Buradan Dizi Yapımcılarına Sesleniyoruz: Artık Bu Klişelerden N'olursunuz Vazgeçin!
Dizi yapımcılarına sesleniyoruz: Olayınız televizyonu bitirmekse doğru yoldasınız ama böyle yılansı bir planınız yoksa büyük yanlıştasınız dostlar; çünkü artık yemiyoruz. Zaten yabancı dizilerden belli bir kaliteye alıştık. Hele şimdi bir de Netflix diye bir gerçek var. 10 tane süper bölümü balya gibi önümüze atıyor. Bunun yanında Fi’si, Masum’u bissürü güzel online Türk dizisi var. Artık şunları yapmayın, hobi olarak da olsa yapmayın!..
1. Bir plan yapılmıştır ve bir karakter bu planı öbür karaktere anlatmaktadır. Planın sadece başını duyarız, sonra ses kısılır ve fon müziği girer. Ama bu sırada sahne akmaya devam eder, biz de karakterlerin abartılı tepkilerini izleriz.
2. Tam 10 saniye önce izlediğimiz şeye flashback yapılması. Biz sığırız ya hatırlamayacağız o sahneyi...
Efektler de hep aynı: Şşşıp diye bi ses gelir, sonra aynı sahnenin hafif bulanık hali oynatılır, sonra yine şşıp diye bi ses gelir ve karakterimiz aydınlanır. Yav arkadaş zaten 2 mikrosaniye önce yaşadın olayı.
Halbuki flashback güzel kullanıldığında karaktere derinlik falan katar...
3. O dönemde popüler ve hafif romantik bir parça eşliğinde klipsi görüntüler. Introların aranmayan ismi nasıl Toygar Işıklı'ysa, burada da Ajda Pekkan'ın adını analım...
Bu sahne, kuvvetle muhtemel fragman olarak da kullanılır. Çünkü yönetmen bunu çekerken çok çok özendiğini düşünür. Halbuki normal sahnelerden tek farkı, karakterlerin aşırı saçma bir şekilde yavaş hareket etmesidir. Merak ediyorsunuz sahnenin tamamı burada
4. Tam olarak şu alttaki sahne. 100 Milyon tane örneği vardır bunun. Kadın ve erkek karakterlerimiz birbirine uzun uzun bu şekilde bakar, kamera bir ona bir buna gidip gelir.
Bu sahneyi çekebilmek için kadınların altlarına takoz falan koyuyorlardı bi ara, of of :(
5. Gün geçişlerinde hızlandırılmış Kız Kulesi ya da Boğaz Köprüsü görüntüleri
Eskiden takvim yaprakları dökülürdü, şimdi de bu. Bi' bitmediniz!
6. Son sahnede reklam koy, 10 saat onu izlettir, sonra 10 saniye önceden al ve reklama giren sahnede diziyi bitir.
Reklam yapsınlar tabii, para da kazansınlar, tamam. Ama böyle kandırmakla olmaz bu işler. Bunun adı çakallık!
7. Bölümlerin yüzde 90’ının telefon konuşmasıyla geçmesi...
Evet gerçek hayatımızın da çoğu telefonda geçiyor. Ama böyle konuşurken değil; Whatsapp’ta eltime kalpli emoji atarak, Insta’da komşuyu kalplerken falan…
8. İyilerin çok iyi, kötülerin acayip kötü olması. İyiler o kadar iyi ki melekler diz çöker tövbe ister. Biraz gerçekçilik lütfen!
Bir de kötülerin kötü olduklarını bilmesi ve 'nihahah ne de güzel kötülük yapıyorum' diye yükselmesi yok mu?! Gerçek hayatta da kötüler vardır; ama kötü olduklarını bilmeden yaparlar bunu. Öbür türlüsü zaten sosyopatlık falandır. Yalnız şu gif'teki abla da ayaklı spoiler değil mi? Bi dizide varsa, orada illaki bir yılansılık olur.
9. Evlere, hatta gecekondulara bile ayakkabıyla girilmesi. Mesela şu gif'teki ev, apartman görevlisinin evi. Ama teyze ayakkabılarıyla dalıyor içeri. Vururlar lan adamı!
Çok nadir de olsa gerçek hayatta ayakkabıyla girilen evler vardır ama onlar da galoş taktırırlar. Türk’üz lan biz.
10. Bütün evlerin kıyılı kıpılı, çok temiz olması. Bu sahnede dayı, "Bıktım sizin pisliğinizden" diyor. Lan kocaman ev, temizlemişler işte. Vurcan uzaya göndercen böylelerini
Ya siz hiç mi işten yorgun gelip çorabınızı bi tarafa pantolonunuzu öbür tarafa savurmadınız? Ya da akşam yemeğini yedikten sonra “off kalsın bunlar, yarın toplarım” dediğiniz olmadı mı? Allah'ınız yok mu?
