre düzenlenecek. Eşbaşkanlık sistemi de resmi olarak tüzüğe girecek. Tüzük değişikliği ile parti içinde bir tür ombudsmanlık mekanizması da oluşturulacak. Bunun disiplin uygulamalarının dışında bir işlevi bulunacak. Politik ve idari sorunlarla ilgili bir tür arabuluculuk, ombudsmanlık işlevi görecek. Uzlaşma Kurulu, Hakem Kurulu gibi bir ismi olacak ve farklı birey ve grupları biraraya getiren HDP’de kurumsal denge mekanizması işlevi görecek. CİNSİYET EŞİTLİĞİ Kadın kotası yerine cinsiyet eşitliği gelecek. Yüzde 40 kadın kotası yerine gelecek cinsiyet eşitliği ile kadınların en az yüzde 50 temsili sağlanacak. Kadınlar daha fazla oranda aday olursa daha yüksek sayıda da yer alabilecek. Gençlik kotası da yüzde 20'ye çıkarılacak. HDP’nin parti programında da bazı değişikliklere gidilecek. Program “demokratik ulus” ve “demokratik cumhuriyet” ekseninde yenilenecek ve “demokratik özerklik” ve “yerinden yönetim” daha net bir şekilde tarif edilecek. İşçi haklarına ilişkin de değişiklikler yapılacak. Kongrede eşbaşkanlık ve parti organları için de seçimler yapılacak. Aynı zamanda güçlü bir Danışma Meclisi oluşturulacak. Eşbaşkanlık için çok sayıda başvuru yaşanan HDP’de Selahattin Demirtaş ve Figen Yüksekdağ’ın eşbaşkan olmaları konusunda uzlaşı sağlandı. FİGEN YÜKSEKDAĞ KİMDİR? 1971 Adana Yumurtalık doğumlu olan Figen Yüksekdağ HDP bileşenlerinden Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP)’nin Genel Başkanlığını yapıyordu. CUMHURBAŞKANI ADAYI KONGREDE Cumhurbaşkanlığı adaylığı için de çalışmalarını sürdüren HDP'nin adayını da kongrede açıklaması bekleniyor. Genel seçimlere parti olarak girip %10’u geçmeyi hedefleyen HDP Cumhurbaşkanlığı seçimine de kendi adayıyla girerek oy oranını yükseltmeyi hedefleyecek. Cumhurbaşkanlığı adaylığı konusunda da Selahattin Demirtaş’ın ismi öne çıkıyor. Rakel Dink ve Hatip Dicle gibi çok sayıda isim de önerilen isimler arasında yer alıyor. Mehmet Göcekli / Demokrat Haber
'Birlik Arayışı İlk Defa Bu Kadar Güçlü Olarak HDP'de Ete, Kemiğe Büründü'
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hafta sonu gerçekleştirilen kongre sonrasında ilk defa partisinin grup toplantısında konuştu. Grup toplantısına şüpheli asker ölümlerine değinen Demirtaş, bu konuda yargılama açısından hiçbir sonuç alınamadığını ve askeri yargılarda hepsinin 'kaza' olarak tutanaklara geçtiğine işaret etti. 'Bir zihniyet devrimi ve dönüşümü yaşanıyor. Ortadoğu gibi köklü ve feodal kültüre sahip coğrafyada, Türkiyeli, Kürdistanlı kadınlar yürüttükleri mücadele ile siyaset sahnesine damga vuruyorlar' diyen Demirtaş, kongrenin öncelikle ezilen ve dik duran kadınlara hayırlı olması gerektiğini söyledi. Demirtaş, 'Türkiye'de ilk defa bir araya gelmez, birbirine selam vermez denilenler bir araya geldi. Başörtülüsü, Alevisi, Türkü, Kürdü, genci yaşlısı ile bir araya geldi. Bütün yok sayılanların ortak partisinde yürüyüşüne ne kadar güçlü devam edeceğini ortaya koydu. Elbette bu çok uzun zamandır devam eden bir arayışın yeni atılımıydı. 