Herkesin Aklındaki Soru: Hiç Geçmediğimiz Köprülerin Parasını Neden Biz Ödüyoruz?
Herkesin Aklındaki Soru: Hiç Geçmediğimiz Köprülerin Parasını Neden Biz Ödüyoruz?
Hepimiz yılın son günü, “Osmangazi Köprüsüne yüzde 26 indirim, İstanbul’daki iki köprüye yüzde 48 zam haberiyle uyandık.
Peki köprü ve otoyollara yapılan, enflasyonun çok çok üzerinde olan bu fiyat artışı nereden çıktı? Biz neden hiç geçmediğimiz köprülerin parasını ödüyoruz? Uğur Gürses'in konuyla ilgili Hürriyet Gazetesinde yer alan haberini sizler için düzenleyip özetledik.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Öncelikle 'Yap - İşlet - Devret' (YİD) modeliyle başlayalım.
Yani YİD aslında bir çeşit özelleştirme modelidir.
Özet olarak işletmeyi kuracak olan firmaya bir satın alma garantisi veriliyor.
Yüksek riskli YİD'in ilk örneklerden biri, geçen yaz işletmeye açılan Osmangazi Köprüsü idi.
Osmangazi Köprüsü için devlet tarafından, günlük 40 bin araç geçişi sözleşme ile garanti edilmişti.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Osmangazi Köprüsü’nden sonra ise, aynı mantıkla işleyen iki büyük YİD projesi daha hayata geçti:
Gelelim, bunlardan epeyce alakasız olduğu halde, mevcut otoyollar ve İstanbul’daki iki köprünün ücret tarifelerindeki ‘fiyatlama’ya.
2016 yılbaşında buralara hem yüzde 16 zam yapılmış; hem de HGS ve OGS'deki yüzde 20 indirim geri çekilmişti.
İkinci büyük artış ise bu yılbaşında yapıldı: Otoyollarda yüzde 15, köprülerde ise tam yüzde 48’lik bir artış.
Bu arada, 2016’da 2015’e göre iki köprüden geçen araç sayısı kabaca 5.5 milyon azalmış görünüyor.
İçeriğin Devamı Aşağıda
Peki 2017 için nasıl bir hasılat artışı beklemeliyiz? Hemen hesaplayarak bakalım:
Kısacası, yukarıdaki üç YİD projesinin kaynak sağlayıcısı, bambaşka otoyol ve köprüleri kullanan insanlar oldu.
Son olarak, yılbaşında Osmangazi köprüsü için hayata geçirilen yüzde 26 oranındaki indirimi inceleyelim:
Yorumlar ve Emojiler Aşağıda
529
139
66
33
13
11
5
Yorum Yazın