Şeyda Betül Kılıç Yazio: Bazıları Bu Yıl Sınava Girmeyecek!
28 numaralı ceset; kesin tahliye, sınava girmeyecek!
Covid cenazeleri, elini bırakanların çokluğu kadar yalnızlar. Genç olanlarını bekleyen sınavlar vardı, sınava girmeyecekler. Ait olmadıklarını düşündüklerini dünyaya ait olmaya çalışma serüvenleri bitti. Soğuk morglarda hepsinin bir numarası var, bu onları kimlikli kılıyor. Mahkemedeki mübaşir benzeri bir morg görevlisi sesleniyor, 28 numaralı ceset hazır! Şu sıralar ölümlü birini başka ölümlüler kendi ölümlerinin korkulu hayaliyle defnedemiyorlar ve bu onları daha çok ağlatıyor.
Covid vedayı unutturmakla görevli bir virüs. Vedasız vedalara ilk kez şahit olan bir yıl yaşıyoruz. Yılın en içten kelimesi sessiz ve korkulu bir ‘’güle güle’’. Bir virüs gelip, ürperten şaşaasıyla ellerin kalplerden daha değerli olduğunu hatırlattı. Dokunmadan geçen günlerde birbirimize dokunmadan tutunmak zorundayız. Karantina sürecinde sürekli beraberliğin getirdiği kopmaları biliyoruz, boşanmalar arttı. Fakat evlilikler de arttı. Hiç evlenmemiş olanların karantinanın çıldırtan yalnızlığına meydan okuyan bir ilişki isteği çok anlamlı değil mi? Zorunlu yalnızlığı yalnız geçirmek istememekten daha insani bir şey olamaz.
2020 ve yanındaki korku salan yaverleri belleğimin menzili dışında kalsın lütfen. Siz de benim gibi Covid’e sarmalanmış kaygılı, tedbirli iç sıkan bu yılı unutmak istiyor musunuz?
Yazımın başında 28 numaralı cenazenin yalnızlığının tesiriyle şunları yazmayı unuttum.
Biz sırayla geldiğimiz dünyadan sırayla, numarayla gidiyorken farkında mısınız, bunca savaş ve hırsın ölümcüllüğü bir virüsle baş edemedi. Kültürün, cinsiyetin, ırkların, medeniyetin içine cin kaçmış sözde adaleti yerle bir oldu. Tüm ötekilerle, ötekileştirdiklerimizle az ötede aynı acıyı çekiyoruz.
Dilerim, bir virüs bunca filozofun, öğretinin, inanışın öğretemediği yargısız kabulü tüm dünyaya daha fazla acıtmadan öğretir.
Dilerim, bu günlerin içinde tüm zorluklarla birbirimize yaklaşan insanlığımızı fark ederiz.
Dilerim, … numaralı bekleyişimizi tüm belirsizliğiyle beklerken, eskisinden daha fazla sevmeyi ve saatin gösterdiği şimdiyi görebiliriz.
Yorum Yazın