Türkçe Pop'un Sopranosu Sertab Erener'in Başarı Dolu Kariyerinden En Önemli Detaylar
Eurovision birinciliğinden tutun da uluslararası çaptaki önemli müzisyenlerle yaptığı düetlere, sosyal sorumluluk projelerine kadar Sertab Erener hem dinlemelere doyamadığımız hem de ülkemizin gururu olan bir isim. Yaptığı her albümün hemen hemen her parçası hit olmuş, 90'lar dediğimizde aklımıza gelen ilk isimlerden ve şüphesiz Türkiye'nin en güzel seslerinden biri o.
O halde gelin hep birlikte başarı üstüne başarı bu kariyere biraz yakından bakalım...
Sertab Erener, hiç kuşkusuz Türk pop müziğinin en önemli, en özel isimlerden biri...
Hayatımıza 90'larda girdi Sertab. Sezen Aksu ile aynı sahneyi paylaşarak başladığı profesyonel müzik yolculuğu...
1992'de yayınladığı ilk albümü Sakin Ol! ile devam etti.
Sertab bu albümü 1992’de Sezen Aksu’nun desteği ve Atilla Özdemiroğlu, Uzay Heparı, Aysel Gürel ve Garo Mafyan gibi isimlerle birlikte çıkarır ve adeta 90'lara damgasını vurur. 1 milyondan fazla satış yapan bu albüm hem Türkiye'nin en iyi çıkış yapan albümü olur hem de içerisinde yer alan birden fazla hit şarkıyla bugün bile dilden dile dolanan zamansız şarkıların ev sahipliğini yapar.
İki yıl sonra yeni albümüyle yeniden piyasayı sarsan Sertab Erener, her geçen gün başarısını katlayarak Türkçe pop'taki yerini sağlama alır.
1994 yılında yayınlanan Lâl adlı albümü Türkiye'nin en iyi albümleri arasında bugün de yerini koruyor. Albüme adını veren şarkı Lâl, beş yüzden fazla şarkının yer aldığı “Sony Music 100 Years: Soundtrack for a Century” adlı milenyum setine tek Türkçe şarkı olarak dahil edilmiştir.
Üçüncü albümü çıktıktan bir yıl sonra, 1998'de benzersiz sesi sayesinde dünyaca ünlü tenor Jose Carreras ile aynı sahneyi paylaştı.
Sertab Erener benzersiz sesi sayesinde birçok uluslararası isimle birlikte düet yapma imkanı da buldu. Onlardan biri de Jose Carreres idi. Sertab bir röportajında şu ifadelerle dile getiriyor bu birlikteliği:
‘‘İki ay önce bu teklifi aldığımda hem çok şaşırdım hem de büyük bir onur duydum. Kendisi dünyadaki üç dört tenordan bir tanesi. Hatta benim en ilgimi çeken isim. Benim için böyle bir adamla düet yapmak rüya gibi bir şeydi. Hafif bir korku hissetsem de böyle bir şansın her şarkıcıya nasip olmayacağını düşündüğüm için çok mutlu oldum’’ dedi.
1999'da çıkardığı dördüncü albümünden Yanarım, Zor Kadın, Vur Yüreğim ve Yolun Başında gibi şarkıları hit olurken aynı yıl Ricky Martin ile de düet yaptı.
Bir yandan yeni çıkardığı albümün başarısıyla keyfini sürerken Sertab aynı zamanda, dünyaca ünlü yıldız Ricky Martin ile de Private Emotion şarkısında düet yapmıştır. Şarkının bu versiyonu da albümün Türkiye ve Ortadoğu baskılarında yer almıştır.
Ve nihayet yıllarca beklenen o malum haberi de ülkemize Sertab Erener getirmişti: Türkiye'nin artık bir Eurovision birinciliği vardı.
Şarkının güzelliği, Sertab'ın sesi, şovun görkemi derken Eurovision birinciliğini bize tattıran isim Sertab'dan başkası olamazdı elbette! Bilenler hatırlayacaktır, Türkiye 1975'ten beri bu büyük zaferi bekledi durdu, nihayetinde 2003'te Everyway that I Can ile birinciliği biz de tatmış olduk.
Ama ne gösteriydi! O unutulmaz dakikaları tekrar hatırlamak isteyenler için videoyu şöyle bırakalım:
Eurovision'dan önce yurtdışına açılmaya başlamıştı zaten Sertab. Fakat Eurovision, kendisine uluslararası çapta daha büyük bir tanınırlık sağladı.
Birçok farklı listelerde birçok farklı ülkede dikkatleri üzerine çekmeyi başardı. Aynı şekilde ülkemizden başarıları sayesinde Türkiye Cumhuriyeti Devlet Üstün Hizmet Madalyası başta olmak üzere birçok ödüle layık görülür.
2004 yılında ilk İngilizce stüdyo albümü No Boundaries ile birlikte uluslararası başarısını katmerlemiştir.
İsmini çocukken babasının kendisine söylediği Türk sanat müziği şarkılarından biri olan “Ey Şûh-i Sertab”dan almış. Anlamı da “inatçı, direngen, asi şuh” demekmiş Sertab. Başarı üstüne başarı sağlayan Sertab tam olarak da ismiyle müsemmaymış diyebiliriz...
Aynı dönemde Bob Dylan'ın meşhur şarkısı One More Cup of Coffee ile de herkesi bir kez daha şaşırtmıştı.
Yine hitlerle dolu birkaç albüm sonrası 2012'de babası için hazırladığı Türk sanat müziği albümü Ey Şûh-i Sertab'ı yayınlayarak bir kez daha neler başarabileceğinin sınırı olmadığını herkese göstermiş olur.
Sertab Erener, bu albümde on beş eski Türk Sanat Müziği şarkısını aslına uygun olarak yeniden seslendirmiştir.
Yıllar meydan okuyan Sertab Erener, her geçen gün Türkçe pop'a getiriği yenilikleriyle bizleri büyülemeye devam ediyor.
Başarı üstüne başarı dolu bir kariyer onunki. Kendisiyle birlikte ülkemizi de gururlandırmaya devam ediyor...
Yorum Yazın
Açık Adres şarkısının bıraktığı etki bambaşkadır bende.
2003 e geri dönsek... 11 yaşında mutlu ve huzurlu bir çocuktum
Evet muhabirlere her fırsatta mikrofon fırlatan, azarlayan Sertap Erener. Nasıl senin işin şarkı söylemekse o muhabirin işi de sana soru sormak. Zannedilmesi... Devamını Gör