Görüş Bildir
Haberler
Kenan Evren'in Arkasından Baktığımızda...

Kenan Evren'in Arkasından Baktığımızda...

diazepam
10.05.2015 - 01:36 Son Güncelleme: 10.05.2015 - 04:00

Kenan Evren 98 yaşında öldü... Ama Erdal Eren hala yaşıyor...

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

NECDET ADALI (7 Ekim 1980 Ankara)

NECDET ADALI (7 Ekim 1980 Ankara)

Sevgili anneciğim ve babacığım, sizleri ve ezilen halklar uğruna mücadeleyi erken bırakmak zorunda kaldığım için üzgünüm...

SERDAR SOYERGİN (25 Ekim 1980 Adana)

SERDAR SOYERGİN (25 Ekim 1980 Adana)

Sevgili anneciğim eğer ben asılıp ölürsem, sen hiç üzülme. Geride kalan yoldaşlar da senin oğlundur. (...) Biz bir ölürüz bin doğarız. (...) Biz ölürken bile başımız dik yürürüz...

MUSTAFA PEHLİVANOĞLU (7 Ekim 1980 Ankara)

MUSTAFA PEHLİVANOĞLU (7 Ekim 1980 Ankara)

Sevgili anneciğim ve babacığım, sizler beni bu yaşa kadar büyüttünüz ve yetiştirdiniz. Benim sizlere karşı işlemiş olduğum hataları ve suçlarımı affedin. Hakkınızı helal edin. Ben sizlerin bir evladınız olarak, bugüne kadar Cenab-ı Hakkin ve Onun Resulünün, Yüce Peygamberimizin yolundan ayrılmadım. Alın yazımız böyle yazılmış. Kader ne ise onu çekeceğiz. (...) Bunun için hiç üzülmeyin. Cenazemin arkasından ağlamayın, günahtır. Sizden ricam ağlamayın. Anne, sizlerle helalleşmek isterdim, fakat olmadı. Hakkım varsa, hepinize helal olsun, siz de helal edin. (...) Son olarak, abime, yengeme, yeğenime, bacıma selam eder, haklarını helal etmelerini dilerim. Nişanlıma da selam eder, Cenab-ı Allah'ın mutlu bir yuva kurması için ona yardımcı olmasını dilerim.

Oğlunuz Mustafa

VEYSEL GÜNEY (10 Haziran 1981 Gaziantep)

VEYSEL GÜNEY (10 Haziran 1981 Gaziantep)

Değerli babacığım ve tüm dostlarım. (...) Ben kimseyi öldürmedim, suçsuzum.

Babacığım, ben ölüme seve seve gidiyorum, bir namussuzluk ve bir ..lik yapmadım. Onun için hiç üzülmeniz gerekmez. (...)

HIDIR ASLAN (24 Ekim 1984 İzmir)

HIDIR ASLAN (24 Ekim 1984 İzmir)

'Canım Abim. Uzun uzun yazacak değilim. Bu ana hep hazırdım. Son yolculuğum yaşamım kadar güzel olmalı. Üzülmek mi? Bunu hiç istemiyorum canlarım. Büyük sözler etmeyi gereksiz buluyorum. Her şey yaşamımız kadar açık ve sade olmalı. (...) Şu mektubu yazarken bir yandan çay sigara içiyorum. Ağır ağır. Tadına vara vara. Neşesiz değilim. (...) Çok şey söylemek istiyorum ama zaman öyle kısa ki. On dakikamız var. Üzülmeyin acılara yenilmeyin hayata karşı güçlü olun yaşam budur. Başı dik olun.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

ERDAL EREN (13 Aralık 1980 Ankara)

ERDAL EREN (13 Aralık 1980 Ankara)

Sevgili annem, babam ve kardeşlerim. (...) Ama çok açıklıkla söylüyorum ki benim moralim çok iyi ve ölümden de korkum yok. (...) Zavallı ve çaresiz biriymiş gibi ardımdan ağlamanız beni yaralar.

ÖMER YAZGAN (29 Ocak 1983 İzmit)

ÖMER YAZGAN (29 Ocak 1983 İzmit)

Sevgili anama, babama ve kardeşlerime, şu anda saat 04.00 ve ben infaz için son hazırlığım olarak bu mektubu yazıyorum. (...) Elimde kelepçe ile yazmak zor. (...)  Gözyaşlarınızı düşmanlardan gizlemeyi öğrenmelisiniz. (...)

AHMET KERSE (31 Ocak 1983 Gaziantep)

AHMET KERSE (31 Ocak 1983 Gaziantep)

Değerli babacığım, sana bu mektup belki son mektubum, son satırlarım olacak. Bir gün hepimizin çıkacağı o ilahi huzura çıkacağız. Ölüm her kula borçtur. (...) Şunu herkes bilsin. Ölümümden kimseyi sorumlu tutmayın. Kimseye kırgın ve dargın değilim. Beni seven, soran herkes hakkını helal etsin. (...) İsim yazmaya gücüm yok. Tüm aile fertlerine, anama, akrabalarıma, soranlara ayrı duygularla selam eder, Allah’tan rahmet ve hidayet dilerim.