1960'lardan günümüze birlik arayışı ilk defa bu kadar güçlü olarak HDP altında ete, kemiğe büründü. Artık bundan sonra bize devredilen bayrağı ileriye taşımak bizim boynumuzun borcudur' dedi. Demirtaş, önlerinde muazzam bir fırsatın olduğunu ve kimsenin AKP ile CHP'ye muhtaç olmadığını söyledi. Türkiye'de 4 parti olmadığını belirten Demirtaş, AKP, CHP ve MHP'nin Anayasa teklifleri ile tekçilik anlayışlarına bakıldığı zaman tek olduklarını vurguladı. Demirtaş, 'Konuşmalarına bakın aynı danışman tarafından yazılıp, önlerine konulmuş gibidir. Çünkü paradigma ve dünyaya bakış aynı. Bunların hepsi bir ağaca bakınca odun gören anlayıştan geliyorlar. Yeni bir anlayışa yelken açmak isteyenlerin gözü HDP'dedir. Seçim partisi olmadık seçim partisi olmayacağız. Tek ölçümüz sandık olamaz. 'Sandık=demokrasi' anlayışını biz bir aldatmaca olarak görüyoruz. Tek başına sandık değildir demokrasi' vurgusunu yaptı. Demirtaş, Kürt halkına yaklaşımın demokrasi anlayışının ölçüsü olduğuna işaret etti. Sandığın sadece demokrasiyi belirlediği anlayışının bir aldatmaca olduğunu söyleyen Demirtaş, 'Biz bu gerçeğin farkında olarak sandığı değerli görüyoruz. Tek başına her şeydir demedik demeyeceğiz. Cumhurbaşkanlığı ve genel seçimlere de bu anlayış ile yaklaşacağız. Asıl önemli olan toplumsal demokrasiyi mahallede, sokakta, köyde, evde ve zihinlerde inşa etmektir. Demokrasi bir kültür işidir. Sandıktan kültür çıkmaz. Türkiye devlet yönetme veya hükümet etme modellerine henüz uğramamış bir kültürdür. Başbakan'ın zihninin tahayyül edemeyeceği bir kültürdür' dedi. Demirtaş, demokrasinin formel bir durum olmadığını kaydederek, demokrasinin yürek işi olduğunu hükümette ise bunun olmadığını belirtti. 'Medya, para, devletin bütün olanakları, sandık kurumları, YSK onlarda, bizler böyle seçime girip buradan çıkana demokrasi diyeceğiz. Bunu bize yutturmaya çalışıyorlar. İşte HDP sistemin bütün aşağılık yönlerini teşhir için çatı partimiz olacaktır' diyen Demirtaş, kendilerine gelecek için sunulan bütün projeleri alaşağı edecek bir model ile yürüyeceklerini ve ortak vatan vurgusunu yapacaklarını söyledi. Devleti, milletin hizmetkarı yapıncaya kadar mücadele edeceklerini de belirten Demirtaş, 'Bizim kitabımızda kutsal devlet yoktur. Bunu bitireceğiz. Biz devleti ele geçirmek için yola çıkmadık. Yarın iktidar olduğumuz zaman ilk yapacağımız şey devletin, başbakanın yetkilerini kısıtlamak olacak. Yetkinin yüzde 80'inin yerel yönetime devredeceğiz. Kongremiz bunun gerçeği yansımasıydı. Halk iktidarının gümbür gümbür geldiğinin göstergesiydi' ifadesini kullandı. Demirtaş, hızla Meclis gündemine devam edeceklerine işaret ederek, HDP grubunun ana muhalefet partisi görevini gördüğünü söyledi. Demirtaş konuşmasını şöyle sürdürdü: 'Soma işçi katliamından sonra gündeme gelen ama asıl derdi başka olan bir torba yasa tartışılıyor. Şu anda komisyonda. AKP'nin duruşunun teşhir olmadığını düşünüyoruz. Basın emekçileri bu konuya daha fazla yoğunlaşmalı. Soma'da 301 işçi katledildikten sonra Erdoğan ve hükümeti ailelere dönük olumlu düzenlemeler yapacaklarını ifade etti. Birkaç pozitif düzenlemeyi bunun içine koydular. Torba yasa dediğimizin içinde yok yok. AKP'nin rezaletlerinin bir ayakkabı kutusu içinde tutulmasıdır. Maden işçileri için olumlu düzenlemeler haricindekilerin hepsi halkın özgürlüklerini elinden alıyor. Bir tane mavi boncuk yanına 2 tane kaktüs. Tasarı geldiğinde 61 maddeydi. Fırsat bu fırsat deyip şişirdiler ve şimdi 106 madde oldu. 3 tane madde emekçilerle ilgili. Geri kalanların hepsi yıllardır çıkarmayı deneyip de başaramadığı işlerdir.' Demirtaş, tasarıda taşeron sisteminin kaldırılması yerine taşeronlaşmayı genişleten maddenin