onedio

Tiyatro Haberleri

Tiyatro ile ilgili tüm haberler, içerikler, galeriler, testler ve videolar Onedio’da. Tiyatro ile ilgili son dakika haberleri ve gelişmelerini, yeni içerikleri de bu sayfa üzerinden takip edebilirsiniz.

trend-arrow

Popüler İçerikler

Deniz Yıldızı'yla Başlayan Aşklarını Mutlu Bir Yuvaya Dönüştüren Begüm Topçu ve Cantuğ Turay Gıpta Ettirdi!
Yıllar önce Deniz Yıldızı dizisinde Banu ve Melih olarak izlediğimiz, aşklarını kamera arkasına da taşıyan Begüm Topçu ve Cantuğ Turay uzun süredir devam eden birliktelikleriyle beğeni topluyor. Dizinin setinde tanışan Begüm Topçu ve Cantuğ Turay’ın dizi aşkı kısa sürede gerçeğe dönüşmüş, 2014’te nikâh masasına oturan çift, kızlarıyla mutluluklarını taçlandırmıştı. Bugün hâlâ Ankara’da tiyatro yaparak ve zaman zaman aynı projelerde yer alarak hem aşklarını hem iş ortaklıklarını sürdüren ikilinin aile pozları beğeni topladı!
Günlük Aşk Burç Yorumuna Göre 4 Aralık Perşembe Günün Nasıl Geçecek?
Gökyüzünden haber bekleyenler buraya! 4 Aralık Perşembe günü aşk hayatınızda yepyeni bir sayfa açılabilir. Tabii ilişkilerinizde sabrınızı sınayan gelişmeler de söz konusu olabilir. Peki, bugün aşk hayatınız nasıl değişecek? Hangi burçlar aşkı tadacak? Kapınızı çalan aşk mı olacak, ayrılık mı? Bu arada on iki burcun aşka ne kadar sadık olduğunu da göreceğiz! İşte, 4 Aralık Perşembe gününe özel aşk yorumları
4 Aralık Perşembe Başak Burcu Günlük Aşk Burç Yorumu
Başak ve yükselen Başak burçlarının duygularının günün astrolojik olaylarından nasıl etkileneceğini yorumladık. Bugün aşk mı, yoksa ayrılık mı kapınızı çalacak? Peki aşk falına göre 4 Aralık Perşembe gününüz nasıl geçecek? 4 Aralık Perşembe günü Başak ve yükselen Başak burcunun aşk hayatında neler olacak? Burçlara özel aşk yorumlarına göre ilişkinizde neler değişecek? İşte, Başak ve yükselen Başak burcuna özel günlük aşk falı
Mütareke İstanbul’undan Nazi İşgaline: Roza Eskenazi’nin Sınır Tanımayan Sesi ve Direnişi
İstanbul’un sisli bir sabahında, Pera Palas’ın ağır kapısından içeri giren kalabalığı düşün: Üzerinde ütülü üniformasıyla bir İngiliz subayı, valizini güçlükle sürükleyen Rus mülteciler, Levanten tüccarlar, meraklı gazeteciler… Salonlarda büyük siyasetin ve savaş sonrası dünyanın geleceği konuşulurken, birkaç sokak ötede bambaşka bir tarih yazılmaktadır. Kafe-aman’larda, meyhanelerde, gece kulüplerinde; yani İstanbul’un gece dünyasında. İşte o dünyanın seslerinden biri, belki de en unutulmaz olanı Roza Eskenazi’dir.
Burak Özçivit, “İstanbul’un En Güzel Kızı”yla Sahne Yolculuğuna Çıkıyor: Oyunun Tarihleri Açıklandı
Burak Özçivit’in kariyerinde bir ilk olacak tek kişilik oyunu, izleyicilerde merak ve heyecan yarattı. Sanatçı bu kez kamera yerine sahnenin enerjisini tercih ederek yeni bir yolculuğa adım atıyor. “İstanbul’un En Güzel Kızı” adlı oyun, hazırlık süreciyle bile büyük ilgi toplamıştı. Şimdiyse oyunun tarihleri açıklandı.Kaynak: Birsen Altuntaş
