Belgesi Ortaya Çıktı: Atatürk, Vahdettin İçin 'Kaçarsa Linç Edin' Talimatı Vermiş
Habertürk yazarı Murat Bardakçı, Atatürk'ün Padişah Vahdettin için 'Kaçmaya teşebbüs ederse linç edilsin' emrini verdiğini yazdı. Bardakçı, yazılı emrin belgesini de paylaştı.
Habertürk yazarı Murat Bardakçı son Osmanlı Padişahı Vahdettin’in İngiliz savaş gemisiyle kaçışının 100. yıldönümünde tarihi bir belge paylaştı.
Paylaşılan belgeye göre, Sultan Vahdettin'in kaçış hazırlığı yaptığı istihbaratını alan Mustafa Kemal, 'Kaçmaya teşebbüs ederse linç edilsin' talimatını verdi. Bardakçı'nın yazısı şöyle:
“Bugün, tarihimizin en tatsız olaylarından birinin, Osmanlı İmparatorluğu’nun son padişahı Sultan Vahideddin’in bir İngiliz savaş gemisi ile Türkiye’den ayrılmasının yüzüncü yıldönümüdür.
Sultan Vahideddin, 16 Kasım 1922’de İstanbul’daki Müttefik İşgal Orduları Başkumandanı olan İngiliz Generali Charles Harington’a bir yazı göndererek “İstanbul’da hayatını tehlikede gördüğü” için 'İngiliz Devleti’ne iltica ettiğini” söylemiş ve “başka bir yere götürülmesini” talep etmişti.
Padişah, 17 Kasım 1922 sabahının erken saatlerinde Yıldız Sarayı’nın arka kapılarından birinin dışına yanaşan cankurtaran ile ve bir İngiliz müfrezesinin koruması altında Dolmabahçe Rıhtımı’na götürüldü, oradan bir istimbotla açıkta bekleyen İngiliz savaş gemisi Malaya’ya geçti ve memleketini terkederek sürgününün ilk durağı olan Malta’ya doğru yola çıktı._Hükümdarın yanında oğlu Şehzade Ertuğrul Efendi ile maiyetinden sekiz kişi vardı...
Vahideddin’in memleketini terketmesi, gidişinin üzerinden geçen yüz seneden buyana gündemi arada bir hâlâ meşgul ediyor, Türkiye’den ayrılması konusunda “ihanet”ten başlayıp “hayatını kurtarması için gittiğine” kadar uzanan yorum üzerine yorumlar yapılıyor.
Burada, Cumhurbaşkanlığı Arşivi’nde 01013068-13 numarada bulunan, son padişahın memleketinden ayrılması konusunda büyük önem taşıyan ama tam bir asır boyunca gizli kalan bir belgeyi, daha doğrusu bir “linç talimatını” yayınlıyorum...
Kaçma teşebbüsüne karşı "linç" emri
Ankara’nın Erkân-ı Harbiye Reisi olan Fevzi Paşa, yani sonraki senelerin Maraşal Fevzi Çakmak’ı, 2 Kasım’da Başkumandan Mustafa Kemal Paşa’ya 5466 numaralı ve “zâta mahsus” bir yazı göndererek Vahideddin’in “firar hazırlıklarında bulunduğu” yolunda haberler alındığını bildirdi. Fevzi Paşa’nın yazısı şöyle idi:
“Son zamanlarda İstanbul’dan aldığımız raporlarda Vahideddin’in memâlik-i ecnebîyeye (yabancı memlekete) firarından bahsolunuyor. Ezcümle (özellikle, meselâ) saray mahâfiliyle (çevreleri ile) temasta bulunan bir mutemet (güvenilir kişi) tarafından bu firar hazırlıklarında bulunulduğu ihbar edilmekle arz-ı keyfiyet olunur”.
Mustafa Kemal Paşa, Fevzi Paşa’nın yazısı üzerine iki gün sonra, o sırada işgal altındaki İstanbul’da Ankara’nın temsilcisi olarak bulunan ve sonraki senelerde “Bele” soyadını alacak olan Refet Paşa’ya şifreli bir telgraf gönderdi, Telgrafın metni Fevzi Paşa’nın yazısının yeraldığı sahifenin alt tarafına yazılmıştı ve şöyle deniyordu:
“İstanbul’da sarayda memâlik-i ecnebîyeye (yabancı ülkeye) firar için hazırlıklarda bulunulduğu istihbar edilmiştir (haber alınmıştır). Tahakkuku halinde ahali vasıtasıyla muhalefet edilmesi, mecburiyet görüldüğü takdirde aynı vasıta ile linç tatbiki, daha şedîd (şiddetli) icraatta bulunulması, bu suretle firara hiçbir veçhile meydan verilmemesi lâzımdır”.
