Sibirya Dağlarında Doğarak 78 Yılını İnsanlardan İzole Olarak Yaşayan Kadın: Agafia Lykova
Sibirya Dağlarında Doğarak 78 Yılını İnsanlardan İzole Olarak Yaşayan Kadın: Agafia Lykova
Karp Lykova, Stalin'in Bolşevik Devrimi esnasında erkek kardeşinin vurulmasıyla durumun iyiye gitmediğini anladı ve ailesini de alarak yollara düştü. Bunu yapması ise kızı Agafia Lykova'nın oldukça ilginç bir yaşam sürmesine neden olacaktı... Devamı için buyurun...👇
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Bu içeriğimizde sizi Agafia Lykova ile tanıştıracağız.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
'Sibiryalı münzevi' olarak da bilinen Agafia Lykova, otuz beş yaşına gelene kadar dış dünyayla kesinlikle hiçbir etkileşimde bulunmadı.
Stalin'in Bolşevik rejimi sırasında dini zulme maruz kaldılar.
Bir süre sonra vahşi doğanın içinde kayboldular. Yolculuk iki hafta sürdü, tabii iki küçük çocuk da yanlarında olduğu için daha yavaş sürebilirdi.
Sayan Dağları'na neredeyse iki kilometre tırmandılar. Dağda ise en acımasız ve sert hava koşullarıyla karşılaştılar.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Dimitri'den üç yıl sonra Agafia da aileye katıldı ve tahmin edeceğiniz üzere çok zor bir hayatın içine doğmuştu.
Yiyeceklerin çok kıt olduğu bir noktada kendi ayakkabılarını yemeye bile başvurdular.
Sovyet uzay programı devam ederken, roketin istikameti doğrudan Lykova kulübesinin üzerinden geçiyordu.
1978'de araziye helikopterle iniş yapmış bir jeoloji ekibi bölgede petrol yatakları arıyordu ve Lykova ailesinin mülkünü fark ettiler.
Ancak yavaş yavaş yumuşadılar ve önce tuzu, ardından diğer hediyeleri kabul etmeye başladılar.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam
Geriye kalan aile üyeleri ise gazeteci Vasily Peskov tarafından yakın mercek altına alındı ve ailenin üzerine koca bir kitap yazarak onları Rus kahramanları ilan etti.
Bir süre sonra babası da vefat etti ve Agafia ormanda bir başına kalmış oldu.
Agafia bugün hala Sibirya'nın ormanlarında yaşamaya devam ediyor.
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
Yorum Yazın
Biz kırılgan metropollüler olarak nerde o güç nerde o yürek...
İdolüm
Kafa rahat, eş dırdırı yok...