Milletin Parası Erdoğan'ın Ceb-i Hümayun'u Oldu!
Bir tek oy, tek adam dönemini sandığa, tarihe gömecek, işte o senin oyun! · Başbakanlığı döneminde kişisel servetini katlayarak dünyanın en zengin başbakanları arasına girdi, ailesini gemi filosu, holding, hastane, şirket, vakıf; yakınlarını multi milyarder yaptı, milyarlarca liralık haksız serveti gizlemekte zorlandı. · Cumhurbaşkanlığına aday oldu ama Başbakanlık görevinden istifa etmedi; elindeki devasa kamu kaynaklarını, tüm devlet olanaklarını haksız ve adaletsiz biçimde kendi propagandası için kullandı. · Seçim kampanyasının finansmanında kamu kaynak ve imkânları yetmez gibi açtığı bağış kampanyası ile '1 TL bile olsa verin' diyerek vatandaşlardan en az 25 milyon TL topladı. · Erdoğan'ın Başbakanlığı süresinde hem Başbakanlık Bütçesi'nden (açık) hem de 'örtülü ödenek'ten (gizli) yaptığı harcamalar ise parmak ısırtıyor . · 1991-2002 döneminde Akbulut, Demirel, Çiller, Yılmaz, Erbakan ve Ecevit hükümetlerinde Başbakanlık Bütçesi'nden yapılan toplam 2.2 milyar TL harcamaya karşılık, kısa süreli Gül hükümeti hariç tamamına yakınında Tayyip Erdoğan'ın başbakan olduğu 2002-2014 dönemindeki harcama 25 milyar lirayı aştı. · Önceki 12 yıldaki başbakanların örtülü ödenekten yaptığı toplam harcama sadece 442.5 milyon lira olurken; Tayyip Erdoğan'ın örtülü harcaması ise bu yılın Haziran ayı sonu itibariyle tam 7.3 milyar liraya ulaştı. · Erdoğan, önceki 12 yıldaki tüm başbakanların başbakanlık bütçesinden yaptığı toplam harcamanın 11 katı, örtülü ödenek kullanımının ise 17 katı harcama gerçekleştirdi . · Erdoğan, devleti de gırtlağına kadar borca soktu. Erdoğan döneminde ' merkezi yönetim ' (Merkez Bankası, belediyeler vb. hariç, sadece hükümetin, yani başbakanın tasarrufundaki kamu) borcunda patlama yaşandı. Önceki 58 başbakanın 80 yılda yaptığı toplam 260.2 milyar liralık borcun üstüne Erdoğan, 11.5 yılda net 333.3 milyar lira ekledi. · Erdoğan'ın başbakanlığında, ekonomideki her başarısızlığına kılıf gösterdiği ' faiz lobisi 'ne devletin borçları için ödenen faiz 600.3 milyarla, önceki 12 yılı beşe katladı. · Başbakanlığı döneminde onlarca yolsuzluk ve usulsüzlüğe imza atan, bulunduğu makamı kişisel servetini büyütmede kullanan, devletin kaynaklarını çarçur edip haksız biçimde dağıtan, halkı ve ülkeyi büyük borç altına sokan Erdoğan, şimdi Köşk'e çıkarak kendisine tam bir saltanat kurmaya niyetleniyor. · Perşembenin gelişi Çarşambadan bellidir. Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı koltuğuna oturması ülkede rejim sıkıntına yol açacaktır. Seçilmesi durumunda Erdoğan, Anayasa ile belirlenen görev sınırlarının aşarak yürütme erkini de elinde tutup her konuda tek yetkili, tek söz sahibi, yani padişah olmaya yeltenecektir. · Cumhurbaşkanlığı seçimi artık çok önemli, yurttaşlarımıza 'küsme sandığa git, boş verme oy ver' diye sesleniyorum. Kul hakkını, yetim hakkını korumak için, milletin parasını, kendi paranın, devlet hazinesinin çarçur edilmemesi için oyunu kullanman çok önemli. Oyunu demokrasinin güçlenerek, tüm kurum ve kurallarıyla çalışmasından yana ver. Bir tek oy, tek parti, tek adam dönemini sandığa, tarihe gömecek, işte o senin oyun! Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinde istifa etmeyip, kamu kaynakları ve tüm devlet olanaklarını kendisi için kullanarak adaletle en küçük ilgisi olmadığını bir kez daha kanıtlayan Recep Tayyip Erdoğan'ın 12 yıla yakın sürede Başbakanlık makamını kullanarak açıktan ve ' örtülü ' biçimde devlet kasasından yaptığı harcamalarla da parmak ısırtıyor. Erdoğan, Başbakanlığı döneminde onlarca yolsuzluk ve usulsüzlüğe imza attı, hukuku, demokrasiyi adeta rafa kaldırdı, halkı kutuplaştırıp bölünmenin eşiğine, Türkiye'yi bölgede tüm komşularıyla sorunla hale getirdi. Devletin kaynaklarını çarçur edip haksız biçimde dağıtan, halkı ve ülkeyi büyük borç altına sokan Erdoğan, makamını kişisel servetini büyütmede kullandı, dünyanın en zengin başbakanları arasına girdi, ailesini gemi filosu, holding, hastane, şirket, vakıf; yakınlarını multi milyarder yaptı, haksız yoldan elde edilmiş milyarlarca liralık serveti 'sıfırlamakta' zorlandı. Sıradan bir memurun bile adaylık durumunda görevinden istifası gerekirken Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı adaylığı sürecinde de pişkinliğini sürdürerek, Başbakanlıktan istifa etmedi; elindeki devasa kamu kaynaklarını, tüm devlet olanaklarını haksız ve adaletsiz biçimde kendisi için kullandı. Devletin uçağıyla, resmi makam arabasıyla yurt içi ve yurt dışında mitinglere gitti, kendi propagandasını yaptı. Diğer adaylar kendi mütevazi bütçeleri ile kampanya yürütürken, Erdoğan seçim mitinglerinde devlet imkanlarını alabildiğine kullanarak bencil ve adaletsiz kişiliğini bir kez daha ortaya koydu. Seçim kampanyasının finansmanında kamu kaynak ve imkânları yetmez gibi açtığı bağış kampanyası ile yıllardır yoksul bıraktığı, ağır borç altına soktuğu halktan ve baskı uygulayıp gözdağı verdiği işadamlarından 25 milyon TL topladı. KAMUNUN PARASINI SU GİBİ HARCADI… Erdoğan, Başbakanlığı süresinde hem Başbakanlık Bütçesi'nden (açık) ve hem de 'örtülü ödenek'ten (gizli) yaptığı harcamalarla da parmak ısırttı ve kendinden öncekilere açık ara fark attı . Yıldırım Akbulut, Mesut Yılmaz, Süleyman Demirel, Tansu Çiller, Necmettin Erbakan ve Bülent Ecevit başkanlıklarında kurulan hükümetlerin iş başında olduğu 1991-2002 dönemindeki 12 yılda Başbakanlık Bütçesi'nden yapılan toplam 2.2 milyar TL harcamaya karşılık, kısa süreli Gül hükümeti hariç tamamına yakınında Erdoğan'ın başbakan olduğu 2002-2014 dönemindeki AKP hükümetlerinde Başbakanlık kurumunun toplam harcaması 25 milyar lirayı aştı. Erdoğan başbakanlıkta henüz 12 yılı dahi dolmadan, önceki 12 yıldaki tüm başbakanların başbakanlık bütçelerinden yaptığı toplam harcamanın 11 katı harcama gerçekleştirdi. HİÇBİR BAŞBAKAN BU KADAR 'ÖRTÜLÜ' HARCAMADI… Erdoğan, bütçede ' gizli hizmet gideri ' olarak yer alan, ' örtülü ödenek ' diye adlandırılan kalemden denetimsiz yaptığı harcamada ise ölçüyü daha da kaçırdı. Önceki 12 yıldaki tüm başbakanların örtülü ödenekten yaptığı toplam harcama sadece 442.5 milyon lira olurken; Tayyip Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde yaptığı örtülü harcamalar ise bu yılın Haziran ayı sonu itibariyle tam 7 milyar 303 milyon liraya ulaştı . Erdoğan, önceki 12 yıldaki tüm başbakanların örtülü ödenek kullanımının 17 katı harcama gerçekleştirdi. Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu'nun 12. maddesine göre yalnızca devletin milli güvenliği ve yüksek çıkarları ile itibarının gerekleri, siyasi, sosyal ve kültürel amaçlar ve olağanüstü hizmetlerle ilgili kullanılması gereken örtülü ödeneğin, başbakan ve ailesinin kişisel harcamaları ile siyasi partilerin idare, propaganda ve seçim ihtiyaçlarında kullanılmaması gerekiyor. Erdoğan ise önceki hiçbir başbakanın yapmadığı bir şekilde, örtülü ödeneği adeta ' gizli hazinesi ' gibi kullandı ve fütursuzca harcadı. Erdoğan'ın örtülü ödenekten yaptığı harcamalardaki astronomik artış dikkat çekicidir, bu kaynakların kullanım şekli şaibelidir. 58 BAŞBAKAN 80 YILDA TOPLAM 260, ERDOĞAN 11.5 YILDA 333 MİLYAR BORÇ ALDI Başbakanlık makamını kullanarak devlet kaynaklarını açık ve örtülü biçimde har vurup harman savuran Erdoğan, devleti de gırtlağına kadar borca batırdı. Erdoğan'ın Başbakanlığı döneminde, ' merkezi yönetim ' (Merkez Bankası, yerel yönetimler gibi kamu kuruluşları hariç, sadece hükümetin, yani başbakanın tasarrufundaki kamu) borcunda adeta patlama yaşandı. 57- Ecevit hükümeti, Kasım 2002 seçimleri sonrasında, Tayyip Erdoğan'ın siyasi yasaklı olması nedeniyle Abdullah Gül başkanlığında kurulan 58. AKP hükümetine 145.3 milyar lira iç ve 86.1 milyar lira da dış olmak üzere toplam 231.4 milyar liralık merkezi yönetim borç stoku devretmişti. 58- hükümet, CHP'nin desteğiyle siyasi yasağını kaldırdığı Erdoğan'ın, yapılan bir ara seçimle TBMM'ye girmesini sağladı, Mart 2003'te Erdoğan başkanlığında 59. hükümet kuruldu. İlk Erdoğan hükümeti 162.6 milyar lirası iç, 97.6 milyar lirası dış olmak üzere 260.2 milyar liralık merkezi yönetim borcu devraldı. Merkezi yönetim borç stoku bu yılın Haziran sonu itibariyle 408.4 milyarı iç, 185 milyarı dış olmak üzere tam 593.4 milyar liraya ulaştı. ' Borç yiğidin kamçısıdır derler, ama yiğitsen kamçıdır, değilsen felakettir ' diyen Erdoğan, önceki 58 başbakan 80 yılda toplam 260.2 milyar liralık borcun üstüne, 11.5 yılda net 333.3 milyar lira ekledi . Kısa süreli Gül hükümeti de dahil edildiğinde AKP öncesinde toplam 231.4 milyar lira olan merkezi yönetim borç stokuna, AKP hükümetleri döneminde net 362.1 milyar lira daha eklendi. Önceki 80 yılın sonundaki borç stoku, son 11.5 yılda 2.5 katına çıktı. Diğer kuruluşlarla birlikte kamunun iç ve dış toplam borç stoku ise 2002-2014 döneminde 379 milyar lira artarak 257 milyar liradan 636 milyar liraya yükseldi. 12 YILDA 'FAİZ LOBİSİ'NE ÖDENEN 600 MİLYAR TL Tayyip Erdoğan, ekonomideki her başarısızlığını ' faiz lobisi 'nin komplolarına bağladı, hayali odaklara kendince meydan okudu, seçmen tabanının muhayyilesinde ' faiz lobisini titreten lider ' hamaseti yarattı. Oysa Erdoğan döneminde giderek büyüyen borçluluk nedeniyle iç dış kreditörlere astronomik miktarda kaynak aktarıldı, faiz lobisi denilen odaklar adeta ülkenin kanını emdi. Bu yılın tamamında 52 milyar lira olması beklenen faiz servisi ile son 12 yılda devletin iç ve dış borçları için kreditörlere ödenen toplam faiz 600 milyar lirayı aşıyor. 2003-2014 döneminde ödenen toplam faiz, önceki 12 yıldakinin neredeyse 5 katı… KÜSME SANDIĞA GİT! Cumhurbaşkanlığı seçimi artık çok önemli, yurttaşlarımıza 'küsme sandığa git, boş verme oy ver' diye sesleniyorum. Kul hakkını, yetim hakkını korumak için, milletin parasını, kendi paranın, devlet hazinesinin çarçur edilmemesi için oyunu kullanman çok önemli. Oyunu demokrasinin güçlenerek, tüm kurum ve kurallarıyla çalışmasından yana ver. Bir tek oy, tek parti, tek adam dönemini sandığa, tarihe gömecek, işte o senin oyun!