MEHMET KAMBUR (29 Ocak 1983 İzmit)

MEHMET KAMBUR (29 Ocak 1983 İzmit)

Değerli karıcığım, biz tarihi görevimizi yerine getirirken en azından seni görmek isterdim. (...) Son olarak da ülkemin özgürlüğü uğruna canımı severek feda ediyorum. (...)

MUSTAFA ÖZENÇ (20 Ağustos 1981 Adana)

MUSTAFA ÖZENÇ (20 Ağustos 1981 Adana)

Sevgili Babacığım. (...) Bu satırları yazmamın nedeni kendinizi bu konuda suçlamamanız içindir. Siz bana karşı görevinizi fazlasıyla yerine getirdiniz.

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

İLYAS HAS (6 Ekim 1984 İzmir)

İLYAS HAS (6 Ekim 1984 İzmir)

Şu an sizlere en son mesajımı iletiyorum. Ben sizlerin yüzüne kara çalacak hiç bir şey yapmadım.(...) Belki de çok şey vardır sizlere iletebileceğim ama şu an aklıma bir şey gelmiyor ki... Bu da doğal olsa gerek.

RAMAZAN YUKARIGÖZ (29 Ocak 1983 İzmit)

RAMAZAN YUKARIGÖZ (29 Ocak 1983 İzmit)

Değerli aileme, annem, babam ve kardeşlerime. Sizler için birçok şey yapmak istedim ve her zaman da isterdim. (...) Benim için üzülmenizi, gözyaşı dökmenizi istemem. Devrimci olarak yaşadım, devrimci olarak ölüyorum. (Annesine yazdığı mektuptan) Burada şereflice yaşayıp şereflice ölerek sana olan borcumun bir kısmını ödemek istiyorum.

HALİL ESENDAĞ (5 Haziran 1983 Buca)

HALİL ESENDAĞ (5 Haziran 1983 Buca)

Muhterem abilerimiz ve gardaşlarırnız...

Bu aciz satırları yazmamızın gayesi sizle gönüllerde helâlleşmek içindir. Cümleniz hakkınızı helal edin hayır ve dualarınızı eksik etmeyin. Bizlerin varsa cümlenize hakkımız helal olsun. (...) Rabbül Alemin takdiri böyleymiş. Elhamdülillah biz acizlere takdiri ilahisine rıza göstermeyi nasip etsin...

KADİR TANDOĞAN (25 Haziran 1981 İstanbul)

KADİR TANDOĞAN (25 Haziran 1981 İstanbul)

Sevgili aileme, anneme, Mediha ablama, Nuriye ablama, kardeşim Meliha, yeğenim Servet ve enişteme: İnanın bu yaşamımda ölmeme değil, sizleri arkada, gözü yaşlı bıraktığıma üzülüyorum. Kolay değil, benimki bir anlık şey. Ya sizler? (...) Bu mektup elinize geçtiğinde ben ölmüş olacağım. Mektubum baştan sona hüzün dolu. Ama bu şartlar altında yazmak için aklıma başka bir şey gelmiyor.

ALİ AKTAŞ (23 Ocak 1983 Adana)

ALİ AKTAŞ (23 Ocak 1983 Adana)

Sevgili anacığım, sevgili babacığım

Bu satırları yazıp bitirdikten sonra hayata veda etmiş olacağım ve belki bu mektubu yazıp bitirdikten sonra sizlere ya ulaşır ya ulaşmaz bu hususta da pek bir güvencim de yoktur. Çünkü, yazıp da size yollayacağım bu veda mektubumun içeriği çok geniş veya kendilerince yasak olacaktır. (...) 

Sevgili babacığım ve anacığım, ben bir inanç uğrunda gidiyorum. Evet doğruluğuna inandığım bir inanç uğruna (...) 

Anacığım beni bizi ne sancılar içinde var ettiğini, ama yeniden var edebilmemin de ne kadar güç olduğunu biliyorum ve senin acının derinliğini şimdiden anlayamıyor değilim. Onun için şimdiden acını paylaşmak istersem de elimden gelen bir şey yok. (...) 

Beni bağışlayın sizleri, halkımı unutmayacak olan ben oğlunuz Ali Aktaş

İçeriğin Devamı Aşağıda
Reklam

BERFO ANA (21 Şubat 2013 İstanbul)

BERFO ANA (21 Şubat 2013 İstanbul)

Oğlu 12 Eylül darbesinde evinden alınmış ve bir daha geri gelmemişti. Gözaltında kaybedilen evladının yolunu yıllarca gözleyen Berfo Ana, 'gelirde evde bulamaz' diye kapısını bile kilitlemiyordu. Öyle bir evlat özlemi vardı ki evinin boyası harap olmasına rağmen 'ya Cemilim döner de evi tanımazsa' diye boya bile yapmamıştı. 

Ölmeden önce sabahleyin 05.20’de son vasiyeti buydu: 'Cemil’imin, oğlumun kemiklerini bulun, benim kefenimle beraber defnedin.'

Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Reklam
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
7
1
0
0
0
0
0
Yorumlar Aşağıda
Reklam