yer aldığını söyledi. Demirtaş, torba yasayı 'ucuz tüccar mantığı' olarak değerlendirdi. Demirtaş, hazırlanan Torba Yasa ile kamu emekçilerinin haklarının da ellerinden alındığını ve hükümetin istediği memurları süreceğini ve istediği zaman mahkeme kararlarını uygulayacağını söyledi. Demirtaş 'Bunun adı tam faşizmdir. Kenan Evren bile buna cesaret edememişti. Mahkeme kararını 2 yıl uygulamayacağını düzenliyor. Bu da torbanın içinde. Halkın dikkatli olması lazım. Birde bakan sendikalarla ortaklaştık diyor. O ortaklaştığın sendika senin kurduğun sendika. Başkanını sen seçtin. Ona da sendika demeyelim AKP'nin çalışan kollarıdır. Kendi kurduğun sendikaya, memur sendikası deme. Bu sendika ile ortaklaşmış onlar da itiraz etmemiş. Onların derdi 'padişahım çok yaşa' deyip Erdoğan'ın arkasından yürümek. Belki cebindeki para düşer onlarda arkadan toplarlar. Bu mu sendikacılık?' dedi. Demirtaş'ın ardından ise HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ konuştu. Yüksekdağ, önemli ve zorlu bir sürecin eşiğinde olduklarını vurgulayarak, 'Yeniden yapılandırma ve kolektif dayanışmamız önümüzdeki bütün zorlu engelleri aşacak gücü bize verecek. HDP ilk merhaba dediği günden bu yana şaşırtmaya devam ediyor. Umudumuzu kırmadık, çünkü umudumuzu kıran engellerden daha güçlüydü umudumuz' diye konuştu. Türkiye'nin iki seçeneği olduğunu bunun birinin 'Kokmuş' siyasetin devamı olduğunu diğerinin ise HDP'nin açtığı ışıktan yürümek olduğunu kaydeden Yüksekdağ, 'Bu yolu açtıkları için mutlu olduklarını ama çok emek vermeleri gerektiğini vurguladı. HDP'yi bu sürece getiren bütün dostlarımızı minnetle selamlıyorum. Başta Sabahat Tuncel ve Ertuğrul Kürkçü'yü saygıyla selamlıyoruz' dedi. Demokrat Haber
'Özerklik En Çok İzmir'e Yakışır'
Cumhurbaşkanı adayı Selahattin Demirtaş'ın seçim çalışmaları kapsamında düzenlediği mitinglerin finali İzmir Gündoğdu Meydanı'nda gerçekleşti. HDP Milletvekilleri A.Levent Tüzel, Sırrı Süreyya Önder, HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ, EMEP Genel Başkan Yardımcısı Sabri Topçu da mitinge katıldı. Miting için Aydın, Denizli, Muğla, Manisa ve diğer bölge illerinden binlerce kişi İzmir'e geldi. Miting meydanına girerken yapılan arama kontrellerinden geçen bazı vatandaşlar üzerlerindeki sarı, kırmızı ve yeşil renkteki kıyafetler bahane edilerek içeri alınmadılar, bunun üzerine yaşanan kısa bir gerginlikten sonra vatandaşlar içeri girdiler. Çeşitli sivil toplum örgütlerinin, derneklerin destek verdiği mitingde konuşan Demirtaş'ın hedefinde Başbakan Erdoğan ve IŞİD vardı. 'SİZİ YUHALATANA OY VERMEYİN' Kadınların önemine vurgu yapan Demirtaş, 'Sizin kaderiniz tacize, tecavüze uğramak, katledilmek eve kapanmak olamaz. Şen kahkahalarınızla toplumun geleceğini yaratacaksınız. Size hakaret eden yuhalatanlara neden oy veresiniz' dedi. İktidarın gençlere dair dair yapabildiği tek şeyin dindar ve kindar nesil yetiştirmek olduğunu belirten Demirtaş, 'Gençlerin genç adaydan, genç tavırdan yana olmaları lazım. Yarın sandık başında fotoğraflara baktığınızda tek seçenek olduğunu göreceksiniz. Demirtaş'a değil kendi geleceğinize oy verin' ifadelerinde bulundu. 