Kaos Dünyasında Geçmişe Dönüyoruz: Türk Edebiyatı Hakkında Daha Önce Hiç Duymadığınız Dedikodular!
Kaos Dünyasında Geçmişe Dönüyoruz: Türk Edebiyatı Hakkında Daha Önce Hiç Duymadığınız Dedikodular!
Türk edebiyatı dediğimiz zaman aklımıza şiirler ya da romanlar gelir. Halbuki bu eserlerin yazarları da en az eserleri kadar ilgi çekicidir. Şair ve yazarların hayatları biraz incelendiğinde çok farklı bilgiler ile karşılaşmak da mümkündür. Günümüz dedikodularından sıkıldıysanız gelin biraz da edebiyat dünyasının hiç duyulmamış dedikodularına bakalım!
İçeriğin Devamı Aşağıda
Hazırsanız başlıyoruz! "Deneme 'ben'in' ülkesidir" diyen ünlü yazar Nurullah Ataç, Oktay Akbal'a Fatih Rıfkı Atay için "bomb*k bir yazardır" demiş.
Neyzen Tevfik, yaratıcılıkta çığır açmış.
Büyük bir sevdanın önünde Nazım Hikmet durmuş!
Korkusuzluk deyince de Cahit Sıtkı Tarancı.
Çocukluk travmasının etkisi...
İçeriğin Devamı Aşağıda
Louvre müzesi yanıyor ve tek bir şeyin kurtarılma imkanı var. Mona Lisa tablosu mu yoksa küçük bir çocuk mu?
Cimri mi tutumlu mu?
Hüseyin Rahmi, mikroplardan ve hastalıklardan çok korkarmış. Mikroplardan korunmak için ise tam 100 çift eldiven almış ve sürekli onları giyermiş.
Konu şanssızlık olunca da Orhan Veli.
Cemal Süreyya mı yoksa Cemal Süreya mı? Artık bu konuya bir açıklık getirelim!
İçeriğin Devamı Aşağıda
Atilla İlhan ise Edip Cansever'in yeteneksiz bir şair olduğunu düşünüyormuş.
Laf sokma üstadı Mehmet Akif Ersoy!
Gelin son olarak Ümit Yaşar Oğuzcan'ın oğlundan yediği ibretlik ayara bir bakalım!
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
Yorum Yazın