11. Fragmanlarda dizinin yüzde 90’ının anlatılması.
Zaten 2 saatlik koca bölümde dişe dokunur 3 olay oluyor, onu da kekolar fragmanda anlatıyor. Annem sırf fragmanları takip ederek 17 dizi takip ediyor 'kızım 2 saatim yok benim' diyor. HAKLI, ki kendisi emekli :)
12. Eşcinsellerin tatlı, çok konuşan, iyi kalpli; ama sürekli yalnız tipler olması. Aseksüellerdir nedense.
Bir de hep aynı konuşurlar. Bütün eşcinsel efemine olmak zorunda değil ki canım!
13. 19 sezonluk koskoca dizide epi topu 1 sır ortaya çıkacaktır. Ama tesadüf üstüne tesadüf olur ve ortaya çıkmaz.
Bu aynı şeye benziyor:
+Sana bir fıkra anlatayım mı?
-Anlat!
+Anlat demekle olmaz. Sana bir fıkra anlatayım mı?
-Anlat
+Anlat demekle olmaz. Sana bir fıkra anlatayım mı?
...
14. Hatun kişi, yoğun bakımda olan manitasını ziyarete gelir. Tam o sırada er kişinin kalbi durur. Hemşireler apar topar hatun kişiyi dışarı çıkarır. Hatun kişi, son bi kez sevgilisine bakar ve o da ne?! Er kişinin kalbi durmuştur. Bölüm sonu!
Bi dahaki bölüm de elektroşok sahnesiyle açılır. 90 verirler olmaz, 300 verirler, bütün şehrin elektriklerini verdiklerinde başarırlar. Ohhh! Er kişi hayata dönmüştür ama komadadır. Hatun kişi yine ziyarete gider ve jönümüzün elini tuttuğunda yavaş yavaş gözleri açılır. Yaklaşık 2 dizi bölümü yazdım şu anda üstüme gelmeyin 😎
15. Yan karakterlerin istisnasız hepsinin sürekli asıl kızla asıl oğlanın ilişkisini konuşması
Onlar sizden hiç bahsetmezler ama...
16. Dizilerdeki çoğu karakterin zengin olması ama mesleğinin asla belli olmaması. Tamam işadamısın anladık da hangi sektördesin birader?
Çorap sektöründe misin yoksa zeytinyağ sektörü mü? Bitmeyen ihaleler, holdingler... Meslek odaklı dizilerde de durum budur. Mesela Arka Sokaklar'daki abiler, aynı zamanda uyuşturucu, terör, cinayet, fuhuş, gasp hepsine bakar.
17. Her diziye sokulan cıvık bir karakter ve onun göründüğü sahnelerdeki muzip müzik. O rezil fon müziği kulağınıza geldi biliyorum :) Voynk voynk işte
Zaten dizilerin çoğu fon müziği. Duygusallığı, romantizmi, gerilimi, trajediyi bu müzikle verirler. Yani bize nasıl hissedeceğimizi söylerler. IQ’muz 17 ya, biz bilmiyorduk nasıl hissedeceğimizi 😒
18. Lise öğrencilerini, kerli ferli koca koca adamların, kadınların oynaması.
Abla menapoz terinden yerinde duramıyor, sen ona liseliyi oynatıyorsun.
19. Heh bir de dizideki çocukların hepsinin Doğa Koleji'ne gitmesi
Anlayan varsa beri gelsin?!
20. Bonus olarak: Dizi oyuncularının sürekli dizi sürelerinden ve set saatlerinden şikayet etmesi.
Senin aldığın bölüm başını 10 senede kazanan ama senden 10 kat daha fazla çalışanlar var o dizide. Sen sus da biraz set çalışanları, ışıkçı falan konuşsun. Hem beğenmiyorsan al kıdem tazminatını git, sürekli övdüğün tiyatronu yap. Bi de bunun üstüne 3 Adam'a, Beyaz Şov'a falan çıkıp 'Çok eğlenceli bir iş, keyifle çalışıyoruz” demezler mi 😡
Bi de memlekette başka dert yokmuş gibi davranırlar. Gerçek gündemler olduğu zaman da üç maymunu oynarlar. Azalarak değil; bir anda bitin!
Yorum Yazın
Bonus iyiydi yönetici kardeş. Alkışlıyorum
Çok merak ettiğim bir şey var. Allah aşkına aranızda kudurmuş gibi zengin olan varsa bi zahmet beni aydınlatsın. Dizilerdeki gibi gün içinde yalınızda full m... Devamını Gör
Biraz özentilik aslında. Yapan var mıdır? vardır. Ama çekilmez çile yahu. ben bir gün işe gelirken özenip bözenip gelsem, ertesi gün amaaan boşver kim uğraş... Devamını Gör
-İki kişinin fısır fısır konuştuğu bir şeyi kapıdan gizlice dinleyen üçüncü kişinin, konuşmanın başındaki hiç hoşlanmayacağı kısmı dinledikten sonra gerisini... Devamını Gör