Mustafa Kemal Paşa, bu telgrafın metninde daha sonra kendi eliyle ve kırmızı bir kalemle bizzat değişiklik yapmış ve metnin altını yine aynı kalemle imzalamıştı. Refet Paşa’ya gönderilen talimatın son şekli, şöyle idi:
“Dersaadet’te (İstanbul’da) Refet Paşa Hazretleri’ne, Vahideddin’in memâlik-i ecnebîyeye (yabancı memlekete) firar için hazırlıklarda bulunduğu istihbar edilmiştir (haber alınmıştır). Tahakkuku (gerçekleşmesi) halinde ahali vasıtasıyla linç tatbîki lâzımdır. Bunun temini mercûdur (rica olunur). Türkiye Büyük Millet Meclisi Reisi, Başkumandan Mustafa Kemal”.
"Talimattan haberdar olmuş olabilir"
Tam metni ilk defa bugün burada yayınlanan bu son derece önemli belge, Sultan Vahideddin’in bir İngiliz savaş gemisi ile İstanbul’dan ayrılmasının sebebini de bir yerde aydınlığa çıkartmaktadır...
Millî Mücadele senelerinde sarayın tutumu, çıkartılan idam fetvaları ve 30 Ağustos’taki büyük zafer münasebeti ile Vahideddin’in Ankara’yı bir türlü tebrik etmemesi gibi sebeplerle o günlerde sadece Ankara’da değil, İstanbul’da da Vahideddin’in aleyhinde bir hava hâkimdir. 1 Kasım 1922’de saltanatın kaldırılmasının öncesinde ve sonrasında Meclis’te padişah hakkında ağır sözler sarfedilmekte, İstanbul’da da yine Vahideddin’in aleyhinde yer yer gösteriler yapılmaktadır.
Sultan Vahideddin’in General Harington’a gönderdiği İngiltere’ye iltica mektubunda kullandığı “İstanbul’da hayatımı tehlikede gördüğümden...” ifadesinin sebebi bu gelişmelerdir ve padişah, memleketten ayrılacağının ortaya çıkması hâlinde linç edilmesi için verilen talimattan da bir şekilde haberdar olmuş olabilir. Üstelik, o günlerde meydana gelmiş benzer bir kanlı bir hadise de vardır: Gazeteci Ali Kemal’in 6 Kasım 1922’de İzmit’te linç edilmiştir!
Tam metnini ilk defa burada üzerinde herhangi bir yorum yapmadan yayınladığım bu son derece önemli belgenin, Sultan Vahideddin’in bir İngiliz savaş gemisi ile İstanbul’dan ayrılması tartışmalarına bundan böyle bambaşka bir boyut getireceğine eminim.”
Keşfet ile ziyaret ettiğin tüm kategorileri tek akışta gör!
Yorum Yazın
İşgal devletler ile iş birliği yapan, şu vatanı almak için kan dökenlere ihanet eden için doğru bir talimat.
Doğru haklısın Mustafa Kemal onun tugrasi ve parası ile inmeseydi Mustafa Kemal e kimse yardımcı olmazdı anadoluda gider bir kasabada otururdu anca
İstanbul İngilizlerin işgali altındayken 61 yaşında 18 lik bir eş almışsın, ülken işgal altındayken sen skinin derdindeydin...... Şimdi çıkıp şunu diyecek as... Devamını Gör
O emirleri gerçekten verse idi Mustafa Kemali bir yerde boğarlardi onun tugrasi ile Anadolu da Mustafa Kemal e yardımcı olundu İstanbul işgalini nasıl kaldır... Devamını Gör
Başka yerlerde çoluğundan çocuğuna kadar idam ediyorlar ki kurtuluş savaşı boyunca sarayın neler yaptığı ortada. Bunların arasında idam fermanı da var. Ölmes... Devamını Gör