'IŞİD NEYSE İSRAİL DE ODUR' IŞİD'in lanetlenmesi gerektiğini söyleyen Demirtaş, ' IŞİD vahşetini, barbarlığını kınıyorum.Buradan Şengal halkına, katliam tehdidi altında bulunan halkımıza dayanışma duygularımızı gönderiyoruz. Kobaniye, Rojova'ya selamlarımızı gönderiyoruz. Umarım insanlığın başına bela olan olan IŞİD yok edilir.. Bir tarafta barbarlık IŞİD tarafından gerçekleştiriliyorsa diğer tarafta Gazze de İsrail tarafından gerçekleştiriliyor. IŞİD neyse İsrail de odur. Aynı duygularımızı Filistinli halklar için paylaşıyoruz. Ama hükümet IŞİD için sesini çıkaramıyor, aman dokunmayalım diyorlar. Neredeyse bu örgütün haklı olduğunu söyleyecek durumdalar. İzmir'de 13 yaşındaki çocuğu kolundan tutup terörist derken, IŞİD'le ilgili dikkatli cümleler kuruyorlar, adeta meşru gösteriyorlar' dedi. 'BU SEÇİM ADİL DEĞİL' 'Bu seçim adil değil' diyen Selahattin Demirtaş, 'Bu seçim AKP 'nin adayının bütün devlet olanaklarını, finans gücünü, medya gücünü arkasına alarak haksız bir şekilde yürüttüğü son derece çirkin bir seçime dönüşmüş durumda. Bizler onlar gibi mitingler yapamıyoruz, onlar gibi süsleyemiyoruz ama emin olun sizin verdiğiniz emek daha dürüstçe çünkü sizin bağışlarınız yüreğinizden geliyor' ifadelerinde bulundu. KENDİNİZE OY VERİN Etnik kimliğimin bir önemi yok diyen Demirtaş, 'Yarın oy kullanmaya gideceksiniz, oy kullanırken Laz kendini, Çerkez kendini, Türk kendini, Kürt kendini, Ermeni de kendini görecek. Kendinize oy vereceksiniz. Bana değil. Böylece bu ülkeyi yeni baştan yaratacağız hep beraber el ele. 'ÖZERKLİK EN ÇOK İZMİR'E YAKIŞIR' İzmir'in AKP'den çok çektiğini söyleyen Demirtaş, İzmir'de yaşanan hukuksuzluklara değinerek, 'İzmir'de yaşayanlar burada karşılaştığınız hukuk dışı şeyleri benden iyi biliyorlar. Yüzde 50 halkın iradesi ile Aziz Kocaoğlu'nu o koltuğa getirdiler. Ama Kocaoğlu burayı yönetemiyor. Neden? Çünkü gerekli çoğunluğu sağlayamamasına rağmen, İzmir'de gücü bulunmamasına rağmen AKP, İzmir'i Ankara'dan yönetiyor. İzmir'in bütün çılgın projelerine oradan idare ettiriyorlar. İzmir'in ovasını, tarlasını, bağını, bahçesini, tüm ekolojik dengesini tarumar ediyorlar. Aldıkları kararlarla İzmir'i İzmirlilere dar ediyorlar. Belediyenin parası yok, mecliste karar alamıyor, ne yapacaklar, nasıl yönetecekler maddi destek olmadan? İzmir halkı AK Parti'ye mi oy vermek zorunda? İşte bizim yeni yaşam çağrımız burada başlıyor sevgili kardeşlerim. Özerklik dediğimiz şey budur. En çok da İzmir'e yakışır, en çok da İzmir bunun faydasını görür. Burada kime oy verdiyseniz yetki onda olsun. Siz belediye başkanını seçmişsiniz ama vali sizlere ve yöneticilere hakaret ediyor. Bu valinin yardımcısı ne diyordu? Soma'da yaşanan katliam için 'Aklını kullananlar kaçtı' diyordu. Emekçiye, madenciye olan yaklaşım bu. Eğer burası yerinden yönetim modeli ile yönetilseydi, sizler bu vali yardımcısını bir günde değiştirebilirdiniz. Ama şimdi yapamıyorsunuz. AKP istediği valiyi atıyor, istediğini ise görevden alıyor. Siz oy vererek getirdiğiniz belediyeden yeterli hizmet alamıyorsunuz. İşte özerklik tam olarak bunlara çare olacak. Yıllardır metroyu bitiremiyorlar, bütçe yok. İstanbul ve Ankara'daki metrolar 2-3 katı bir maliyetle üstelik ulaştırma bakanlığının desteği ile bitiriliyor ama İzmir'e bu destek yok. Bunlar sadece İzmir AKP'ye oy vermiyor diye oluyor. Madem bize oy vermiyorsunuz bizler de sizi cezalandırırız diyorlar' dedi. İzmir'in yeni yaşam çağrısına kulak vermesi gerektiğini söyleyen Demirtaş, 'Bir tarafta bizim evrensel ilkelerimiz, yüzyıllardır insan