Görüş Bildir
Haberler
İmkansızı Başardı, Artık Yürüyor

İmkansızı Başardı, Artık Yürüyor

Kartal Yildirim
29.12.2014 - 15:15 Son Güncelleme: 29.12.2014 - 15:38

İmkansızı Başardı, Artık Yürüyor

Doktorların fiziksel olarak yürümesi imkansız denilen Fuat Ç, Düşünce gücü ile yürümeyi başardı.

Geçirdiği 3 operasyondan sonra fizik tedavi ve nöroloji uzmanlarının harekete tepki vermeyen Fuat Ç için, yürümesi fiziksel olarak imkansız denilmişti. İmajinasyon ( oto hipnoz ) tekniği sayesinde imkansızı başardı ve daha önce yataga bağlı yaşayan Fuat Ç, ilk etap da tekerli sandalyeden kurtuldu ve şuanda yürüyebiliyor!

BİR KAMP HAYATINI DEĞİŞTİRDİ!

Eşini kilo vermek istemesi ile internetten tesadüfen bulduğu bilinçaltı eğitim kampı tanışması ile tüm haya tı değişmiş. Kamp'da bilinçaltı Uzmanı Deniz Egece tarafında bizzat subliminal teknik ve telkinler, bilinç farkındalığı , motivasyon, odaklanma gibi onlarca eğitimler alan Fuat Ç. 15 gün gibi kısa bir sürede baston ile yürümeye başlamış..

''Bel ağrıları ve yürürken bacaklarına boşalma nedeniyle doktora başvurduk. Çekilen MR neticesinde sinir sıkışması tespil edilmiş ve dar kanal denilen operasyon geçirilmesine karar verildi. İlk ameliyat sonrası 2 ay yattıgımız hastanede şuur bunalıklığı, zaman zaman agresifleşme, denge, oturma ve sağa sola dönme gibi hareketleri yapamaz haldeydi. Zorla kaldırıp adım attırmak bile çok zordu. Fizik tedavi gereksinimi var dediler ve başka hastaneye naklettiler. Fizik tedavi ve nöroloji birlikte tedaviye devam etti. Belinde ki operasyon yerinde bir akıntı vardı. tekrar dikiş atılıp 25 gün sonra hiç bir gelişme olmamasına ragmen derin bir uyku haliyle komaya girdi. Belinden çıkan sıvı incelendiğinde durum o zaman netleşti. Bu beyin omirilik sıvısıydı. İlk Operasyonda omirilik zarı delinmiş sıvı dışarı akıyordu. 1 saat içinde acil cerrah paşaya yetiştirilip ameliyata alındı. Yaklaşık 1 ay sonra yine belinden boşalan sıvı ile ameliyata alındı. bu sefer sırtından bir parça alıp kendi dokusu o sıvıyı akıtan bel bölgesine dikilip yastık yapılmıştı. Son çare ve teknik buydu. 3. Operasyon yapıldıktan 1.5 ay sonra evimize döndük. ve artık Eşim yatağa bağımlıydı. Bu durum onun kilo almasını sağladı. 6 ay hastane yaşamı bende de kilo sorunu yaşattı ve bir gün internette gezinirken bir kitap ilgimi çekti. 'Deniz Egece ile Zayıflamada Son Söz.' Kitabın siparişini verdim ve geldi. okumaya başladım. Bilimsel ve çok mantıklı geldi. İçinden bir broşür çıktı ve Egece Zayıflama Kampından bahsediyordu. ama bunu eşime açıklamak çok zordu. İl dışında giresuna kızımın yanına gitmiştik. Onunla ilk seyahatimizdi. ve telefonum çaldı. Deniz Egece Uzmanlarıyla tanışmamız bu şekilde başladı.. bu görüşmeden sonra bende farkındalıklar başladı. Zorda olsa eşimi kampa gitmeye ikna ettim. İlk dönem hiç ders dinlememiş gibi görünüyordu ve hatta uyuyordu . Ne olduysa eve döndük ve herşey başladı. Benim çalışmaları takip ediyordu. Bir gün ben sabah yürüyüşüdeyken onu yatakta oturur buldum Nasıl kalktım dedim ? Tuvalete gittim geldim dedi. Olamazdı bu imkansızdı. Tuvalete koştum ve gerçekten kendisi gitmiş ve dönmüş. Bu bir mucizeydi. Şükürler içinde yaradana binlerce kez şükür ederken beni tekrar şileye kampa götür dedi. ve tekrar kampa geldik. Kilo vermeye başladı. Bana yükü azadı. hareketleri çogaldı Gelece daha ümitli bakmaya başladı ve Dünyası değişti. Deniz Egece'nin verdiği ödevleri yapıyor gören herkes gelişiminin farkındaydı. 1-2 ayda gidip üç dört gün yatan ve serum takviyesi yapan doktorlara ugradık salı günüydü. ve kolumda yürüyerek girdi hastaneye. Sekreterinden hemşiresine herkes sanki uzaylı görmüş gibi çığlıklarla karşıladılar. Sebep olanlar Başta Egece Kamp Uzmanları ve Deniz Hocamıza binlerce kez teşekkür eder ve şükranlarımı sunarım.'

'BİLİNÇALTI NEDİR? NEDEN DEĞİŞMELİDİR?'

Deniz Egece, İnsan vücudundaki tüm enerji akışının bilinçaltımızın yönlendirmeleriyle meydana geldiği bilimsel olarak kanıtlanmış bir gerçektir diyerek sözlerine şöyle davam ediyor: ‘’Bilinçaltı sıfır ile 12 yaşımıza kadar açık ve korumasız hafıza alanımızdır. 12 Yaşımızdan sonra bilinç üstü oluşarak bilinçaltına giden bilgilerin bekçiliğini yaparak koruma sağlamaktadır. İşte ne olduysa tamda 12 yaşımızın öncesinde beslenme, hareket ve bedenimiz hakkımızdaki ebeveynlerimizin bize kodladığı inançlarımız oluşuyor ve bunlar bilincimizin ilk, en derin ve köklü bilgileri oluyor. Bilinçaltımız bedeni hem hasta edebilme, hem de şifa edebilme yetisine sahiptir. ‘’

Kaynak: http://haberlertrt.org
İçeriğin Devamı Aşağıda
BU İÇERİĞE EMOJİYLE TEPKİ VER!
0
0
0
0
0
0
0