Dilovası'nın Çilesi Bitmiyor: Çevre Felâketinde Yüzlerce Deniz Canlısı Öldü...
Yerleşim alanlarına kömür tozu yağıyor. Dereleri kapkara akıyor. Annelerin sütünde, bebeklerin dışkısında ağır metallere rastlanıyor. Sanayi kaynaklı kirlilik ve kanser başta olmak üzere çeşitli hastalıklarla gündeme gelen Dilovası'nda yaşayanlarda hava kirliliği nedeniyle akciğer kanseri gelişme riski 7.4 kat daha fazla. Görünen o ki Dilovası'nın çilesi bitmiyor...
Geçtiğimiz günlerde bir tankerden sızan yakıt çevre felâketine yol açtı. İzmit Körfezi’nde yayılırken kirlilik, limanın karşı kıyısında bulunan Yalova Altınova sahillerine kadar ulaştı. Yüzlerce deniz canlısı yaşamını yitirdi. Kuşların bir bölümü uluslararası sözleşmeler ile korunan kuşlardı. Sızıntının ardından 250 civarında deniz canlısının yaşamını yitirdiği tahmin ediliyor. Deniz kuşlarının tedavisine Darıca Hayvanat Bahçesi'nde devam ediliyor.
Denize sızan yakıt lodosun da etkisiyle İzmit Körfezi’ne yayılmış ve deniz hayvanları katrana bulanmıştı. Deniz hayvanlarından yaklaşık 65 tanesi gönüllü vatandaşlar ve Orman ve Su İşleri Bakanlığı Kocaeli Milli Parklar Şube Müdürlüğü yetkileri tarafından Kocaeli’nin Darıca ilçesinde bulunan Faruk Yalçın Hayvanlar Alemi ve Botanik Parkı'na getirildi.
"Şu anda yaklaşık 44 tanesi yaşıyor"
Parka getirilen deniz canlılarının türleri ve adedi hakkında bilgiler veren Hayvan Yönetimi Müdürü ve Baş Veteriner Elçin Göktaş, 'Petrol kirliliğinden en çok etkilenen hayvanlar deniz kuşları ve deniz memelileri. Bunun sebebi deniz kuşlarının petrolle kirlenen deniz yüzeyini hem dinlenme alanı olarak seçmeleri hem de denize dalıp beslenmeleri. Bundan dolayı parkımıza daha çok deniz kuşları geldi. Bunlar arasında sakarmeke, karabatak ve martılar var. Yaklaşık 65 tane deniz canlısı geldi. Bir kısmı gelirken yolda ölmüştü. Bir kısmı çok fazla kirli olduğu için tam temizleme sırasında can verdi. Şu anda yaklaşık 44 tanesi yaşıyor' dedi.
"Uçma kabiliyetini, yüzme kabiliyetini, ısı yalıtımını azaltıyor. Kuşlarda hipotermi oluşuyor"
Tedavileri devam eden canlılar ile ilgili konuşan Göktaş, 'İlk etapta biz hemen temizlemeye başladık. Petrol ürünlerinden temizlemek çok önemli çünkü tüylere petrol çok kötü bulaşmıştı. Denizde de ölüm sebeplerinden birisi de bu tüylere bulaşması. Uçma kabiliyetini, yüzme kabiliyetini, ısı yalıtımını azaltıyor. Kuşlarda hipotermi oluşuyor. Dolayısıyla gagalarına da bulaşmış oluyor. Tüylerini temizlemek istediklerinde bu petrol ürünlerini yutabiliyorlar. Bu yüzden biz ilk etapta petrol ürünlerinden temizlemeye çalıştık. Daha sonra da ilk beslenmelerini yaptık. Şu an gözlem altındalar. Yemeklerini yiyip yemediklerine bakıyoruz. Davranışlarına, aktif olup olmadıklarını kontrol ediyoruz' şeklinde konuştu. Hayvanat bahçesine çevrede bulunan deniz canlılarının getirilmeye devam ettiği öğrenildi.
"Sadece 4 kilometrelik alandan şu ana kadar 58 kuş sevk edilmiş, 17’si ölmüş. Tahminimizce 250 civarında canlı hayatını kaybetti. Ancak resmi rakamlar açıklanmadı"
bianet’e konuşan Doğa Derneği Koruma Programı Koordinatörü Itri Levent Erkol, yaklaşık 250 deniz canlısının öldüğünü tahmin ettiklerini ancak kazanın uzun vadede de deniz canlılarına ve insanlara etki etme riski olduğunu belirtmiş ve şöyle konuşmuştu:
“Pazartesi ve Salı günü alandaydım. Körfez Belediyesi sınırları içinde kalan alanı gezdiğimde ‘temizlik tamamlandı’ denen yerde kıyıya vuran ciddi anlamda akaryakıt kalıntısı, ölü hayvanlar gördük. Sakarmeke kuşu, karabatlar, onlarca deniz anası, midyeler kıyıya vurmuştu. İş makineleri, greyder ve kepçelerle fuel oil dökülen malzemeler kaldırılıp bir depoya götürülmüş. Yani kirlenen yüzey yer değiştirmiş, temizleme olarak kabul edemeyiz.
Organize sanayi bölgesi ve şirketlere ait olduğu için kıyının tamamına erişimimiz mümkün değildi. Oysa bu tarz kazalarda bütün dünyada da böyle sivil toplum örgütlerinden hayvanların kurtarılması için yardım alınır. Oysa biz içeri sokulmuyoruz, bu da acaba gizlenen bir şey mi var kuşkusu yaratıyor.'
"Bu kazanın etkisini uzun vadede göreceğiz. Sonuçta benzin denizde duruyor"
'Bu kuşlar uluslararası sözleşmelerle korunan hayvanlar. Ayrıca petrole bulanan yabanördeği dediğimiz elbaş da Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) tehlike altındaki hayvanlar kategorisinde yer alıyor. Bu kazanın etkisini uzun vadede göreceğiz. Sonuçta benzin denizde duruyor. Bu hem canlıları etkileyecek hem de mesela midyelere yapışan benzin onu yiyen insanları da etkileyecek.”
Erkol, ölen hayvan sayısının, sorumlu şirketinin kamuoyu ile paylaşılmasını talep ediyor.
Çevre ve Şehircilik Bakanlığı yaptığı açıklamada Denize 90- 100 ton civarında fuel oil döküldüğünü ve firmaya 2 milyon 100 bin lira ceza kesildiğini açıklamıştı.
Kaynaklar: Bianet, Marmara Gazetesi, DHA ve Onedio
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
Bu tür haberleri görünce duyunca üzülmemek elde değil insan oğlunun hırsı bu canlıları hiçe sayıyor...Gerçi insan insana yaptığını bunların yanında hiç kalır... Devamını Gör
Ha insan ölmüş, ha bu canlılar. Farkı yok benim için...
Ey yolları yıkıp yıkıp yeniden yapan devlet, doğa için bir şeyler yapmanın zamanı gelmedi mi? Daha kaç kayıp, kaç can gerek size harekete geçmeniz için? Her ... Devamını Gör