hakları çerçevesinde belirlenen değerlerimiz var. İzmir halkı ilkelerin yanında mı olacak yoksa ilkeleri umursamayıp koltuk sevdasına tutulanların mı yanında olacak?' dedi. BÜTÜN RENKLERLE MEYDANLARDAYIZ 90 yılda hiçbir zaman halkın temsilcilerinin iktidara gelmediğini dile getiren Demirtaş, '90 yıldır iktidarda halk yok. Devlet sadece kendi için orada. Türkler de yönetmiyor ki devleti, hepimiz beraber eziliyoruz. Sadece öyle düşünmemizi sağlamaya çalışıyorlar. Aramıza nifak tohumu ekiyorlar. Biz burada ırk, dil, din, cinsel yönelim ayrımı yapmamalıyız. Farklılıklarımızla beraber olmalıyız, yaşamalıyız. Bakın burada her kesimden insan var, Türk, Kürt, Alevi, Aünni, LGBT, Çerkez, Laz ve daha sayamadıklarımız. Hepimiz beraber olmalıyız. Aç insanın Laz'ı Türk'ü Kürt'ü yok. İşte bütün renklerle meydanlardayız. Birbirimizi suçlayarak kardeşliği inşa edemeyiz. Ezilen bütün kimlik ve inançlarımızla renklerimizi yarın sandığa yansıtalım. İzmir halkı uzatılan bu barış ve kardeşlik elini tutmalıdır. Demokratik çözüm Kürtler ve AKP arasında değildir. Halklar arasındadır. Yeni anayasayı da ancak böyle yazabiliriz' dedi. Yaklaşık 1.5 saat süren konuşmasının ardından arabasına binmek üzere sahneden ayrılan Selahattin Demirtaş'a vatandaşın ilgisi büyüktü. Neşe Yavuz / Ege'nin Sesi
Kobani'ye Destek İçin İstanbul'dan Yola Çıktılar
IŞİD'in saldırısı altındaki Kobani halkına destek vermek isteyen bir grup, bugün Kadıköy'den otobüsle yola çıktı. HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ'ın da katıldığı uğurlama sırasında bazıları gözyaşı döktü.Terör örgütü IŞİD'in Suriye 'nin Rojava bölgesindeki Kobani halkına yönelik saldırılarını protesto eden ve Kobani halkına destek vermek için Suruç'a doğru yola çıkan 50 kişilik bir grup, bugün saat 13.00'te Kadıköy eski Salı Pazarı girişinde toplandı. Protestocu grup içinde yer alan HDP Eşbaşkanı Figen Yüksekdağ, 'Bugün bir yolculuğa çıkmak için bir araya geldik. Bu yolculuk bir özgürlük yolculuğu, insanlık değerleri için direniş yolculuğu, bu yolculuk dayanışmanın ve Rojava'daki o büyük insanlık davasını sahiplenmenin yolculuğudur. Bu yolculuk haramilerin saltanat kuramayacağı iradesini ilan etme yolculuğu. Bugün Kobani'de gerçekleştirilen direnişe sahip çıkmak bütün dünya halklarının, dünya kamuoyunun aslında birinci görevi. Bugün buradaki dayanışmayı bütün dünya kamuoyunun ve insanlık değerlerinden anlayan, anladığını söyleyen bütün kesimlerin göstermesi gerekir. Ancak hayatın siyasetin gerçeklerine baktığımızda bu cevabı göremiyoruz. Çünkü Rojava'daki bu barbarca saldırıya karşı IŞİD adı verilen bu cinayet şebekesinin saldırılarına karşı direnenler sadece Kürt halkı ve Rojava'da Kürt halkıyla birlikte mücadelesini ortaklaştırmış, diğer halklarımızdan kesimler' dedi.OTOBÜSE YÜRÜMELERİNE İZİN VERİLMEDİŞanlıurfa'nın Suruç ilçesine gitmek istediklerini söyleyen grubun kendilerini bekleyen otobüse yürümesine polis izin vermedi. Polisle grup arasında kısa süren bir gerginlik yaşandı. Anlaşmanın ardından otobüsün kalabalığın olduğu yere gelmesine karar verildi. Otobüsün gelmesinin ardından yolcular sevenleriyle birbirlerine sarılıp vedalaştı. Vedalaşma sırasında gözyaşı dökenler oldu. Yolculuk öncesi bazı gençler hatıra fotoğrafı çekildi. Otobüse binen yolcular geride kalanlar tarafından zafer işaretleriyle uğurlandı.(Cengiz ÇOBAN / DHA)