Nejat İşler 42 Yaşına Hastanede Girdi
Bir süredir sağlık sorunlarıyla gündeme gelen sanatçı, birçok önemli TV dizisi ve sinema filminde rol almış olsa da en çok Behzat Ç. dizisindeki Ercüment Çözer ve Barda filmindeki Selim rolleriyle hatırlanıyor. 1972 yılında İstanbul'un Eyüp semtinde doğdu.28 Şubat 1972 yılında İstanbul'un Eyüp semtinde doğdu. Feshane işçilerinden birinin torunu olan Nejat İşler, ilkokuldan sonra eğitimine Cağaloğlu Anadolu Lisesi'nde devam etti. Ortamına alışamadığı yeni okulunda popüler olmak ve derslerinden kaçmak için okulun tiyatro koluna girdi. Kısa zamanda popüler olan Nejat İşler derslerini de boşluyordu. Liseyi bitirdikten sonra üniversiteye giremeyince, para kazanmak için çay partileri düzenlemeye başladı.Nejat İşleri umduğu gibi gitmeyince borca girdi. Borçlarını kapatabilmek için Mahmutpaşa'dan t-shirt alıp Teşvikiye'de bu t-shirtleri satma kararı aldı. Kış aylarında ise t-shirt yerine kitap, dergi ve plak sattı. İki sene sonra Yıldız Teknik Üniversitesi Fotoğraf bölümünü kazanan Nejat İşler iki yıllık olan bölümden askerlik için iyi olmadığını düşünerek vazgeçti.On yıl kadar satış işleriyle uğraştıktan sonra Taksim'de dolaştığı birgün, bir tiyatro sahnesinde bedava gösterimde olan 'Danton'un Ölümü' adlı eseri seyretti. 'Ben niye bu işi yapmıyorum?' diye düşünen Nejat İşler, dayısının yanına gittiği Eskişehir'de konservatuar sınavına girmeye karar verdi ve kazandı. İstanbul'a döndüğünde, ilanını gördüğü Mimar Sinan Üniversitesi Konservatuar Bölümü'ne başladı. 1995 yılında Mimar Sinan Üniversitesi'nin devlet konservatuarı bölümünden mezun olana kadar devlet tiyatrosunda ve televizyon dizilerinde rol aldı.1995 yılında mezun olduktan sonra iki arkadaşıyla birlikte 'Kahramanlar ve Soytarılar Tiyatrosu'nu kurdu. Tiyatronun kurulmasından sonra kendi oyunları için hikayeler yazmaya başladı. 'Belki hiç okumayan biri de yazabilir bunları, benim yazı yazmamın nedeni yazmak değil, sadece oynayalım diye yazıyorum.' dediği, 'Tuhaf Şehir Hikayeleri', 'Biz Zavallı Erkekler' ve 'Yalnızlık Benim Gizli Sevgilim' adlı üç kitap yazdı. 41.Antalya Altın Portakal Ödülleri için Erkek Oyuncu dalında aday olarak gösterildi. Her fırsatta amacının başrol oynayıp şöhret olmak olmadığını belirten İşler, tek arzusunun yaptığı işi elinden geldiğinin en iyisi olarak yapmak olduğunu, tiyatro yaparken ölmek istediğini dile getirdi.1994 yılında rol aldığı ilk televizyon dizisi olan Gurur'dan sonra, Deli Yürek, Şehnaz Tango, Nasıl Evde Kaldım, Dedem, Gofret ve Ben, Aşk ve Gurur, Şeytan Ayrıntıda Gizlidir dizilerinde oynadı. 1999'da ilk sinema filmi Eylül Fırtınası'nda rol aldı. Mustafa Hakkında Herşey ve Anlat İstanbul filmleri ile sinema oyunculuğuna devam etti. 2000'li yıllarda da Gülbeyaz ve Behzat Ç. gibi dizilerin yanı sıra Barda ve Kaybedenler Kulübü gibi filmlerde de başarılı performanslar ortaya koydu. 17 Ocak 2014 günü septik şok tanısıyla Bodrum Acıbadem Hastanesi yoğun bakım ünitesine kaldırılan İşler'in hayati tehlikesinin kalmadığı bildirildi.Vatan
Aynı Rolle 4 Kez "En İyi" Seçildi, Ödülleri Reddetti
Ferhunde Hanımlar'ın Nevzat'ı, Bizim Evin Halleri'nin Sali'si, Keşanlı Ali Destanı'nın Zilli Zarife'si İpek Çeken, kendisine verilen 'en iyi kadın oyuncu' ödüllerini kabul etmiyor. Çeken, geçen sezonda büyük beğeni kazanan '33 Varyasyon' oyunundaki performansıyla 4 farklı kurumdan ödüle değer bulunduğunu ancak bunlardan sadece birini aldığını belirtti.Sadri Alışık Anadolu Tiyatro Oyuncu Ödülleri, Tiyatro Eleştirmenler Birliği, Spor Yazarları Derneği ve Direklerarası Seyirci Ödülleri'nde 'en iyi kadın oyuncu' seçildiğini anlatan Çeken, bu ödüllerden yalnızca Spor Yazarları Derneğinin törenine gittiğini bildirdi. Tiyatrodaki ödül sisteminin samimiyetine inanmadığını söyleyen Çeken, 'Bu ödülleri Türkiye'de veren, ödül mekanizmasında bulunan insanlar hep aynı. Ben hayatımın sonuna kadar bir daha ödül almayacak kadar şimşekleri üzerime çekmeyi göze alarak bunları söylüyorum çünkü adları değişik olan ödüllerin aynı kişilerce verilmesini samimi bulmuyorum' dedi. Çeken, tiyatroda ödül alan pek çok sanatçının da aynı sıkıntıları hissettiğini ancak bunları dile getiremediğini savundu. 'Biz devletin tiyatrosuyuz, üzerimizde bir misyon var' 33 Varyasyon oyununun, çok beğeni toplamasına rağmen uzun zamandır perde açmadığını dile getiren Çeken, İstanbul'da sahne alan ve 40 yılını geride bırakan Cats müzikali gibi yurt dışında, birçok oyunun yıllarca oynandığına dikkati çekti. Çeken 'Neden Türkiye'de bu olmasın? İyi oyunlarımız neden yıllarca oynamaz? Biz devletin tiyatrosuyuz, bizim üzerimizde bir misyon var. Kapalı gişe oynayan birçok oyun maalesef kaldırılıyor' diye konuştu. 'Ödül sistemi objektif olamaz ' Devlet Tiyatrosu Opera ve Bale Çalışanları Yardımlaşma Vakfı (TOBAV) Başkanı Tamer Levent, sanat için önemli bir sorumluluk olan ödülün, eleştiriyle başladığını ve eleştirinin de ülkenin sosyal, toplumsal yapısına katkı sağladığını belirtti. Ödül verenlerin de her zaman bu sorumlulukla davranması gerektiğine işaret eden Levent, 'Eğer ödül verme sistemine karşı güvensizlik ortamı doğuyorsa, ödüller değer kaybeder, bu da sanatın değer kaybetmesi anlamına gelir. Bundan da herkes zarar görür' diye konuştu. Levent, bir sanatçının ödül almak istememesinin ödüle duyulan güvensizliğin göstergesi olduğunu söyleyerek, değişik kurumların ödül jürisinin zaman zaman denk gelebileceğini ancak bunu genellemenin ödül mekanizmasına aykırı olduğunu dile getirdi. 'Ödül sistemi objektif olamaz çünkü ödüller jüride bulunan kişilerin beğenisine göre verilir' ifadesini kullanan Levent, tiyatro jürisinin önünde de tıpkı dans yarışmalarındaki gibi bir değerlendirme cetveli konulması gerektiğini, bunun yanı sıra jüri üyelerinin geçerli sistemdeki gibi ayrı ayrı zamanlarda değil aynı anda oyunu izleyip yorumlamasının daha doğru olacağı görüşünü bildirdi. Tuğba Özgür DurmazAA